Son dakika... Saldırı sonrası Nasrallah'tan ilk açıklama! 'Bütün kırmızı çizgileri aştılar'

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2024 08:13

ABD'li New York Times Gazetesi, İsrail'in Lübnan'da iki gündür sürdürdüğü ölümcül saldırıların perde arkasını yazdı. Gazeteye göre plan aslında çok uzun süre önce devreye sokulmuştu. İsrail yıllar öncesinden Hizbullah'ı hedef almak için 2 sahte şirket kurdu ve milyonlarca dolarlık yatırım yaptı. Öte yandan CNN, İsrail'in peş peşe saldırılarla Hizbullah iletişim hatlarını kestiğini bunun bir işgal hazırlığı olabileceğini öne sürdü. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail'in Lübnan'daki iletişim cihazlarını hedef aldığı saldırısının ardından ilk açıklamasını yaptı. Nasrallah, İsrail'in bütün kırmızı çizgileri aştığını belirtti.

Haberin Devamı

Lübnan'da 17 Eylül Salı günü Hizbullah mensuplarının kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşandı. Sağlık Bakanlığı, ülke genelinde Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının patlatılması sonucu 2'si çocuk 12 kişinin hayatını kaybettiğini, 300 kadarı ağır yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralandığını açıkladı.

18 Eylül'de gerçekleştirilen saldırının ikinci dalgasında telsizlerin patlatılması sonucu 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin yaralandığı bildirildi.

Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail’i sorumlu tutarken, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, dün yaptığı açıklamada İsrail'in askeri odağını Hizbullah cephesine kaydırdığını söyledi.

Nasrallah'ın konuşması sırasında Beyrut'a sahte saldırı

İsrail ordusu, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın konuşma yaptığı sırada sahte hava saldırıları düzenledi.

Alçak uçuş gerçekleştiren İsrail savaş uçakları, işaret fişekleri fişekleri fırlattı.

'ARTIK BAŞKA BİR ÜSLUPLA SAVAŞACAĞIZ'

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail'in iletişim cihazlarını hedef aldığı saldırısının ardından ilk açıklaması konuşması başladı.

Nasrallah, kendisini bu konuşmayı yapmaya iten şeyin son iki günde yaşanan olaylar olduğunu söyledi.

Lübnan'da yaralı sayısına hastaneler hazırlıksızdı ifadesinde bulunan Nasrallah, organ bağışı yapmak isteyenlere teşekkür ediyorum dedi.

Saldırı mağdurlarının tedavisinde yardımcı olan doktorlara, yetkililere ve kan bağışında bulunan herkese teşekkür eden Nasrallah, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

"Bütün Lübnan halkına teşekkür ediyorum bizimle işbirliği yaptılar, dayanışma sağladılar. Mezhepçilerden ötede, aramızdaki görüş ayrılıklarına rağmen bizimle işbirliği yaptılar. Lübnan'da yaralı sayısına hastaneler hazırlıksızdı. Organ bağışı yapmak isteyenlere teşekkür ediyorum. Bütün Lübnan halkına teşekkür ediyorum bizimle işbirliği yaptılar, dayanışma sağladılar. Mezhepçilerden ötede, aramızdaki görüş ayrılıklarına rağmen bizimle işbirliği yaptılar. Salı gününü özetlemek istiyorum. Düşman bu operasyonla bütün ilkeleri çiğnedi ve kırmızı çizgileri aştı. Hiçbir şeyi umursamıyorlar ne insani olarak ne de yasal olarak. Patlamaların bazıları hastanelerde oldu. Çarşıda olanlar, evde olanlar, mağazada olanlar, araçlarında olanlar... Ana yollarda ve birçok kadın ve çocuklar da taşıyorlardı, sadece Hizbullah'ın savaşçıları değil. Onlar bütün bu cihazı taşıyanları hedef aldılar. Onlarca şehit verdik içlerinde kadınlar var, çocuklar var. Gerçek sayılar zamanla ortaya çıkacak.

