Güncelleme Tarihi:
Hamas'ın resmi internet sitesinde yayımlanan açıklamaya göre Hamas'ın yurt dışı sorumlusu Halid Meşal, Katar'ın "Al Araby TV" kanalına verdiği demeçte, İsrail'in Batı Şeria'da Filistinlilere uyguladığı şiddete ilişkin değerlendirmede bulundu.
Mevcut İsrail hükümetinin "Ürdün'ü alternatif bir vatan olarak gördüğünü" belirten Meşal, "Aşırılıkçı siyonist hükümetin gündemi Batı Şeria'daki hakimiyetini sıkılaştırmak ve halkını Ürdün'e sürmek." dedi.
Hamas'ın 7 Ekim 2023'te başlattığı Aksa Tufanı'nın birinci yılına da değinerek, Filistin'deki direnişin Arap ulusal güvenliğini koruduğunu dile getiren Meşal, şöyle konuştu:
"İsrailliler, Mescid-i Aksa'yı yıkmaya ve cezaevlerinde mahkumlara yönelik kötü muamelelere başlamak için Kubbet-üs-Sahra'da kırmızı inekleri (kurban) kesmek istiyorlardı. Aksa Tufanı, İsrail'in ve onun uygulamalarının reddedilişinin bir ifadesi olarak başlatıldı ve İsrail'in planları tersine çevrilmek istendi."
Meşal, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Gazze'de yeniden tesis edemediği caydırıcılık imajının bir kısmını yeniden kazanmak için Lübnan cephesine kaçtığını ve bir yıl boyunca hiçbir şey başaramadığını belirtti.
Rejimin haber ajansı SANA'nın haberinde, İsrail’in, Humus ilinin güneyindeki Hasye ilçesinde araba fabrikasına saldırı düzenlediği iddia edildi.
Haberde, saldırıda maddi hasar meydana geldiği belirtildi.
Öte yandan konuya ilişkin İsrail tarafından herhangi bir açıklama yapılmadı.
İsrail, iç savaşın başladığı 2011'den bu yana Suriye'de zaman zaman İran destekli gruplara ve Suriye ordusuna ait askeri noktalara saldırılar düzenliyor.
İsrail’in Gazze’nin kuzeyindeki Kemal Advan, El Avda ve Endonezya hastanelerine yönelik tahliye talebi bölgedeki sağlık krizini derinleştirirken, Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) konuya ilişkin açıklama geldi. DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus yaptığı yazılı açıklamada, tahliyesi istenen 3 hastanedeki durumu kritik hastaları El Ahli ve El Şifa hastanelerine nakletmeye yönelik çabaların 2 gündür İsrail tarafından engellendiğini ifade etti.
“Yarın için başka bir görev planlanıyor” diyen Ghebreyesus, “Kemal Advan ve El Avda hastaneleri kısmen işlevselliğini koruyor ancak malzeme sıkıntısı nedeniyle zorlanıyor. Endonezya hastanesi ise artık hizmet veremiyor ve hastaları kabul edemiyor” ifadelerini kullandı.
“DSÖ CİDDİ ENDİŞE DUYUYOR”
Ayrıca Gazze’deki As-Sahabah hastanesine yakıt, kan üniteleri ve tıbbi malzeme ikmali için yapılması planlanan bir misyonun da engellendiği bilgisini paylaşan Ghebreyesus, “Son 12 aydır devam eden çatışmalar, hastanelerin etrafındaki zorunlu tahliyelerin ve çatışmaların hastalar, sağlık çalışanları ve sağlık altyapısı üzerinde ne gibi felaketlere ve tehlikelere yol açabileceğini göstermiştir” dedi. DSÖ’nün bölgede yaşanan sağlık krizinden “ciddi endişe duyduğunu” kaydeden Ghebreyesus, “İsrail'i kritik insani yardım misyonlarını kolaylaştırmaya ve ateşkes için çalışmaya çağırıyoruz” dedi.
İran Dışişleri Bakanlığının yazılı açıklamasına göre, Dışişleri Bakanı Erakçi, resmi ziyaret gerçekleştirdiği Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Bin Selman ile bir araya geldi.
Görüşmede, Suudi Veliaht Prens, bölgede krizin tırmanması ve savaşın yayılmasından duyduğu derin endişeyi dile getirerek, bölgedeki tüm ülkelerin bölgesel istikrar ve güvenliğin korunmasına dikkat etmesi gerektiğini belirtti.
İran ile Suudi Arabistan arasında geçen yıl varılan anlaşmaların uygulanmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren ve ikili ilişkilerdeki iyileşmeyi olumlu gördüklerini belirten Bin Selman, "Suudi Arabistan Krallığı, ikili ilişkilerde bu süreci sürdürmeye kararlıdır." ifadesini kullandı.
İran Dışişleri Bakanı Erakçi ise komşularla iyi ilişkiler kurulmasının hükümetin önceliği olduğunu ve bölgesel istikrar, güvenlik ve refahın güçlendirilmesi ve ekonomik iş birliğinin artırılması amacıyla bu politikayı sürdürmeye kararlı olduklarını belirtti.
Bölgedeki gelişmeleri ve kısa süre önce Lübnan ve Suriye'ye yaptığı ziyaret sırasında bu ülkelerin yetkilileriyle yaptığı istişareleri anlatan Erakçi, İsrail'in bölgedeki saldırılarının derhal durdurulması ve Gazze ve Lübnan'ın altyapısının daha fazla tahrip edilmesinin önlenmesi için tüm bölge ülkelerinin iş birliği yapmasının ve tüm imkanlarını kullanmasının önemini vurguladı.
