Güncelleme Tarihi:
Sağlık Bakanlığı, Gazze Şeridi'nde Kemal Advan Hastanesinde görevli sağlık çalışanlarının ve yaralıların İsrail askerleri tarafından rehin alınmasını şiddetle kınadı.
Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Gazze Şeridi'nde Kemal Advan Hastanesinde görevli sağlık çalışanlarının ve yaralıların İsrail askerleri tarafından rehin alınmasını şiddetle kınıyoruz. Soykırımcı Netanyahu yönetimine, sağlık kurumlarının, sağlık personelinin ve hastaların her hal ve şartta dokunulmaz olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz.
Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası topluma, Gazzeli meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılması için harekete geçmeleri çağrımızı yineliyoruz. Netanyahu yönetimi, insanlığa karşı işlediği savaş suçları ve Filistinlilere yönelik soykırım faaliyetleri nedeniyle nefretle anılacak ve bir gün hesap verecektir."
Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail ordusu, Beyt Lahiya'daki Batı Kavşağı yakınlarında 5 eve saldırı düzenledi.
Saldırılarda aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 35 Filistinli hayatını kaybetti, onlarcası yaralandı.
İsrail'in, sağlık ekiplerini hedef alması ve hastaneleri hizmet dışı bırakması nedeniyle Filistinliler ölü ve yaralıları civardaki evlere taşımak zorunda kaldı.
Öte yandan Hamas'tan yapılan açıklamada, İsrail'in, Beyt Lahiya'da işlediği vahşi katliamın, modern çağın tanık olduğu en çirkin soykırım ve zorla yerinden edilme biçimlerinden biri olduğu ifade edildi.
Uluslararası toplum ve kurumlarının, cani ABD iradesine teslim olması ve işgal ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki halkı evlerini terk etmeye zorlaması karşısında sessiz kalması nedeniyle yüzbinlerce kişinin maruz kaldığı bu soykırımdan sorumlu olduğu kaydedildi.
Hizbullah, İsrail'in kuzeyindeki 20'den fazla yerleşim yerinin haritasını ve isimlerini içeren video ile bir açıklama yayınladı.
Açıklamada, "videoda adı geçen yerleşim yerlerinin sakinlerine" seslenilerek "Bu bölgeleri derhal tahliye etmeniz rica olunur. Yerleşimleriniz, Lübnan'a saldıran düşman askeri kuvvetleri için bir konuşlanma yeri haline geldi. Dolayısıyla İslami Direniş'in de hava ve füze gücü için meşru askeri hedef haline geldiler." ifadelerine yer verildi.
HİZBULLAH, İSRAİL'İN KUZEYİNDE 5 ASKERİ ÜS VE 6 YERLEŞİMİ HEDEF ALDI
Öte yandan Hizbullah, İsrail'in kuzey ve orta kesimlerinde 5 askeri üs ve 6 yerleşim yerini füzelerle hedef aldığını açıkladı.
Ayrıca, İsrail'in kuzeyinde ve Lübnan'ın güneyinde İsrail askerlerinin toplandığı 5 yerin Hizbullah tarafından hedef alındığı kaydedildi.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, yaptığı açıklamada, "İran'ın stratejik varlıklarını hedef alma çağrısının kendi görüşü olduğunu ve bunu diğer platformlarda da dile getirmeye devam edeceğini" belirtti.
Ben-Gvir ayrıca, "İsrail'in, İsrail'i yok etmekle tehdit eden İran tehdidini ortadan kaldırmak için tarihi bir sorumluluğu olduğunu" kaydetti.
ABD Başkanı Biden, Philadelphia'da İsrail'in İran'a saldırısına dair basına açıklamalarda bulundu.
Konuya dair istihbarat yetkilileriyle görüşme yaptığını vurgulayan Biden, "Görünüşe göre askeri hedefler dışında bir şey vurmamışlar. Umarım bu bir sondur." dedi.
Biden, İsrail saldırıları öncesinde bilgilendirildiğine işaret etti. Biden yönetimi yetkilileri ise ABD'nin saldırıda doğrudan yer almadığını ancak İsrail ile yakın istişarelerde bulunduğunu söyledi.