“BU SAVAŞ SUÇUDUR”

Düşman ne yapıyor? Düşmanın niyetine bakıyoruz, çağrı cihazlarını hedef aldı farz edelim. 4 binden fazla cihaz vardı. Bunları patlattıklarında bilerek ve hedef alarak patlattılar. Bunlar 4 bin kişiyi 1 dakikada öldürmek istediler. Çarşamba günkü telsizlerden bahsetmiyorum, sadece çağrı cihazları. Bu düşmanın niyetiydi. Bu işledikleri suçun seviyesini gösteriyor. İkinci günü yine binlerce insanı öldürmek istediler. İsrailli düşmanlarımız en az 5 bin kişiyi 2 dakikada öldürmek istediler. Hiçbir ilke ve kurala aldırış etmediler. Bu yapılana ne ad verelim? Büyük terör eylemine ne diyelim? Toplu soykırım... Bu düşmanla yaptığımız savaşta, bu kanser tümörü olan İsrail kurulduğundan beri egemenliğimize ve güvenliğimize sürekli saldırıyor. Savaş suçu bu veya savaş ilanı. İstediğiniz her ismi verebilirsiniz, bunlar hak ediyorlar.Salı ve çarşamba günü 5 bin kişiyi öldürmek istiyorlardı ama Allah'ın lütfu ve çalışmalarla onlar hedefine büyük ölçüde ulaşamadı. İçimizde birçok araştırma komisyonları kurduk. Bütün ihtimalleri inceliyor ve araştırıyoruz. Şöyle bir sonuca ulaştık, hemen hemen kesin ama biraz daha zaman gerekiyor. Bu olayın sonucu nedir? İster bu cihazları üretenden bize ulaştırana kadar hepsine kısa sürede bakıp sonuç alacağız. O zaman bu olayın nasıl gerçekleştiği belli olacak.

DÜNYA’DA EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR DARBEYDİ

Hiç şüphe yok ki bizim gerçekleri görmemiz lazım, büyük bir güvenlik darbesi aldık. Direnişin Lübnan'daki tarihinde eşi benzeri olmayan bir darbeydi bu. Belki de dünyada bu çeşit bir saldırı hiç olmamıştı daha önce. Çağrı cihazları üzerinden böyle bir saldırıyı daha önce dünya görmemişti. Ama çatışmanın doğasında bunlar var. Düşmanımızın teknolojik olarak üstünlüğünü biliyoruz. ABD arkasında NATO arkasında ve en yeni teknolojiye sahipler. Bu çatışmaya girdiğimizde bunları biliyorduk. Salı ve çarşamba günü bizim için ağır günlerdi, kanlı günlerdi. Büyük bir imtihandı bizim için. Bu sınavı da başarıyla geçeceğiz ve başımız dik olarak geçireceğiz. Bu darbe bizi asla düşürmeyecek ve yıkamayacak. Ders alıp daha güçlü olacağız, sağlam duracağız.

“YÜZDE 1'İ YAPILSA BİZİM TARAFIMIZDAN…”

Filistin direnişinde hedefimize ulaşmak için bütün cephelerde desteğimizi veriyoruz. Düşman Lübnan'dan gelen saldırıları durdurmak istiyordu. Bunun için birçok baskı unsurunu kullandı. Ama çatışmalar hala sürüyor. Bizim ile siyonist düşman arasında ve geçtiğimiz senelerde yüzde 1'i yapılsa bizim tarafımızdan, savaş ilan ederlerdi. Hizbullah, Lübnan'ın kuzeyinde stratejik zaferler kazanıyor diyor. Bunu düşman itiraf ediyor. Onlar istediği kadar İsrail'in içinde güvenlik kuşağından bahsetsinler. 75 yıldır ilk defa kuzeyde güvenlik kuşağının oluşturulması gerektiğini söylüyorlar. Turizm ve ziraat olarak ne kadar zarara uğradılar. Kayıplar verdiğini itiraf ediyorlar. Lübnan cephesi ile Gazze cephesinin işbirliğine bakalım. İsrail, savaş açacak diyorlardı. Ancak biz 11 aydır aynı havayı soluyoruz. Dertleri Hizbullah'a psikolojik baskı yapmaktı. Suikastler düzenlediler, yüzlerce insanı korkuttular, binaları patlattılar çünkü dertleri korku yaymak ve Hizbullah'ı baskılamaktı. Düşman birçok alanda saldırılar düzenledi ama sivilleri hedef aldılar. Bu çok büyük bir suç. Salı günkü saldırıdan sonra bir takım kanallara, 'niyetimiz Gazze'ye yapılan yardımı durdurmak' dediler. Ve Salı ile Çarşamba günü saldırılarını gerçekleştirdiler. Belki bu büyük bir saldırının ön hazırlığıydı. Şunu çok iyi biliyoruz ki bunlar Gazze'ye desteği kesmek içindi. Kanallarda, desteği kesin dediler hatta Batılılar hemen dediler ki 'bırakın Gazze'nin ne hali varsa görsün. desteği kesin' dediler. Ama biz bu zamana kadar kanlı çarpışmalar yaptık ve bunlar boşa gidemezdi. Salı günü saldırılar gerçekleştirdiler. Yaralılarımız hastanede yatıyorlar. Gözlerini kaybettiler, kollarını kaybettiler... Gazze'ye karşı yapılan saldırılara karşı duran herkese teşekkür ediyorum.

