Son dakika... İsrail Suriye'deki belediye binasının boşaltılmasını istedi!

İsrail polisi ile iç istihbarat birimi Şin-Bet'ten (Şabak) yapılan ortak açıklamada, "Petah Tikva kentinde Alexander Granovsky'in (29) yabancı taraflar adına bazı güvenlik suçları işlediği" gerekçesiyle gözaltında alındığı kaydedildi.

Zanlıya yöneltilen suçlar arasında "para karşılığı araç yakılması, özel, stratejik durumdaki tesislerin fotoğraflanması ve İsrailli yetkililerle ilgili bilgilerin aktarılmasının" yer aldığı kaydedildi.

İsraillinin, ülke genelinde çeşitli vesilelerle 8 aracı ateşe verdiği; sloganlar yazdığı, bazı altyapı tesislerinin fotoğraflarını çektiği, eski Meclis üyesi ve eski Savunma Bakanı Benny Gantz'ın konutunun girişini fotoğrafladığı iddia edildi.

Hükümetteki bakanların ikamet adresleri hakkında bilgi toplayıp iletmesinin; polis arabası, otobüs ve kamyonu ateşe vermesinin istendiğini ancak kendisinin bu görevleri yerine getirmeyi reddettiğini ifade ettiği aktarılan zanlının, soruşturmada, "evlere ateş açmak gibi bazı görevleri yerine getirmeyi reddettiği ancak devlet güvenliğine tehdit oluşturabilecek başka görevleri yerine getirdiğinin ortaya çıktığı" öne sürüldü.

Öte yandan İsrail Ordu Radyosunun haberinde, açıklamada, "yabancı taraflar" şeklinde yer alan ifadede İran'ın kastedildiği belirtildi. Söz konusu haberde başka detay verilmedi.

BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Florencia Soto Nino, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Gazze'deki genel duruma ilişkin bilgi veren Nino, insanların hayatta kalmasını sağlayacak her şeyin saldırılarla yok edildiğine dikkati çekerek, buna sağlık tesisleri ve insani yardım erişiminin de dahil olduğunu söyledi.

Nino, Kemal Advan Hastanesinin artık kullanım dışı olduğunu, BM ve ortaklarının hastaneden 10 hastayı tahliye ettiğini ve bunların 4'ünün İsrail tarafından gözaltına alındığını dile getirdi.

Halihazırda hastanede 7 hasta ve 15 personelin bulunduğunu ancak tıbbi bakım sağlanamadığını belirten Nino, hastanenin büyük yıkıma uğradığını, su ve elektrik bulunmadığını ifade etti.

Nino, BM'nin Kemal Advan Hastanesi Müdürü Ebu Safiyye'nin İsrail tarafından gözaltına alınmasını kınayıp kınamadığının sorulması üzerine, "Özellikle hastaneler başta olmak üzere her türlü sivil altyapı ve sivilin hedef alınmasını kınıyoruz." dedi.

Ebu Safiyye'nin serbest bırakılması için sahada irtibatların sürdüğünü söyleyen Nino, "Masum olan hiçbir sivil gözaltına alınmamalı." diye konuştu.

Nino, Ebu Safiyye dahil tüm ihtiyaç sahiplerinin güvene kavuşturulması gerektiğini belirterek, bunun için gerekli çalışmaları yapacaklarını söyledi.

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Gazze'nin kuzeyindeki duruma ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "Gazze'nin kuzeyindeki hastanelere ve çevresine yönelik tekrarlanan saldırılar, buradaki sağlık sistemini yok etti. Bu durum, sivilleri hayat kurtarıcı bakımdan mahrum kalma riskiyle karşı karşıya bıraktı." ifadelerine yer verildi.

Uluslararası insancıl hukuka uygun olarak tıbbi tesislerin korunmasına yönelik acil çağrının yinelendiği açıklamada, bunun, insan hayatını korumak için yasal bir yükümlülük ve ahlaki bir zorunluluk olduğu kaydedildi.

Açıklamada, "Barınak arayan hastaların, bakıcıların ve yerinden edilmiş sivillerin akını, tıbbi personelin başa çıkmayacağı bir durum oluşturuyor." ifadesi kullanıldı.

BM raportörleri, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin ortak yazılı açıklama yaptı.