Erakçi, bölgede istikrarın ve sürdürülebilir güvenliğin sağlanması için İsrail'in saldırılarının derhal durdurulmasının elzem olduğunu ifade etti.
Görüşmeye ilişkin X sosyal medya hesabından bilgi veren Erakçi, Bin Selman ile iki ülkenin ortak endişelerinin ele alındığı çok önemli konuları görüştüğünü belirterek, "İsrail rejimi, tüm bölgeyi felakete sürüklüyor. Bölgenin bu zorlu zamanın üstesinden gelmesi için ihtiyaç duyduğu şey feraset, bilgelik, cesaret ve işbirliğidir." ifadelerini kullandı.
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamaya göre, Biden ile Netanyahu arasındaki telefon görüşmesine Başkan Yardımcısı Kamala Harris de katıldı.
ABD'nin İsrail'in güvenliğine olan taahhüdünün vurgulandığı görüşmede Biden, Netanyahu'ya, Mavi Hat boyunca Lübnanlıların ve İsraillilerin evlerine güven içinde dönebilmeleri amacıyla "diplomatik çözüme" ihtiyaç olduğunu kaydetti.
İsrail'in artan saldırılarına ilişkin herhangi bir ifadenin yer almadığı açıklamaya göre Biden ayrıca, özellikle Beyrut'un nüfusu yoğun bölgelerinde sivillerin gördüğü zararın minimize edilmesinin önemine dikkati çekti.
Görüşmede iki isim, Gazze'de ateşkes için diplomasinin yeniden çalışmaya başlaması gerektiğini belirtirken, Biden Gazze'deki insani duruma işaret ederek bölgenin kuzeyine yeniden erişimin önemini vurguladı.
BEYAZ SARAY: 30 DAKİKALIK GÖRÜŞME VERİMLİ GEÇTİ
Biden-Netanyahu görüşmesine ilişkin basın brifinginde değerlendirmeler yapan Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, görüşmenin "doğrudan" ve "verimli" bir görüşme olduğunu kaydetmişti.
Görüşmenin yaklaşık 30 dakika sürdüğünü belirten ve fazla detaya girmeyen ABD'li Sözcü, "Başkan ile İsrail Başbakanı arasındaki görüşmede tabii ki birçok konuyu ele aldılar, birazdan yazılı açıklama yapacağız. İsrail ile, İran'ın son saldırısına nasıl karşılık verecekleri hakkında görüşmeye devam edeceğiz." ifadesini kullanmıştı.
Jean-Pierre ayrıca, Biden'ın kapalı kapılar ardında Netanyahu hakkında küfürlü ifadeler kullandığı iddiasını içeren ve ABD'de 15 Ekim'de piyasaya çıkacak Bob Wodward'un kitabı hakkında da yorum yapmaktan kaçınmıştı. Jean-Pierre, Biden'ın Netanyahu için küfürlü ifadeler kullanıp kullanmadığı sorusuna, "Herhangi bir şeyi doğrulayamam." cevabını vermişti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın toplantısında, Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmalar ışığında gazetecilerin Lübnan'ın geleceğine dair sorularını cevaplandırdı.
Miller, Netanyahu'nun Lübnan'a yönelik tehditlerininin hatırlatılması üzerine, "Lübnan'daki durumun Gazze'deki duruma benzediğini göremeyiz ve görmemeliyiz. Bu elbette kabul edilemez." sözlerine yer verdi.
Bununla birlikte, Hizbullah'ın Lübnan yönetimi üzerinde kurduğu etkiye işaret eden Miller, İsrail, ABD veya bölgedeki diğer hiçbir ülkenin Lübnan halkına liderlerinin kim olduğunu "dikte etmemesi" gerektiğini söyledi.
Sözcü Miller, "Lübnan siyasi sisteminin bu çıkmazı aşabilmesini ve nihayetinde Hizbullah'ın Lübnan siyasetinde daha az bir güç haline gelecek kadar gerilemesini umuyoruz." diye ekledi.
Lübnan halkını, Gazze'deki Filistinlilerin yaşadığı yıkım ve acı ile tehdit eden Netanyahu, "Gazze'de gördüğümüz gibi yıkıma ve acıya yol açacak uzun bir savaşın uçurumuna düşmeden önce Lübnan'ı kurtarma fırsatınız var. Öyle olmak zorunda değil." ifadelerini kullanmıştı.
Lübnan Sivil Savunma Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, İsrail savaş uçakları, Lübnan'ın Güney iline bağlı Sur ilçesine hava saldırısı düzenledi.
Derdeğıye beldesinde sivil savunma merkezinin hedef alındığı saldırıda 5 sağlık görevlisi yaşamını yitirdi.
Lübnan Sağlık Bakanlığı ise Sur ilçesindeki Verdaniye kasabasına düzenlenen bir diğer İsrail hava saldırısında 5 kişinin hayatını kaybettiğini, 12 kişinin yaralandığını duyurdu.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberinde, İsrail ordusunun sabah saatlerinden bu yana Batı Şeria ve Ürdün Vadisi'nde İsraillilerin gasbettiği Filistin topraklarının yakınlarına zırhlı personel taşıyıcılar konuşlandırdığı belirtildi.
Haberde, bunun, İkinci İntifada'nın başladığı 2000 yılından bu yana bir "ilk" olduğu vurgulandı.
Gazze Şeridi'nde bir yıldır Filistinlilere karşı soykırıma devam eden İsrail, Batı Şeria'da da toplumsal bir patlama yaşanmasından endişe ediyor.
İsrailli bir askeri yetkilinin aktardığına göre, ordu, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te Gazze sınırında düzenlediğine benzer saldırıların her an Batı Şeria'da da düzenlenmesinden korkuyor.