HEPİNİZ YÜKSEK MANEVİYATI GÖRDÜNÜZ

Netanyahu ve Gallant'a söylüyorum ki Gazze'ye saldırıları durdurmadan operasyonlarımızı durdurmayacağız. Sonucu ne olursa olsun, bölgede ne olursa olsun operasyonlarımız asla durmayacak. İlk tepkimiz Gazze'deki kardeşlerimize desteğimiz asla kesilmeyecek. Evet yaralılarımız var ama saldırıların karşısında duracağız. Bunun dışında da başka hedefleri de vardı siyonist düşmanın, alt yapıyı vurdular. Başka saldırılarda düzenlediler Lübnan'da, Bekaa vadisini vurdular, Lübnan kentlerini hedef aldılar. Hizbullah'ın artık yeter demesini beklediler. Ama Salı ve Çarşamba günü yaptıkları bunu imkansız kılıyor. Hepiniz yüksek maneviyatı gördünüz. Yaralılarımız çok sabırlılar ve iyileşip cepheye dönmek istiyorlar. Bu önemli vazifeyi yerine getirmek istiyorlar. Kararlılar. Aldığımız mesajlardaki kararlılık, sabır ve iman karşısında saygıyla eğiliyoruz. Ey Netanyahu, sen Kuzey'deki halkın yerlerine geri gitmeleri isteğini yerine getirebildin mi? Netanyahu'ya sesleniyorum ve meydan okuyorum. Siz işgalci halkınızla birlikte Kuzey'e geri dönemeyeceksiniz. Tek bir yol var. Gazze'ye olan saldırılarınızı durdurmadan Kuzey'e geri dönemeyeceksiniz. Ne suikast, ne saldırı, ne kapsamlı açılacak savaş bile bundan vazgeçmeyeceğiz. İşgal ettiğiniz Kuzey'e adım atamayacaksınız. Kuzey cephesini kapatmak istiyorlar ama biz asla kapatmayacağız. Orada olmaya devam edeceğiz. Biz orada olmaya devam ettikçe oradaki yerleşimciler daha fazla yerlerinden edilecekler.

"MÜMİNLER VE SABIRLILAR ZAFERE ULAŞACAK"

Buradan çember daraldı diyen Netanyahu'ya net bir mesaj gönderiyorum. Çember daraldı dediğiniz askeri noktalarınızı ve işgal edilmiş Filistin topraklarını hedef alacağız. Bu topraklar çukur ve cehenneme dönecek. Yaraladıklarınızın yüzlerce fazlasını karşınızda göreceksiniz. Son sözüm, büyük bir saldırı ile karşılaştık evet. Onların ihmal etmediği yerden intikamını alacağız. Biz artık başka bir üslupla savaşacağız. Ne zamanını ne yerini söylemiyoruz. Daha önce duymadığınız haberler duyacaksınız bu bölgeden. Kendi içimizde bile bunu çok daha dar bir alanda konuşacağız. Bu savaşın sonu bellidir. Müminler ve sabırlılar zafere ulaşacak."

 

İsrail'den Hizbullah'a saldırı

İsrail'in iletişim cihazlarını hedef aldığı Hizbullah'a yönelik yeni bir saldırı gerçekleştirdi. İsrail ordusu (IDF), Hizbullah hedeflerini vurduğunu açıkladı.