Gazze'ye yönelik saldırıların ve nüfusun zorla yerinden edilmesinin devam ettiği belirtilen açıklamada, İsrail'in silahlı çatışmalarda sivillerin korunmasına yönelik yasal çerçeveyi zayıflattığı kaydedildi.

Açıklamada, "(Gazze'deki saldırıları nedeniyle) İsrail'in uluslararası hukukun temellerine saldırısının sonuçları olmalı. İsrail'e defalarca hatırlattığımız gibi, uluslararası insancıl hukuk, çatışmalara doğrudan katılmayan veya artık katılmayan sivilleri ve kişileri korumak, izin verilen savaş araçlarını ve yöntemlerini sınırlamak için evrensel ve bağlayıcı kurallardan oluşur. İsrail bu kurallara uymak yerine, işgal altındaki Filistin topraklarında ve ötesinde sivillere azami acı çektirerek uluslararası hukuka defalarca açıkça meydan okudu." ifadelerine yer verildi.

İsrail'in cinayet, işkence, cinsel şiddet ve zorla yerinden etme gibi insanlığa karşı suçlar işlediğinin altı çizilen açıklamada, sivillere ve sivil nesnelere yönelik ayrım gözetmeyen saldırıların yanı sıra eğitim kurumları, kültürel varlıklar ve sağlık hizmetlerine yönelik saldırıların da yaşandığı vurgulandı.

Açıklamada, "Siyasi ve yargısal aktörler, İsrail işgali altındaki tüm sivil nüfusa karşı yapılan bu tür eylemlerin bütününü dikkate almalı. Bu kişiler, korunan kişiler ve uluslararası hukuka göre askeri hedef teşkil etmez. Bunların tamamını veya bir kısmını yok etmeyi amaçlayan eylemler soykırım niteliğindedir." denildi.

"ÇOK TARAFLI SİSTEMİN GÜCÜNÜ KAYBETMEYİ GÖZE ALAMAYIZ"

İsrail'in, Gazze'nin kuzeyindeki yaptıklarından büyük endişe duyulduğu kaydedilen açıklamada, burada işgalci güç olan İsrail'in yükümlülüklerini ağır şekilde ihlal ettiğine işaret edildi.

Açıklamada, Uluslararası Adalet Divanının (UAD), İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında devam eden varlığını kayıtsız şartsız sona erdirmesi gerektiğini açıkça belirttiği ve İsrail'e Gazze'de soykırım yapılmasını önlemek için bağlayıcı geçici önlemler getirdiği hatırlatılarak, Uluslararası Ceza Mahkemesinin İsrail Başbakanı Netanyahu ile eski İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama kararı çıkardığına işaret edildi.

Uluslararası hukukun ciddi ihlallerinin bağımsız ve kapsamlı şekilde soruşturulmasına derhal izin verilmesi gerektiği de yinelen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"İsrail'in devam eden dokunulmazlığı, dünyanın dört bir yanındaki diğer çatışmaların taraflarının uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine uymak zorunda olmadıklarını ima eden tehlikeli bir mesaj gönderiyor. Çok taraflı sistemin gücünü kaybetmeyi göze alamayız. İsrail ve liderleri sorumlu tutulmalı."

BM Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) İsrail'in talebi üzerine, "Husilerin İsrail'e yönelik saldırılarına" ilişkin oturum düzenlendi.

Burada üye ülkeleri bilgilendiren BM Orta Doğu, Asya ve Pasifikten Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Khaled Khiari, Husilerin de İsrail'in de saldırılarının sürdüğüne işaret etti.

Khiari, 26 Aralık'ta İsrail ordusu tarafından gerçekleştirilen hava saldırılarında Sana Uluslararası Havalimanı, Yemen’in batı kıyısındaki Kızıldeniz limanları ile Sana ve Hudeyde'deki elektrik santrallerinin hedef alındığını anımsattı.

Khiari, İsrail ordusunun bu noktaların askeri amaçlarla kullanıldığını öne sürdüğünü kaydederek, "Yemen’de milyonlarca insanın hayati yardıma ihtiyaç duyduğu bir dönemde, insani operasyonların aksama riski ciddi endişe kaynağıdır." uyarısını yaptı.

"TEHLİKELİ TIRMANIŞ VAR"

"Orta Doğu, tehlikeli bir tırmanışa daha sahne oluyor. İsrail ile Husiler arasında gelişen çatışmalar son haftalarda yeni bir boyuta ulaşmış durumda." diyen Khiari, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in de tırmanan gerginlikten ötürü derin endişe duyduğunu aktardı.