Ürdün Kraliyet Divanından yapılan yazılı açıklamaya göre, Kral 2. Abdullah, İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy ile Amman'da görüştü.
Kral Abdullah, bölgede istikrarın yeniden tesis edilmesi ve gerilimin düşürülmesi için gösterilecek uluslararası çabaların yoğunlaştırılması çağrısında bulundu.
Ürdün Kralı, bölgede sükunetin sağlanmasının ilk adımının İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki saldırılarının durdurulması olduğunun altını çizdi.
Öte yandan, Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi de İngiliz mevkidaşı Lammy ile İsrail'in Lübnan ve Gazze'deki saldırılarını görüştü.
İki ülke arasındaki ilişkileri görüşen Safedi ve Lammy, Gazze ve Lübnan'da ateşkes çalışmaları için gerilimin azaltılmasının gerekliliğini teyit etti.
İki bakan ayrıca, gerilimin tırmanmasının bölgenin istikrarını tehdit ettiği ve Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerine yeterli insani yardımın ulaştırılmasının gerekliliği konusunda ortak görüş bildirdi.
Lübnan ordusunun X sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, İstihbarat Müdürlüğüne bağlı İsrail casus ağlarını izleyen birimin, 2 kişiyi İsrail adına casusluk yaptıkları şüphesiyle gözaltına aldığı belirtildi.
Açıklamada, "2 Suriyeli, düşman hava saldırılarının etkilerini belgelemenin yanı sıra saldırıların sonuçlarını doğrulamak için arama kurtarma operasyonlarını takip ettikleri ve farklı noktaları fotoğrafladıkları için tutuklandı." ifadesine yer verildi.
Gözaltına alınan şahıslara İsrail’in sosyal medya üzerinden ulaştığının tespit edildiği ve konuya ilişkin soruşturma başlatıldığı aktarıldı.
Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli, düzenlediği basın toplantısında, "Eğer bölgesel bir savaş durumu yaşanırsa, savaş ekonomisi olarak adlandırılan duruma geçebiliriz." dedi.
Medbuli'nin açıklamaları, Gazze'de Filistinlilere yönelik işlediği soykırım nedeniyle İsrail ile İran ve Hizbullah arasında jeopolitik gerginliklerin tırmandığı bir dönemde geldi.
Medbuli, "Son bölgesel gelişmeler nedeniyle petrol fiyatı varil başına 10 dolar arttı. Bu artış, Mısır'ın genel bütçesi üzerinde büyük bir yük oluşturuyor." şeklinde konuştu.
Mısır Başbakanı, mevcut şartlar altında hizmet ve mal tedarikini güvence altına almak için maliye, elektrik ve petrol bakanlarına talimat verdiğini belirtti.
Mısır Maliye Bakanı Ahmed Kucuk da basın toplantısında yaptığı konuşmada, ülkesinin yükleri azaltmayı ve vergi sistemini kolaylaştırmayı hedeflediğini, bunun için 20 vergi reformu gerçekleştirmeyi planladıklarını belirtti.
Mısır, halihazırda IMF ile serbest kura geçilmesi, birçok temel üründe sübvansiyonların kademeli olarak kaldırılması ve bazı ürünlerin fiyatlarının artırılmasını içeren ekonomik reform programı yürütüyor.
Yemen'deki İran destekli Husilerden yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun dün akşam Şam'ın Mezze Mahallesi'nde bir binayı hedef aldığı saldırının kınandığı ifade edildi.
Söz konusu saldırıda Yemenli akademisyen Şevki el-Avde ile eşi ve 3 kızının hayatını kaybettiği aktarıldı.
Esed rejiminin haber ajansı SANA, İsrail ordusunun dün akşam Şam'daki Mezze Mahallesi'nde bir binaya düzenlediği hava saldırısında 7 kişinin öldüğünü, 11 kişinin yaralandığını bildirmişti.
Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, günlük basın brifinginde İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarına ilişkin güncel durumu değerlendirdi.
Sözcü Jean-Pierre, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun "Lübnan'ın Gazze gibi olabileceğine" ilişkin tehdit içeren açıklamasına katılmadıklarını kaydederek, "Bu soru ile ilgili çok açık konuşacağım, Lübnan'ın bir başka Gazze'ye dönüşeceğini göremeyiz ve görmeyeceğiz. Bu, görmek istediğimiz şey değil." dedi.
Gazze ve Lübnan'daki acıların giderek arttığını ve tam da bu sebeple ateşkesin öneminin bir kez daha altını çizdiklerini söyleyen Jean-Pierre, bölgede ateşkes için çalışmaya devam ettiklerini kaydetti.
Hizbullah'ın son 1 yıldır İsrail'e saldırılar düzenlediğini ve bu saldırıları durdurması halinde bugünkü İsrail saldırılarının önlenebileceğini savunan Jean-Pierre, İsrail'in kendini savunma hakkı konusunda net olduklarını ifade etti.
İsrail Başbakanı Netanyahu, yayımladığı İngilizce video mesajında, Lübnan halkına seslenerek mevcut duruma ilişkin iddialarda bulunmuştu.
Lübnan halkını, Gazze'deki Filistinlilerin yaşadığı yıkım ve acı ile tehdit eden Netanyahu, "Gazze'de gördüğümüz gibi yıkıma ve acıya yol açacak uzun bir savaşın uçurumuna düşmeden önce Lübnan'ı kurtarma fırsatınız var. Öyle olmak zorunda değil." ifadelerini kullanmıştı.