İranlı askeri yetkililer ise daha önce İsrail'den gelecek herhangi bir saldırıya "daha sert bir karşılık" verileceği uyarısında bulunmuştu.
İRAN, ABD'Yİ İSRAİL'İN HAVA SALDIRISINDA SUÇ ORTAKLIĞIYLA SUÇLADI
İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliğinden konuya dair yapılan açıklamada, İsrail savaş uçaklarının saldırılarını başlatmak için Irak hava sahasını kullandığını iddia ederek, İsrail'in İran'ın askeri tesislerine yönelik son hava saldırılarında ABD'yi suç ortaklığı yapmakla suçladı.
Açıklamada, "Siyonist rejime ait savaş uçakları, İran sınırından yaklaşık 70 mil uzaklıktaki Irak hava sahasından İran'ın çeşitli askeri ve radar tesislerine saldırdı. Irak hava sahası ABD ordusunun işgali, komutası ve kontrolü altındadır. Sonuç: ABD'nin bu suça iştirak ettiği kesindir." ifadeleri kullanıldı.
İsrail’in dün gece İran’a gerçekleştirdiği saldırının yankıları sürüyor.
İsrail'in İran'ın Tahran, Huzistan ve İlam eyaletlerindeki askeri tesislere düzenlediği saldırılar birçok ülke tarafından kınanırken, İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), saldırı öncesine ait olduğunu iddia ettiği bazı görüntü ve fotoğraflar paylaştı.
Yayınlanan görüntüde, IDF filolarında yer alan F-15 ve F-16 savaş uçaklarının İran’a düzenlenen saldırıya katılmak üzere havalandığı anlar yer aldı.
“Aralarında savaş uçakları, yakıt ikmal uçakları ve casus uçakların da bulunduğu onlarca İsrail Hava Kuvvetleri uçağı İsrail'den yaklaşık bin 600 kilometre uzaklıktaki saldırılara katıldı" denilen açıklamada, uçakların saldırının ardından İsrail'e geri döndüğü belirtildi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze'nin kuzeyindeki duruma ilişkin X'ten paylaşımda bulundu.
"Gazze'nin kuzeyindeki durum felaket." ifadesini kullanan Ghebreyesus, sağlık tesislerinin etrafında ve içinde gerçekleşen (İsrail tarafından) yoğun saldırıların, sınırlı erişimin ve kritik tıbbi malzeme eksikliğinin, insanları hayat kurtarıcı bakımdan mahrum bıraktığını bildirdi.
Ghebreyesus, Gazze Sağlık Bakanlığının Kemal Advan Hastanesi'ndeki İsrail kuşatmasının sona erdiğini ancak bunun ağır bir maliyetle gerçekleştiğini bildirdiğini aktardı.
Hastanede 44 erkek personelin gözaltına alınmasının ardından sadece kadın personel, hastane müdürü ve bir erkek doktorun acilen tıbbi bakıma ihtiyaç duyan yaklaşık 200 hastaya bakmak üzere bırakıldığını belirten Ghebreyesus, "Kuşatma sırasında hastane tesislerinin ve tıbbi malzemelerin hasar gördüğü veya yok edildiğine dair raporlar içler acısı. Gazze'deki tüm sağlık sistemi bir yıldan uzun süredir saldırı altında." değerlendirmesinde bulundu.
Ghebreyesus, hastanelerin her zaman çatışmalardan korunması gerektiğini vurgulayarak, sağlık tesislerine yönelik herhangi bir saldırının uluslararası insancıl hukukun ihlali olduğuna dikkati çekti.
Gazze'nin çökmekte olan sağlık sistemimin geri kalanını güvence altına almanın tek yolunun derhal ve koşulsuz bir ateşkesin sağlanması olduğunu işaret eden Ghebreyesus, insanların hayatta kalmasının buna bağlı olduğunun altını çizdi.
Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric, İsrail'in İran'a yönelik saldırısına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Sözcü Dujarric, "İsrail Savunma Kuvvetlerinin gece saatlerinde İran'daki hedeflere yönelik saldırısının ardından Genel Sekreter Antonio Guterres, Orta Doğu'da tırmanmaya devam eden olaylardan derin endişe duymaktadır. Tüm tırmandırma eylemleri kınanmalıdır ve durdurulmalıdır." ifadesini kullandı.