Khiari, tarafların uluslararası hukuka, özellikle de uluslararası insancıl hukuka uyması gerektiğini vurgulayarak, sivillerin ve sivil altyapıların korunması ve insani yardım çalışanlarının her koşulda güvenliğinin sağlanması gerektiğinin altını çizdi.

"İsrail ve Yemen’deki saldırılar ile Kızıldeniz’de yaşanan çatışmalar ciddi endişe kaynağıdır. Daha fazla askeri tırmanış, bölgesel istikrarı tehlikeye atabilir ve bunun siyasi, güvenlik, ekonomik ve insani boyutlarda olumsuz sonuçları olabilir." uyarısında bulunan Khiari, bunun devam etmesi halinde Yemen, İsrail ve tüm bölge genelinde milyonlarca insanın zor durumda kalacağını bildirdi.

Gazetenin başyazısında, İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki hastaneleri yıkma eylemleri ele alındı.

Yazıda, Gazze'deki hastanelerin kasıtlı olarak yıkılmasının farklı bir amacı olduğunu düşünmenin yerinde olduğu ve hastanelerin yıkılmasının "Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki etnik temizliğin bir parçası gibi göründüğü" kaydedildi.

Ordunun, göçe zorlanan yüzbinlerce insanın geri dönmesini önlemek için bölgede neredeyse tüm konutları ve altyapıyı yok ettiği, ayrıca hastanelerin yıkılmasına karar verildiğine dikkati çekildi.

Sağlık merkezleri yok edildiğinde hasta ve yaralıların tedavi için güneye doğru gitmek zorunda kalacağına işaret edilen yazıda, böylece Gazze'nin kuzeyinin hızla boşalacağı değerlendirmesine yer verildi.

Böylesi geniş bir alanın özellikle savaş zamanında hastanesiz bırakılamayacağının altı çizildi ve Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'nin hastanelere savaş sırasında özel bir statü tanıdığı hatırlatıldı.

İsrail ordusunun saldırıları için sunduğu gerekçe ve iddiaların eleştirildiği yazıda, hastanede hafif silah ve mühimmat bulunmasının, hatta hastanede tedavi görenler arasında silahlı kişilerin bile bulunmasının böyle bir saldırıyı haklı çıkarmayacağı kaydedildi.

Gazze'nin kuzeyinin yıkıldığı şimdi de ordunun yıkımı tamamlamak için çalıştığına işaret edilen yazıda, bunun yasa dışı bir eylem olduğu ve hiçbir şekilde hastaneleri kapsamaması gerektiği vurgulandı.

Yazıda, İsrail ordusunun iki tabanca ve bir bıçak fotoğrafları yayımlayarak hastanelere saldırı iddialarını ispat çabası eleştirildi.

İki tabanca ve bir bıçağın ordunun iddialarını desteklemediğinin altı çizilen yazıda, böylesi bir bahanenin onlarca hasta ve doktoru küçük düşürmek amacıyla kayda alarak sadece iç kıyafetleriyle hastaneyi tahliye etmeye zorlanmasını haklı çıkarmayacağı belirtildi.

Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'nın X hesabından yapılan açıklamaya göre Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Yerapetritis, İsrailli mevkidaşı Gideon Saar ile görüşmesinde, Suriye'deki değişim sürecine ilişkin endişelerini dile getirdi.

Görüşmede Suriye'nin yanı sıra Orta Doğu'daki diğer gelişmeler de ele alındı.

Yunan Bakan görüşmede, bölgedeki tüm cephelerde acil barış gereksinimini vurgulayarak bölgesel istikrarın, yabancı müdahalesi olmadan sağlanmasının önemine dikkati çekti.

Fransa Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail’in özellikle Gazze’nin kuzeyinde faaliyet gösteren nadir hastanelerden olan Kemal Adnan dahil son günlerde hastanelere yönelik saldırılarına tepki gösterildi.

Açıklamada, Kemal Advan’daki hasta ve sağlık personelinin yanı sıra, İsrail tarafından alıkonan hastanenin müdürü Hüsam Ebu Safiyye’nin durumundan da endişe duyulduğu belirtildi.