Hizbullah, telsiz patlamalarının ardından 25 mensubunun öldüğünü duyurdu
Hizbullah, telsiz patlamalarının ardından 25 mensubunun öldüğünü duyurdu

Hizbullah, Lübnan'ın çeşitli bölgelerinde "ICOM" telsizlerin patlaması sonucu 25 mensubunun öldüğünü açıkladı. Hizbullah ile İsrail arasında 8 Ekim 2023'ten bu yana süren çatışmalarda ölen Hizbullah mensubu sayısı 478'e yükseldi.

Dünya nefesini tuttu bekliyor

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın bugün saat 17:00'de konuşma yapması bekleniyor. İsrail'in Lübnan'a peş peşe düzenlediği saldırı sonrası ilk açıklamasını yapacak olan Nasrallah'ın söyleyeceği sözler savaşın gidişatını değiştirebilir.

Lübnan'daki havaalanlarında telsiz ve çağrı cihazları yasaklandı

Lübnan'da Hizbullah mensuplarının kullandığı çağrı ve telsiz cihazlarının patlatıldığı saldırıların ardından "pager" ve "walkie-talkie" olarak bilinen iletişim cihazlarının ülkedeki tek havaalanı olan başkent Beyrut’taki Refik Hariri Havalimanı’nda kullanılması yasaklandı.

Lübnan Sivil Havacılık Müdürlüğü, Beyrut'taki Refik Hariri Havalimanı'nda faaliyet gösteren şirketlere, uçaklarında "pager" çağrı cihazı veya "walkie-talkie" türü telsiz cihazlarının taşınmasına müsaade edilmeyeceğini bildirdi.

Sivil Havacılık Müdürlüğü, Refik Hariri Havalimanı'nda faaliyet gösteren havayolu şirketlerine gönderdiği genelgede, firmaların yolcularına bir sonraki duyuruya kadar uçak içinde ve bagajlarda bu tür cihazların taşınmasına izin verilmeyeceğinin bildirilmesini talep etti.

Genelgede ayrıca bu cihazların hava kargo yoluyla taşınmasına da izin verilmeyeceği belirtilerek aksi taktirde güvenlik birimlerinin cihazlara el koyacağı kaydedildi.

İsrail'de panik: Aynı anda binlerce kişiye gönderildi

İsrail'de binlerce kişinin cep telefonlarından, sığınaklara girmelerini isteyen sahte mesajlar aldığı bildirildi.

İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberine göre, gece binlerce İsraillinin cep telefonuna "acilen sığınaklara girmelisiniz" yazılı acil durum mesajı gönderildi.

Mesajda alıcıların bağlantıyı açmamaları gerektiği uyarısı ve İbranice metinde yazım hataları bulunuyordu.

Sahte uyarı mesajının gönderilmesinden yaklaşık 1 saat sonra, İsrail ordusu hiçbir bildirimde bulunmadığını ve İç Cephe Komutanlığının "güvenlik talimatlarında" bir değişiklik olmadığını duyurdu.

Yetkililer, sahte uyarı mesajına ilişkin soruşturma başlatırken, bunun İran kaynaklı bir siber saldırı neticesinde gönderilmiş olabileceği ihtimalini değerlendiriyor.

İsrail ordusunun Gazze'ye yönelik saldırılarında en az 12 Filistinli öldü
İsrail ordusunun Gazzeye yönelik saldırılarında en az 12 Filistinli öldü

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğünden yapılan açıklamada, İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya beldesinde "Azzam" ailesine ait evi hedef alması sonucu 5 Filistinlinin cesedine ulaşıldığı belirtildi.Sivil savunma ekiplerinin kayıplara ve enkaz altında kalanlara ulaşmak için arama kurtarma çalışmalarını sürdürdüğü aktarıldı.

