Güncelleme Tarihi:
İsrail ordusu, Lübnan’ın başkenti Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesinin çeşitli noktalarındaki binalara 40’tan fazla saldırı düzenledi.
İsrail savaş uçakları, İsrail ile 8 Ekim’den bu yana çatışan Hizbullah Hareketi’nin kalesi niteliğindeki Dahiye’nin Burj el-Beracine, Kifaat, Şuveyfat, Hades ve Leylaki bölgelerindeki binalara 40'tan fazla saldırı gerçekleştirdi.
İsrail saldırıları, başkentin güneyinde birçok yer ve binada yangınlara ve büyük yıkımlara yol açtı.
İsrail ordusu, ülkenin orta kesimindeki Beyrut’un yan sıra güneydeki Sur kenti ile doğudaki Bekaa bölgesindeki Hizbullah hedeflerine de hava saldırıları düzenledi.
Ülkenin güneyiyle başkentin güneyindeki Dahiye bölgesinden kuzeye doğru yoğun göç sürerken evlerini terk edip güvenli gölge arayışına giren çok sayıda Lübnanlı Beyrut sokaklarında geceliyor.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, Beyrut’un güneyindeki Dahiye bölgesinde yer alan Leyleki ve Hades mahallerindeki 3 binanın boşaltılmasını istemiş ve "Sizler, Hizbullah'ın çıkarlarına yakın olmanız hasebiyle binaları derhal terk ederek bölgeden en az 500 metre uzaklaşmalısınız." ifadelerini kullanmıştı.
Adraee, sosyal medya hesabından yaptığı bir diğer açıklamada, Beyrut'un güneyinde yer alan Burc el-Baracine Mahallesi'ndeki el-Emir Okulu önündeki binanın Hizbullah çıkarlarına hizmet ettiği gerekçesiyle vurulacağına işaret ederek, binada ve yakınlarındaki binalarda oturan vatandaşların bölgeyi derhal terk etmelerini istemişti.
İsrail ordusu, Hizbullah'a yönelik saldırıları kapsamında gece saatlerinden bu yana Dahiye bölgesindeki Leyleki ve Hades mahallelerine saldırılar düzenliyor.
İsrail'in akşam saatlerinde Beyrut'a düzenlediği hava saldırılarında 6 kişi ölmüş, 91 kişi yaralanmıştı.
Hizbullah'la 8 Ekim'den beri kontrollü çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül’de Lübnan'ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
Lübnan makamlarına göre, şiddetlenen hava saldırılarında 783 kişi ölürken, bombardıman nedeniyle ülke içerisinde 150 bine yakın kişi yerinden oldu.
Hizbullah ise İsrail ordusu tarafından ülkenin güney ve doğu bölgelerine yönelik devam eden yoğun bombardımana karşı füzeli saldırılarla karşılık veriyor. İsrail tarafında çoğunluklu ordu üslerini hedef alan bu saldırılarda büyük bir hasar açıklanmadı.
Ülkenin güney kesimlerinden başkent Beyrut ve kuzeye göç dalgası devam ederken, Suriye'ye göç edenlerin de olduğu belirtiliyor.
Lübnan hükümetinin Afet Risk Yönetimi Birimi verilerine göre 27 Eylül'e kadar, barınma merkezlerine kayıtlı göçmen sayısı 86 bin 600’e ulaştı.
Ülkede devlet okulları başta olmak üzere kamuya ait 644 bina barınma merkezine dönüştürüldü.
Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesine düzenlediği hava saldırılarının can kaybına ilişkin bilgi verildi.
İsrail'in savaş uçaklarının Dahiye bölgesine yönelik peş peşe bombardımanı sonucu yaşamını yitirenlerin sayısının 6'ya, yaralı sayısının da 91'e yükseldiği belirtilen açıklamada, saldırılar sonucu oluşan enkazları kaldırma çalışmalarının sürdüğü ifade edildi.
CEBELİ LÜBNAN'A DÜZENLENEN SALDIRIDA 4 KİŞİ ÖLDÜ, 17 KİŞİ YARALANDI
İsrail'in Cebeli Lübnan vilayetine bağlı Şuf bölgesini de hava saldırısıyla hedef aldığı vurgulanan Sağlık Bakanlığı açıklamasında, saldırıda 4 kişinin öldüğü, 17 kişinin yaralandığı kaydedildi.
