Son dakika...İsrail'den şimdiye kadarki en güçlü saldırılar, Hizbullah "Fadi 1" füzeleriyle vurdu! Hamas'tan İsrail'in başkentine saldırı
Güncelleme Tarihi:
İsrail dün gece Beyrut'a yoğun hava saldırıları düzenledi. Yerel medya hafta sonu gerçekleşen saldırıları şu ana kadarki en şiddetli saldırılar olarak tanımlarken Hizbullah'ın ise Pazar günü İsrail hedeflerine 120'den fazla roket fırlattığı kaydedildi. İsrail ordusunun, 7 Ekim saldırılarının birinci yılında işgal altındaki Batı Şeria'ya "kapsamlı bir kapatma" uygulama kararı aldığı belirtildi. Öte yandan Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail'in başkenti Tel Aviv'e roket saldırısı düzenlendiğini açıkladı.
İsrail ordusu, soykırım savaşının 1'inci yılında Gazze'nin kuzeyi, güneyi ve orta kesimine yönelik saldırılarını sürdürdü.
Sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, orta kesimdeki El-Bureyc Mülteci Kampı'nda bulunan El-Furkan Camisi yakınlarındaki bir çadıra insansız hava aracıyla (İHA) düzenlenen saldırıda 3 Filistinli öldü. Kampta başka noktalara düzenlenen 2 hava saldırısında ise 5 Filistinli öldü, 18'i yaralandı. Tank ve toplardan açılan ateş sonucu da ölen ve yaralananlar oldu.
Kuzeydeki Gazze kentinden orta kesime göç etmeye çalışan bir Filistinli ise Er-Reşid Caddesi'nde İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu karnından ve ayağından yaralandı ve El-Avde Hastanesi'ne kaldırıldı.
Gazze'nin Et-Tuffah Mahallesinde Ebu Acve ailesinin evine düzenlenen saldırıda 1, Şeyh Rıdvan Mahallesi'nde 1, Es-Saftavi bölgesinde bir eve düzenlenen saldırıda da 4 Filistinli hayatını kaybetti.
Kuzeydeki Beyt Lahiya kentinde El-Hulu ailesinin evine düzenlenen hava saldırısında 4 kişi yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı.
Cibaliya Mülteci Kampındaki Ebu Şerh Kavşağında İsrail'in "Quadcopter" tipi insansız hava aracından açılan ateş sonucu 1 kadın, Bi'r en-Nace bölgesinde düzenlenen hava saldırısında ise 5 Filistinli öldü.
Güneyde Han Yunus kentinin doğusundaki Abesan kasabasına İsrail ordusunun düzenlediği topçu ateşi sonucu 1 kız çocuğu öldü, 1 kadın yaralandı.
Abesan ve Beni Süheyla kasabaları ile El-Fuhari bölgelerine İsrail helikopterlerinden yoğun bir şekilde ateş açıldı. İsrail ordusunun tahliye çağrılarının ardından söz konusu bölgelerde yoğun bir göç hareketliliği gözlendi.
Han Yunus'un doğu ve batısındaki saldırılarda ise 16 Filistinli öldü.
Refah ketinde İsrail savaş uçaklarının El-Mirac bölgesinde Ebu Maşi ailesinin evini hedef alan saldırısında 8, Hırbet el-Ades bölgesinde En-Nahhal ailesinin evine yönelik saldırıda ise 1 Filistinli öldü. El-Berki ailesinin evine düzenlenen saldırıda 4 kişi yaralandı.
İsrail’in Filistin ve Lübnan’a yönelik saldırıları sürerken, Hizbullah’tan İsrail’e bir misilleme saldırısı daha geldi. Hizbullah’tan yapılan açıklamada, Tel Aviv'in banliyölerinde bulunan bir İsrail askeri istihbarat biriminin füzelerle hedef alındığı bildirildi. Saldırıyı doğrulayan İsrail ordusu Hizbullah’ın Lübnan’dan 5 füze fırlattığını açıklarken, füzelerin bazılarının etkisiz hale getirildiği bazılarının ise açık bir alana düştüğü belirtildi. Can kaybı ya da yaralanma olup olmadığına dair bilgi paylaşılmadı. Hizbullah’ın son saldırısının İsrail ordusunun Beyrut'ta bulunan Hizbullah'ın istihbarat merkezini vurduğunu açıklamasının ardından gelmesi dikkat çekti.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail savaş uçaklarının Lübnan'ın başkenti Beyrut'un yanı sıra diğer bölgelerinde ve Bekaa Vadisi'nde silah üretim tesisleri, bir fırlatma sahası ve diğer askeri altyapıyı hedef aldığını iddia etti.