Dujarric, "Guterres, tüm taraflara Gazze ve Lübnan da dahil tüm askeri eylemleri durdurmaları, topyekun bir bölgesel savaşı önlemek için azami çaba sarf etmeleri ve diplomasi yoluna geri dönmeleri çağrısını acilen yineler." değerlendirmesinde bulundu.
Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun dün ülkeye düzenlediği saldırılara ilişkin bilgi verildi.
İsrail ordusunun dün Lübnan'ın birçok bölgesine dün gerçekleştirdiği saldırılarda 19 kişinin öldüğü, 108 kişinin de yaralandığı kaydedildi.
Açıklamada, İsrail'in 8 Ekim 2023'ten bu yana Lübnan'a düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının 2 bin 653'e, yaralananların sayısının da 12 bin 360'a yükseldiği aktarıldı.
Hizbullah ile 8 Ekim 2023'ten beri kontrollü çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül'de Lübnan'ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yoğun hava saldırısı başlatmıştı.
İsrail bombardımanı nedeniyle Lübnan'da yüz binlerce kişinin yerinden edildiği tahmin ediliyor.
Ülkenin güney kesimlerinden başkent Beyrut'a ve kuzeye göç dalgası devam ederken, Lübnan hükümeti yerinden edilenlerden 486 binden fazlasının Suriye'ye göç ettiğini açıklamıştı.
Hizbullah'tan art arda yapılan açıklamalarda, konuya ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, Tel Aviv'in güneyindeki Tel Nof ava üssüne kamikaze İHA filosuyla hava saldırısı düzenlendiği ve hedeflerin isabetli bir şekilde vurulduğu belirtildi.
İsrail'in kuzeyinde yer alan Safed'deki Mişar üssünün füzelerle hedef alındığı kaydedilen açıklamada, konuya ilişkin detaylı bilgi verilmedi.
Açıklamada, Hayfa şehrinin kuzeyindeki El-Keryut bölgesi ile Lübnan'ın güneyindeki Ayta eş-Şaab kasabası yakınlarında toplu halde bulunan İsrail ordu güçlerinin füzelerle vurulduğu aktarıldı.
Lübnan'ın güneyindeki İsrail sınırında Ras Nakura bölgesinde toplanan İsrail güçlerinin de füzelerle hedef alındığı belirtilen açıklamada, İsrail askerlerinden ölenlerin olup olmadığına dair ayrıntı verilmedi.
Avrupalı liderler, İsrail'in İran'ın askeri tesislerini hedef alan misilleme saldırılarının ardından itidal çağrısında bulundu.
FRANSA
Fransa Dışişleri Bakanlığı, gerilimin daha da tırmanmaması konusunda uyarıda bulundu.
Fransa Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Tarafları, bölgede hüküm süren aşırı gergin ortamı daha da kötüleştirecek herhangi bir eylemden kaçınmaya çağırıyor" denildi.
İSVİÇRE
İsviçre Dışişleri Bakanlığı, "İsviçre, İsrail'in İran'a düzenlediği hava saldırıları da dahil olmak üzere Orta Doğu'da şiddetin tehlikeli bir şekilde tırmanmasını kınamaktadır. Bölgedeki durumun kötüleşmesini önlemek için çatışmalar tüm taraflarca durdurulmalıdır” açıklaması yaptı.
ALMANYA
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, "İsrail, kendi çıkarları konusunda en hafif eylemi gösterdi. Bu durum, gerilimin artmasını önlemek için fırsat sunuyor" ifadesinde bulundu.
Scholz, İran'a mesajım açık: Gerginliği tırmandıracak eylemler sonsuza kadar devam edemez. Bunun artık sona ermesi gerekiyor. O zaman Orta Doğu'da barışçıl bir gelişme fırsatı olacak. Önemli olan Gazze'de ateşkesin sağlanması ve rehinelerin serbest bırakılmasıdır. Tüm tarafları bunu yapmaya çağırıyorum" dedi.
Scholz ayrıca, "Aynı şey Lübnan için de geçerli. BM'nin 1701 sayılı Kararı, olaya dahil olan herkesin davranışları açısından referans noktası olmaya devam ediyor. Hizbullah'ın Litani Nehri'nin gerisine çekilmesini bekliyoruz. Böylece barışçıl bir gelişme burada da mümkündür" ifadelerini kullandı.