Ülkenin resmi haber ajansı NNA'nın haberinde, İsrail savaş uçaklarının, Dahiye bölgesindeki Burc el-Baracine ve havalimanı yolundan Hureky Mahallesi'ne kadar birçok binayı bombaladığı aktarılmıştı.
Saldırılar sonucu Dahiye bölgesinde 6 binanın yerle bir olduğu belirtilen haberde, başkent Beyrut'taki hastanelerden vatandaşlara acil kan bağışı çağrılarının yapıldığı vurgulanmıştı.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Beyrut'un güneyindeki yer alan el-Leyleki ve el-Hadas mahalleleri sakinlerinin evlerini "acilen terk etmeleri" çağrısında bulundu.
Adraee, "Beyrut'un güneyindeki Dahiye'de oturanlara acil çağrı: El-Leyleki Mahallesi sakinleri ile el-Hadas Mahallesi'nde yer alan bazı binalarda oturanlar, Hizbullah'ın çıkarlarına yakın olmanız hasebiyle binaları derhal terk ederek bölgeden en az 500 metre uzaklaşmalısınız." ifadelerinu kullandı.
İsrail'in Lübnan'ın başkenti Beyrut'a düzenlediği son saldırılarda ilk belirlemelere göre, 2 kişi hayatını kaybetmiş, 76 kişi yaralanmıştı.
Başbakan Mikati, yaptığı yazılı açıklamada, "Yeni saldırı, düşman İsrail'in uluslararası ateşkes çağrılarıyla ilgilenmediğini gösteriyor." ifadelerini kullanmıştı.
İsrail'in kuzeyindeki Safed kenti, Hayfa çevresindeki Karmiel ve sahildeki Nahariya bölgelerinde saldırı alarmları çaldı.
İsrail ordu sözcülüğünden yapılan yazılı açıklamaya göre, son bir saat içinde kuzeydeki bölgelere 65 roket atıldı.
Kuzeydeki Safed kentine 30 kadar roket atılırken hava savunma sistemlerinin bazılarını önlediği, kente düşen iki roketin hasara yol açtığı bildirildi.
Aşağı Celil bölgesine 30, sahildeki Batı Celil bölgesine de 5 roket atıldığı ve bazılarının önlendiği kaydedildi.
İsrail acil yardım servisi Kızıl Davud Yıldızı, bir kişinin hafif yaralandığını aktardı.
Sosyal medyada, bir roketin isabet ettiği anlara ilişkin güvenlik kamerası ile bir evde ve açık arazide yangın çıktığına ilişkin görüntüler paylaşıldı.
HİZBULLAH SALDIRIYI ÜSTLENDİ, BEYRUT SALDIRISI HAKKINDA SESSİZLİĞİNİ KORUDU
Lübnan Hizbullahı'ndan yapılan açıklamalarla, Gazze'deki Filistin halkının direnişiyle dayanışma, Lübnan topraklarını ve halkını korumak için, İsrail'in saldırılarına karşı, Safed kenti, Hayfa çevresindeki Karmiel ve Nahariye kenti yakınlarındaki noktalara roket saldırısı düzenlendiği duyuruldu.
İsrail ordusunun Beyrut'a düzenlediği ve grubun lideri Hasan Nasrallah'ı hedef aldığını öne sürdüğü saldırıya ilişkin ise henüz herhangi bir açıklama yapılmadı.
Lübnan'ın güneyinden İsrail'in kuzeyine bir dizi roket atıldı.
Atılan roketler, İsrail'in Hayfa kentinden görüntülenirken, roketlerin bir kısmı İsrail hava savunma sistemi "demir kubbe" tarafından imha edildi.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, yaptığı yazılı açıklamayla İsrail'in Beyrut'a düzenlediği ağır saldırılarını şiddetle kınadıklarını bildirdi.
İsrail'in saldırılarını ABD'nin desteğiyle gerçekleştirdiğini ifade eden Kenani, "Amerikan bombalarıyla işlenen savaş suçu" olarak nitelendirdiği saldırının uluslararası hukukun ve düzenlemelerinin ağır ihlali olduğunu belirtti.
