Güncelleme Tarihi:
Lübnan resmi ajansı NNA’nın geçtiği habere göre, İsrail güçlerine ait savaş uçakları, havadan karaya füze ile Nebatiye'nin Meşaa Mahallesi'ndeki sivil bir binayı hedef aldı.
Hedef alınan binanın tamamen yıkıldığı, enkaz üzerinde arama ve kurtarma çalışmalarının devam ettiği kaydedildi.
Öte yandan Beyrut merkezli Al Manar TV’nin geçtiği habere göre saldırıda 5 kişi yaralandı.
Husilerin Askeri Sözcü Yahya Seri, yaptığı açıklamada, "Irak İslami Direnişi" ile birlikte Hayfa Limanı'nda İsrail gemisi MSC Manzanillo'yu hedef alan ortak bir "askeri operasyon" gerçekleştirdiklerini belirtti.
Seri, İHA'larla gerçekleşen "operasyonda" hedefin başarıyla vurulduğunu kaydetti.
Seri, İsrail'in Gazze'deki saldırıları durana ve abluka kalkıncaya dek Irak İslami Direnişi ile ortak askeri operasyonları sürdüreceklerini dile getirdi.
İsrail'den konuya ilişkin açıklama yapılmadı.
Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile Lübnan Dışişleri Bakanı Bou Habib, Belçika’nın başkenti Brüksel’de bir araya geldi. Borrell, yaptığı açıklamada, “Lübnan Dışişleri Bakanı Bou Habib ile bir araya geldim. Mavi Hat boyunca gerilimin derhal azaltılmasının nasıl sağlanabileceğini ve herkes tarafından kabul edilebilir siyasi bir çözüme yönelik çabaların nasıl güçlendirilebileceğini ele aldık. Lübnan, İsrail ve bölge yeni bir savaşı kaldıramaz. AB de bundan etkilenecektir. AB'nin Lübnan'a ve Lübnan halkına verdiği güçlü desteği bir kez daha ifade ettim. AB, Güney Lübnan'da barış ve istikrarın korunmasında Lübnan Silahlı Kuvvetleri’nin ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü’nü (UNIFIL) desteklemektedir” dedi.
İsrail ve Hizbullah arasındaki gerginlik devam ederken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Lübnan sınırını ziyaret etti. Netanyahu, ziyareti sırasında 55. Yedek Paraşütçü Tugayı'nın tatbikatını izledi. Netanyahu, Hizbullah ile savaş çıkması halinde İsrail'in bu cephede de zafer kazanacağını iddia etti.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya'nın başkenti Moskova'da düzenlenen "10. Primakov Okumaları Uluslararası Forumu"nda, güncel konulara dair açıklamalarda bulundu.Orta Doğu’daki durumla ilgili Lavrov, "Şiddetin Lübnan’a sıçrama riski var. Bunu İsrail yönetimi de açıkladı. Bazı talepler ortaya atıldı. İsrail'in müttefikleri dahil uluslararası toplumun bu yaklaşımın zararlı olduğunun farkına varacağını umuyorum." ifadesini kullandı.
Gazze Şeridi’nde durumun "feci" olduğunu belirten Lavrov, "İsrail’in burada kullandığı yöntemlere karşı çıkıyoruz. İsrailli yetkililerin, kullanılan yöntemlerin doğru olduğunu söylemesi beni çok şaşırttı. Bir İsrail yetkilisinin de 'Orada sivil yok, hepsi 3 yaşından itibaren terörist' ifadesi çok korkunç. İsrail yönetimi, insancıl hukukun tüm normlarını ihlal ediyor." diye konuştu.
Lavrov, İsrail'in, Gazze’deki durumla ilgili dünyadaki birçok ülkenin yükselttiği sesi duyacağı umudunu paylaştı.
Batı’nın Gazze’deki duruma yaklaşımını değerlendiren Lavrov, "Çifte standart uygulanıyor. Yarım yılda Gazze’de 35 bin Filistinli öldü, bunun iki katından fazlası da yaralandı. Donbas'ta ise 10 yılda savaşta her iki taraftan da ölen sivil sayısı bunun yarısı bile değil." ifadelerini kullandı.
İsrail ile ilişkilerin "iyi" olduğunu ve İsrail’in güvenliğinin her koşulda sağlanmasından yana olduklarını dile getiren Lavrov, Filistin devletinin kurulması sürecinin yıllarca engellendiğini söyledi.Lavrov, "Şimdi, Filistin'in gerçekte neyi kontrol ettiğine bakarsanız, bu topraklarda devletin kurulmasını düşünmek zor." dedi.