Adraee, İsrail'in güney Lübnan'da 70'ten fazla hava saldırısı düzenlediğini açıkladı.
Sözcü, akşam saatlerinde Beyrut'un güneyindeki bazı noktalara ilişkin Hizbullah'a ait olduğu iddiasıyla saldırı tehditleri yayınlamış, bundan kısa süre sonra patlamalar meydana gelmişti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın toplantısında, 7 Ekim saldırılarının yıl dönümünde bölgedeki durumu gazetecilere değerlendirdi.
Hamas'ın 7 Ekim saldırısına karşılık vermeye başladığı günden bu yana İsrail'in daha güvenli olup olmadığı sorusuna Miller, "Hamas, bugün hiçbir şekilde 7 Ekim'de başlattığı saldırının boyutu, ölçeği ve kapsamıyla bir saldırı başlatamaz." yanıtını verdi.
Miller, bu nedenle İsrail'in, Hamas'tan gelen tehditle başa çıkma konusunda "en azından kısa vadede daha güvenli olduğunu" belirterek, İsrail ordusunun son 10 günde "Hizbullah'ın da askeri yeteneklerini zayıflattığını" söyledi.
Ateşkes için çalışmaya devam edeceklerini söyleyen Miller, "Rehineleri evlerine getirecek, İsrail ve Filistin halkının acılarını hafifletecek ve nihayetinde bu savaşa son verecek bir ateşkes anlaşması için çalışmaya devam etmekte kararlıyız." diye konuştu.
Bir yıl önce Hamas'ın saldırısında, içlerinde 46 ABD vatandaşının da yer aldığı 1200 İsraillinin öldüğünü dile getiren Miller, Washington yönetiminin, İsrail'in öldürdüğü 42 bin Filistinliyle ilgili rakamlara yer vermemesinin eleştirilmesi üzerine, bu rakamları "doğru bulmadıkları" için kullanmadıklarını dile getirdi.
"UNIFIL, LÜBNAN'DA GÜVENLİĞİN SAĞLANMASINDA ÖNEMLİ ROL OYNUYOR"
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İsrail'in kara saldırısını sürdürmesiyle BM Lübnan Geçici Barış Gücü (UNIFIL) güçlerinin hiçbir şekilde tehlikeye atılmasını istemediğini belirtti.
Miller, "UNIFIL, Lübnan'da güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynuyor ve nihayetinde BM Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı kararını uygulayabildiklerini görmek istiyoruz." dedi.
ABD'nin, İsrail'in Lübnan'daki Hizbullah'ı hedef almasını desteklediğini söyleyen Miller, bunun, "uluslararası insancıl hukuka uygun" yapılması yönündeki beklentilerini dile getirdi.
Miller, ABD'nin hala, İsrail'in Lübnan'daki kara saldırısını "sınırlı bir operasyon olarak" gördüğünü söyledi.
CNN Türk muhabiri Emrah Çakmak canlı yayında Tel Aviv'den son gelişmeleri aktardı. Çakmak şunları söyledi:
"Çok büyük bir patlama sesi geldi. Arka arkaya geliyor, göremiyoruz. Şu anda, Tel Aviv'de sirenler çalmadan bombardıman başladı. Hava savunma sistemi her saldırıda hemen hemen devreye girdi. Ben daha önce böyle bir görüntüyü Tel Aviv'de ben görmedim. İlk defa şahit olduk. Burada daha önce de yayın yapmıştım. Bu kadar net, bu kadar yakın görebildim saldırıyı."
İSRAİL AÇIKLAMA YAPTI
Tel Aviv'de çalan sirenlerin ardından İsrail topraklarına geçen yaklaşık 5 füze fırlatıldığı tespit edildi. Bazıları hava savunma sistemi tarafından durduruldu ve geriye kalanı açık alanlara düştü.
Kassam Tugaylarının Telegram hesabından yapılan açıklamalarda, saldırılara ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, "Kassam mücahitlerinin Cibaliya Mülteci Kampı'nın batısına giren düşman askerleriyle sıfır mesafeden çatışmaya girdiği" belirtildi.
Çatışmalarda, İsrail askerlerinden ölen ve yaralananların olduğu kaydedildi.