BM Lübnan Özel Koordinatörü (UNSCOL) Jeanine Hennis-Plasschaert ve BM'nin Lübnan'daki İnsani Yardım Koordinatörü İmran Rıza, Beyrut'tan video konferans yöntemiyle gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Hennis-Plasschaert, Lübnan'ın korkunç boyutlarda bir ihtilaf ve insani krizle karşı karşıya olduğuna dikkati çekti.
Acımasız bombardımanın Lübnan'da günlük hayatın parçası haline geldiğine işaret eden Hennis-Plasschaert, 2 binden fazla kişinin öldürüldüğünü ve binlerce kişinin yerinden edildiğini söyledi.
Hennis-Plasschaert, 7 Ekim'in İsrail'in "tehdit algısını tamamen değiştirdiğini" açıkça gösterdiğini belirterek, "Ancak şu da açık ki ölüm ve yıkımın sürmesi güvenliği beraberinde getirmez." değerlendirmesinde bulundu.
Bu yolla kısa vadeli taktiksel kazanımlar ele etmenin mümkün olabileceğini söyleyen Hennis-Plasschaert, uzun vadeli stratejik hedeflerin ise zarar göreceğine işaret etti.
NETANYAHU'NUN LÜBNAN VİDEOSU
Netanyahu'nun "Lübnan halkına çektiği videodaki" ifadelerinin nasıl karşılandığına ilişkin ise Hennis-Plasschaert, "Tahmin edersiniz ki memnuniyetle karşılanmadı. Birçok insan tehdit olarak algıladı, endişe ve kaygıya neden oldu." dedi.
Hennis-Plasschaert, İsrail'in BM'nin ateşkes çağrısına uyup uymayacağına ilişkin ise bunun gerekli ancak kolay olmadığını dile getirdi.
Gazze'den edinilen dersler konusunda bir soruya Hennis-Plasschaert, "BM Sekretaryasının günün sonunda yapabilecekleri kısıtlı. Tüm sistemin çalışır olması gerekiyor. Gazze'de çok fazla fırsat kaçırıldığını görmek zor değil." yanıtını verdi.
"SAVAŞLARIN BİLE KURALLARI VARDIR"
BM'nin Lübnan'daki İnsani Yardım Koordinatörü Rıza da Lübnan'ın tarihindeki en ölümcül dönemlerin birinden geçtiğinin altını çizdi.
Rıza, ihtilafın çok acı hatıraları da geri getirdiğini belirterek, yarısı çocuk ve kadın olmak üzere 600 binden fazla insanın ülke içinde yerinden edildiğini söyledi.
Okulların 4 Kasım'da açılmasının planlandığını dile getiren Rıza, halihazırda okulların yüzde 75'inin sığınaklara dönüştürüldüğünü ifade etti.
Rıza, son anda gece yarısında İsrail ordusunun "boşalt emri"ni alan kişilerin ise sokaklarda kaldığını, yaklaşık 300 bin kişinin komşu ülkelere kaçtığını belirtti.
Sağlık çalışanları, su sistemleri gibi temel hizmetlerin de saldırıya uğradığını kaydeden Rıza, "Bu acilen durdurulmalı. Savaşların bile kuralları vardır." dedi.
Rıza, daha fazla insani yardımla durumun düzelmeyeceğine, temelde uluslararası insancıl hukuka uyulmasının kilit öneme sahip olduğuna dikkati çekti.
Diplomatik bir sürecin ateşkese gitmesi gerektiğini belirten Rıza, "Aksi halde, acı sadece derinleşir ve yayılır. Uluslararası toplum daha fazla acıyı engellemek için acilen harekete geçmeli." uyarısında bulundu.
Rıza, Lübnan halkının Gazze'deki duruma bakarak korku ve travma yaşadığını dile getirerek, bunun engellenmesi için ülkelerin tüm gücüyle mücadele etmesi gerektiğini vurguladı.
İsrail’in İran’a misilleme yapması beklenirken, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının “ölümcül, hassas ve özellikle şaşırtıcı” olacağını söyledi. Gallant, İran'ın “ne olduğunu ya da nasıl olduğunu anlamayacağını” belirterek, İran’ın füze saldırısında “başarısız” olduğunu ifade etti.
İran saldırısında İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait pistlerin ve uçakların zarar görmediğini aktaran Gallant, saldırıda hiçbir asker ya da sivilin de zarar görmediğini vurguladı. İsrail yönetiminin İran'a yönelik saldırı konusunda hemfikir olduğunu belirten Gallant, “Tüm emir komuta zinciri aynı hizada ve bu konuya odaklanmış durumda” dedi.
Filistin haber ajansı WAFA'nın haberine göre, Arap kılığına girmiş İsrail askerleri, Nablus kentinde genç erkeklerin bulunduğu bir araca ateş açtı.
Filistin Kızılayından yapılan yazılı açıklamada, sağlık ekiplerinin Eş-Şarki Çarşısı'nda gerçekleşen saldırıda hayatını kaybeden 4 Filistinlinin naaşını hastaneye naklettiği belirtildi.
Al Jazeera'nın Telegram hesabından yapılan açıklamada, "Meslektaşımız kameraman Fadi el-Vahidi, Gazze'nin kuzeyinde işgal güçleri tarafından açılan ateş sonucu yaralandı." ifadeleri kullanıldı.
Al Jazeera muhabiri Enes eş-Şerif ise sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamada, "Al Jazeera ekibine ateş açıldı ve kameraman Fadi el-Vahidi boynundan vurularak yaralandı." dedi.
"El-Aksa" televizyonunun Telegram sayfasında yayınlanan habere göre, İsrail savaş uçakları, Cibaliya'daki Ebu Şerh kavşağında görevini yapan ekibi füzelerle hedef aldı.