İsrail’in hastanelere yönelik saldırılarının kınandığı açıklamada, özellikle hastane alt yapılarının korunmasını zorunlu kılan uluslararası insancıl hukuka uyulması çağrısı yapıldı.

Açıklamada, Gazze’deki sivillerin uzun süredir yaşadığı durumun, "kabul edilemez" olduğu bildirilerek, insani durumun aciliyeti karşısında tüm taraflara, bir an evvel ateşkes sağlanması için uzlaşma çağrısı yapıldı.

İsrail askerleri tank ve zırhlı araçlarla 27 Aralık'ta Kemal Advan'a bir kez daha baskın düzenlemişti.

Gazze'nin kuzeyindeki hizmet veren nadir hastanelerden Kemal Advan bu baskının ardından hizmet dışı kalmıştı.

Baskın sırasında gözaltına alınan hastane müdürü Ebu Safiyye'nin, aradan geçen 4 güne rağmen hala nereye götürüldüğü ve durumu belirsizliğini koruyor.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden (DMM) yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İsrail yetkililerini aramasının söz konusu olmadığı belirtildi.

İsrail medyasında, "Türkiye'nin iletişim kanalları aracılığı ile muhataplarıyla, IDF ve güvenlik birimleri ile görüştüğü" iddiasının ortaya atıldığı, Türkiye'deki bazı basın yayın organlarının bu asılsız iddiayı, "Erdoğan İsrail'i aradı" şeklinde çarpıtarak servis ettiği aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Dolayısıyla doğru olmayan bir haber dayanak gösterilerek, yine doğru olmayan başka bir haber üretilmiştir. İsrail'in Gazze'deki soykırım politikaları sonucu, Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkiler tamamen kesilmiştir. Bundan sonraki süreçte de ilişkileri geliştirmek adına bir adım atılmamıştır. Türkiye, Filistin halkının haklı davasının yanında durmaya devam etmektedir. Asılsız iddialara itibar etmeyiniz."

İsrail askerleri, Suriye'nin güneybatısındaki Kuneytra ilinde bulunan bir beldedeki belediye binasının boşaltılmasını istedi.İsrail ordusu, Suriye'de Baas rejiminin devrilmesinin ardından ülkenin güneyindeki işgalini sürdürüyor. İşgal kapsamında, Kuneytra'nın Beas beldesinin belediye binasının boşaltılmasını isteyen İsrail askerleri, belediyede bulunan herkesi dışarı çıkarıp bina içinde arama yaptı.

Geçen hafta da Kuneytra'nın Süveyse​​​​​​​ köyü sakinleri, İsrail'in ülke topraklarını işgal etmesine karşı gösteri düzenlemişti. Protestolar sırasında mevzilendikleri bölgelerden kalabalığın üzerine ateş açan İsrail askerleri, 3 sivilin yaralanmasına neden olmuştu.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun başarılı geçen prostat ameliyatının ardından Batı Kudüs'teki Hadassah Hastanesinin sığınağına alındığı bildirildi.İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamada, Netanyahu'nun prostat ameliyatının başarılı geçtiği belirtildi.

Açıklamada, "Ameliyat komplikasyonsuz bir şekilde başarıyla sona erdi. Başbakan uyandı, iyi durumda ve bilinci tamamen açık.” ifadesine yer verildi.Roket ve füze saldırılarından endişe edildiği için Başbakan Netanyahu'nun hastane içerisinde güçlendirilmiş sığınağa nakledildiği kaydedildi.Netanyahu'nun birkaç gün hastanede müşahede altında tutulması bekleniyor.

Hadassah Hastanesinden yapılan açıklamada ifadelerine yer verilen Üroloji Bölüm Başkanı Prof. Ofer Gofrit, ameliyatın "planlandığı gibi geçtiğini" belirtti. Hastanede 25 Aralık Çarşamba günü doktor muayenesinden geçen Netanyahu'da iyi huylu prostat büyümesinin neden olduğu idrar yolu enfeksiyonu tespit edilmiş, prostatın ameliyat yoluyla alınmasına karar verilmişti.

Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail güçlerinin son 24 saatte düzenlediği 3 saldırıda 27 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 149 Filistinlinin ise yaralandığı belirtildi. Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023 tarihinde başlayan saldırılarda toplam can kaybının 45 bin 541’e, yaralı sayısının ise 108 bin 338’e yükseldiği bildirildi.