Lübnan resmi ajansı NNA'nın haberinde, İsrail ordusuna ait topçu birliklerinin Kefr Kila bölgesi taraflarından el-Adise beldesinin çevresini bombaladığı bildirildi.Haberde İsrail güçlerinin, el-Hıyam beldesindeki Matal el-Cebel bölgesini fosfor bombalarıyla hedef aldığı aktarıldı.
İsrail savaş uçaklarının el-Hıyam-Bab es-Seniyye beldesini bombaladığı, Ayta eş-Şab beldesine havadan karaya 2 füzeyle saldırı düzenlediği ve topçu birliklerinin el-Vizani beldesi çevresini hedef aldığı kaydedildi.
Ayrıca İsrail topçu birliklerinin Vadi Hamul bölgesi ile ed-Dahira beldesinin çevrelerini de vurduğu belirtildi.İsrail ordusunun, Hasbiya'ya bağlı Şeba Beldesi Vadisi'ne yönelik bombardımanında 3 evin yıkıldığı, yaralanma veya can kaybının yaşanmadığı bildirildi.Hizbullah ile İsrail ordusu arasında 8 Ekim 2023'ten bu yana Lübnan-İsrail sınırında karşılıklı çatışmalar sürüyor.
Haaretz gazetesinin haberine göre, 5 Mayıs'ta Bakanlar Kurulu Toplantısı'nda İsrail'deki faaliyetlerinin sonlandırılması ve ofislerinin kapatılması teklifi oy birliğiyle kabul edilen Al Jazeera televizyonunun kalıcı olarak kapatılmasına ilişkin yasa tasarısı Mecliste görüşüldü.
Televizyon kanalının faaliyetlerinin durdurulmasını kalıcı hale getirecek yasa tasarısı, ön oylamada onaylandı.
Tasarıda, hükümetin İsrail'deki yabancı medya kuruluşlarının faaliyetlerini, "ülkenin güvenliğine zarar verdiğine" karar verilmesi halinde 45 gün süreyle durdurmasına izin veren hükmün uygulamaya konulması talep ediliyor. Konuya ilişkin geçici kararın süresinin temmuz sonunda dolması bekleniyordu.
İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi, oylamadan önce Adalet Bakanlığının geçici kararının kalıcılaştırılmasına karşı olduğunu söyleyerek, kanalın tamamen kapatılması gerektiğini savundu.
Aralarında eski İsrail Başbakanı Barak ve eski Mossad Başkanı Tamir Pardo'nun da bulunduğu İsrailli bir grup siyasetçi, akademisyen, yazar ve bilim insanı The New York Times gazetesinde, "Netanyahu bizim adımıza konuşmuyor. Kongre, yaptığı daveti geri çekmeli" başlıklı ortak bir görüş yazısı kaleme aldı.Netanyahu'ya ortak oturumda hitap etmesi için yapılan daveti, "Kongre korkunç bir hata yaptı" ifadeleriyle değerlendiren İsrailli akademisyen, yazar ve eski siyasetçiler, şöyle devam etti:
"Sayın Netanyahu'nun Washington'da arzıendam etmesi, İsrail devletini ve vatandaşlarını temsil etmeyecek ve onun ülkemize yönelik skandal ve yıkıcı davranışlarını ödüllendirecektir."
İsrail toplumunun çeşitli alanlarından geldiklerinin altını çizen İsrailli isimler, yazıda, "Bu nedenle, Sayın Netanyahu hükümetinin genel etkisini değerlendirmek için iyi bir konumdayız ve birçokları gibi biz de onun İsrail'i endişe verici bir hızla, sonunda sevdiğimiz ülkeyi kaybedebileceğimiz ölçüde yokuş aşağı sürüklediğine inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Netanyahu'nun, Kongre'de yapacağı konuşmayı siyasi hesapları için kullanacağını savunan İsrailli isimler, "Şüphesiz, (Kongre konuşması) onun zayıf iktidarını desteklemek için dikkatlice sahneye konacak." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM'deki grup toplantısında Gazze'de devam eden savaşa ve bölgedeki son gelişmelere değindi. Daha fazla ülkenin Filistin'i tanıması için Türkiye'nin temaslarını sürdüreceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, " İsrail'in şimdi de gözünü Lübnan'a diktiği anlaşılıyor. Batı'nın İsrail'in sırtını sıvazladığını görüyoruz. Lafa gelince adaletten dem vuran devletlerin Netanyahu'nun esiri olması zavallılıktır. Netanyahunun savaşı bölgeye yayma planı büyük felakete yol açacak. Gazze'de yaşananlar İslam aleminin acziyetini gösteriyor. Batı'dan önce İslam alemi ve kardeş ülkelerin tepki göstermesi gerekir." uyarısında bulundu.