Saldırıda kameraman ve foto muhabiri Muhammed et-Tanani öldü, muhabir Tamir Lebed de yaralandı.
İsrail askerleri ambulansların vurulan "El-Aksa" televizyonu ekibine ulaşmasına izin vermedi.
Haberde, yaralanan muhabir Lebed'in sağlık durumuna ilişkin ise ayrıntı verilmedi.
İsrail Başbakanlık Ofisi, X hesabından yapılan paylaşımda, Netanyahu'nun ekibiyle Biden ile telefonda görüştüğü bilgisiyle bir fotoğraf paylaştı.
Öte yandan, İsrail basını, görüşmenin tamamlandığını ve 50 dakika sürdüğünü bildirdi.
Görüşmenin içeriğine ilişkin ise henüz bilgi paylaşılmadı.
İsrail'in Walla haber sitesi, gün içinde Netanyahu ile Biden'ın telefon görüşmesinde İsrail'in İran'ın füze saldırısına vereceği yanıtı ele alacağı ifade edilmişti.
Netanyahu ile Biden'ın görüşmede İsrail'in Gazze Şeridi ve Lübnan'a saldırılarını da konuşacağı kaydedilmişti.
Bugün gerçekleşen görüşmenin, aralarında soğuk rüzgarlar estiği söylenen Netanyahu ile Biden'ın yaklaşık 2 ay sonra ilk telefon görüşmesi olduğu ifade edildil.
Walla'ya konuşan ve adı açıklanmayan yetkililer, İsrail'in misillemesinin "önemli" olmasını beklediklerini ve İran'daki askeri hedeflere hava saldırılarının yanı sıra bir dizi suikastı da içerebileceğini ileri sürmüştü.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, 1 günlük ziyaret kapsamında dün ABD'ye gitmeyi planlıyordu.
Ancak, Netanyahu'nun kendisi Biden ile telefonda konuşmadan Gallant'ın Washington ziyareti için yola çıkmasını istemediği bildirilmişti.
Bu haberin ardından Gallant'ın ABD ziyaretinin Netanyahu'nun talepleri nedeniyle bilinmeyen bir tarihe ertelendiği belirtilmişti.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya'da yerinden edilen Filistinlilerin bulunduğu El-Yemen es-Said Hastanesi bölgesine düzenlediği bombardımanda 16 Filistinlinin hayatını kaybettiği bildirildi.
Hamas ve El Fetih heyetleri, Mısır’ın başkenti Kahire’de bir araya geldi. Heyetler, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını ve ulusal birlik çabalarını ele aldılar. Hamas heyetine siyasi büro üyesi Halil el-Hayya, El Fetih heyetine ise Başkan Yardımcısı Mahmud el-Alul başkanlık ediyor.
Hizbullah, İsrail'in kara harekatını yoğunlaştırması sonrası Güney Lübnan'daki sınır bölgesinde İsrail askerleriyle çatışmaların başladığını duyurdu. İsrail birliklerinin Meiss el-Jabal bölgesinde çeşitli yönlerden ilerlemeye çalışırken Hizbullah'ın onlara roket ve top mermileri ile cevap verdiği öğrenildi. Al Jazeera'da yer alan bilgilere göre çatışmalar hala devam ediyor.
AFAD koordinesinde toplanan gıda, battaniye ve çadırdan oluşan 300 ton insani yardım malzemesi, Mersin'de Sahil Güvenlik Akdeniz Bölge Komutanlığı'ndaki amfibi gemiler TCG Sancaktar ve TCG Bayraktar'a yüklendi.
Lübnan Tahliye Görevi Grup Komutanı Tümamiral Nihat Baran, seyir öncesinde gemi personeline konuşma yaparak başarılı görev temennisinde bulundu.
Limandan demir alan TCG Sancaktar ve TCG Bayraktar, 2 fırkateyn ve 2 karakol gemisi eşliğinde Beyrut Limanı'na ulaştı.
Yerli amfibi gemilerindeki insani yardım malzemeleri, işlemlerin ardından yanaşacağı Beyrut Limanı'na indirilecek.
TCG SANCAKTAR VE TCG BAYRAKTAR, SİVİLLERİ GETİRECEK
Limana insani yardımların indirilmesinin ardından çoğu Türk vatandaşı olan sivillerin tahliyesine başlanacak.
Türk makamlarından talepte bulunan farklı ülkelerin vatandaşlarının da aralarında bulunduğu siviller, bomba imha ve narkotik eğitimli köpeklerin de yer aldığı arama noktasından geçirilerek TCG Sancaktar ve TCG Bayraktar'a bindirilecek.
İki amfibi gemisine bindirilen siviller, 2 fırkateyn ve 2 karakol gemisi eşliğinde Mersin'e getirilecek.
İranlı onlarca milletvekili ülkenin Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'ne mektup yazarak İsrail'in bölgedeki tehditleri artarken nükleer silah geliştirme konusunda acilen harekete geçilmesi çağrısında bulundu. İmzacılardan Hassan Ali Akhlaghi, ISNA haber ajansına yaptığı açıklamada, 39 milletvekilinin İran'ın “savunma doktrinini yeniden değerlendirmesi” gerektiğini savunduğunu söyledi:
“Bugün hiçbir uluslararası örgüt,Avrupa ülkeleri ya da ABD bile Siyonist rejimi kontrol edemiyor ve rejim elinden gelen her türlü suçu işliyor, bu yüzden bu mektubu yazdık”
İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney yirmi yıl önce nükleer silahların İslami ilkelere göre yasak olduğunu belirten fetva yayınlamıştı. Bu politikayı değiştirme çağrıları İsrail'in acımasız saldırıları sonrası daha fazla taraftar kazandı.
Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail ordusunun son 24 saatte düzenlediği 3 saldırıda 45 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 130 Filistinlinin ise yaralandığı kaydedildi.Gazze Şeridi'nde 7 Ekim'den bu yana gerçekleştirilen saldırılarda can kaybının 42 bin 10’a, yaralı sayısının da 97 bin 720’ye yükseldiği bildirildi.
Almanya ve İsrail destekçisi bazı STK’ler, yaptığı açıklamada, UCM’nin, kendilerinden "Filistin" yerine "Filistin Devleti" ibaresi kullanmalarını istediği bildirildi.
UCM’deki Filistin soruşturmasında, Mahkemenin yargı yetkisine ilişkin yazılı beyanda bulunan Almanya, ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Prof. Dr. David Chilstein, İsrailli mağdurların avukatı Yael Vias Gvirsman, Kudüs Adalet Enstitüsü, Avrupa Hukuk ve Adalet Merkezi (ECLJ), İsrail için İngiliz Avukatlar (UKLFI) grubu, ALMA - Uluslararası İnsancıl Hukukun Geliştirilmesi Derneği ve İsrail Hukuk Merkezi dilekçelerindeki "Filistin" ibaresini "Filistin Devleti"yle değiştirerek yeniden sunduklarını duyurdu.
Açıklamada, düzeltme talebinin mahkemeden geldiği belirtildi.UCM'ye taraf ülkeler Konseyi, 2 Ocak 2015 tarihinde Mahkeme'nin kurucu anlaşması olan Roma Statüsü'ne katılım belgesini BM Genel Sekreterine tevdi eden Filistin'i, UCM'ye üye devlet olarak kabul ediyor.Filistin Devleti'ni tanıyan ülke sayısı, 7 Ekim'den bu yana görülen artışla 146'ya yükseldi.
Haaretz gazetesinde yer alan habere göre, İsrail ordusundaki 130 asker imzaladıkları mektupla Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki koalisyon hükümetine esir takası yapması çağrısında bulundu.Mektupta, Gazze saldırıların esirlerin geri getirilmesi sürecinin yanı sıra onların hayatını da tehlikeye attığı belirtildi.
İsrail ordusunun Gazze'de esirlerin kurtarılması için düzenlediği saldırılarda, kurtarılan esirlerden daha fazlasının bu "operasyonlarda" öldüğüne işaret edildi.Kendileri için "kırmızı çizginin aşıldığını" belirten askerler, Netanyahu hükümetinin esirlerin geri getirilmesine yönelik bir mutabakat konusunda çaba göstermezse orduda daha fazla hizmet vermeyeceklerini kaydetti.
Gazze'de Filistinli grupların elinde bir kısmı ölü olmak üzere 100'den fazla İsrailli esir olduğu belirtiliyor.Getirdiği bazı şartlarla müzakere sürecini zora sokan Netanyahu, Hamas ile esir takasına engel olmakla suçlanıyor.
Welt gazetesinin haberine göre, Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin parlamento grubunun iç politika sözcüsü Alexander Throm, İsveçli aktivist Thunberg'e gösterilere giriş yasağı getirilmesi çağrısında bulundu.Throm, Bild gazetesine verdiği demeçte, Federal İçişleri Bakanlığının "Yahudi düşmanlarına" giriş yasağı koyması gerektiğini savunarak, "Buraya İsrail aleyhinde propaganda yapmak ve polisimizi karalamak için gelenlerin Almanya'da yeri yoktur." dedi.
Dortmund Üniversitesi yakınındaki Filistin yanlısı gösterilerin düzenlendiği kampın, polis tarafından Thunberg'in katılacağı gerekçesiyle dağıtıldığı belirtildi.Polis konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Thunberg isimli kişiyle bağlantılı son olayların, onun şiddete başvuran bir katılımcı olduğu değerlendirmesine yol açtı." ifadeleri kullanıldı.
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, dün katıldığı bir televizyon programına verdiği röportajında Gazze’de ateşkes görüşmelerine değindi. Harris, “Gazze’de ateşkes anlaşmasında bazı ilerlemeler var ancak gerçekte bir anlaşmaya varılmadıkça bunlar anlamsız” dedi. Devamı daha sonra yayınlanacak röportajda Harris, “Mümkün olan en kısa sürede ateşkes ve rehineler konusunda anlaşmaya varmalıyız” ifadesini kullandı.
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde 400 bin Filistinlinin mahsur kaldığını açıkladı.Lazzarini, X sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada, İsrail makamlarının, son tahliye emirleriyle insanları tekrar göç etmeye zorladığını belirtti.
Gazze Şeridi'nin kuzeyinde 400 bin Filistinlinin mahsur kaldığını ifade eden Lazzarini, insanların gidecek güvenli yerlerinin olmadığını bildiğini vurguladı.Bölgedeki insanların yeniden göçü kabul etmediğini aktaran Lazzarini, "Çünkü Gazze'deki hiçbir yerin güvenli olmadığını çok iyi biliyorlar." ifadelerini kullandı.
ABD Temsilciler Meclisi üyesi Demokrat Pramila Jayapal, aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin işgal altındaki Batı Şeria'da katıldığı barışçıl gösteride İsrail askerlerinin ateş açması sonucu öldürülmesiyle ilgili, ABD yönetiminden bağımsız soruşturma talebine yönelik yazılı açıklama yaptı.