Suriye geçici hükümetinin Adalet Bakanı Şadi el-Veysi, ülkenin güneyindeki Suveyda iline yaptığı ziyarette, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Suveyda'ya olumlu bir ziyaret gerçekleştirdiğini vurgulayan Bakan el-Veysi, "Görüş alışverişi yaptık. Notlarını ve şikayetlerini dinledik." dedi.

Bakan el-Veysi, Adalet Bakanlığının yeni süreçteki önceliklerine değinerek, "Ülke dışına çıkan suçluların iadesi ve yargılanması için kanun hazırlığı olacak. Suça karışanların yakalanması için karar çıkarılacak." ifadesini kullandı.

Çöken Baas rejiminin yargı otoritesini hiçe saydığına işaret eden Bakan el-Veysi, "Şu an yapmamız gereken esasa dönmek, yani kanuna. İnşallah Suriye'deki yargımız bağımsız olacak." diye konuştu.

İsrail işgali ve saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde son bir haftada 6 bebek soğuktan donarak hayatını kaybetti.

Esad rejiminin devrilmesinden sonra kurulan yeni hükumete destek veren farklı millet, aşiret ve kabilenin temsilcileri başkent Şam’da bir araya geldi. Suriye Kabilelerinin Ulusal Birliği adlı toplantıya Arap, Kürt, Türkmen, Çerkez gibi farklı kimliklere sahip aşiretler ile Yezidi, Dürzi, Hristiyan, Müslüman, Süryani gibi inançlara sahip toplulukların 400’e yakın temsilcisi katıldı. Birlik ve beraberlik mesajlarının verildiği toplantıda aşiret ve kabilelerin temsilcileri konuşma yaptı. Ülkenin geleceğiyle ilgili kararların alındığı toplantıda yeni Suriye’nin inşasında herkesin üzerine düşeni yapması gerektiği vurgulandı. Toplantıya katılan toplulukların nüfusunun Suriye nüfusunun yarısından fazla olduğu belirtildi.

İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çok sayıda binayı güçlü patlayıcılar kullanarak havaya uçurduğu bildirildi.Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre İsrail ordusu, hava ve karadan şiddetli saldırılar düzenlediği Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı, En-Nezle ve Es-Saftavi bölgelerinin de aralarında olduğu çok sayıda yeri bombaladı. Kuzeyde binalara yerleştirdiği güçlü patlayıcıları infilak ettiren İsrail, çok sayıda yapıyı havaya uçurdu. İsrail askerleri, Gazze kentinin kuzeybatısındaki bölgelere, Ez-Zeytun ve El-Basra mahallelerine aralıklı olarak top atışları düzenledi.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından konuya ilişkin yazılı açıklama yapıldı.Açıklamada, "İşgal güçleri, tedavi görmek üzere Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Endonezya Hastanesinden Gazze kentindeki Şifa Hastanesine Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) aracılığıyla nakledilen 10 hastadan 4'ünü alıkoydu." ifadelerine yer verildi.Alıkonulan hastalardan birinin durumunun "çok kritik" olduğu belirtilen açıklamada, "Endonezya Hastanesinde hala trajik koşullar altında 10 sağlık personeli eşliğinde 7 hastanın bulunduğu" aktarıldı.

Gazze Şeridi'ndeki Filistin hükümeti, 27 Aralık'ta İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesini yaktığını, hastanenin hizmet dışı bırakıldığını, sağlık ekiplerinin ve yaralıların bilinmeyen bir yere götürüldüğünü açıklamıştı.

ABD'li New York Times gazetesine göre Husiler, yıllarca İsraillilerin çoğunun varlığından haberdar olmadığı bir tehdit olsa da şimdi peş peşe düzenlenen saldırılar nedeni ile binlerce kişi gece yarısı pijamaları ile sığınaklara koşmak zorunda kalıyor. Analistler grubun liderlerinin ve silah depolarının nerede olduğuna dair kesin bir bilgiye sahip olmayan İsrail istihbaratının onları durdurmakta zorlandığını iddia ediyor.

