Son dakika...İsrail Ordusu kabul etti: 7 Ekim'de Hannibal Protokolü uygulandı! 'Çılgın bir histeri vardı askerlerimizin vurulabileceği biliniyordu'

İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki yoğun saldırıları 275 gündür sürüyor. Bölgede ateşkes sağlanması için Katar, Mısır ve ABD arabuluculuğunda devam eden görüşmelerin gölgesinde İsrail, sivilleri katletmeye devam ediyor. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, son 24 saatte Gazze Şeridi’nde düzenlenen 3 saldırıda 55 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 123 Filistinlinin ise yaralandığı aktarıldı.

Bölgedeki saldırıların başladığı 7 Ekim tarihinden bu yana ortaya çıkan bilançonun da bildirildiği açıklamada, hayatını kaybedenlerin sayısının 38 bin 153’e, yaralıların sayısının da 87 bin 828’e yükseldiği ifade edildi.

İsrailli Haaretz gazetesinin elde ettiği belge ve ordu yetkililerinin açıklamalarına dayandırdığı haberine göre, İsrail ordusu 7 Ekim’de esir siviller ve askerleri hedef aldı.İsrail ordusu iletişim ağında 7 Ekim günü saat 11.22’de “Gazze’ye tek bir aracın bile dönemeyeceği” emri verilirken, üst düzey bir ordu yetkilisi de “Hannibal Protokolü"nün uygulandığını doğruladı.

"Kabuslarımızda bile böylesine bir saldırı için planımız yoktu" ifadelerini kullanan ordu yetkilisi, 7 Ekim’de kaç kişinin kaçırıldığı ve İsrail ordu güçlerinin nerede olduğu hakkında kimsenin fikri olmadığını söyledi.

Ordu yetkilisi, uygulanan "Hannibal Protokolü"ne ilişkin "Doğrulanmış herhangi bir bilgi olmadan alınan kararlarla çılgın bir histeri vardı." ifadelerini kullandı.

Erez (Beyt Hanun) Sınır Kapısı'nda 7 Ekim sabahında İsrailli askerlerin kaçırıldığının bildirilmesi üzerine defalarca insansız hava aracıyla sınır geçişine ve askeri noktaya saldırı yapılması talimatı verildi.

Gazetenin elde ettiği bilgilere göre, 7 Ekim sabahı “Hannibal Protokolü” Reim ve Nahal Oz askeri noktasında da yaşandı. İsrail ordusundan üst düzey bir yetkili ise “Böyle bir kararı alanlar, bölgedeki askerlerimizin vurulabileceğini biliyordu.” dedi.

İsrail ordusu askeri noktalarda “Hannibal Protokolü” uygulanması emrinin yanı sıra bölgedeki İsrail askerleri ve esirler hakkında tam bir bilgi olmaksızın Gazze Şeridi’ne doğru havan topu saldırısı emri de verdi.

İsrail ordusundan bir kaynak ise 7 Ekim sabahı Gazze’ye giden araçlarda İsrailli esirlerin olabileceğinin bilindiğini belirterek, “Net bir talimat olduğunu söyleyemem ama hiçbir aracın Gazze’ye dönmesine izin vermemenin ne demek olduğunu (Hannibal Protokolü) herkes biliyordu.” diye konuştu.

İsrail'in kendi vatandaşlarını öldürdüğü Hannibal Protokolü

Kurulduğu günden bu yana rehine krizleriyle boğuşmak zorunda kalan İsrail, bu durumun kendisine son derece büyük bedeller ödettiğini düşünerek 1986 yılında bir protokol hazırlamıştı.

Rehinelerin kurtarılma imkanı yoksa onları alanlarla birlikte ortadan kaldırılmasını öngören Hannibal Protokolü, yaklaşık 20 sene gizlenmişti. 2003'te İsrailli doktor Avner Shiftan tarafından öğrenilen protokol, Haaretz gazetesi aracılığıyla kamuoyuna duyurulmuştu.

İsrail'in 7 Ekim 2023’teki saldırılarda sivil ölümlerin araştırılması sırasında, görgü tanıklarının şahitliği ve bölgede ağır ateşli silahların kullanılması üzerine Hannibal Protokolü'nün uygulandığı iddiaları gündeme gelmişti.

