'Madanoğlu darbe için ABD desteği istedi'

Güncelleme Tarihi:

Madanoğlu darbe için ABD desteği istedi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 22, 2008 13:36

Bir dönem Merkezi Haberalma Teşkilatı'nın (CIA) Türkiye masası şefi olarak da görev yapan istihbaratçı Ruzi Nazar, 27 Mayıs 1960 ihtilalinden sonra generel Cemal Madanoğlu'nun kendisine gelerek yeniden ihtilal yapmak için Amerikan desteği istediğini söyledi. Nazar, Madanoğlu'nun Türkeş ve arkadaşlarının idam edilmesini istediğini belirterek, "Biz ve Alman Büyükelçiliği devreye girerek Cemal Gürsel’den idamın durdurulmasını istedik" dedi.

Haberin Devamı

Ruzi Nazar’ın hayat hikayesi ve anılarını kızı ve aynı zamanda Oscar ödüllü ‘Akıl Oyunları’ filminin yazarı Sylvia Nazar yazmaya başladı. Nazar, anılarını anlattığı kızından kitabı ölümünden sonra yayımlamasını istedi. Sylvia Nazar'ın kitabının Türkiye'nin bir dönemine ışık tutacak önemli bilgiler içerdiği belirtildi. 2'nci Dünya Savaşı ardından ABD'ye yerleşen Nazar, Washington'da NATO subayı olarak görev yapan Alparslan Türkeş ile 1955 yılında tanıştı. 1959 yılının Aralık ayında Türkiye'ye giden Nazar o günleri şöyle anlattı:

“Türkiye'ye uzun zaman kalmak için gitmedim. Ama gittiğimde siyasi vaziyet çok kötüydü. Demokratlar ile Halk Partililer Meclis'te yumruk yumruğa kavga ediyorlardı. Halk Partisi üniversitelerde çok tesirliydi. 1960'ın Mart ayından sonra Atatürk Bulvarı'nda üniversite talebeleri yürüyüş yapmaya başladı. ‘Ya ya ya, şa şa şa İsmet Paşa çok yaşa' diye bağırırlardı. Kardeş muharebesi çıktı. ABD Büyükelçisi Ankara civarındaki ABD vatandaşlarını elçiliğin arkasındaki park yerine toplayarak ‘Biz Amerikalılar Türk halkının dostuyuz. Türk devleti de bizim devletimizin dostudur. Ama Türkiye'de kardeş kavgası var. Ben sizden rica ediyorum Türk dostlarınızla bir süre yanlış anlaşılacak görüşmeler yapmayın. Davetlere toplantılara gitmeyin. Taraflardan birini destekler mahiyetteki davranışlardan kaçının' diyen konuşma yaptı. Bunun üzerine herkes çok dikkatli davrandı.”

Ruzi Nazar kimdir

/images/100/0x0/55eb3c20f018fbb8f8b408ea

Özbekistan'da doğduktan sonra Rus ordusunda subay olarak görev yaparken, 2'nci Dünya Savaşı'nda Almanya tarafına geçerek Ruslar'a karşı Türkistan Tugayları'nı kuran Nazar, ‘Komünizm ile mücadele’ çalışmalarıyla tanındı. CIA adına görev yapan, Nazar'ın Rus ordusundan kaçıp Alman tarafına geçmesinde en büyük neden Rus komünizminin insanlık ve özellikle de Türkler için ne kadar büyük bir tehlike olduğunu görmesi olduğu belirtildi. Bunun için Almanya ve ABD’de rahat yaşam sürdürme yerine Komünizm ile mücadelenin en ön safında yer alan Ruzi Nazar, soğuk savaşın acımasız mücadelesinde çok önemli roller alırken diğer yandan da birlikte çalıştığı ABD ve Almanlar'a Komünizm ile mücadelede başarılı olabilmeleri için Türk dünyasını daha çok destekleme fikrini kabul ettirdi. İstihbarat tarihinin en önemli isimlerinden biri olan 91 yaşındaki Ruzi Nazar, yaşamını Virginia eyaletinde sürdürüyor.