Geçtiğimiz hafta neredeyse her gece İsrail'e balistik füzeler fırlatan grup, her fırsatta Gazze'deki katliam durana kadar saldırıların devam edeceğini vurguluyor. NYT, grubun uzun süredir Kızıldeniz'deki ABD ve İngiltere saldırılarına direndiğini belirterek şimdi benzer bir direncin de İsrail'e karşı sergilendiğini vurguluyor. Uzmanlara göre İsrail Hamas ve Hizbullah'ın aksine şimdiye kadar Husilere öncelik vermedi, grup hakkında istihbarat toplamak için çaba harcamadı. Şimdi ise daha küçük bir sorun olarak görünen grubun düzenlediği insansız hava aracı saldırıları ülkenin kalbine, Tel Aviv'e kadar ulaşabiliyor.

Analistler, İsrailli yetkililerden gelen sert açıklamalara ve tehditlere rağmen İsrail'in Husi liderlerinin nerede olduğunu bilmediğini, bilseydi çoktan harekete geçmiş olacaklarını söylüyor. Yine aynı uzmanlar İsrail'in ısrarla Yemen'in ulusal altyapısına zarar verdiğini ancak bu saldırıların Husiler durdurmayacağını iddia ediyor.New York Times'a konuşan Chatham House'dan Farea Al-Muslimi Husiler için “Her şeyi zorla aldılar, hiçbir şeyi umursamıyorlar ve çok ama çok ileri gitmeye hazırlar” dedi.

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu dün bir prostat ameliyatı geçirdi. Tedavi gördüğü hastaneden yapılan açıklamada “Başbakan'ın durumu iyi, önümüzdeki günlerde gözlem altında tutulacak” ifadeleri kullanıldı. Mart ayında bir fıtık ameliyatı geçiren Netanyahu geçen yıl Temmuz ayında da kalp pili taktırmıştı.

İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerle işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.Mescid-i Aksa'nın Batı Duvarı'nın (Burak Duvarı-Ağlama Duvarı) altında açılan tünellerden birinde bazı ritüeller gerçekleştiren Karhi, X platformu hesabından Aksa baskınına ilişkin açıklama yaptı.Karhi, açıklamada, "İsrail ordusunun her cephede zaferler kazandığı bu günlerde Midraş'taki (Yahudi dini metinleri) 'gelecekte Kudüs'ün kapıları Şam'ın kapılarına ulaşacak' sözü aklıma geliyor." ifadelerine yer verdi.Hamas ise yaptığı açıklamada İsralli Bakanın, Aksa baskınını kınadı ve yaptığı açıklamaları "tehlikeli" olarak nitelendirdi.

Hükümetin medya ofisinden yapılan açıklamada, hastane müdürü Ebu Safiyye'nin, İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki soykırımı sırasında zorlu koşullara rağmen "sağlık ve insanlık görevini onurlu bir şekilde yerine getirdiği" belirtildi.Hastaların tedavi hakkını savunan Ebu Safiyye'nin maruz kaldığı durumun endişeyle takip edildiği kaydedilen açıklamada, "İsrail işgal güçlerinin alıkoyduğu hastane müdürü Ebu Safiye ve sağlık personelinin hayatları tehlike altında. Uluslararası topluma bu kişilerin durumunun ortaya çıkarılıp gecikmeden derhal serbest bırakılması çağrısında bulunuyoruz." ifadelerine yer verildi.Uluslararası topluma ve insan hakları örgütlerine çağrıda bulunan Gazze'deki Filistin hükümeti, Ebu Safiyye ve sağlık personelinin bırakılması için "derhal müdahale edilmesini" istedi

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 450 gündür devam ederken, Hamas Sözcüsü Usame Hamdan, Gazze Şeridi’ndeki ateşkes müzakereleri hakkında açıklamada bulundu. Hamda, ateşkes ve esir takası için devam eden müzakerelerde İsrail'in engeller çıkardığını belirterek, “Saldırıların durması, kapsamlı bir geri çekilme ve koşulsuz yeniden inşa şartıyla esirlerle ilgili azami esnekliğe gittik” dedi.

İsrail’in müzakereleri sekteye uğrattığını ifade eden Hamdan, “Düşman her müzakerede anlaşmaya varılan şeylere karşı çıkıyor. Düşman, Gazze Şeridi’nden tamamen çekilmeye ve saldırıyı durdurmaya hazır olmadığını söylüyor ve bu iki noktada ısrar ediyor. İşgal, Filistin varlığını ortadan kaldırmak için hastanelere saldırıyor” dedi.