İsrail ordusunun Gazze kentinin güneyindeki es-Selasini Caddesinde "el-Haddad" ailesine ait evi bombalaması sonucu bir kadın ve 2 çocuğun yaşamını yitirdiği kaydedildi.Sivil savunma ekiplerinin aynı evde hayatını kaybeden 2 kişinin cesedini enkaz altından çıkarmakta güçlük çektiği ifade edildi.İsrail ordusunun Gazze kentinin güneyindeki es-Selasini Caddesinde "el-Haddad" ailesine ait evi bombalaması sonucu bir kadın ve 2 çocuğun yaşamını yitirdiği kaydedildi.Sivil savunma ekiplerinin aynı evde hayatını kaybeden 2 kişinin cesedini enkaz altından çıkarmakta güçlük çektiği ifade edildi.

 

İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria'da 35 Filistinliyi gözaltına aldı
İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeriada 35 Filistinliyi gözaltına aldı

Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyeti ile Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan ortak açıklamada, İsrail'in Batı Şeria'da Filistinlilerin evlerine baskınlarını sürdürdüğü aktarıldı.Baskınların Batı Şeria'nın güneyindeki El Halil kentinde yoğunlaştığı vurgulanan açıklamada, aralarında bir kadın, gazeteci ve eski tutukluların da bulunduğu 35 Filistinlinin gözaltına alındığı kaydedildi.Son alınanlarla işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim'den beri gözaltına alınan Filistinlilerin sayısı 10 bin 800'ü aşarken, İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında ise 707 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail Lübnan İşgaline mi hazırlanıyor?

Lübnan Dışişleri Bakanı Abdullah Bu Habib, CNN'e yaptığı açıklamada, saldırıların "savaşa giriş" sinyali verdiğinden endişe ettiğini söyledi.Saldırılardan İsrail'i sorumlu tutan Dışişleri Bakanı, "Korkutucu bir an ve savaşa girmekten korkuyoruz, çünkü savaş istemiyoruz" dedi.

CNN istihbarat ve güvenlik analisti Bob Baer de konuya ilişkin analizinde "Hizbullah haberleşmelerinin kesilmesi olası bir İsrail askeri saldırısının sinyalini veriyor" ifadesini kullandı. Eski CIA ajanına göre, bu haftaki saldırılar Hizbullah'ın operasyonlarını etkili bir şekilde koordine edememesine neden oldu ve bu da İsrail'e çatışmada önemli bir stratejik avantaj sağladı. Baer, ​​İsrail savunma bakanının 'askeri hedef Kuzey'e kaydı' açıklamasını hatırlatarak bu tırmanışın Lübnan'ın işgaline veya geniş çaplı bir bombardımana yol açabileceğini söyledi.

İran, Lübnan’daki yaralıları ülkeye getiriyor
İran, Lübnan’daki yaralıları ülkeye getiriyor

Lübnan'da çağrı cihazlarının patlamasıyla yaralanan kişilerin bazıları, İran tarafından ülkede tedavi edilecek.İran Kızılayı’ndan konuyla ilgili yapılan açıklamada, “Lübnan'daki terör olayının mağdurlarının tedavi sürecinin devam etmesi için İran'a naklediliyor. Şunu söylemek gerekir ki; Kızılay'a bağlı gönüllü bir sağlık ve yardım ekibi, yaralıların durumlarının incelenmesi ve tedavi sürecinin devam etmesi için ülkeye nakledilmesi amacıyla bugün erken saatlerde dernek başkanının huzurunda Beyrut'a gönderildi” denildi.Görüntülerde, çok sayıda ambulansın yaralıları havalimanına taşıdığı ve yaralıların uçaklara götürüldüğü anlar yer aldı.

Lübnan'da patlatılan telsizlerin "pilleri değiştirilmiş" eski bir ICOM modeli olabileceği bildirildi

Lübnan'da patlatılan telsizler sonrası gündeme gelen cihazın Japon üreticisi "ICOM Inc."in Direktörü Enomoto Yoşiki, telsizlerin "daha önce sattıkları ancak pilleri değiştirilmiş IC-V82 modeli olabileceğini" bildirdi.Lübnan genelinde çağrı cihazlarının patlamasının ardından bazı telsizlerin de infilak ettirilmesi, Japonya merkezli ICOM marka cihazları gündeme getirdi.

Lübnan'da çok sayıda telsizin aynı anda infilak ettirilmesi sonrası sosyal medyada bu patlamalarda hasar gördüğü bildirilen ICOM marka cihazlara ait görüntüler paylaşıldı.