Saldırıların İsrail'in Filistin ve Lübnan'a yönelik işlediği savaş suçlarına karşı uluslararası toplumun sessizliğinin bir sonucu olduğunu kaydeden Kenani, ABD ve bazı Batılı ülkelerin ateşkes çağrılarının da yalnızca İsrail için zaman kazanmak adına bir "aldatmaca" olduğunu ifade etti.
Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın brifinginde, İsrail'in Lübnan'a yönelik artan saldırıları karşısında BM'nin yaklaşımına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Dujarric, İsrail-Lübnan sınırındaki Mavi Hat boyunca tansiyonun ciddi şekilde yükseldiğini ve bölgedeki gelişmeleri derin bir endişeyle izlediklerini dile getirerek, "Beyrut'taki son gelişmeleri alarma geçmiş halde takip ediyoruz." dedi.
Son saldırıların hem Lübnanlı hem de İsrailli sivilleri tehlikeye attığını ifade eden BM Sözcüsü, artan gerilimin bölgedeki istikrar ve güvenliği de ciddi şekilde zedelediğini belirtti.
Mavi Hat'ta bir BM misyonunun bulunduğunu ve ilgili taraflarla tansiyonun düşürülmesi için aktif olarak çalıştığını söyleyen Dujarric, bölgede tansiyonun düşmesi için her türlü çabayı göstermeye devam edeceklerini vurguladı.
İsrail ile Hizbullah arasında bir kez daha acil ateşkes için çağrı yapan Dujarric, tüm tarafları BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararına uygun hareket etmeye çağırdı.
Pentagon Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh, günlük basın toplantısında soruları cevapladı.
Singh, İsrail'in Beyrut'taki son saldırılarıyla ilgili, "ABD bu operasyona dahil olmadı ve önceden uyarılmadık." diye konuştu.
Bununla birlikte, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant ile "operasyon zaten devam ederken" görüştüğünü açıklayan Singh, saldırıları "hala değerlendirdiklerini" ve şu aşamada sunabilecekleri herhangi ek bilgi veya detay olmadığını söyledi.
Öte yandan, Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada da Başkan Joe Biden'ın ulusal güvenlik ekibi tarafından Beyrut'taki saldırılar hakkında bilgilendirildiği duyuruldu.
Hamas'tan yapılan açıklamada, Netanyahu'nun Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndaki konuşma kınanarak, "Savaş suçlusu Netanyahu, küresel kamuoyunu küçümsemeye devam ediyor ve Gazze Şeridi'ndeki savunmasız sivillere karşı yürüttüğü imha kampanyasını haklı çıkarmak için dayandığı yalanları ve uluslararası basında çıkan haberlere ve araştırmalara, hatta İsrail iç soruşturmalarına göre 7 Ekim'de yaşananlarla ilgili asılsız olduğu kanıtlanan iddiaları tekrarlıyor." denildi.
Konuşmasında "bölge halklarına yönelik saldırıyı genişletmeye devam etme konusundaki ısrarını vurgulayan" Netanyahu'nun, uluslararası barış ve güvenliğe yönelik açık bir tehdit oluşturduğu vurgulandı.
Netanyahu'nun yardımların Gazze'ye girmesine izin verdiği yönündeki iddialarının "açık yalan politikasının devamı" olarak nitelendirildiği açıklamada, "İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki sivillere karşı işlediği aç bırakma suçunun uluslararası raporlarla kanıtlandığı ve belgelendiği" kaydedildi.
Açıklamada, Netanyahu'nun kürsüye çıkmasının hemen ardından dünyanın birçok ülkesinden delegasyonun BM toplantı salonundan çekilmesinden övgüyle söz edildi.
İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamaya göre, Netanyahu, cumartesi akşamı diye planlanan ABD'den dönüşünü bu gece olarak değiştirdi.
Başbakanlık basın ofisi de Beyrut'a hava saldırısını onayladığı anlara dair Netanyahu'nun bir telefon başında fotoğrafını yayımladı.
İsrail basınındaki haberlere göre, Netanyahu'nun İsrail'e ulaştıktan hemen sonra Tel Aviv'deki Savunma Bakanlığı kompleksine giderek "güvenlik istişaresi" toplantıları yapacağı belirtildi.
Aynı şekilde, Savunma Bakanlığı, Bakan Yoav Gallant ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi'nin Tel Aviv'deki Savunma Bakanlığı kompleksinde Beyrut'a düzenlenen hava saldırısını izlediğini bildirdi, buradan bir fotoğraf yayımladı.