RUSYA
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ise açıklamasında, İsrail ile İran arasında devam eden tehlikeli tırmanıştan derin endişe duyduklarını ifade etti. Zaharova, "Tüm tarafları itidal göstermeye, şiddeti durdurmaya ve felaket senaryolarından kaçınmaya çağırıyoruz. İran'ı misilleme eylemlerine kışkırtmayı bırakıp kontrolsüz tırmanış sarmalından çıkmak gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail ordusunun, işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkerim şehrinin Es-Selam Mahallesi'ndeki bir binaya silah ve roketle saldırı düzenlemesi sonucu İslam Cemil Avde (29) isimli Filistinlinin hayatını kaybettiği belirtildi.
İsrail askerlerinin Avde'nin naaşına el koyarak geri çekilirken yanında götürdüğü aktarıldı.
Öte yandan, Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Telegram hesabından yaptığı açıklamada, Kassam Tugayları üyesi olan Avde ve başka mensuplarının Selam Mahallesi ve Tulkerim Mülteci Kampı girişinde İsrail askerlerine yoğun ateş ettiğini duyurdu.
Kassam açıklamasında, "Avde, bugün Tulkerim topraklarında Siyonist suikastta şehit düştü." bilgisine yer verildi.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten bu yana gözaltına alınan Filistinlilerin sayısının 11 bin 400'ü aştığı kaydedildi.
İsrail'in İran'a yönelik saldırısı, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Katar, Kuveyt, Umman ve Lübnan tarafından kınandı.
İsrail'in bölgeyi tehdit ettiğini belirten Arap ülkeleri, itidal çağrısı yaptı.
ARAP ÜLKELERİ İSRAİL'İ KINADI: İTİDAL ÇAĞRISI YAPTI
İsrail ordusu, Lübnan'daki Hizbullah'ın İsrail'i hedef alan 80 füze fırlattığını açıkladı.
Yapılan açıklamada, "Saat 15:00'dan başlayarak Hizbullah tarafından yaklaşık 80 adet füzet atıldı" denildi.
İsrail ordusunun Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye kentinin köylerini fosfor bombasıyla bombaladığı bildirildi.
Lübnan resmi haber ajansı NNA'nın haberine göre, İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye kentinin köylerini fosfor bombasıyla hedef aldı.
İsrail, güneydeki Sur kentinin köylerine hava saldırıları düzenledi. Saldırı sonucu köylerde büyük yangınlar meydana geldi. Bölgede bazı köylerde de elektrikler tamamen kesildi.
İsrail ordusu ayrıca güneydeki bazı kent ve köylere de hava saldırılarını sürdürdü.
Saldırılarda ölen ya da yaralananların olup olmadığına ilişkin bilgi verilmedi.
Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Ekim 2023'ten bu yana 104'ü çocuk ve 194'ü kadın olmak üzere toplam 2 bin 634 kişi öldü, 12 bin 252 kişi yaralandı.
İsrail'in İran'a yönelik düzenlediği 3 aşamalı "Tövbe Günleri" adlı saldırının detayları ortaya çıktı.
İran'ın 180 füze ile saldırısına misilleme olarak düzenlenen misilleme saldırısının 25 Ekim'i 26 Ekim'e bağlayan gece saat 02:00 sularında başladığı ve "Tahran'da şafak sökene kadar" devam ettiği ifade edildi.
Saldırının ilk aşamasında yaklaşık 20 askeri tesisin hedef alınırken ikinci ve üçüncü aşamalarında İran'ın İHA ve füze üretim tesislerine odaklanıldı.
İşten çıkarılan Microsoft çalışanları Abdo Mohamed ve Hossam Nasr, Associated Press'e (AP) yaptıkları açıklamada, "Gazze'deki soykırımının kurbanlarını onurlandırmak ve Microsoft'un bu soykırımdaki suç ortaklığına dikkati çekmek" amacıyla şirketin Washington'daki Redmond kampüsünde sessiz protesto düzenlediklerini bildirdi.