ICOM Direktörü Enomoto Yoşiki, gazetecilere yaptığı açıklamada "Sahte olma ihtimalini göz ardı edemeyiz ancak ürünlerin IC-V82 modelimiz olma ihtimali de var. Ürünlerin seri numaraları kontrol edilmeden dağıtım kanallarını tespit etmek zor." ifadelerini kullandı.

Cihazların pil bölgesinde ciddi patlama hasarının kayda geçtiği görüntüleri değerlendiren Enomoto, bunun "güç paketlerinin patlayacak şekilde modifiye edilmişlerle değiştirilmiş olabileceğini gösterdiğini" savundu.

Üretici firma ICOM, denizaşırı dağıtım ağlarını incelemeye aldığını ve Avrupa'da faaliyet göstermesine karşın ürünlerin Orta Doğu Bölgesi'ne nasıl sevk edildiğine yönelik soruşturma yürüteceğini duyurdu.

Telsizlerin ait olduğu firma: "Üretimi 10 yıl önce durduruldu"
Telsizlerin ait olduğu firma: Üretimi 10 yıl önce durduruldu

Patlatılan telsizlerin Japonya merkezli "ICOM" tarafından üretildiği belirtilirken, firmadan konuyla ilgili açıklama geldi. Açıklamada, "IC-V82, 2004'ten Ekim 2014'e kadar Orta Doğu dahil olmak üzere üretilip ihraç edilen bir telsizidir. Yaklaşık 10 yıl önce üretimi durdurulmuş ve o tarihten bu yana şirketimizden sevkiyatı yapılmamıştır" ifadeleri kullanıldı. Lübnan'da "ICOM" logosunu taşıyan telsizlerin patladığına dair haberlerle ilgili gerçeğin araştırıldığı belirtildi.

Lübnan Başbakanı Mikati çağrı cihazı ve telsizlerin patlatılmasında ikinci dalganın sona erdiğini söyledi
Lübnan Başbakanı Mikati çağrı cihazı ve telsizlerin patlatılmasında ikinci dalganın sona erdiğini söyledi

Lübnan Başbakanı Necip Mikati, ülkesinin iki gündür tanık olduğu çağrı cihazı ve telsizlerin patlatılmasında ikinci dalganın sona erdiğini, hastanelere yeni yaralı gelmediğini bildirdi.Başbakan Mikati açıklamasında "Lübnan'da olup bitenlerde Birleşmiş Milletler (BM) nerede?” diye sordu.Başbakan, Lübnanlılara, 32 kişinin ölümüne ve 3 bin 250'den fazla kişinin yaralanmasına yol açan saldırının ikinci dalgasının sona erdiği ve hastanelere yeni yaralıların gelmediği konusunda güvence verdi.

Çağrı cihazı ve telsizlerin patlatılması sonrası Beyrut sokaklarında hüzün ve endişe hakim
Çağrı cihazı ve telsizlerin patlatılması sonrası Beyrut sokaklarında hüzün ve endişe hakim

Lübnan'da iki gün üst üste çağrı cihazı ve telsizlerin eş zamanlı patlatılması, ülkede rutin hayatı olumsuz etkiledi.Başkent Beyrut sokaklarında saldırıların yarattığı hüzün ve endişe hakim.Saldırılar nedeniyle okullarda eğitime ara verilirken birçok resmi kurum da kapalı bulunuyor.Beyrutlular, dışarıya çıkmayı tercih etmezken, sokaklardaki az sayıdaki kişinin yüzünde ise olayın şoku ve şaşkınlığı hakim.

AA'ya konuşan adını ve soyadını vermek istemeyen 50 yaşlarındaki Lübnanlı, durumu "üzüntü verici" olarak tanımlarken, "siyasi görüşleri ne olursa olsun saldırılara maruz kalan Hizbullah konusunda, Lübnanlıların dayanışma içinde olması ve ulusal birlik göstermesi gerektiğini" söyledi.

Genç bir Lübnanlı ise "İsrail'in suçunu ve saldırılardaki sorumluluğunu göz ardı etmiyoruz, zira İsrail taş ile insan arasında ayrım yapmıyor." dedi.