Halevi, İsrail'in "savunma ve saldırı için tam hazırlıkta olduğunu" ifade etti.
İsrail devlet televizyonu KAN, "savunma teşkilatı"nın Hizbullah veya Irak, Yemen'den gelecek "güçlü bir karşılığa hazırlandığını" bildirdi.
İsrail kaynakları Beyrut'a yapılan saldırıda hedefin Hizbullah lideri Hasan Nasrallah olduğunu ifade etti.
Hizbullah'tan yapılan açıklamada ise Nasrallah'ın yaşadığı belirtildi.
Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesine düzenlediği hava saldırılarının can kaybına ilişkin bilgi verildi.
İsrail'in savaş uçaklarının Dahiye bölgesini peş peşe bombalamasında ilk belirlemelere göre 2 kişinin öldüğü, 76 kişinin yaralandığı aktarılan açıklamada, yaralılardan 15'inin hastanelere kaldırıldığı, diğerlerinin ise yaralarının hafif olduğu ifade edildi.
Ülkenin resmi haber ajansı NNA'nın haberinde, İsrail savaş uçaklarının, Dahiye bölgesini bombardıman çemberine alarak, Dahiye bölgesindeki Burc el-Baracine ve havalimanı yolundan Hureky Mahallesi'ne kadar birçok binayı bombaladığı aktarılmıştı.
Saldırılar sonucu Dahiye bölgesinde 6 binanın yerle bir olduğu belirtilen haberde, başkent Beyrut'taki hastanelerden vatandaşlara acil kan bağışı çağrılarının yapıldığı vurgulanmıştı.
Times Of Israel’in haberinde, adının açıklanmasını istemeyen bir İsrailli, “Kara harekâtı… Bunu en kısa sürede yapmaya çalışacağız. Buna her gün hazırlandığımızı düşünüyorum ve bu da kesinlikle planlarımız dahilinde.” ifadelerini kullandı.
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, 25 Eylül’de, Lübnan'a kara saldırısında bulunmaya hazırlandıklarını duyurmuştu.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, 10 Eylül’de, ordunun Gazze'deki "hedeflerine ulaşmaya yakın olduğunu" belirterek, odağın Lübnan'a kaymaya başladığı yönündeki açıklamasını yinelemişti.
İSRAİL’İN LÜBNAN’A ŞİDDETLENEN SALDIRILARINDA 773 KİŞİ ÖLDÜ
Hizbullah'la 8 Ekim'den beri kontrollü çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül’de Lübnan'ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
Lübnan makamlarına göre, şiddetlenen hava saldırılarında en az 773 kişi ölürken, bombardıman nedeniyle ülke içerisinde 150 bine yakın kişi yerinden oldu.
Hizbullah ise İsrail ordusu tarafından ülkenin güney ve doğu bölgelerine yönelik devam eden yoğun bombardımana karşı füzeli saldırılarla karşılık veriyor. İsrail tarafında çoğunlukla ordu üslerini hedef alan bu saldırılarda büyük bir hasar açıklanmadı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulundaki konuşmasının hemen ardından Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta çok sayıda patlama sesi duyuldu.
Başkent Beyrut'un güney bölgesinde yaklaşık 10 patlama sesinin ardından dumanlar yükseldi.
Patlamalar, Netanyahu'nun BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmadan sonra gerçekleşti.
Lübnan'ın resmi ajansı NNA'da yer alan haberde, Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesindeki Hureyk Mahallesi'nin bir dizi hava saldırısıyla hedef alındığı belirtildi.
İsrail’in Lübnan’a şiddetlenen saldırılarında 773 kişi öldü
Hizbullah'la 8 Ekim'den beri kontrollü çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül’de Lübnan'ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
Lübnan makamlarına göre, şiddetlenen hava saldırılarında 773 kişi ölürken, bombardıman nedeniyle ülke içerisinde 150 bine yakın kişi yerinden oldu.
Hizbullah ise İsrail ordusu tarafından ülkenin güney ve doğu bölgelerine yönelik devam eden yoğun bombardımana karşı füzeli saldırılarla karşılık veriyor. İsrail tarafında çoğunlukla ordu üslerini hedef alan bu saldırılarda büyük bir hasar açıklanmadı.