Haberin Devamı

TÜRKEŞ’İN KIZLARI BENİ SOKAKTA TANIDI

Haberin Devamı

İhtilal sırasında Türkiye'de olduğunu Alparslan Türkeş'ten gizleyen Ruzi Nazar, o dönem yaşadıklarını şöyle anlattı:
“İhtilalden 2 hafta sonra sokakta yürürken Türkeş'in kızları gördü beni. O zaman Türkeş Başbakanlık müsteşarı. Dediler ki; Ruzi amca hoşgeldin. Niye haber vermedin. Ben onlara yalan söyledim geleli 3 gün oldu dedim. Beni Başbakanlık’a götürdüler. Türkeş ile orada görüştük. Bu konuşma sırasında da çok dikkatli davrandım.”

MADANOĞLU İHTİLAL İÇİN DESTEK İSTEDİ

“27 Mayıs ihtilalinin ardından ihtilalin önde gelen isimlerinden Cemal Madanoğlu görevden uzaklaştırılmıştı. Bir gece Mebusevlerdeki evimin zili çaldı. Bir baktım kapıda Madanoğlu var. İçeri buyur ettim. Viski ikram ettim. Madanoğlu ordu içerisinde kendisini destekleyen subaylar olduğunu ve onlarla birlikte ihtilal yapmak istediğini anlatarak Amerika'nın desteğini istedi. Madanoğlu'na dedim ki; ‘Paşam yanlış kapıyı çalmışsınız’ Amerika, Türkiye’nin

Madanoğlu kimdir?

/images/100/0x0/55eb3c20f018fbb8f8b408ec

Cemal Madanoğlu, 27 Mayıs darbesinin önde gelen komutanlarından biriydi. 27 Mayıs 1960 günü, İzmir'de bulunan Cemal Gürsel'in Ankara’ya gelmesine kadar, Milli Birlik Komitesi'nin başkanlığını yaptı ve 26 Mayıs 1960 gecesi, ‘Korgeneral' rütbesi ile komutan olarak 27 Mayıs İhtilali harektını yönetti. Milli Birlik Komitesi Güvenlik Komisyonu'nda görev aldı. Komite üyeliği ile birlikte, Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı'nı da üstlendi. Milli Birlik Komitesi üyeleri arasında çıkan görüş ayrılığı yüzünden hemen seçime gidilmesini önerdi. 22 Şubat 1962, 21 Mayıs 1963 ve 9 Mart 1971 darbe teşebbüslerine katılmakla suçlandı. 6 Haziran 1961'de Komite üyeliği ile birlikte, Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı görevlerinden istifa ederek emekli oldu. 1966'da kontenjan senatörü seçildi. Siyasi ortamın gerildiği dönemde sol darbe beklentilerinin odağı haline geldi. Ancak 12 Mart 1971 muhtırası sonrasında oluşan ortamda tutuklandı, Ankara ve İstanbul'da hakkında verilen ‘yetkisizlik kararıyla' aklandı. Anıları, Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlandı. Birinci bölümü ‘Anılar' adıyla kitap olarak basıldı. 1993 yılında vefat etti.

dostudur. Biz böyle bir işe karışmayız. Biraz konuştuk. Bunun üzerine evden ayrıldı. Ancak daha sonra duydum ki ihtilal yapma suçuyla çıkartıldığı mahkemede benim kendisini ihtilal yapmaya teşvik ettiğimi söylemiş. Madanoğlu, Türkeş ve arkadaşlarının idam edilmesini istiyordu. Bunun üzerine biz ve Alman Büyükelçiliği devreye girerek Cemal Gürsel’den idamın durdurulmasını istedik. Biz o zaman ortada görünmüyorduk. Cemal Gürsel ile doğrudan konuşmadım bu konuyu.”

Haberin Devamı

ÇETİN ALTAN VATANSEVER BİR SOLCUDUR

Dönemin önde gelen gazeteci ve yazarların büyük oranda komünist fikirlerden etkilendikleri için olayları taraflı yansıttığını vurgulayan Nazar, Türkeş'in Türkiye'nin kalkınması için ortaya attığı birçok fikrin bu taraflı yazarlar tarafından halka faşizm olarak yansıtıldığını belirterek Çetin Altan'ın solcu olmasına rağmen çok vatansever bir yazar olduğunu söyledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!