Agence France-Press haber ajansı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasını son dakika bilgisi olarak okuyucuları ile paylaştı. Erdoğan'ın "Netanyahu'nun savaşı bölgeye yayma planları büyük bir felakete yol açacaktır" sözlerini ön plana çıkaran AFP, Erdoğan'ın uyarısının Hizbullah ve İsrail arasındaki gerilimin topyekun bir savaşa dönüşme endişesinin zirveye vurduğu bir dönemde geldiğini yazdı.
Al Jazeera da 'Erdoğan, Netanyahu'nun savaş planlarının büyük bir felakete yol açacağı konusunda uyardı' başlığını kullanırken, Times of İsrael Gazetesi de Erdoğan'ın uyarısının zamanlamasına dikkat çekti.
VOA, Edoğan'ın İsrail'in Lübnan sınırına yönelik askeri operasyonlarının savaşın yayılmasına neden olabileceğini belirttiğini ve Batı'yı Netanyahu'ya verdiği destek için eleştirdiğini yazdı. Al Arabiya da Erdoğan'ın Batı'yı hedef aldığını ve İsrail'in savaşı yayma planlarını eleştirdiğini vurguladı.The Jerusalem Post gazetesi ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İslam alemine yaptığı dayanışma çağrısını ön plana çıkardı.
İsrail ordusunun son 24 saatte Gazze'nin çeşitli bölgelerinde 4 "katliam" gerçekleştirdiği, söz konusu saldırılarda 60 Filistinlinin daha hayatını kaybettiği, 140 Filistinlinin yaralandığı belirtildi.
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısının 37 bin 718'e, yaralananların sayısının da 86 bin 377'ye yükseldiği kaydedildi.
Açıklamada ayrıca hâlâ enkaz altında ve yol kenarlarında cesetlerin bulunduğu ancak İsrail'in engellemeleri nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı yinelendi.
Filistin Kızılayı, Gazze’nin kuzeyinde saldırılar sonucu hizmet dışı kalan Al-Quds hastanesinin tekrar hizmete açılması için ekiplerin faaliyetlerde bulunduğunu duyurdu.
Filistin Kızılayı’ndan yapılan açıklamada, “Filistin Kızılayı ekibi, işgal güçlerinin 7 ay önce hastaneye saldırarak içindekileri yakıp yıkması sonucu oluşan hasarı değerlendirmek üzere Gazze’deki Al-Quds Hastanesini teftiş etti. Ekip şu anda hastaneyi yeniden faaliyete geçirmek ve yaralılara ve hastalara tıbbi hizmet sunmasını sağlamak için kalan ekipman ve cihazları kullanmak üzere kapsamlı bir plan geliştiriyor” denildi.
Örgüt, ekiplerin hastane içinde yaptıkları inceleme anlarını da paylaştı. Görüntülerde, hastanenin koridorlarının saldırılar sonrası hasar aldığı görüldü.
Birleşmiş Milletler’in Filistin Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini dün düzenlediği basın toplantısında İsrail’in Gazze’nin kuzeyinde bir okulu hedef aldığını, 12 kişinin öldüğünü 22 kişinin de yaralandığını belirtti. Lazzarini, savaşın başından bu yana 190 tesisin vurulduğunu ya da hasar aldığını açıkladı.
UNRWA Genel Komiseri Lazzarini, yaptığı açıklamada, “Dün gece yine Gazze'nin kuzey kesiminde yer alan bir okul vuruldu. Gelen haberlere göre 12 kişi ölmüş ve 22 kişi de yaralanmıştır. Ancak bu, savaşın başlangıcından bu yana vurulan, hasar gören ya da hedef alınan binaların toplam sayısını 190'a çıkaracaktır ki bu da Gazze Şeridi'nde sahip olduğumuz bina ve altyapı sayısının yarısından fazlasına tekabül etmektedir. Bildiğiniz üzere bu binalar ve sığınaklar da halk tarafından olası bir korunma arayışı için kullanılıyor. Ancak şu ana kadar 500'den fazla kişi BM korumasını ararken öldürüldü” dedi.
ABD’nin başkenti Washington’da temaslarını sürdüren İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile görüştü. Gallant, görüşmeye ilişkin, “Tüm Orta Doğu'yu etkileyecek bir karar verme dönemeciyle karşı karşıyayız” dedi.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Austin ile yaptığı görüşmeye ilişkin açıklamasında, “ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile gerçekleştirdiğimiz önemli bir toplantının sonunda, tüm Orta Doğu'yu etkileyecek bir karar alma dönemeciyle karşı karşıyayız. Anlaşmazlıkları dostlar olarak çözmeli ve düşmanlarımıza karşı ortak duruşumuzu güçlendirmeliyiz. Düşmanlarımız ve dostlarımız şimdi bu odayı izliyor ve ortaklığın gücünü anlıyorlar” dedi.