Kassam'ın başka açıklamasında, "savaşçılarının Gazze kentinin kuzeyinde bir manga İsrail askerini antipersonel patlayıcılarla hedef aldığını ve düşman saflarından ölen ve yaralıların olduğu" ifade edildi.
Bir diğer açıklamada ise "Gazze Şeridi'nin kuzeyinde İsrail askerlerini taşıyan bir aracın Yasin 105 füzesiyle hedef alındığı ve bir askerin keskin nişancı atışıyla etkisiz hale getirildiği" kaydedildi.
İsrail ordusu, zaman zaman Gazze'deki çatışmalarda ölen askerlerine ilişkin açıklama yaparken, Kassam'ın söz konusu saldırılarına dair henüz bir açıklama yapmadı.
Fransa'nın Strazburg kentindeki AP Genel Kurulunda Gazze'de 7 Ekim 2023'te başlayan olayların birinci yılı dolayısıyla oturum gerçekleştirildi.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu adına açılış konuşmasını yapan Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail'in "kendisini savunma hakkının olduğunu" belirterek "Ancak bir saldırı karşısında her hükümetin sahip olduğu bu kendini savunma hakkının elbette sınırları vardır ve bugün 7 Ekim'den bu yana yaşananlardan bahsederken meydana gelen diğer trajedileri de kabul etmekten kaçınamayız." dedi.
Borrell, ateşkes ihtimalinin giderek azaldığını, bölgesel savaş ihtimalinin ise artığını belirterek "Bugün temel sorun, sadece savaşın devam etmesi ya da insani yardım eksikliği değil aynı zamanda herhangi bir siyasi çözümün ya da çözüm ihtimalinin olmaması, bugün bir son getirebilecek bir politikanın olmamasıdır." ifadesini kullandı.
Çatışmadan çıkış yolunun "iki devletli çözüm" olduğunu ve bunun uluslararası toplumun çoğunluğu tarafından desteklendiğini dile getiren Borrell, "İsrail'in muazzam askeri kapasiteye sahip çok güçlü bir demokratik devleti var. Dolayısıyla ortada bir devlet var ancak diğeri henüz mevcut değil. Barışa götürecek tek çözüm bu ancak üzülerek söylemeliyim ki çatışmanın taraflarından biri olan İsrail hükümetinin desteğini almıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Borrell, üye ülkeler arasında söz konusu Filistin olduğunda farklı tutumların sergilendiğini ve bu durumun Birliğin çatışmanın çözümünde yeterince yer alamamasına yol açtığına dikkati çekerek "Tek bir sesle konuşmuyoruz ve Batı Şeria ve Gazze'de olanları aynı şekilde algılamıyoruz." dedi.
BORRELL'İN ÖLDÜRÜLEN FİLİSTİNLİLERDEN SÖZ ETMESİ TARTIŞMA YARATTI
Borrell'in konuşmasının bir kısmında İsrail’in saldırılarında öldürülen 40 bini aşkın Filistinliye değinmesi, merkez ve aşırı sağcı milletvekilleri tarafından eleştirildi. Borrell, "Hamas ve İsrail'i denk görmekle" suçlandı.
Oturumun kapanış konuşmasında kendisine yöneltilen eleştirilere yanıt veren Borrell, "Bu parlamentoda kimsenin ailesinden üyelerinin öldürülmediğini, kimsenin evinin yıkılmadığını fark etmeliyiz. Aile üyelerimizi kaybetmedik, arkadaşlarımızı kaybetmedik, bu şiddet sarmalına kapılmadık, sadece gözlemci olarak duruyoruz. Eğer burada bizim için diğerinin savunduğu görüşleri anlamak bu kadar zorsa bu kadar çok kanın döküldüğü ve taraflar arasında bu kadar büyük bir husumetin yaşandığı Orta Doğu'dakiler için bunun nasıl bir şey olduğunu bir düşünün." ifadelerini kullandı.
BORRELL'DEN "ANTİSEMİTİZM" SUÇLAMALARINA TEPKİ
Avrupa'nın Vatanseverleri isimli aşırı sağcı blokun lideri Jordan Bardella'nın konuşmasında "AB fonlarının Hamas'ı finanse ettiği" yönündeki ifadelerine "Kanıt gösterin." sözleriyle tepki gösteren Borrell, "Çünkü politikacılar, başkalarına iftira atmamalıdır. Kanıt sunmaları gerekir. Avrupa fonlarının Hamas'ın kasasına girdiğine dair hiçbir kanıt yok." dedi.