Jayapal, "Ayşenur Ezgi Eygi'nin Batı Şeria'da öldürülmesinin üzerinden bir aydan fazla süre geçti ve ABD hükümeti tarafından bağımsız bir soruşturma yürütülmesi yönünde herhangi bir adım atılmadığı gibi, barışçıl protestolarda bulunanlara karşı gerçek mermi kullanan İsrail Savunma Kuvvetleri birimlerinin uygulamalarında ne gibi değişiklikler olduğuna dair de herhangi bir bilgi edinemedik." ifadelerini kullandı.
Bir ABD vatandaşının İsrail ordusunca öldürülmesinin acilen ele alınması gerektiğini vurgulayan Jayapal, bu davadaki tepkisizliğin kendisini "dehşete" düşürdüğünü ifade etti.Jayapal, İsrail güçlerinin ABD vatandaşlarını ilk kez öldürmediğini ve tarihin, tehlikeli ve kabul edilemez şekilde tekerrür ettiğini kaydetti.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Lübnan halkını Gazze'deki Filistinlilerin yaşadığı saldırılarla tehdit etmesini "provokasyon" olarak nitelendirdi.Netanyahu'nun Lübnan halkını Gazze'deki olaylarla tehdit etmesi üzerine Barrot, "Bu provokasyon gerçekleşirse, Fransa'nın dostu olan ve halihazırda kırılgan bir durumda bulunan Lübnan'ı kaosa sürükler." ifadesini kullandı.
Barrot, böyle bir durumun yaşanması halinde İsrail'in, Lübnan'a yönelik saldırılardan önce var olan güvenlik sorunlarından çok daha fazlasıyla karşı karşıya kalacağını belirterek, "Lübnan'daki durum feci." dedi.
İsrail savaş uçaklarının Lübnan'ın doğusundaki Baalbek kentine düzenlediği hava saldırısında bir kişi öldü, aralarında kadınların da bulunduğu yaralananlar oldu.Lübnan resmi haber ajansı NNA'ya göre, İsrail savaş uçaklarının Baalbek'in batısındaki Saide beldesine düzenlediği saldırıda bir kişi hayatını kaybetti, aynı aileden 3 kadınla birlikte çok sayıda kişi yaralandı.
Öte yandan saldırılara karşılık Hizbullah'tan İsrail tarafındaki sivil yerleşimler ve askeri bölgeleri hedef alan füze, İHA ve topçu atışlarıyla karşılıklar veriliyor.
Washington Post gazetesi, İsrail Savunma Bakanı Gallant'ın ABD ziyaretinin aniden iptal edilmesinin iki yakın müttefik arasındaki gerginliğin işareti olduğunu savundu. İsrailli bir yetkiliye göre Netanyahu Gallant'a, iki koşulun yerine getirilmesi halinde planlanan Washington ziyaretine çıkabileceğini bildirdi: Biden ile Netanyahu arasında başbakanın günlerdir beklediği görüşmenin gerçekleşmesi ve İsrail güvenlik kabinesinin İran'ın füze saldırısına askeri yanıtı onaylaması.
İsmi açıklanmayan yetkililere göre Netanyahu uzun süredir Biden'a ulaşmaya çalışıyor ancak bunu başaramıyor. Biden ise İsrail konusundaki duruşu ve sürekli silah tedariki nedeniyle kendi partisi içinden bile eleştirilerle karşı karşıya. Biden yönetimi İsrail'in İran'a vereceği yanıtta bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyecek bir adımdan kaçınmasını istiyor. Ancak şimdiye kadar askeri planlarını ABD'den saklayan İsrail'in bundan sonra ne yapacağı belirsizliğini koruyor.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın, İran'ın füze saldırısına verilecek yanıtı görüşmek için bir günlük ziyaret kapsamında bu akşam Washington'a hareket etmesi ve yarın da ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile bir araya gelmesi planlanıyordu ancak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun kendisi ABD Başkanı Joe Biden ile telefonda konuşmadan Gallant'ın Washington ziyareti için yola çıkmasını istemediği bildirildi
Buna ek olarak Netanyahu, Gallant'tan İsrail Güvenlik Kabinesi, Tel Aviv'in İran'a vereceği yanıtı onaylamasından sonra ABD'ye hareket etmesini istedi.
Axios'un üç ABD'li yetkiliye dayandırdığı haberine göre, ABD Başkanı Joe Biden'ın bu akşam Netanyahu ile İran'a saldırı planları hakkında bir telefon görüşmesi yapması bekleniyor. İki lider, Washington'da Netanyahu'nun savaşı yönetme biçiminden duyulan rahatsızlığın artması ve savaşı sona erdirmek için bir stratejinin olmaması nedeniyle yaklaşık 50 gündür görüşmüyor.
Wall Street Journal gazetesinin ABD'li yetkililere dayandırdığı haberine göre, İsrail'in Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ı suikastle öldürerek Washington'a haber vermemesi Beyaz Saray'ı kızdırdı. Saldırının hemen ardından ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant ile yaptığı telefon görüşmesinde net ifadeler kullandı ve İsrail'e 'yalnız kalmaya hazır olup olmadıklarını' sordu.
İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki askeri eylemlerine defalarca kez hazırlıksız yakalanan Biden yönetimindeki hayal kırıklığı giderek büyüyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran'a yönelik misilleme operasyonu nedeni ile Gallant'ın ABD'ye yapacağı ziyareti engelledi. Netanyahu'nun kendisi ABD Başkanı Joe Biden ile telefonda konuşmadan Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın Washington ziyareti için yola çıkmasını istemediği bildirildi.
ABD'li yetkililer, İsrail'in şimdiye kadar Biden yönetimine Tahran'a karşı misilleme planlarının ayrıntılarını açıklamayı reddettiğini, İsrail'in neyi hedef alabileceği konusunda Washington'ın bir bilgiye sahip olmadığını öne sürüyor.