Bu protestonun, Microsoft tarafından onaylanan ve ihtiyaç sahibi insanlar için düzenlenen diğer bağış kampanyalarına benzer olduğunu ifade eden çalışanlar, düzenledikleri protestodan birkaç saat sonra işten çıkarıldıklarını öğrendiklerini kaydetti.
İsrail'in Gazze'ye saldırılarında sevdiklerini kaybeden çok sayıda kişinin şirket bünyesinde yer aldığını vurgulayan Mohamed, "Microsoft, bir araya gelip acımızı paylaşabileceğimiz ve artık kendileri adına konuşamayan insanların anılarını onurlandırabileceğimiz bir alan yaratmayı başaramadı." ifadesini kullandı.
Çalışanlar ayrıca, Microsoft'un bulut teknolojisinin İsrail hükümetine satılmasına karşı çıkan "Apartheid için Azure'a Hayır" adlı koalisyonun üyesi olduklarını belirtti.
İsrail'in İran'a saldırısından önce Channel 12 haber kanalı tarafından bir anket yayınlandı.
Netanyahu'ya güvenin düşük olduğu ortaya çıkan ankette İsrailliler, erken seçimden yana oy kullandı.
Seçimlerin ne zaman yapılması gerektiği sorusuna katılımcılar, yüzde 51 ile "mümkün olan kısa sürede" cevabını verirken yüzde 39 oranında da "resmî tarihinde yapılması" cevabı verildi.
Ankette, İsrailli güvenlik güçlerine güven yüzde 55 ile "kötü" olarak değerlendirildi.
İsrail'de ana muhalefetteki Gelecek Var Partisi lideri ve eski Başbakan Yair Lapid, İsrail'in İran'a düzenlediği hava saldırısında "stratejik ve ekonomik hedefleri vurmamasının hata olduğunu" savundu.
Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İran'a saldırıyı gerçekleştiren İsrail Hava Kuvvetleri'ni tebrik eden Lapid, hükümete ise "İran'da ekonomik ve stratejik noktaların hedef alınmamasının hata olduğu" eleştirisini yaptı.
İran'a "çok daha ağır bedel ödetebileceklerini ve aslında bunu yapmaları gerektiğini" belirten Lapid, "şer ekseninin başı" diye tanımladığı İran'ın saldırıları nedeniyle "daha ağır bedel ödemesi gerektiğini" ileri sürdü.
Ürdün ordusu, İsrail'in İran'ın bazı bölgelerini hedef alan saldırısının ardından herhangi bir askeri uçağın ülkenin hava sahasını geçmesine izin vermediklerini açıkladı.
Silahlı kuvvetlerin son saatlerde yaşanan askeri gerilimi yakından takip ettiği belirtilen açıklamada, Kraliyet Hava Kuvvetlerinin gelişmeleri büyük bir dikkatle izlediği ve vatanı korumaya hazır olduğu vurguladı.
ABD gazetesi Wall Street Journal'de yer alan bir haberde arap yetkililer, Tahran yönetiminin gizli diplomatik kanallar üzerinden İran'a yönelik bir İsrail saldırısında Körfez ülkelerinin kara ya da hava sahasının kullanılmasına izin vermesi halinde hedefleri olacağını belirttiğini söylemişti.
İsrail'in İran'daki "askeri hedeflere" yönelik düzenlediği saldırının hedefleri haritada gösterildi.
İran, İsrail'in Tahran, Huzistan ve İlam eyaletlerinde bazı askeri noktaları hedef aldığını duyurmuştu.
Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in İran'a düzenlediği saldırının ardından yazılı açıklama yaptı.
Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
"İsrail’in İran’a düzenlendiği saldırıyı en güçlü şekilde kınıyoruz. Gazze’de soykırım işleyen, Batı Şeria’yı ilhak etmeye hazırlanan ve Lübnan’da her gün sivilleri öldüren İsrail, bölgemizi daha büyük bir savaşın eşiğine getirmiştir. İsrail’in bölgede yarattığı teröre son verilmesi, uluslararası güvenlik ve huzurun tesisi bakımından tarihi bir görev haline gelmiştir. Hukukun uygulanması ve Netanyahu hükümetinin durdurulması için uluslararası toplumu bir an önce harekete geçmeye çağırıyoruz. Türkiye olarak, bölgemizde daha fazla savaş, şiddet ve hukuksuzluk istemediğimizi tekraren vurguluyoruz. Orta Doğu’da barışın yeniden tesisi için bölge ülkelerinin ve bölge dışı aktörlerin akılcı ve sağduyulu bir tutum benimsemesi şarttır."
