Son dakika... Ortadoğu'da tansiyon yükseldi: Husiler, İsrail'in merkezine füze saldırısı düzenledi... Netanyahu tehdit etti

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Eylül 15, 2024 10:00

Yemen'deki Husiler'in Askeri Sözcüsü Yahya Seri, İsrail'e hipersonik bir balistik füze ile nitelikli askeri saldırı düzenlediklerini duyurdu. ABD ve İngiltere'nin Filistin'i desteklemelerine engel olamayacağını belirten Seri, İsrail'i daha büyük operasyonlar konusunda uyardı. Öte yandan İsrail Başbakanı Netanyahu, Hudeyde Limanı saldırısına işaret ederek Husileri tehdit etti ve Lübnan sınırındaki durumu değiştirmek için "her şeyi yapacaklarını" duyurdu.

Hamas: İsrail Afrikalı sığınmacıları silah altına alarak büyük kayıpları telafi etmeye çalışıyor

Hamas, İsrail ordusunun Afrikalı sığınmacıları Gazze'de savaştırdığı yönünde İsrail medyasında çıkan haberlere dair açıklama yaptı.

Açıklamada, "İsrail'in Afrikalı sığınmacıları, iltica başvurularını onaylama karşılığında Gazze'de savaştırmak üzere silah altına almasının İsrail'in yaşadığı derin ahlaki krizi doğruladığı" vurgulandı.

İsrail'in sığınmacıların durumunu suistimal ederek insan haklarını ihlal ettiği belirtilen açıklamada, "İsrail, Filistin direnişi karşısında aldığı büyük kayıpları telafi etmeye çalışıyor." ifadesi kullanıldı.

Uluslararası toplum ile insan hakları kuruluşlarına seslenilen açıklamada, İsrail'in uluslararası hukuku ve uluslararası insancıl hukuku ihlal eden uygulamalarına karşı tedbir alma çağrısı yapıldı.

Haaretz gazetesi, İsrail'in, Afrika'dan ülkeye iltica edenlerin başvurularını "Gazze'de savaşma" karşılığında kabul ettiğine yer vermişti.

İsimleri açıklanmayan güvenlik yetkilileri, söz konusu projenin ordunun hukuk danışmanlarının rehberliğinde organize bir şekilde yürütüldüğünü vurgulamıştı.

Afrikalı sığınmacılara yönelik söz konusu "istismara" ilişkin içeride yükselen eleştirilerin bastırıldığını belirten güvenlik yetkilileri, bunun "çok sorunlu bir konu olduğunu" aktarmıştı.

İsrail’de şu an çoğu genç erkek olmak üzere yaklaşık 30 bin Afrikalı sığınmacı bulunurken, bunlardan yaklaşık 3 bin 500’ünü İsrail makamlarının iltica başvurularını işleme koymaması veya karara bağlamaması nedeniyle mahkeme tarafından geçici statü verilen Sudan vatandaşları oluşturuyor.

Çok sayıda sığınmacının 7 Ekim'den sonra tarım işlerinde ve sivil komuta merkezlerinde gönüllü olarak çalışmaya başladığı belirtilirken, "İsrail ordu yetkililerinin, söz konusu sığınmacıların ülkede kalıcı statü elde etme arzularını Gazze’de savaştırmak için bir teşvik unsuru olarak kullanabileceklerini fark ettikleri" kaydedilmişti.

İsmi açıklanmayan Afrikalı bir sığınmacı, İsrailli bir yetkilinin kendisine "Gazze’de savaşması halinde İsrail’de oturum statüsü alabileceğini", kimliğinin fotokopisini isteyip "bu işlerle ilgileneceğini" söylediğini ifade etmişti.

 

Hamas yetkilisinden 'ortak yönetim' talebi

Üst düzey Hamas yetkilisi Osame Hamdan, İsrail'in saldırıları sona erdiğinde Gazze'de “ortak Filistin yönetimi” istediğini açıkladı.

AFP'ye konuşan Hamdan, ABD'nin İsrail'e ateşkese için yeterince çaba göstermediğini söyledi. Hamdan, "ABD yönetimi, İsrail'e yeterli ya da uygun baskıyı uygulamıyor. Aksine İsrail tarafının herhangi bir taahhütten kaçınmasını meşrulaştırmaya çalışıyor" dedi.