Borrell, İsrail'e yönelik her türlü eleştirinin "antisemitizm" olarak nitelendirilmesine tepki göstererek, "İsrail, komşularıyla barış inşa etmek istiyorsa yasa dışı işgal ettiği bölgeler de dahil olmak üzere kendi sınırları içerisindekilerle de barış inşa etmesi zorunludur. Bunu unuttuk mu? Yoksa bundan bahsedersem antisemitik mi davranmış olurum? Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen bir dizi karara bir göz atın." diye konuştu.
"BU PARLAMENTO, FİLİSTİNLİLERİ NE ZAMAN ANACAK?"
Sol Grup adına söz alan Belçikalı Milletvekili Marc Botenga, 7 Ekim'in birinci yılı dolayısıyla yapılan konuşmalarda yalnızca İsrail'den söz edilmesine, "Bu parlamentoya yöneltmek istediğim soru şu: İsrail tarafından öldürülen 40 binden fazla Filistinliyi anacak mıyız? On binlerce Filistinli öldürüldü. Yüzlerce, binlerce kişi yaralandı ve binlercesi yerinden edildi. Bu parlamento onları ne zaman anacak?" diyerek tepki gösterdi.
Filistin-İsrail meselesinin 7 Ekim'de başlamadığını vurgulayan Botenga, "(AB Komisyonu Başkanı) Ursula von der Leyen, 7 Ekim'den önce de pek çok Filistinlinin öldürüldüğünü kabul etmek zorunda yani bu, bir başlangıç değildi. Bu, bir dönüm noktasıydı ama her şeyin o gün başladığını söylemek yanlış olur. 1948'de binlerce Filistinli evlerinden kovuldu ve 1967'den beri İsrail, Filistin'in geri kalanını işgal altında tutuyor." ifadelerini kullandı.
Sol Grup üyesi İspanyol Estrella Galan Perez de Botanga gibi İsrail'e silah ambargosu uygulanması çağrısında bulunarak, "(İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu İsrailli kurbanları umursamıyor. O, iktidarda kalmayı önemsiyor." dedi.
Netanyahu'nun bölgesel savaş ilan etme niyetine dikkati çeken Perez, "Daha ne kadar ileri gitmesine izin vereceğiz? O, gezegende barışa yönelik en büyük tehdit." ifadelerini kullandı.
"GAZZE, ARTIK BİR ÇOCUK MEZARLIĞINA DÖNÜŞTÜ"
Avrupa'yı Yenile (Renew) adına söz alan Belçikalı Milletvekili Hilde Vautmans, "Bu saldırının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen durum korkunç. Barış, hiç bu kadar uzak olmamıştı. 40 binden den fazla ölü var. Gazze, artık bir çocuk mezarlığına dönüştü." ifadelerini kullanarak, şiddetin tüm bölgeye yayıldığı uyarısında bulundu.
Sosyalistler ve Demokratlar (S&D) üyesi İspanyol Milletvekili Hana Jalloul da öldürülen Filistinli sivillere değinerek "Bu çatışmanın tüm kurbanları için, Filistin'deki çocuklar için ve Lübnan gibi egemen bir devlete yönelik saldırılar nedeniyle yerlerinden edilen ve evlerini terk etmek zorunda kalan herkes için bir dakikalık saygı duruşu görmek istiyoruz." dedi.
"İSRAİL, BÖLGEDEKİ EN BÜYÜK, EN SUÇLU VE EN TEHLİKELİ TERÖR ÖRGÜTÜDÜR"
Polonyalı Bağımsız Milletvekili Grzegorz Braun, AB'yi Tel Aviv hükümetinin eylemlerini görmezden gelmekle eleştirerek "Filistin'i uzun süredir işgal eden devleti destekliyor görünen sizler, İsrailli bakanların, büyükelçilerin ve hahamların Filistinlileri 'hayvan, insan olmayanlar' olarak niteleyen sözlerini duyamıyor musunuz?" diye sordu.
Braun, "Lütfen, bize antisemitizm söylemlerinizle şantaj yapmayın. Holokost'unuzla bize şantaj yapmayın. İsrail, terörist olarak ilan edilmeli ve varsayılmalıdır. İsrail, Netanyahu ve onun kasapları, bölgedeki en büyük, en suçlu ve en tehlikeli terör örgütüdür." dedi.