İran Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in saldırısına ilişkin yazılı açıklama yayımladı.
Saldırının kınandığı belirtilen açıklamada, İsrail'in İran'daki "askeri tesislere yönelik saldırgan eyleminin" uluslararası hukuka aykırı olduğu belirtildi.
Açıklamada, "İran'ın yetkili makamları tarafından defalarca vurgulandığı gibi İran, kendisini yabancı saldırı eylemlerine karşı Birleşmiş Milletler (BM) Şartı'nın 51'inci maddesinde yer aldığı üzere meşru müdafaa hakkına dayanarak savunma hakkına sahip ve yetkili görmektedir." ifadelerine yer verildi.
Saldırıyı kınayan ülkelere teşekkür edilen açıklamada, İran'ın, halkının güvenliği ve hayati çıkarlarını korumak için tüm imkanlarını kullanacağı vurgulandı.
"ABD ve bazı Batılı ülkelerin desteğiyle Gazze'de soykırım suçu işleyen ve Lübnan'da saldırganlığını sürdüren İsrail'in bölgedeki güvensizlik ve gerilimin kaynağı" olduğu belirtildi.
Bakanlık ayrıca, BM Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi ve 1949 Cenevre Sözleşmeleri'ne üye tüm ülkeleri, uluslararası hukuku ve BM Şartı'nı ağır şekilde ihlal eden İsrail'e karşı acil ve ortak eylemde bulunmaya çağırdı.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İsrail'in İran'a yönelik saldırısını güçlü bir şekilde kınayarak, gerilimin devam etmesi ve bunun bölgedeki güvenlik ve istikrar üzerindeki yansımaları konusundaki derin endişesini dile getirdi.
Risklerden kaçınmak ve çatışmanın kapsamını genişletmemek için en üst düzeyde itidalli olunmasının önemi vurgulayan BAE Dışişleri Bakanlığı, diyaloğu güçlendirmenin, uluslararası yasalara bağlılığın ve devletlerin egemenliğine saygının mevcut krizleri çözmek için ideal temeller olduğunu kaydetti.
Bakanlık, anlaşmazlıkların çatışma ve gerilimi tırmandırma dilinden uzak, diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.
Lübnan Ulusal Haber Ajansı, İsrail ordusunun Lübnan'ın güneyindeki sınır köyü Adaisseh'teki evleri dinamitle havaya uçurduğunu duyurdu.
"İsrail'in düşman ordusu şafaktan itibaren evleri havaya uçurdu" denilen haberde, çok sayıda patlayıcının patlatıldığı ifade edildi.
Irak, İran'a yönelik saldırılarının ardından Orta Doğu'daki çatışmaları tırmandırmakla suçladığı İsrail'e karşı dünyanın "sessiz" kalmasını kınadı.
Irak Hükümeti Sözcüsü Basim Alawadi, “İşgalci Siyonist varlık saldırgan politikalarını sürdürüyor. İran da dahil olmak üzere gerçekleştirdiği bariz saldırıların cezasını çekmeyerek bölgedeki çatışmayı genişletiyor" açıklaması yaptı.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde bir evi bombalaması sonucunda 3 Filistinli hayatını kaybetti, 4 kişi de yaralandı.
AA muhabirine konuşan görgü tanıkları, İsrail ordusunun Cibaliya el-Beled bölgesinde bir evi bombalaması sonucu 3 Filistinlinin yaşamını yitirdiğini, birçok kişinin de yaralandığını belirtti.
İsrail ordusunun Cibaliya'da başka bir bölgeye daha düzenlediği hava saldırısında 4 kişinin yaralandığını aktaran görgü tanıkları, ambulans ekiplerinin, İsrail ordusunun kuşatması ve hareket eden herhangi bir nesneye ateş açması nedeniyle yaralılara ulaşamadığını dile getirdi.
Görgü tanıkları ayrıca, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çeşitli bölgelerde Filistinlilerin evlerinin topçu ve hava saldırılarına maruz kaldığını, bu saldırıların evlerde yangınlara yol açtığını bildirdi.