Hamdan ayrıca, "Açıkça söyledik ki savaştan sonraki gün Filistin günüdür" ifadelerini kullandı.

Kassam Tugaylarından "Husilerin kullandığı silah ve hedef seçimi savaşın seyrini etkileyecek" açıklaması

Kassam Tugaylarının Askeri Sözcüsü Ebu Ubeyde, Telegram sayfasından, Husilerin Tel Aviv yakınlarında askeri bir hedefi vurmasına ilişkin açıklama yayımladı.

Ebu Ubeyde, İsrail'in yeni cephelerde savaşı genişletmek konusunda acziyet yaşadığını ifade ederek Husilerin Tel Aviv saldırısının "nitelikli bir sıçrama" anlamına geldiğini kaydetti.

Husilerin saldırısına dair Ebu Ubeyde şunları ifade etti:

"Operasyonda kullanılan silahın mahiyeti, hedef tercihi ve Yemen'deki kardeşlerimizin bizimle paylaştığı diğer detaylar, Aksa Tufanı'nın seyri ve sonuçları üzerinde önemli etkileri olacak niteliksel bir değişimdir. Siyonist oluşum Gazze bataklığında batmayı sürdürüyor, bugün kendileri ve müttefikleri bir füzeye karşı koymak ve düşürmek konusunda başarısız oldular."

Netanyahu'dan Husilere tehdit
Netanyahudan Husilere tehdit

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, haftalık kabine toplantısı öncesi, Yemen’den bugün ülkeye düzenlenen balistik füze saldırısı ve İsrail-Lübnan sınırındaki duruma ilişkin basına değerlendirmelerde bulundu.

Bu sabah İsrail’e yeni bir hipersonik balistik füzeyle saldırdıklarını duyuran Yemen'deki İran destekli Husileri tehdit eden Netanyahu, “Bize saldıran hiç kimse silahlarımızdan kaçamayacaktır.” ifadesini kullandı.

Netanyahu, “Husiler şimdiye kadar bize zarar verecek her türlü girişimin bedelini ağır ödeteceğimizi bilmeliydi. Hatırlatmaya ihtiyaç duyanlar Hudeyde limanını ziyaret edebilirler.” dedi.

İsrail’in kuzey sınırındaki mevcut statükonun devam etmeyeceğini ve söz konusu bölgede güç dengesinde değişiklik gerektiğini vurgulayan Netanyahu, bölge sakinlerini evlerine döndürmek için “her şeyi yapacaklarını” söyledi.

Husilere bağlı el-Mesire televizyon kanalı, "Hudeyde kentinin bir dizi bombayla hedef alındığını" duyurmuştu. Hudeyde Limanı'ndaki yakıt depolarının bombardımanda vurulduğu aktarılırken sosyal medyada, Hudeyde Limanı yakınlarında güçlü patlamalar meydana geldiği, infilak nedeniyle mantar bulutunun yükseldiği görülmüştü.


İsrail ordusunun, 20 Temmuz'da Husilere yönelik hava saldırısında 9 kişi ölmüş, 89 kişi yaralanmıştı.

İsrail'in Afrika'dan iltica başvurusu yapanları "Gazze'de savaştırdığı" iddiası
İsrailin Afrikadan iltica başvurusu yapanları Gazzede savaştırdığı iddiası

İsrail ordusunun, Afrika'dan ülkeye iltica edenlerin başvurularını "Gazze'de savaşma" karşılığında kabul ettiği iddia edildi.

İsimlerinin açıklanmaması şartıyla Haaretz gazetesine konuşan güvenlik yetkilileri, söz konusu projenin ordunun hukuk danışmanlarının rehberliğinde organize bir şekilde yürütüldüğünün altını çizdi.

Afrikalı sığınmacılara yönelik söz konusu “istismara” ilişkin içeride yükselen eleştirilerin bastırıldığını vurgulayan güvenlik yetkilileri, bunun "çok sorunlu bir konu olduğunu” aktardı.

Yetkililer, Gazze’ye saldırılara yardım eden sığınmacılara statü verilmesi konusunda bazı talepler olduğunu ancak şu ana kadar "hiçbirine herhangi bir statü verilmediğini" belirtti.