İsrail medyası da ABD'nin öfkelendiğini ve Tel Aviv'in İran'a tepki gösterme konusunda yalnız kalabileceğini vurguluyor.
Filistin Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarının 1. yıl dönümü nedeniyle yazılı bir açıklama yayınladı. İşgalci güç İsrail'in başta Gazze Şeridi’nde olmak üzere Filistin halkına ve onların meşru ulusal haklarına karşı başlattığı soykırım savaşının ve zorunlu göçün üzerinden 1 yıl geçtiği hatırlatılan açıklamada, “İsrail, sistematik etnik temizlik politikasını sürdürmekte ve işgal altındaki Filistin topraklarında kitlesel zulümler gerçekleştirmektedir” ifadelerine yer verildi. İsrail saldırılarının her gün daha fazla can kaybı, yaralanma ve yerinden edilmeye yol açtığı ve insani krizi derinleştirdiği vurgulanan açıklamada, Filistin Dışişleri Bakanlığı’nın İsrail’in soykırım savaşını durdurmak için geniş bir uluslararası koalisyonu seferber etme çabalarını sürdürdüğü kaydedildi.
İsrail'in dün sabahtan bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda 57 Filistinlinin öldüğü, çok sayıda kişinin de yaralandığı bildirildi.Gazze Şeridi'ndeki Filistin Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, Gazze'nin farklı yerlerine düzenlenen saldırılara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Basal'ın açıklamasına göre, İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyine düzenlediği 6 hava saldırısında 15 Filistinli hayatını kaybetti. Gazze ilinde ise İsrail ordusunun düzenlediği 2 saldırıda 2 kişi öldü. Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah'ta da İsrail'in çok sayıda hava saldırısında 29 Filistinli yaşamını yitirdi.İsrail'in bu saldırılarında çok sayıda kişi de yaralandı.Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde ise İsrail'in saldırılarında öldürülen 11 kişinin cesedine ulaşıldı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın toplantısında, Hizbullah'ın İsrail'e karşı ateşkes çağrısını değerlendirdi.Miller, İsrail'in Hizbullah'ın askeri yeteneklerini bazı açılardan önemli ölçüde gerilettiğini belirterek, "Bugün çıkıp ateşkes çağrısında bulunmaları Hizbullah'ın geri planda olduğunu, yeteneklerinin gerilediğini bildiğini gösteriyor." dedi.
Hizbullah'ın bir yıldır Gazze'yi içermeyen bir ateşkesi kabul etmediğini söyleyen Miller, şimdi Hizbullah'ın Gazze'den bağımsız bir ateşkes talep etme noktasına geldiğini dile getirdi.Miller, ayrıca Hizbullah'ın ateşkes çağrısının neyi kapsayıp kapsamadığıyla ilgili, "Hizbullah sadece bir ateşkes mi istiyor, yoksa Litani Nehri'nin ötesine çekilmeyi de kabul ediyor mu? Bu tam olarak uygulayacaklarını söylemedikleri bir şey." diye konuştu.
Hizbullah'ın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararını kısmen reddettiğini belirten Miller, "Bu kararın şartları uyarınca Hizbullah'ın silahlarını bırakması ve Litani Nehri'nin ötesine çekilmesi gerekiyordu." ifadesini kullandı.Matthew Miller, diplomatik çözümden yana olmakla birlikte İsrail'in "Hizbullah'ın kapasitesini düşürme çabalarını" desteklediklerini kaydederek, "Sonuçta, bu Lübnan halkı için bir fırsattır. Bizim her zaman istediğimiz şey Lübnan halkının liderlerini, hükümetlerini seçebilmesi ve bu süreçte veto hakkıyla devletten bağımsız güç kullanan bir terör örgütüne yer bırakılmamasıdır." dedi.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, hastaneyi kuşatan askerlerin yönetim ofisine ateş açtığı kaydedildi.İsrail askerlerinin hastanenin boşaltmasını istediği, aksi takdirde "Şifa Hastanesi'nde yaşanan yıkım, ölüm ve tutuklamaların burada da olacağı" yönünde tehditte bulunduğu vurgulandı.
Ayrıca, İsrail askerlerinin hastanedeki yoğun bakım hastalarından birinin nakline yardım eden ambulans çalışanlarından birini alıkoyarak götürdüğü kaydedildi.Sağlık Bakanlığı açıklamada, özellikle Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki sağlık kuruluşları ve çalışanlarının can güvenliğinin sağlanmasının zorunlu olduğunu vurguladı.
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, parlamentoda gerçekleştirdiği konuşmasında İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarına değindi. İsrail’in Lübnan saldırılarını “işgal” olarak tanımlayan Sanchez, uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini dile getirdi. Sanchez, “Lübnan gibi egemen bir devletin üçüncü bir ülke tarafından işgal edildiği açıktır ve bu nedenle uluslararası toplum buna kayıtsız kalamaz. Ukrayna’daki, aynı zamanda Gazze’deki durumu kınadık. Şimdi de Lübnan’ın işgalini kınıyoruz” ifadelerini kullandı.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Hizbullah’ın ülkenin kuzeyine 180 roket fırlattığını duyurdu. Hizbullah’tan yapılan açıklamada ise, İsrail’e Lübnan’a yönelik saldırılarını durdurma çağrısı yapılarak, "İsrail'in saldırılarını yoğunlaştırması halinde Hayfa ve diğer şehirler de en az Kiryat Shmona, Metula ve diğer şehirler kadar roketlerimizin hedefi olacak" uyarısında bulunuldu.