İran ordusundan yapılan açıklamaya göre, İsrail'in düzenlediği saldırılarda iki asker hayatını kaybetti.
Askerlerin hangi bölgede hayatını kaybettiği bilgisi verilmezken konuyla ilgili detayların daha sonra açıklanacağı aktarıldı.
ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından CNN'de, ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu saldırı için "teşvik ettiği" iddiası yer aldı.
CNN'e konuşan ABD yönetiminden üst düzey bir yetkili, Biden'ın geçen hafta telefonda görüştüğü Netanyahu'yu, İran'a karşı “İsrail'e karşı gelecekteki saldırıları caydıracak bir misilleme saldırısı tasarlamaya teşvik ettiğini” söyledi.
ABD'nin İran'dan gelecek misilleme saldırısının önüne geçmek istediğini belirten yetkili, "İsrail'in de amacı bu, bu akşam da ifade ettikleri gibi, İran karşılık vermeyi seçerse, herhangi bir saldırıya karşı bir kez daha savunmaya tamamen hazırız" dedi.
Suriye Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail ordusunun Suriye'nin güney ve orta kesimindeki askeri tesislere saat 02.00 sıralarında hava saldırısı düzenlediği bildirildi. Hava savunma sisteminin bazı füzeleri durdurduğu ve düşürdüğü, hasarın değerlendirildiği aktarıldı. Suriye devlet televizyonu da Şam kırsalında ve merkezde patlama sesleri duyulduğunu, patlamaların Suriye hava savunmasının "düşman hedefleri" engellemesinden kaynaklandığını aktardı.
Suudi Arabistan, İran'daki askeri tesislerin hedef alınmasını "egemenliğin ihlali" olarak tanımladı ve uluslararası hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle kınadı.
Suudi Arabistan Resmi Haber Ajansı'nda (SPA) yer alan haberde, İsrail'e doğrudan atıfta bulunmayan Suudi Arabistan, tüm tarafları “azami itidal” göstermeye çağırdı ve uluslararası toplumu gerilimi düşürmek ve bölgesel çatışmayı sona erdirmek için harekete geçmeye davet etti.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) tarafından yapılan açıklamada, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in İsrailki mevkidaşı Yoav Gallant ile İsrail ordusunun İran'daki askeri hedeflere yönelik saldırıları hakkında görüşme gerçekleştirdiği bildirildi. Bakan Austin görüşmede, ABD'nin İsrail'in güvenliğine ve kendini savunma hakkına olan sarsılmaz bağlılığını yeniden teyit etti. Austin, ABD'nin İran ve İran destekli silahlı gruplardan gelen tehditlere karşı ABD askerlerini, İsrail'i ve bölgedeki ortaklarını savunmak için güçlü duruşunu, herhangi bir aktörün bölgedeki gerginlikleri istismar etmesini veya çatışmayı genişletmesini engelleme kararlılığını vurguladı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (sol 3), İran'a düzenlenen hava saldırılarının ardından Kirya'daki Hava Kuvvetleri operasyon merkezinde, güvenlik yetkilileriyle bir araya geldi.
Sivil Havacılık Kurumu Sözcüsü Cafer Yazerlu, İsrail'in saldırısı sonrası ülke genelinde ikinci bir duyuruya kadar askıya alınan uçuşların, saat 09.00 itibarıyla yeniden başladığını açıkladı.
İran'ın yarı resmi haber ajansı Tesnim'e konuşan ismi açıklanmayan bir yetkili, "İsrail ordusunun ülkede 20 noktayı hedef aldığı iddiası doğru değil. Siyonistlerin eylemi, ülke sınırları dışından gerçekleşti ve sınırlı hasara neden oldu." dedi.
Tahran'da Devrim Muhafızları Ordusuna ait hiçbir askeri tesisin hedef alınmadığını söyleyen İranlı yetkili, "100 İsrail askeri uçağının bu saldırıya karıştığı yönündeki haberler de tamamen yanlış. İsrail, zayıf saldırısını büyütmeye çalışıyor." ifadelerini kullandı.
İsrail medyası, gece hava saldırısı düzenlenen İran'ın karşılık vermesi durumunda ABD'nin İsrail'i savunacağı mesajının Tahran'a iletildiğini bildirdi.