İsrail’de şu an çoğu genç erkek olmak üzere yaklaşık 30 bin Afrikalı sığınmacı bulunurken, bunlardan yaklaşık 3 bin 500’ünü İsrail makamlarının iltica başvurularını işleme koymaması veya karara bağlamaması nedeniyle mahkeme tarafından geçici statü verilen Sudan vatandaşları oluşturuyor.

Çok sayıda sığınmacının 7 Ekim'den sonra tarım işlerinde ve sivil komuta merkezlerinde gönüllü olarak çalışmaya başladığı belirtilirken, "İsrail ordu yetkililerinin, söz konusu sığınmacıların ülkede kalıcı statü elde etme arzularını Gazze’de savaştırmak için bir teşvik unsuru olarak kullanabileceklerini fark ettikleri" vurgulandı.

SAVAŞMASI HALİNDE İSRAİL’DE OTURUM STATÜSÜ

Haaretz’e konuşan, isminin açıklanmasını istemeyen sığınmacı A, İsrail’in Gazze’ye saldırılarının başladığı günlerde "kendisini polis memuru olarak tanıtan birinden hiçbir açıklama yapılmaksızın, güvenlik merkezine çağırıldığı bir telefon aldığını" belirtti.

Yetkilinin kendisini, sığınmacıları orduya almakla görevli bir güvenlik yetkilisi olarak tanıttığını söyleyen A, kendisine “orduya katılacak özel insanlar aradıklarını, İsrail için bir ölüm kalım savaşı yürüttüklerini” söylediklerini ifade etti.

Afrikalı sığınmacı A, söz konusu yetkilinin kendisine, "Gazze’de savaşması halinde İsrail’de oturum statüsü alabileceğini”, kimliğinin fotokopisini isteyip “bu işlerle ilgileneceğini” söylediğinin altını çizdi.

A, söz konusu yetkilinin, orduyla Gazze’ye gitmeden önce diğer sığınmacılarla birlikte iki haftalık bir eğitim sürecine tabi tutulacağını belirttiğini de aktardı.

Haaretz'in haberinde, İsrail İçişleri Bakanlığı'nın İsrail okullarında eğitim gören sığınmacıların çocuklarını orduya alma olasılığını araştırdığı da yer aldı.

Geçmişte İsrail hükümeti, yabancı işçilerin çocuklarının orduda görev yapmasına, birinci dereceden aile üyelerine statü tanınması karşılığında izin veriyordu.

Husiler: 'Nitelikli askeri saldırı gerçekleştirdik'
Husiler: Nitelikli askeri saldırı gerçekleştirdik

Yemen'deki İran destekli Husiler, İsrail'e yeni bir "hipersonik" balistik füzeyle nitelikli askeri saldırı gerçekleştirdiklerini bildirdi.

İsrail'i daha büyük operasyonlar konusunda uyaran Yahya Seri, X hesabından yayımladığı videolu açıklamasında şunları kaydetti:

"Füze, tahminen 2 bin 40 kilometre mesafeyi yaklaşık 11,5 dakikada kat ederek hedefine ulaşmayı başardı ve düşman savunması bunu önleyemedi. Coğrafi engeller (uzun mesafeler), ABD-İngiliz saldırganlığı ile casusluk ve müdahale sistemleri, Yemen'in Filistin'i desteklemesine engel olmayacaktır. Hava kuvvetlerimiz, işgal altındaki Filistin'in Yafa kentindeki askeri hedefe nitelikli bir askeri operasyon gerçekleştirdi."

İsrail ordusu Lübnan'ın güneyindeki sınır köyüne havadan "zorla tahliye" bildirileri attı

İsrail ordusu, Lübnan'ın sınırdaki El-Vezzani köyü sakinlerine akşam saat 16.00'ya kadar evlerini terk etmeleri emrini içeren broşürleri havadan attı.

Sosyal medyada paylaşılan broşürlerde şu ifadeler yer aldı:

"Hizbullah sizin bölgenizden atış yapıyor. Evlerinizi derhal terk ederek saat 16.00'ya kadar kuzeydeki Hiyam köyüne doğru ilerleyin. Bu vakitten sonra burada kalan herkes terörist sayılacaktır."

Husiler: 'Bu daha başlangıç'

Yemen'deki Husilerin sözcüsü Nasruddin Amer, İsrail'in merkezine düzenledikleri saldırıyı üstlenerek "bu daha başlangıç" açıklaması yaptı.