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyine yönelik saldırılarında 13 Filistinlinin hayatını kaybettiği, çok sayıda kişinin yaralandığı belirtildi.
Filistin sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nın Ebu Kamer bölgesine yapılan saldırıda 13 kişi yaşamını yitirdi.
Çok sayıda Filistinlinin yaralandığı saldırıda, bölgedeki evler ve işyerleri de hasar gördü.
İsrail'in Gazze'nin kuzeyine yoğun saldırıları devam ederken Gazze'deki hükümetin Sağlık Bakanlığı, Şifa ve Sahabe Tıp Kompleksi'ne kan bağışı yapılması çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) Sağlık Hakkı Özel Raportörü Tlaleng Mofokeng, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin, "Yapılanlar psikolojik terör ve onların (İsrail'in) soykırım planının bir parçası." dedi.
Mofokeng, "Gazze'de doğum belgelerini bile alamadan ölen ya da zar zor hayatta kalan koca bir çocuk nesli var. Gazze'deki nesli çoktan hayal kırıklığına uğrattık. Bugün şu anda bombaları durduramıyorsak, hangi gelecekten, hangi nesilden bahsediyoruz" ifadelerini kullandı.
İsrail Kanal 7 televizyonuna haberinde, sabah saatlerinden itibaren Lübnan'dan İsrail'in kuzey kesimlerine 175 roket atıldığını belirtti.
Söz konusu roketlerin nerelere düştüğü ve tahribatlarına ilişkin ayrıntılı bilgi verilmedi.
Kanal 12 televizyonu ise Naharya, Akka, Hayfa ve Kiryot bölgelerine Lübnan'dan 40 roket atıldığını duyurdu.
Lübnan'dan atılan roketlerin bir kısmının parçalarının Akka'daki demir çelik fabrikasının yakınındaki açık alana düştüğü ve yaralanan olmadığı kaydedildi.
Saldırı sırasında Akka'da sığınağa gitmek üzere çabalayan bir kadının yaralandığı ifade edildi.
Öte yandan Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarının, Tel Aviv'e attığı roketlerin hasara yol açtığı ve bazı yaralananların olduğu belirtildi.
İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 7 Ekim 2023'ten bu yana İsraillilere 120 binden fazla silah dağıtıldığını ve silahlanmanın devam edeceğini belirtti.Ben-Gvir, X platformundan yaptığı açıklamada, "120 binden fazla silah uygun bulunan vatandaşlara dağıtılırken, on binlercesi de şartlı onay aldı." ifadelerini kullandı.
Ülke genelinde dindar, laik, sağcı ve solcu binlerce gönüllüye silah eğitimi vermek için 900'den fazla yeni sınıf açtıklarını aktaran İsrailli Bakan, şunları kaydetti:
"Sayısız eleştiri aldık ama kararlıydık, İsrail'i silahlandırmaya devam etme niyetindeydik ve yaptık. Bunu yapmaya devam edeceğiz."
Ben-Gvir, Gazze'deki İsrailli esirler evlerine dönene kadar Gazze Şeridi'nde, Lübnan'da, İran'da, Batı Şeria'da ve "düşmanlarının ayak bastığı her yerde tam bir zafer elde etmek için tüm güçleriyle çalışmaya devam edeceklerini" savundu.Lübnan sınırındaki durumun kötüleşmesine rağmen Ben-Gvir, "Kuzeydeki İsrailliler kentlerine güvenli bir şekilde dönecek." ifadesini kullandı.
Beyrut'un Dahiye bölgesi bir kez daha İsrail'in hava saldırısıyla vuruldu. Bombardımanın ardından bölgeden yoğun dumanlar yükseldi.Lübnan makamlarından ise hava saldırısında can kaybı olup olmadığına ilişkin henüz açıklama yapılmadı.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Dahiye'de "bir hedefe" hava saldırısı düzenlendiği belirtildi.Saldırının hedefine yönelik detay verilmeyen açıklamada, bombardımana ilişkin bilgilerin daha sonra açıklanacağı ifade edildi.
İsrail ordusu, düzenlediği hava saldırılarında Lübnan'ın güneyi ve doğusunun yanı sıra sık sık başkent Beyrut'ta "Hizbullah'ın kalesi" olarak nitelenen Dahiye bölgesini hedef alıyor.
Dahiye'ye 27 Eylül'de düzenlenen hava saldırılarında Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah ve Güney Cephesi Komutanı Ali Karaki öldürülmüştü.
Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun dünden bu yana Cebeli Lübnan vilayetine düzenlediği saldırılarda 15 kişinin öldüğü, 46 kişinin yaralandığı belirtildi.Güney vilayetine yönelik İsrail hava saldırılarında da 3 kişinin yaşamını yitirdiği, 19 kişinin yaralandığı aktarılan açıklamada, Nebatiye bölgesine düzenlenen saldırılarda 4 kişinin öldüğü, 26 kişinin yaralandığı ifade edildi.
İsrail'in Bekaa bölgesine yönelik hava saldırılarında 12 kişinin yaralandığı vurgulanan açıklamada, Baalbek el-Hirmil bölgesindeki saldırılarda da 8 kişinin yaralandığı kaydedildi.Lübnan'a dün düzenlenen saldırılarda 22 kişinin öldüğü, 111 kişinin yaralandığı aktarılan açıklamada, böylece İsrail'in Lübnan'a saldırılarının başladığı günden bu yana ölenlerin sayısının 2 bin 83'e, yaralı sayısının 9 bin 869'a çıktığı ifade edildi.
Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, gıda malzemesi ile ilaç ve tıbbi ekipmanları içeren 13 tonluk yardımla birlikte İsrail’in yoğun saldırılar düzenlediği Lübnan’a gelerek Başbakan Necib Mikati ile görüştü.Safadi, İsrail'in Lübnan'da Hizbullah’a karşı yürüttüğü savaşa tepki göstererek, bunun Orta Doğu'yu “geniş çaplı bir bölgesel savaşın uçurumuna” ittiğini söyledi. Safadi, “Bölgeyi tehdit eden bir felaket ve tehlikeli bir tırmanışla karşı karşıyayız. İsrail bu saldırganlığın, bölgedeki tırmanışın ve bölgenin karşı karşıya kalacağı her türlü yeni tırmanışın sorumluluğunu taşımaktadır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Tam 365 gün önce hayatta olan, çoğu çocuk ve kadın 50 bin kardeşimiz vahşice katledildi. İsrail'in uzun yıllardır süren soykırım, işgal ve istila politikası artık bir son bulmalıdır.' dedi.
İsrail’in Gazze Şeridi ve Lübnan’daki saldırıları devam ediyor. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) Gazze Şeridi’ndeki saldırıların başlamasının yıldönümünde Filistinlilere yönelik açıklama yaptı. Açıklamada, Şeridin kuzeyindeki Beyt Hanun, Cibaliye ve Beyt Lahya’da yaşayan Filistinlilere güneydeki İsrail tarafından belirlenen insani bölgeye tahliye emri verildi. IDF'nin Arapça sözcüsü Albay Avichay Adraee, “IDF güçleri şu anda bölgede büyük bir güçle operasyon yürütüyor. Güvenliğiniz için bu bölgeleri derhal boşaltmalısınız” ifadelerini kullanarak, boşaltılması gereken bölgelerin bir haritasını yayınladı. Adraee, Salah al-Din yolunun, sivillerin Gazze'nin güneyine kaçabilmeleri için bugün yerel saatle 08.00 ile 17.00 arasında insani yardım koridoru olarak açılacağını söyledi.
İsrail’in Ekim’de Gazze’ye başlattığı saldırıların yıldönümünde Kopenhag Büyükelçiliği yakınlarında patlama meydana geldi. Polis, patlamanın büyükelçiliğe yaklaşık 500 metre mesafede meydana geldiğini açıkladı. Kopenhag polisi Trine Moller konuya ilişkin açıklamasında, 5 gün önce meydana gelen patlamayı hatırlatarak “Elbette bir önceki patlama ile bu patlama arasında bir bağlantı olup olmadığını araştırıyoruz. Ancak bu yönde bir belirti yok” dedi. Moller, patlamanın silah sesi olabileceğini ifade etti.
Danimarka’nın başkenti Kopenhag’ın kuzeyinde bulunan İsrail Büyükelçiliği yakınlarında 2 Ekim’de çifte patlama meydana gelmiş, olayda yaralanan olmadığını bildiren polis, patlamaya ilişkin 2 kişinin gözaltına alındığını açıklamıştı.
