Güncelleme Tarihi:
KKTC'ye günübirlik ziyaret gerçekleştiren Gül, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay ve Başbakan Ersin Tatar ile görüştü.
Gül'e ziyaretlerinde Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Adalet Bakan Yardımcısı Uğurhan Kuş ve Bakanlıktan heyet eşlik etti.
Cumhurbaşkanı Akıncı tarafından kabul edilen Gül ardından Cumhuriyet Meclis Başkanı Uluçay'ı makamında ziyaret etti.
Meclis Şeref Salonu'nda konuşan Gül, KKTC'yi ziyaret etmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, iki ülke arasındaki iş birliğini arttırmak üzere KKTC'de bulunduklarını söyledi.
KKTC'nin ve demokrasisinin güçlenmesi için çaba gösteren parlamento, siyasi partiler ve bu konuda uğraş veren herkese başarılar dileyen Gül, Türkiye'nin her zaman Kıbrıs Türk halkının yanında olduğunu vurguladı.
Cumhuriyet Meclis Başkanı Uluçay da ziyaret nedeniyle Gül'e teşekkürlerini bildirerek, bu ziyaretin kendileri için çok anlamlı ve gurur verici olduğunu kaydetti.
Ülke demokrasisinin en iyi şekilde gösterildiği Cumhuriyet Meclisinde Türkiye'den gelen yetkililerin bulunmasının mutluluk verici olduğunun altını çizen Uluçay, ülkenin gelişmesindeki en büyük unsurun KKTC ile Türkiye arasında devam eden iş birliği olduğuna dikkati çekti.
"TÜRKİYE'NİN SON YILLARDAKİ ATILIMLARI BİZLERİ GURURLANDIRMAKTADIR"
Bakan Gül, sonrasında Başbakan Tatar tarafından kabul edildi.
Tatar, 1974'ten bu yana Kuzey Kıbrıs'ta kendi devletlerinin çatısı altında ekonomik, sosyal ve siyasi gelişimlerini Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkilerle giderek derinleştirdiklerini ifade etti.
Hukuk dahil çok sayıda alanda iki ülke arasında iş birliğini artırmak istediklerini dile getiren Tatar, yasal düzenlemelerle problemlerin aşılması için ortak çaba sarf edeceklerini vurguladı.
Tatar, Türkiye ve KKTC arasında karşılıklı tecrübe ve birikim paylaşımının önemine işaret ederek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin son yıllardaki atılımları bizleri gururlandırmaktadır. Dün Sayın Cumhurbaşkanımızın (Recep Tayyip Erdoğan) Rusya ziyaretini izledik. Önemli gelişmeler olduğunu görüyoruz." dedi.
Doğu Akdeniz'deki durumun giderek daha fazla önem arz etmeye başladığına dikkati çeken Tatar, Türkiye'nin sondaj faaliyetlerinin uluslararası hukuk temelinde sürdürüldüğünü ve KKTC'nin de bu çalışmalarda rolü olduğunu bildirdi.
Tatar, "Kıbrıs'ta iki eşit halk vardır. Hukuk denildiğinde Kıbrıs Türklerinin haklarını kimse göz ardı edemez. KKTC'nin Türkiye Cumhuriyeti ile yaptığı sondaj ve ruhsatlandırma faaliyetleri uluslararası hukuk temelindedir." ifadesini kullandı.
KKTC'nin uluslararası hukuktan doğan haklarına değinen Tatar, gerek Doğu Akdeniz ve gerek diğer anlaşmalarda Kıbrıs Türklerinin hak, çıkar ve menfaatlerini Türkiye'nin desteğiyle koruyacaklarını belirtti.
Tatar, Kapalı Maraş konusunda da Maraş'ın Gazimağusa'nın bir uzantısı olarak KKTC sınırları içinde Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı tarafından korunan bir bölge olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Uluslararası hukuk temelinde bakıldığında 45 yıl sonra arada bir anlaşma yokken buranın kapalı kalmasında hiçbir hayır yoktur. Orada mülk sahipleri vardır. Bütün belgeler, arşivler 1571'e kadar taranmıştır. Bu saatten sonra buranın açılması ve Vakıflar İdaresi başta olmak üzere eski hak sahiplerinin başvurmaları, bölgenin yerleşime açılması ve oranın tekrar kazandırılmasını düşünüyoruz. Bu büyük bir projedir. Hem turizme hem ekonomiye büyük katkısı olacaktır. Doğu Akdeniz'de de proaktif siyasete büyük katkısı olacak bir adım olarak görmekteyiz. Rum tarafı bize hiç sormadan tek taraflı anlaşmalar yaparken biz de oturup seyretmek durumunda değiliz."
"MARAŞ KKTC TOPRAĞIDIR"
Adalet Bakanı Gül, özellikle adli iş birliği noktasında diyaloglarını geliştirmek için KKTC'yi ziyaret ettiğini belirterek, kabulü için KKTC Başbakanı Ersin Tatar'a teşekkürlerini iletti.
Güçlü bir Türkiye'nin güçlü KKTC anlamına geldiğini ifade eden Gül, Türkiye'nin hem sahada hem de masada pozisyonunu daha güçlü şekilde aldığını dile getirdi.
Bakan Gül, özellikle Doğu Akdeniz'de uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları koruduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu bizim egemenlik hakkımızdan kaynaklanmaktadır. Uluslararası hukuk herkesi bağlamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti de sondaj çalışmalarını bu hukuk çerçevesinde yerine getirmektedir. Fatih, Yavuz, Barbaros Hayreddin ve Oruç Reis ile birlikte sismik aramalar ve sondaj çalışmaları devam edecektir. Bu egemen bir devletin uluslararası hukuktan kaynaklanan bir hakkıdır. Maraş konusunda KKTC hükümetinin almış olduğu karar çok yerindedir, bizler de destekliyoruz çünkü Maraş KKTC toprağıdır. Bu konudaki her türlü uluslararası hukuktan hakların korunması, Kıbrıs Türk halkının lehine olan her türlü girişimin yanındayız."