İsrail Kanal 12 televizyonuna açıklama yapan Beyaz Saraydan üst düzey bir yetkili, "İsrail, İran saldırısına karşılık verdi ve bizim açımızdan bu noktada sona ermeli. İran karşılık verirse, İsrail'i savunacağız." dedi.
Yetkili, "Hazırız ve bunun sonuçları olacak. Bu mesaj, İran'a da iletildi." ifadelerini kullandı.
Tesnim Haber Ajansına göre, İran Sivil Havacılık Kurumu Sözcüsü Cafer Yazerlu, ülkedeki tüm uçuşların ikinci bir duyuruya kadar iptal edildiğini belirtti.
İran'ın yarı resmi haber ajansı Tesnim'in haberine göre, ismi açıklanmayan bir kaynak Tahran'ın, İsrail'in gece saatlerinde gerçekleştirdiği hava saldırısına karşılık vereceğini ifade etti.
Kaynak, "Önceden belirttiğimiz gibi İran, İsrail'in saldırılarına cevap vermeye hazırlıklıdır. İran, herhangi bir saldırıya karşılık verme hakkını saklı tutar. İsrail'in herhangi bir eylemine uygun karşılık alacağına şüphe yoktur." ifadelerini kullandı.
ABD'li yetkililer, İsrail'in İran'a yönelik başlattığı saldırılarda ABD'nin herhangi bir dahli olmadığını bildirdi.
ABD Savunma Bakanlığından (Pentagon) bir yetkili, AA'ya açıklama yaptı.
İsrail'in İran'a yönelik saldırıları hakkında ABD'nin önceden bilgilendirildiğini aktaran savunma yetkilisi, ayrıca İsrail'in saldırılarında "ABD'nin herhangi bir dahlinin söz konusu olmadığını" belirtti.
İsrail Kanal 12 televizyonu, "İsrail savaş uçaklarının son saatlerde İran topraklarında onlarca stratejik hedefi vurduğunu" bildirdi.
Saldırıların "İran'daki ana askeri tesislere odaklandığı" belirtilen haberde, hedefler arasında füze fabrikaları, insansız hava araçları geliştirme ve üretim tesisleri ile balistik füzeleri fırlatma üssünün olduğu aktarıldı.
Haberde, İsrail uçaklarının saldırıların başında İran hava savunma sistemine zarar vermeye odaklandığını, bunun da İsrail uçaklarının İran hava sahasında serbestçe hareket etmesini sağlamak için taktiksel bir adım olduğu değerlendirmesine yer verildi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC), İsrail'in "meşru müdafaa" hakkı uyarınca İran'da askeri hedefleri vurduğunu bildirdi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Sean Savett, konuya ilişkin AA muhabirine yazılı açıklama yaptı.
İsrail'in İran'a yönelik saldırısının 1 Ekim'de İran'ın balistik füze saldırısına cevaben gerçekleştiğini aktaran Savett, İsrail'in "meşru müdafaa" hakkı uyarınca İran'da askeri hedefleri vurduğunu kaydetti.
Savett, daha fazla bilgi için İsrail hükümetiyle irtibata geçilmesi gerektiğini belirtti.
İsrail ordusu, İran'daki "askeri hedeflere" yönelik saldırılar düzenlediğini duyurdu.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun, İran ve müttefiklerinden gelen gelişmeleri takip ettiği, hem saldırı hem savunma açısından tam bir hazırlık halinde olduğu belirtildi.
Durumun sürekli olarak değerlendirildiği ve halihazırda iç cephe talimatlarında bir değişiklik yapılmadığı vurgulanan açıklamada, iç cephe talimatlarına uyulması gerektiği, halkın gelişmelerden anlık olarak bilgilendirileceği kaydedildi.
İran'ın başkenti Tahran'daki patlamalarla eş zamanlı olarak Suriye'nin başkenti Şam ve Humus ilinde de patlamalar meydana geldiği bildirildi.
Suriye'deki rejimin ajansı SANA'nın haberinde, Şam yakınlarında patlama seslerinin duyulduğu belirtildi.
Rejime yakın sosyal medya hesaplarına göre, Humus'ta da patlama sesleri duyuldu.