İsrail'in, Yemen'den atılan füzelerin 20 tanesini önleyemediğini belirten Amer, “Hava savunmaları başarısız oldu. Daha önce insansız hava araçlarımız, şimdi de füzelerimiz hiçbir engelle karşılaşmadan hedefe ulaştı. Gelecekte çok daha fazlası olacak” dedi.

İsrail ordusu, Lübnan'dan ülkenin kuzeyine 40 roket atıldığını duyurdu
İsrail ordusu, Lübnandan ülkenin kuzeyine 40 roket atıldığını duyurdu

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, kuzeydeki Yukarı Celile ve işgal altındaki Golan Tepeleri'ne Lübnan topraklarından 40'a yakın roket atıldığı ve bu nedenle saldırı alarmlarının çaldığı bildirildi.

Açıklamada, roketlerin bazılarının imha edildiği, bir kısmının ise açık alana düştüğü ve yangına neden olduğu belirtildi. İsrail itfaiye ekiplerinin, roketlerin yol açtığı yangını söndürmek için çalışmalarını sürdüğünü kaydedildi.

Ayrıca Lübnan topraklarından fırlatılan patlayıcı yüklü silahlı insansız hava aracının (İHA) İsrail’in kuzeyindeki Metula yerleşim yerine düştüğü ancak herhangi bir hasara yol açmadığı bildirildi.

Öte yandan, İsrail ordu radyosunun haberine göre, İsrail'in kuzeyine son 48 saatte 150 kadar roket atıldı.

Lübnan'daki Hizbullah Hareketi'nden yapılan açıklamada ise İsrail ordusunun Lübnan'ın güneyine yönelik saldırılarına yanıt olarak İsrail'in kuzeyindeki "Raviye" kışlasında 188. Zırhlı Tugayları'na ait karargahın hedef alındığı duyuruldu.

Husilerden İsrail'in merkezine füze saldırısı

Yemen'deki Husiler, İsrail'in başkenti Tel Aviv ve Lod kentlerine balistik füze saldırıları gerçekleştirdi. İsrail'e atılan balistik füzelerden bir tanesi, Ben-Gurion Havaalanı yakınlarındaki Ben-Shemen bölgesine isabet etti.

İsrail ordusu (IDF), İsrail'in merkezine Yemen'den füze fırlatıldığını doğruladı.

Yair Lapid'in partisi Yesh Atid, Yemen'deki Husilerin füzeli saldırısının ardından "ulusal felaket hükümeti" diyerek Netanyahu hükümetini eleştirdi.

Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler asker koruması altında Batı Şeria'daki beldelere baskın düzenledi
Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler asker koruması altında Batı Şeriadaki beldelere baskın düzenledi

Filistin resmi haber ajansı WAFA'nın haberine göre, asker koruması altında gaspçı İsrailliler, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinin kuzeyinde yer alan Umm Safa köyüne baskın düzenledi.

İsraillilerin Filistinlilerin evlerine rastgele ateş açması sonucu yaralananlar oldu.

Umm Safa Köy Meclisi Başkanı Mervan Sabah da yaptığı açıklamada, İsrail askerleri himayesinde onlarca İsrailli gaspçıların Umm Safa köyüne saldırısı sonucu iki Filistinlinin yaralandığını belirtti.

İsrail askerleri ayrıca, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde yer alan Deyr Ebu Meşal beldesine baskın düzenledi.

Tulkerim'in kuzeyindeki Zeyta kasabasına baskın düzenleyen İsrail askerleri ile baskına tepki gösteren Filistinliler arasında arbede yaşandı.

İsrail askerleri Filistinlilere karşı gerçek mermi ve zehirli gaz bombaları ile müdahale etti.

İsrail askerleri ayrıca, Nablus'un güneyindeki üç belde ile El Halil kentine bağlı bazı beldelere de baskın düzenledi.