ABD Genelkurmay Başkanı General Charles Q. Brown, Pazar günü yaptığı açıklama ile Amerika'nın Hizbullah ile yapılacak bir savaşta İsrail'i korumayacağını duyurdu. İsrail Lübnan sınırındaki gerilim zirveye ulaşmışken, Hizbullah'a da uyarı gönderen ABD Başkanı Biden, Ortadoğu elçisi Amos Hochstein ile gönderdiği mesajda, saldırıların devam etmesi durumunda ülkesinin İsrail'i durduramayacağını belirtti ve tarafları dolaylı yoldan da olsa müzakereye davet etti. Washington her ne kadar bölgeyi topyekun bir savaşa sürükleyecek savaşı durdurmak için adımlar atsa da Beyaz Saray'dan gelen karışık sinyaller Batı medyasında 'beceriksizlik' olarak değerlendiriliyor.
ASKER SAYISI 100 BİNE ÇIKABİLİR, 200 BİNDEN FAZLA ROKETLERİ VAR
Demokrasileri Savunma Vakfı'nın CEO'su Mark Dubowitz bugün İngiliz Dailymail gazetesi için kaleme aldığı makalede, Tahran'ın son dönemde Hizbullah'ı desteklemek için doğrudan uçuşlarla daha fazla silah gönderdiğini iddia etti. Hizbullah şu anda binlerce yüksek teknolojili insansız hava aracı ve havan topunun yanı sıra 200.000'den fazla roket ve füzeden oluşan bir cephaneliğe sahip. Bu, Hizbullah'ın 2006'da İsrail'le yaptığı son büyük savaş sırasında sahip olduğu mühimmatın on katı. Hizbullah'ın en az 20,000 kişilik bir ordusu var, ancak bazı uzmanlar yedek askerler de dahil edildiğinde gerçek rakamın beş katına çıkabileceğini söylüyor. Buna karşılık Hamas'ın İsrail'le savaşa başladığında 25 binden az savaşçısı olduğu düşünülüyordu.
Dubowitz Lübnan sınırındaki barut fıçısının patlaması durumunda başlayacak savaşın Gazze'de yaşanan katliamdan bile daha büyük olacağı uyarısında bulunarak şunları söyledi;
"Hizbullah'la savaş binlerce İsrailli ve Lübnanlının ölümüyle sonuçlanacaktır. Olası bir çatışmaya İran ve vekillerinin müdahale etmesi muhtemel. İsrail'in kıskanılacak Demir Kubbe teknolojisi tüm sınırlarını aynı anda savunabilecek yeterli hava savunmasına sahip değil.Yoğun aktivite göz önüne alındığında hava savunması askeri ve ulaşım alanlarına öncelik verecek, savunmasız kalan İsrailliler aylarca barınaklarda yaşamak zorunda kalacak. Lübnan'ın büyük bir kısmı da çatışmalarda yok edilecek."
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Almanya'nın İsrail ile karşılıklı çatışmalar nedeniyle Lübnan'ın güneyindeki olaylara ilişkin ülkesinin endişesini ifade ederek,özellikle İsrail ve Lübnan'daki tarafların ateşkesi reddetmesi durumunda çıkmaz bir yola girilebileceği konusunda uyardı.Baerbock, "ateşkes anlaşmasına varılmazsa bunun herkes için tehlike oluşturacağını; bunun sadece Lübnan-İsrail değil, bölgesel bir savaş projesini kapsadığı" uyarısında bulundu.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Gazze'deki potansiyel savaş suçlarıyla ilgili, ülke olarak İsrail'in soruşturmalarından bağımsız ayrı bir çalışma yaptıklarını açıkladı.Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın toplantısında, gazetecilerin sorularını cevapladı.Miller, AA muhabirinin sorusu üzerine, "Şunu söylemeliyim ki; İsrail'in yürüttüğü soruşturmalardan ayrı olarak ABD, bu çatışmadaki potansiyel savaş suçlarına ilişkin kendi incelemelerini yürütüyor." dedi.:
Bu soruşturmaların henüz sonuçlanmadığının altını çizen Miller, devam eden bir süreç olduğu için "sayı ve nasıl yürütüldüğü konularında" yorum yapmak istemediğini vurguladı.ABD, Dışişleri Bakanlığının basın toplantılarında gazeteciler tarafından, birçok defa 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail'in Gazze'de işlediği kitlesel ölüm ve hukuksuz gözaltılara dair potansiyel savaş suçları konusunda söylemin ötesine geçmemekle eleştirilmişti.