İsrail’in Gazze’ye 7 Ekim’de başlattığı saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 41 bin 909’a yükselirken 97 bin 303 sivil de yaralandı. 312 sağlık çalışanının hayatını kaybettiği belirtilen açıklamada, 4’ü İsrail hapishanelerinde olmak üzere 986 sağlık personelinin İsrail tarafından tutuklandığı aktarıldı. İsrail saldırılarında sağlık kurumlarının yüzde 65’inin hedef alındığı belirtilirken geriye kalan sağlık kurumlarının kapasitesinden fazla dolulukla hizmet vermeye devam ettiği bildirildi.
İsrail ordusu, aralarında yedek birliklerin de bulunduğu 91. Tümen askerlerinin Lübnan'ın güneyinde bir kara operasyonuna başladığını açıkladı. Açıklama İsrail ordusunun Lübnan'da kara harekâtına başladığını duyurmasından bir hafta sonra geldi.
כוחות עוצבת ׳הגליל׳ (91) ובהם לוחמי חטיבות המילואים אלכסנדרוני (3), ‘הזקן’ (8) והנח״ל הצפונית (228) החלו בפעילות קרקעית ממוקדת ומתוחמת בדרום ללבנון>> pic.twitter.com/XkOGDSFuEO
— צבא ההגנה לישראל (@idfonline) October 7, 2024
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail'in başkenti Tel Aviv'e roket saldırısı düzenlendiğini açıkladı. Grup tarafından yapılan açıklamada, “Siyonistlerin sivillere yönelik katliamlarına ve halkımızın kasıtlı olarak yerlerinden edilmesine tepki olarak, devam eden yıpratma savaşı çerçevesinde Tel Aviv şehrini M90 roket atışı ile bombaladık” denildi.
Gazze Şeridi'nden atılan roketlerin ardından İsrail'in merkezinde roket sirenleri çalmaya başladı.Tel Aviv'in bazı bölgelerinin yanı sıra Holon, Rişon Lezion, Bat Yam ve diğer merkez kasabalarda uyarılar etkinleştirildi. İsrail Savunma Kuvvetleri, Gazze'den çok sayıda roket atıldığını doğruladı, saldırıda henüz yaralanan olmadığı bildirildi.
ABD yönetiminin, abluka altındaki Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'te başlattığı soykırımın ardından İsrail'e 17,9 milyar dolar askeri yardımda bulunduğu, bunun da Orta Doğu'daki çatışmaların artmasına neden olduğu belirtildi.ABD'nin 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail'e 17,9 milyar dolarlık askeri yardımda bulunduğu, bunun da bir yıl içerisinde Tel Aviv'e yapılan en yükse hibe olduğu aktarıldı.
ABD'nin yaptığı yardımların büyük çoğunluğunu top mermileri ve hava saldırılarında kullanılan yaklaşık bir tonluk sığınak delici ile güdümlü füzelerin oluşturduğu ifade edildi.Washington'un yaptığı askeri yardımlar içerisinde "Demir Kubbe" gibi İsrail'in hava savunma sistemlerine 4 milyar dolarlık hibesi de yer alıyor.
Raporda, ABD'nin Ukrayna'ya yaptığı kamuya açık askeri yardımın aksine, 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail'e ne tür askeri yardımlarda bulunduğuna dair tam ayrıntıları paylaşmadığına dikkati çekildi.ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin bürokratik manevralarla İsrail'e yaptığı yardımların tam miktarını ve sistem türlerini gizlemeye çabaladığına işaret edildi.
Buna ek olarak ABD'nin 7 Ekim'den sonra Yemen'deki Husilere karşı düzenlenenler başta olmak üzere Orta Doğu'daki "askeri operasyonlarına" da 4,86 milyar dolar harcadığı kaydedildi.
İsrail merkezli Kanal 12 televizyonunun haberine göre, İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nden sınırdaki bölgelere 4 roket fırlatıldığını, roketlerden 3'ü imha edilirken birinin açık alana düştüğünü duyurdu.Ordu, söz konusu bölgelerde uyarı sirenlerinin çaldığını aktardı .Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarından yapılan açıklamada da Gazze Şeridi'nin güney sınırında bulunan İsrail'e ait askeri mevzilerin roketlerle hedef alındığı bildirildi.
İsrail'in Gazze'ye bir yıldırdı sürdürdüğü acımasız saldırılarda, 41 bini aşkın kişi katledildi, 100 bine yakın kişi yaralandı, yüzlerce aile nüfustan silindi, çoğu çocuk onlarca kişi İsrail'in uyguladığı abluka sonucu açlıktan öldü, ilaç ve tıbbi malzeme eksikliği ise hasta ve yaralıların ölüme terk edilmesine neden oldu.
DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN...
Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail ordusuna ait insansız hava araçları, Gazze'nin orta kesimlerindeki Deyr el-Belah kentinde bulunan Aksa Şehitleri Hastanesi avlusunda yerinden edilen Filistinlilerin çadırlarını bombaladı. İsrail saldırısında yaralanan, aralarında çocuklar ve gazetecilerin de bulunduğu 11 kişi hastanede tedavi altına alındı. Filistin Kızılay'dan sağlık ekipleri, İsrail ordusunun Gazze kentinin doğusunda bulunan Şucaiyye Mahallesi'nde "Ebu Acve" ailesine ait evi hedef almasının ardından yaralanan çok sayıda Filistinliyi kentteki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne nakletti.
İsrail ordusu, Lübnan'ın başkenti Beyrut'a Pazar gecesi yoğun hava saldırıları düzenledi. 
Yerel medya hafta sonu gerçekleşen saldırıları şu ana kadarki en şiddetli saldırılar olarak tanımladı. Beyrut'un güneyindeki saldırılar sonucunda yoğun patlama sesleri geldi. Gelen görüntülerde, hava saldırılarından sonra ikincil patlamalar olduğu görülüyor.
İsrail ordusu, bu saldırılarda Hizbullah'a ait silah depolarının vurulduğunu söyledi. İkincil patlamaların da vurulan noktadaki cephanelikten kaynaklandığı ileri sürüldü.
Fotoğraflar: Uğur Yıldırım
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberine göre, İsrail makamları, "Filistinli işçilerin geçişini engelleyecek şekilde İsrail'e geçiş noktalarını kapatarak Batı Şeria'ya tam bir güvenlik çemberi" uygulama kararı aldı.İsrail ordusu, Aksa Tufanı saldırılarının yıl dönümü olan 7 Ekim'de çıkabilecek muhtemel olayları göz önüne alarak "işgal altındaki Batı Şeria ve tüm cephelerde" askeri varlığını artırmaya karar verdi.
Hizbullah, İsrail'in kuzeyindeki askeri mevkilere ve İsrail askerlerine füze ve insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırılar düzenlendiğini açıkladı. Hizbullah'tan yapılan açıklamada, İsrail'in kuzeyindeki Hayfa kentinde bulunan bir askeri üssün çok sayıda İHA ile vurulduğu belirtildi. çıklamada, İsrail'in kuzeyindeki Ma'alot-Tarshiha'da çok sayıda füzeyle İsrail askerlerinin hedef alındığı aktarıldı.
Safed kentinin Bar'am bölgesinde de İsrail askerlerinin füzelerle hedef alındığı kaydedilen açıklamada, ayrıca, Hayfa kentindeki Carmel Askeri Üssü'nün "Fadi 1" füzeleriyle hedef alındığı ve Tiberya kentindeki Nimra Askeri Üssü'nün vurulduğu duyuruldu.
İsrail basınında yer alan haberlere göre Hayfa’da 10, Tiberya’da 1 kişinin yaralandığı bildirildi. 300 bin nüfusuyla İsrail’in kuzeyindeki en büyük şehir olan ve bir limana, petrol rafinerisine ve sanayi komplekslerine ev sahipliği yapan Hayfa'nın Hizbullah tarafından vurulması İsrail’de endişeye neden oldu. Hizbullah'ın Pazar günü İsrail hedeflerine 120'den fazla roket fırlattığı kaydedildi.
Husi lider Abdulmelik el-Husi, el-Aksa Tufanı'nın birinci yılı münasebetiyle Husilere ail el-Mesira televizyon kanalına yaptığı konuşmada, geçen bir yıl içindeki gelişmelere dair açıklamalarda bulundu.Husi, "Yemen cephesinde Filistin halkının zaferi için dini, ahlaki, insani ve ilkesel pozisyonumuzu sürdürüyoruz" dedi.
İsrail'in Gazze'ye saldırılarından bu yana bir yıl içinde binden fazla füze fırlattıklarını dile getiren Husi, Kızıldeniz'den geçen ABD, İngiltere ve İsrail bağlantılı 193 gemiyi hedef aldıklarını kaydetti.
"11 Amerikan silahlı insansız hava aracını (SİHA) düşürdük." diyen Husi, ülkeye hava ve denizden olmak üzere 774 saldırı düzenlendiğini, bu saldırılarda 82 kişinin öldüğünü, 340 kişinin yaralandığını belirtti.