Hizbullah yetkilisinden, "İsrail savaş açarsa biz de savaşla karşılık veririz" açıklaması

Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Naim Kasım, başkent Beyrut'ta düzenlenen bir törende yaptığı konuşmada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, kuzey cephesindeki saldırıları genişletme kararına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Netanyahu'nun savaş tehdidinden korkmadıklarını ve bu tehdidin kendilerini Gazze'ye destek vermekten de alıkoymayacağını dile getiren Kasım şöyle devam etti:

"Savaş açma planımız yok çünkü bunun bir faydası olacağını düşünmüyoruz ama İsrail savaş açarsa buna savaşla karşılık veririz ve kayıplar bizim için de onlar için de çok büyük olur. İsrailliler, kuzeydeki bir savaşın, bölgede evlerini terk eden 100 bin kişiyi geri getireceğini zannediyorsa şimdiden söyleyelim, yüzbinlerce kişinin daha uzun vadeli göçüne hazır olsunlar. Kuzeydekilerin evlerine dönmesinin, Gazze savaşının sona ermesinden başka yolu yok."

Kasım, Gazze savaşı devam ettiği sürece Lübnan cephesinde de saldırıların süreceğini, İsrail'in saldırılarının artması ve özellikle de sivillerin hedef alınması durumunda saldırıların da artacağını kaydetti.

İsrail basınına göre Netanyahu, Lübnan cephesindeki askeri saldırıları genişletme kararı aldı
İsrail basınına göre Netanyahu, Lübnan cephesindeki askeri saldırıları genişletme kararı aldı

Kanal 13’ün internet sitesindeki haberine göre Netanyahu, 12 Eylül’de, kuzey cephesindeki gerilimi görüşmek üzere düzenlenen stratejik bir toplantıya katıldı.

Netanyahu, burada, İsrail'in "kuzey cephesinde geniş kapsamlı ve güçlü bir operasyon yapma niyetinde olduğunu" ifade etti.

Kanal, kimliğini açıklamadığı Netanyahu’ya yakın üst düzey bir yetkiliden alıntı yaparak, kuzey cephesindeki bu saldırılar için henüz kesin bir tarih belirlenmediğini, ancak yakın bir gelecekte bu adımın atılmasının planlandığını aktardı.

İsrail Güvenlik Kabinesi'nin bu hafta kuzey cephesindeki gerilimi ele alması bekleniyor.

Kanal, kimlikleri açıklanmayan bazı İsrailli güvenlik yetkililerinin, kuzey cephesindeki saldırıları genişletmenin aynı zamanda Gazze'deki askeri varlığın azaltılmasını gerektireceğini vurguladığını da bildirdi.

Söz konusu yetkililer, İsrail'in kuzeyindeki mevcut durumu değiştirme girişimlerinin "geniş çaplı bir savaşa yol açabileceği" konusunda Netanyahu'ya uyarıda bulundu.

İsrail'in Gazze’deki saldırılarında 6’sı çocuk 26 Filistinli öldü
İsrailin Gazze’deki saldırılarında 6’sı çocuk 26 Filistinli öldü

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, İsrail'in Gazze Şeridi’nin farklı bölgelerine gerçekleştirdiği hava ve topçu saldırılarında en az 26 Filistinlinin öldüğünü açıkladı.

Basal’ın verdiği bilgilere göre, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun kasabasına düzenlenen topçu saldırısı sonucunda 2 Filistinli öldü.

Gazze kentinde ise 3 ayrı hava saldırısında 21 Filistinli hayatını kaybetti.

Kentteki Ez-Zeytun Mahallesi'ndeki Zeytun Şehitleri Okuluna düzenlenen saldırıda, 2'si çocuk, 1'i kadın 5 Filistinli yaşamını yitirdi.

İsrail’in, Gazze'nin orta kesimindeki El-Megazi Mülteci Kampı'ndaki bir eve düzenlediği saldırı sonucu en az 2 Filistinli hayatını kaybetti.

Güneydeki Han Yunus'ta ise Attar bölgesinde sığınmacıların kaldığı çadıra düzenlenen saldırıda 1 Filistinli öldü.

Gazze'deki hükümet: Yaklaşan kışla birlikte Gazze'deki 2 milyon kişiyi insani bir felaket bekliyor
Gazzedeki hükümet: Yaklaşan kışla birlikte Gazzedeki 2 milyon kişiyi insani bir felaket bekliyor

Gazze'deki hükümetten yapılan açıklamada, yerinden edilenlerin kaldıkları çadırların yüzde 74'ünün kullanılamaz durumda olduğu, 135 bin çadırdan 100 bininin yıprandığı için acilen değiştirilmesi gerektiği ifade edildi.