Yakınlarını Nova Müzik Festivali'nde kaybedenler 2 Ocak'ta İsrail güçlerinin "sorumluluğunun araştırılması" hakkında ihmal davası açarken, Be'eri yerleşim biriminde ölenlerin aileleri 6 Ocak'ta Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi'ye, olayın kapsamlı ve şeffaf bir şekilde soruşturulmasını isteyen bir mektup göndermişti.

İsrail medyasında, 7 Ekim saldırısı sırasında, İsrail ordusunun esirleri de öldürmeyi öngören Hannibal Protokolü'nü uyguladığı haberleri yer almış, olayla ilgili soruşturma açılması çağrıları yapılmıştı.

İsrail ordusunun 6 Şubat’ta, orduya ait tankın 7 Ekim günü Yahudi yerleşim birimindeki bir evi bombalaması sonucu İsrailli 12 esirin ölmesiyle ilgili soruşturma başlattığı belirtilmişti.

Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, İsrail askerlerinin işgal altındaki Batı Şeria'da baskınlarını sürdürdüğü belirtildi.

İsrail ordusunun son 24 saatte Batı Şeria'nın Ramallah, El Halil, Tubas ve Kudüs kentlerinde en az 15 Filistinliyi daha gözaltına aldığı bildirildi.

İşgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana gözaltına alınan Filistinlilerin sayısının 9 bin 550'ye yükseldiği belirtildi.

Hizbullah Tiberya'nın batısındaki İsrail'e ait Nimra askeri üssünü düzinelerce Katyuşa roketiyle bombaladığını duyurdu.Telegram'da yapılan açıklamada, saldırının, Hizbullah'ın hava savunma biriminde üst düzey bir isim olduğu belirtilen Miham Mustafa el-Attar'ın öldürülmesine misilleme olarak yapıldığı belirtildi.

Öte yandan Güney Lübnan'dan İsrail'in kuzeyindeki Aşağı Celile'ye doğru gerçekleştirilen son roket saldırısında en az bir İsrail vatandaşının şarapnel parçaları nedeniyle ağır yaralandığı bildirildi. İsrail medyasında yer alan haberlere göre, 28 yaşındaki adamın Tiberya'daki bir hastanede tedavi gördüğü belirtildi.

Times of Israel, Hizbullah'tan bugün yeni bir saldırı beklendiğini yazdığı haberinde Meron Dağı bölgesinde siren sesleri duyulduğunu yazdı.

Filistin resmi ajansı WAFA'da yer alan habere göre İsrail, Gazze'nin çeşitli yerlerine havadan ve karadan yoğun saldırılar düzenledi.

İsrail'in Gazze kentinin batısındaki El-Meyna bölgesinde Ebu Husayra ailesine ait bir evi bombalaması sonucu en az 3 kişi öldü, bazı kişiler de yaralandı. Enkaz altındakileri arama kurtarma çalışmaları sürüyor.

İsrail savaş uçaklarının Gazze kentindeki Şeyh Rıdvan Mahallesi'nde Filistinlilere ait bir evi bombalaması sonucu enkaz altından 6 kişinin cansız bedeni çıkarılırken, yaralılar ise kentteki El-Ehli Baptist Hastanesine kaldırıldı.

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nusayrat ve Bureyc mülteci kampları da şiddetli hava ve kara saldırılarına sahne oldu. Saldırıda ölen ve yaralananlar kentteki Avde Hastanesine nakledildi.

İsrail, Gazze'nin orta kesimlerinde yer alan Zevaide bölgesinde Cevade ailesine ait bir eve saldırı düzenledi.

Saldırıda 2'si çocuk 6 kişi hayatını kaybetti, bazı kişiler de yaralandı. Ölü ve yaralılar Deyr el-Belah'taki Aksa Şehitleri Hastanesine sevk edildi.

İsrail basınına göre, Başbakan Binyamin Netanyahu ile Savunma Bakanı Yoav Gallant arasındaki devam eden gerginlik, rehinelerin serbest bırakılması konusunda olası ilerlemeler kaydedilmesiyle birlikte son günlerde daha da tırmandı. Netanyahu'nun konuyla ilgili olarak savunma toplantısına Gallant'ın başkanlık etmesini engellediği ve ona "başbakan sen değilsin" dediği iddia edildi.