Ülkenin güney kesimlerinden başkent Beyrut ve kuzeye göç dalgası devam ederken, Suriye'ye göç edenlerin de olduğu belirtiliyor.
İsrail Savunma Kuvvetleri, Güney Lübnan'daki Hizbullah hedeflerine yönelik yeni bir hava saldırısı düzenlediğini duyurdu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, New York sokaklarındaki çok sayıda protestocunun arasından geçerek geldiği 79. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu görüşmelerinde katılımcılara hitap etti.
Türk heyeti ve birçok delegasyon, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun BM Genel Kurulu hitabını salonu terk ederek protesto etti.
Netanyahu kürsüdeyken salondan bazı seslerin yükseldiği de duyuldu.
Konuşması sırasında İran'ı uyaran Netanyahu, İsrail Başbakanı Netanyahu, BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında Filistin toprağı Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni, "İsrail" olarak gösteren bir harita kullandı.
Netanyahu, bir elinde "Lanet" diğer elinde "Nimet" yazan harita göstererek birinin İran'ın saldırgan tutumu, diğerinin ise İsrail-Arap ilişkilerinin potansiyeli ifadesinde bulundu.
Boş bir salona hitap eden Netanyahu, Hamas'ın teslim olması, rehineleri serbest bırakması ve silahlarını bırakması halinde savaşın şimdi sona erebileceğini aksi takdirde İsrail'in “tam zafere” kadar mücadeleye devam edeceğini ifade etti.
İsrailli bir güvenlik yetkilisi, İsrail'in Lübnan'a yönelik herhangi bir kara harekâtının mümkün olan en kısa sürede gerçekleştirileceğini söyledi.
Hizbullah'a karşı olası bir savaşın Gazze'deki mevcut savaş kadar uzun sürmeyeceğini belirten yetkili, İsrail ordusunun Lübnan'daki hedeflerinin çok daha dar kapsamlı olduğunu ifade etti.
Yetkili, İsrail'in Gazze'deki Hamas'ın askeri ve siyasi rejimini ortadan kaldırmaya yemin ettiğini, ancak Lübnan'daki amacın sadece Hizbullah'ı İsrail sınırından uzaklaştırmak olduğunu belirtti.
Askeri yönergeler doğrultusunda isminin açıklanmaması koşuluyla konuşan yetkili, operasyonel hedefler açısından Lübnan'daki hedeflerinin "Gazze'deki kadar yüksek bir noktada" olmadığını vurguladı.
Yemen'deki İran destekli Husiler, Gazze ve Lübnan'a destek amacıyla İsrail'in Tel Aviv ve Aşkelon şehirlerine balistik füze ve insansız hava aracıyla saldırdıklarını duyurdu.
Husileri askeri sözcüsü Yahya Seri, İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki saldırıları durana kadar operasyonlarının önümüzdeki günlerde de devam edeceğini söyledi.
Televizyonda açıklama yapan Husilerin sözcüsü, “Filistin ve Lübnan'daki kardeşlerimizin kanı için zafer kazanmak amacıyla İsrailli düşmana karşı daha fazla askeri operasyon düzenleyeceğiz” dedi.
İsrail ordusu, siren sesleri ve patlamaların duyulmasının ardından Yemen'den ateşlenen bir füzeyi önlediğini açıkladı.
Hizbullah, Gazze'yi desteklemek amacıyla İsrail'e bir yıldır roket atarken İsrail saldırıları Pazartesi gününden bu yana Lübnan'da 600'den fazla kişinin ölümüne yol açtı.
Lübnan medyası, İsrail saldırısının ardından ülkenin güneyindeki Nebatiye şehrinden dumanların yükseldiğini bildirdi. Beyrut'un yaklaşık 70 km güneyinde yer alan şehir, son günlerde İsrail saldırılarına maruz kaldı.
العدوّ الإسرائيلي يستهدف حي السرايا في النبطية https://t.co/mo6ASjBI0Y #lebanon24 pic.twitter.com/5qidtgeOCX
— Lebanon 24 (@Lebanon24) September 27, 2024
Birleşmiş Milletler'in Lübnan'daki insani yardım koordinatörü İmran Rıza, İsrail'in Lübnan'daki saldırılarını hızlandırmasını "felaket" olarak nitelendirerek ülkenin son yılların en ölümcül dönemini yaşadığı uyarısında bulundu.