Bir başka Lübnanlı, telsiz cihazlarının patlatılmasının büyük bir şok oluşturduğuna dikkati çekerek, patlatmaları "Beyrut limanındaki patlamanın şokundan daha büyük ve benzeri görülmemiş bir saldırı" olarak değerlendirdi. İsrail'e verilecek olası cevaba güvendiğini belirten Lübnanlı, "Biz olanları kabul ettik onlar da (İsrail) başlarına gelecekleri kabul etmeli." ifadelerini kullandı.

ABD medyası İsrail planını adım adım yazdı

New York Times'ın mevcut görsel kanıtlara dayanarak yaptığı analize göre, dün Lübnan'da patlayan telsizler, Salı günü ülke genelinde patlayan çağrı cihazlarından yaklaşık 3 kat daha büyük ve ağırdı. Patlayan cihazlardan bazıları yangınlara neden olurken NYT telsizlere konulan patlayıcı miktarının diğerlerinden daha fazla olabileceğini yazdı.


İsrail saldırının ikinci dalgasını da üstlenmedi ancak konu hakkında bilgilendirilen, 12 mevcut ve eski savunma ve istihbarat yetkilisi New York Times gazetesine İsraillilerin saldırının arkasında olduğunu doğruladı.

NYT İsrail'in ölümcül saldırılarını 'modern zamanların Truva Atı' olarak tanımladı ve operasyonun perde arkasın yazdı. Gazetenin iddiasına göre Hizbullah lideri Nasrallah, İsrail'in kullandığı yüksek teknolojinin aksine Hizbullah'ın yıllardır çağrı cihazlarını kullanmasını istiyordu çünkü bu cihazlar sınırlı kapasitelerine rağmen kullanıcının yerini ya da diğer riskli bilgileri ele vermeden veri alabiliyordu.

İsrail'in ajanlarının yerlerini tespit etmek için cep telefonu şebekelerini kullanmasından rahatsız olan Nasrallah Şubat ayında televizyonda yayınlanan bir konuşmasında takipçilerine “Bana ajanın nerede olduğunu soruyorsunuz. Size diyorum ki, sizin elinizdeki, eşinizin elindeki ve çocuklarınızın elindeki telefon ajandır" dedi ve bir ricada bulundu: "Onları gömün, Demir bir kutuya koyun ve kilitleyin.”

İsrail bu fırsatı kaçırmadı, Hizbullah'ı hedef almak için bir çağrı cihazı şirketi kurma planını zaten çok daha önceden devreye sokmuştu.

Dünden beri tartışmaların odağında olan BAC Consulting firması cihazları Tayvanlı bir şirket olan Gold Apollo adına üretmek üzere sözleşme imzalamış Macaristan merkezli bir şirketti. Operasyon hakkında bilgilendirilen üç istihbarat görevlisine göre bu da İsrail oyununun bir parçasıydı. Çağrı cihazlarını üreten kişilerin gerçek kimliklerini gizlemek için en az iki tane daha sahte şirket kurulmuştu. BAC bu sırada sıradan müşteriler aldı ve onlar için bir dizi çağrı cihazı üretti. Ancak gerçekten önemli olan tek müşteri Hizbullah'tı.

Üç istihbarat görevlisine göre, ayrı ayrı üretilen çağrı cihazlarında patlayıcı PETN içeren piller bulunuyordu. Çağrı cihazları Lübnan'a 2022 yazında az sayıda gönderilmeye başlandı ancak Nasrallah'ın cep telefonu çağrısından sonra kullanımları yaygınlaştı.

Gazeteye konuşan kaynaklara göre İsrail bu teknolojiyi geliştirmek için milyonlarca dolar yatırım yaptı ve Hizbullah ile müttefikleri arasında cep telefonu iletişiminin artık güvenli olmadığı söylentisini yaydı. Nasrallah bu söylentiler sonrası sadece cep telefonunu yasaklamakla kalmadı, Hizbullah subaylarının her zaman çağrı cihazı taşımalarını ve savaş durumunda çağrı cihazlarının kullanılmasını emretti.