Naylon, kumaş ve ahşaptan yapılan çadırların, 11 aydır devam eden savaş ve göçün yanı sıra güneş ışınlarına maruz kalma nedeniyle yıpranıp kullanılamaz hale geldiği bildirildi.

Bu şartlarda kış mevsiminin kapıya dayandığı ve 2 milyon insanın barınaksız kalmasıyla sonuçlanacak insani bir felaketin yaşanacağı kaydedildi.

İsrail'in sınır kapılarını kapatması nedeniyle 250 bin çadır ve konteynerin Gazze'ye giriş yapamadığı bilgisine yer verilen açıklamada, uluslararası toplum ile kurumlara, 2 milyon insanı kışın soğuğundan ve yazın sıcağından koruyacak uygun barınaklar temin etme çağrısı yapıldı.

İsrail sokaklarında 'hükümet istifa' sesleri
İsrail sokaklarında hükümet istifa sesleri

Gazze Şeridi'ndeki İsrailli esirlerin geri getirilmesi için anlaşma imzalanması ve Netanyahu hükümetinin istifası için her hafta cumartesi günü protesto düzenleniyor.

İsrail genelinde bu hafta da yüz binlerce kişi, Gazze'deki esirlerin geri getirilmesi amacıyla imzalanacak ateşkes anlaşması için isteksiz siyasi iradeyi eleştirdi, ülke tarihinin "en sağcı hükümetinin" istifası ve erken seçim taleplerini yineledi.

Tel Aviv, Hayfa ve Batı Kudüs'ün yanı sıra Netanyahu'nun konutunun bulunduğu kuzeydeki Kayserya kenti ile ülkenin çeşitli noktalarında hükümetin istifası ve esirlerin geri getirilmesi talep edildi.

Protestoların merkezi, organizatörlerin açıkladığı rakamlara göre yüz binden fazla İsraillinin akşam saatlerinde toplandığı başkent Tel Aviv'deki Savunma Bakanlığı binasının çevresi oldu.

Ellerinde İsrail bayrakları bulunan protestocular, Başbakan Netanyahu ve hükümetindeki siyasetçiler aleyhinde pankart, afiş ve dövizler taşıdı.

İsrailli esirlerin bir an önce evlerine dönmesi çağrısı yaparak davul ve düdük çalan protestocular, "Hepsi hemen eve", "Yardım" yazılı dövizler taşıdı, "(Netanyahu) Bibi esirleri serbest bırak", "Sen baştasın, sen suçlusun" şeklinde sloganlar attı.

İsrail hükümetini ateşkes anlaşmasına yanaşmamakla suçlayan esir aileleri, yaptıkları açıklamada, basındaki Netanyahu'nun Gazze'ye saldırılarını kuzeyde Lübnan'a çevireceği haberleri üzerine bunun "Gazze Şeridindeki İsrailli esirleri feda etmek anlamına geldiği" eleştirisini yöneltti.

İsrailli esirlerin aileleri, Netanyahu "iktidarda kaldığı sürece Gazze'de saldırıların durmayacağını" vurguladı.

GÖSTERİCİLER YÜRÜYÜŞ YAPTI

İsrailli göstericiler, toplandıkları Savunma Bakanlığının önündeki Begin Caddesi'nden yürüyüşe geçmek istedi. Gruba, polis atlı birliklerle müdahale etti. Polis, yürüyüşe devam etmek isteyen bazı göstericileri gözaltına aldı.

Batı Kudüs'te de hükümetin istifa etmesini ve Gazze Şeridi'ndeki esirlerin geri getirilmesi için bir an önce anlaşma imzalanmasını isteyen İsrailliler, protesto gösterilerini sürdürdü.

İsrail'in 7 Ekim'de Gazze Şeridi'ne başlattığı saldırıların durdurulması için taraflar arasında uzun süredir müzakereler devam ediyor.

Netanyahu, İsrail ve uluslararası kamuoyunda, siyasi nedenlerle Hamas ile esir takası anlaşması yapmamakla suçlanıyor.

İsrail'in anlaşma taslağına eklediği maddelerin ve özellikle de Mısır-Gazze sınır hattı "Philadelphi Koridoru'nda" kontrolünü sürdürme ısrarının müzakereleri zora soktuğu vurgulanıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!