Channel 12'ye göre, Gallant son günlerde müzakerelerin durumunu görüşmek üzere Barnea ve Shin Bet Direktörü Ronen Bar ile bir toplantı yapmayı planlamıştı. Görünüşe göre kenara itildiğini hisseden Netanyahu, Gallant'a böyle bir toplantıya liderlik edecek kişinin kendisi olacağını söyledi.

Başbakan'ın bu hamlesine sert tepki gösteren Gallant, bunun güvenlik teşkilatının görüşmelere hazırlanmasını zorlaştırdığını belirterek, Netanyahu liderliğindeki toplantıya katılmayacağını söyledi.

Channel 12'ye konuşan kaynaklar Gallant'ın "otoriteyi kabul etmekte zorlandığını öne sürdü. İsmi açıklanmayan kaynaklara göre Netanyahu ve Gallant'ın Hamas'ın sunduğu yeni öneri konusunda farklı görüşlere sahip. Gallant'ın İsrail'in bir anlaşma üzerinde ilerlemesi gerektiğine inanırken, Netanyahu ise Hamas'ın son teklifinin İsrail'in kabul edemeyeceği talepler içerdiğini düşünüyor.

Amerikan AP Ajansı’na konuşan bir Hamaslı ve Mısırlı yetkiliye göre, Hamas ile İsrail arasında Gazze’de ateşkes ve rehine takası müzakereleri sürerken Filistinli örgüt ‘kalıcı ateşkes’ şartından vazgeçerek kademeli ateşkes öngören plana ön onay verdi.

İsrail ordusunun, Lübnan'ın güneyindeki Yaroun ve Marun el-Ras kasabalarının çevresindeki bölgeleri hedef alan topçu saldırıları düzenlediği bildirildi. Al Jazeera ayrıca Refah kentinin batısında da İsrail tanklarından yoğun topçu ateşi ve silah ateşi açıldığını duyurdu.

İsrail'de, Gazze Şeridi'ndeki İsrailli esirlerin getirilmesi için anlaşma imzalanması çağrısı yapılan, Netanyahu hükümetine karşı her hafta cumartesi günü düzenlenen protestolar, müzakerelerde Hamas'ın kabul ettiği bir ateşkes taslağının olduğu tabloda, bu hafta da geniş katılım ve olaylarla devam etti.

On binlerce kişi, Gazze'deki esirlerin geri getirilmesi konusunda siyasi iradenin kayıtsızlığı ve savaşın yönetimini eleştirerek, ülke tarihinin "en sağcı hükümetinin" istifasını ve erken seçim talep ettikleri protestolarını yineledi.

İsrail'in Yedioth Ahronoth gazetesinin haberinde, heyetin Gazze'deki İsrailli esirlerin geri dönüşünün sağlanması amacıyla müzakerelere devam etmek üzere 8 Temmuz'da Katar'ın başkenti Doha'ya gideceği ifade edildi.

Başka bir İsrail heyetinin de aynı gün Mısır'a giderek görüşmeler yapacağı bilgisine de yer verilen haberde, görüşmelere, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns, Mossad Direktörü David Barnea, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Mısır İstihbarat Başkanı Abbas Kamil'in katılacağı kaydedildi.

İsrail ile Hamas arasındaki dolaylı müzakere süreci

ABD Başkanı Joe Biden, 31 Mayıs'ta İsrail'in üç aşamadan oluşan yeni bir ateşkes önerisi sunduğunu açıklamıştı.Biden bu önerinin İsrail'e ait olduğunu söylese de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, "belirlenen hedefler" gerçekleşinceye kadar Gazze’deki saldırılarına devam edeceklerini belirtmişti.Netanyahu, 3 Haziran'da Meclis Dış İlişkiler ve Savunma Komitesi'nde yaptığı konuşmada, İsrail'in önerdiği ile Biden'ın sunduğu teklif arasında "boşluklar" olduğunu öne sürmüştü.İsrail Dış İstihbarat Servisi Mossad Direktörü David Barnea, Tel Aviv ile Hamas arasında esir takası önerisini görüşmek için dün Katar'ın başkenti Doha'ya gidip dönmüştü.İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, Netanyahu'nun gelecek hafta İsrail ile Hamas arasındaki müzakereleri görüşmek üzere İsrailli heyetin yeniden Doha'ya gitmesine karar verdiği duyurulmuştu.