İki Amerikalı istihbarat yetkilisine göre yaz boyunca Lübnan'a yapılan çağrı cihazı sevkiyatı arttı ve binlerce çağrı cihazı ülkeye ulaşarak Hizbullah subayları ve müttefikleri arasında dağıtıldı. Bunlar Hizbullah için güvenli iletişim araçları, İsrail istihbarat görevlileri için de zamanı geldiğinde basılabilecek “düğmelerdi"

Salı günü İsrail kan donduran talimatı verdi, çağrı cihazlarına Hizbullah'ın üst düzey liderlerinden geliyormuş gibi görünen Arapça bir mesaj gönderildi. Birkaç saniye sonra Lübnan kaosa sürüklenmişti.

İsrail'in son 24 saatte Gazze'de düzenlediği saldırılarda 9'u çocuk 34 kişi öldü
İsrailin son 24 saatte Gazzede düzenlediği saldırılarda 9u çocuk 34 kişi öldü

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in devam eden saldırılarıyla ilgili bilgi paylaştı.Basal, İsrail'in son 24 saatte düzenlediği saldırılarda 9'u çocuk 34 Filistinlinin hayatını kaybettiğini belirtti.İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 16 bin 795’i çocuk, 11 bin 378’i kadın olmak üzere 41 bin 272 Filistinli öldü, 95 bin 551 kişi yaralandı.Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

4 Hizbullah mensubu daha öldü
4 Hizbullah mensubu daha öldü

Lübnan'da telsizlerin patlatılmasının ardından Hizbullah, 4 mensubunun daha öldüğünü duyurdu.Hizbullah, Telegram hesabı üzerinden konuya ilişkin açıklama yaptı.Açıklamada, Ali Muhammed Terhini, Ali Muhammed Çelebi, İbrahim Abdulkerim Zeyneddin ve Abdulmunim Cemal Abdulmunim'in İsrail saldırılarında öldüğü kaydedildi.

 

İran: Beyrut Büyükelçimizin yaralanmasına yol açan saldırıya gerekli cevabı verme hakkımızı koruyoruz
İran: Beyrut Büyükelçimizin yaralanmasına yol açan saldırıya gerekli cevabı verme hakkımızı koruyoruz

AA muhabiri, İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Amir Said İravani'nin Lübnan'daki olaylar hakkında BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e gönderdiği mektuba ulaştı.

İran'ın, "Haydut İsrail rejiminin" Lübnan'daki "sabotaj ve terör" faaliyetlerini en şiddetli şekilde kınadığı aktarılan mektupta, İsrail'in söz konusu eylemlerinin uluslararası hukuku ihlal ettiği ve barış ile güvenliği tehdit ettiği belirtildi.

Mektupta, özellikle ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerin, "rejime" destekleri nedeniyle hatalı faaliyetlerinden de sorumlu oldukları ifade edildi.

"İran, Lübnan'daki büyükelçisinin yaralanmasına yol açan saldırıya uluslararası hukuk uyarınca gerekli cevabı verme hakkını muhafaza etmektedir." denilen mektupta, BM Genel Sekreteri ve BM Güvenlik Konseyi'ne İsrail'in terör faaliyetini kınama çağrısı yapıldı.

Mektupta, BM Güvenlik Konseyi'nin, İsrail'in bölgedeki faaliyetlerini de şiddetle kınaması gerektiği belirtilerek, Konseyden "terör rejimine" karşı gerekli adımları atması istendi.

İsrail Genelkurmay Başkanı Halevi'den Hizbullah mesajı
İsrail Genelkurmay Başkanı Haleviden Hizbullah mesajı

İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, Halevi’nin, Lübnan’da yaşanan telsiz patlamalarının ardından artan gerilim sonrası Kuzey Komutanlığı'nda durum değerlendirmesi yaptığı kaydedildi.Halevi, Hizbullah ile çatışmaların devam ettiği kuzey sahası için saldırı ve savunma planlarını onayladığını açıkladı.

Hizbullah ile çatışmalar nedeniyle tahliye edilen kuzeydeki İsraillileri evlerine döndürecek güvenlik koşullarını oluşturmaya kararlı olduklarını vurgulayan Halevi, “henüz etkinleştirmedikleri birçok kabiliyetleri olduğu ve bunlardan bazılarını burada (Kuzey Komutanlığı'nda) gördüklerini” savundu.Halevi, “Her aşamada, Hizbullah için bedel yüksek olmalı." ifadelerine yer verdi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!