Kadın ve erkekler için 3 yıl zorunlu askerlik hizmetinin bulunduğu İsrail'de Ultra Ortodoks Yahudilik inanca sahip Harediler 26 yaşına kadar Tevrat kurslarında (Yeşiva) eğitim almaları halinde askerlikten muaf tutuluyor. İsrail Yüksek Mahkemesi, dün oybirliğiyle Haredi erkeklerin zorunlu askerlikten muaf tutulmasının yasal dayanağının bulunmadığına ve askerliğe uygun olanların göreve alınması gerektiğine karar verdi. Netanyahu'nun koalisyon ortaklarının Haredilerin askere alınmasına şiddetle karşı çıktığı biliniyor bu nedenle kararın hükümette deprem etkisi yaratması bekleniyor.
Başsavcılık mahkemenin kararının ardından 1 Temmuz'dan itibaren 3.000 ultra-Ortodoks Yeşiva öğrencisinin derhal askere alması talimatını verdi.Times of Israel'e göre şu anda İsrail'de askerlik hizmetini yerine getirmekle yükümlü yaklaşık 63.000 Haredi Yeşiva öğrencisi var.
Washington'da temaslarını sürdüren İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, ABD Genelkurmay Başkanı'nın İran'a karşı işbirliği yapılmayacağını açıklamasına rağmen, ABD'yi İran ve onun vekillerine karşı işbirliğini sürdürmeye çağırdı. "Bugün tüm Orta Doğu'yu etkileyecek bir kavşaktayız" diyen Gallant, "Dünya ve bölgemizin geleceği için en büyük tehdit İran'dır ve zaman tükeniyor. Artık ABD'nin İran'ın nükleer silahlara sahip olmasını engellemeye yönelik yıllardır verdiği sözü gerçekleştirme zamanı" dedi. Gallant'ın sözleri ABD medyasında Hizbullah ile savaşın ufukta göründüğü ve Tel Aviv'deki İran korkusunun giderek büyüdüğü şeklinde yorumlanırken, Times of Israel gazetesi iki yakın müttefikin Gazze'deki çatışmaların hafifletilmesini Hizbullah ile savaştan kaçınmak için 'çıkış noktası' olarak gördüğünü öne sürdü.
Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yer alan haberde, İsrail'in, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Beyt Lahiya kentinde bir evi bombaladığı belirtildi. İsrail'in saldırısı sonucu en az 3 kişinin yaşamını yitirdiği aktarılan haberde, enkaza dönüşen evde aralarında kadın ve çocukların bulunduğu 12 kişinin de yaralandığı kaydedildi.
İsrail ordusunun Gazze'nin birçok bölgesinde saldırılarını sürdürdüğüne işaret edilen haberde, saldırılarda kuzeydeki Gazze ile güneydeki Refah kentinde birçok evin yerle bir olduğu vurgulandı.
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, "Gazze Şeridi'ndeki canice saldırılar sonrası için Filistin halkının siyasi geleceğiyle ilgili İsrail hükümetinin ve ABD yönetiminin planları için "faşist İsrail hükümetinin başarısızlık ve hayal kırıklığı yolunu takip etmedeki ısrarı" şeklinde değerlendirildi.
Açıklamada, "Bu kötü niyetli planlar, Filistinlilerin kararlılığı ve iradesi karşısında uygulamaya konacak bir yol bulamayacak. Filistin halkının kaderi ve bu canice saldırıların yenilgiye uğratılmasından sonra Gazze Şeridi'nin geleceği, Filistin halkımız tarafından belirlenecek, başkası tarafından değil." ifadelerine yer verildi.
İsrail ordu radyosunun haberinde, "Scopus Dağı'ndaki (Cebel el-Meşarif) Ofrit Askeri Üssü yakınlarında büyük bir yangın çıktı. İtfaiye ekipleri yangını söndürmek için çalışıyor." ifadesi kullanıldı.
Haberde, kundaklama şüphesinin araştırıldığı belirtildi.
Öte yandan İsrail'e bağlı Kudüs'teki İtfaiye ve Kurtarma İdaresinden yapılan yazılı açıklamada, Ofrit Askeri Üssü'nün yanı sıra Kudüs İbrani Üniversitesinin de bulunduğu Scopus Dağı çevresindeki yangına müdahale edildiği bildirildi.