“Lübnan'da son dönemde yaşanan tırmanış felaketten başka bir şey değil” diyen Rıza, “Lübnan'da bir neslin en ölümcül dönemine tanık oluyoruz ve pek çok kişi bunun sadece bir başlangıç olmasından korktuğunu ifade ediyor.” dedi.
İsrail Savunma Bakanı, son günlerde roketli saldırıların hedefi olan Safed kentini ziyareti sırasında İsrail'in Hizbullah'a yönelik saldırıların arttıracağını söyledi.
Gallant, “Kuzeydeki şehre güvenliği getirmek ve tahliye edilenleri güvenli bir şekilde evlerine döndürmek için planladığımız bu çabayı artırarak sürdüreceğiz” dedi.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu'nda yapacağı konuşma öncesinde, Gazze'deki saldırılara karşı çıkan protestocular BM Genel Merkezi önünde toplandı.
Kendilerini Filistin topraklarındaki işgal ve savaş karşıtı bir duruş sergileyen Yahudiler olarak tanımlayan kalabalık grup, İsrail'den gelen başbakan Netanyahu'yu protesto etti.
Toplanan gruba hitap eden bir konuşmacı, Gazze'de ateşkes çağrısında bulundu ve Netanyahu'nun İsraillilere yalan söylediği gibi BM konuşmasında dünyaya yalan söyleyeceğini ifade etti.
Konuşmacı, “Çocukları öldürmeyi bırakın, savaşı bitirin, anlaşmayı imzalayın, rehineleri eve getirin. Askeri bir çözüm yok” dedi.
Cumartesi günü daha fazla protesto gösterisinin düzenlenmesinin planlandığı bildiren protestocular, “rehineleri eve getirin” ve “savaşı bitirin” yazılı pankartlar taşıdı.
Protestocular, konuşmacının sözleri arasında Netanyahu'nun adını duyduğunda “utanç, utanç, utanç” sloganları attı.
Protestoyu düzenleyen gruplardan New York Jewish Agenda'nın yönetici direktörü Phylisa Wisdom, "Yas içindeyiz" diyerek Netanyahu'dan Gazze'deki savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya varması ve 7 Ekim'de rehin alınan İsrailli vatandaşların geri getirilmesi çağrısında bulunmak üzere toplandıklarını söyledi.
Suriye devlet medyası SANA, İsrail'in Suriye-Lübnan sınırına hava saldırısı gerçekleştirdiğini ve saldırı sebebiyle 5 Suriye askerinin öldüğünü bildirdi.
Saldırı, İsrail ordusunun “Hizbullah tarafından Suriye'den Lübnan'daki Hizbullah'a silah aktarmak için kullanılan Suriye-Lübnan sınırındaki altyapıyı” vurduğunu açıklamasından bir gün sonra gerçekleşti.
Suriye Savunma Bakanlığı, saldırıya ilişkin “Düşman İsrail, Suriye-Lübnan sınırındaki Kfar Yabus yakınlarındaki askeri mevzilerimizden birine hava saldırısı düzenledi" dedi.
İsrail ordusu, Hizbullah'ın silahlı insansız hava aracı (SİHA) biriminden sorumlu komutanı olduğu ileri sürülen Muhammed Hüseyin Surur'un öldürüldüğünü duyurmasının ardından Hizbullah'ın üst düzey komutanlarından İbrahim Muhammed Kubeysi'nin yardımcısı Abbas İbrahim Şerafeddin'i öldürdüğünü açıkladı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Kanada ziyareti kapsamında Montreal kentinde Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuştu.
İsrail'in Lübnan'a saldırılarını değerlendiren Macron, Gazze'de ve İsrail-Lübnan Mavi Hattı'nda ateşkes sağlanması çağrısında bulundu.
Macron, Gazze'ye insani yardımın ulaştırılması gerektiğini vurgulayarak, "Bu tahammül edilemez durum sona ermeli." dedi.
Trudeau ile birlikte bölgede siyasi bir çözümün kalıcı barışı sağlayabileceği konusunda hemfikir olduklarını dile getiren Macron, "Gazze'deki savaşın devam etmesi, çatışmanın bölgede yayılmasına katkı sağlıyor. Bu son derece endişe verici ve bu durumun ana kurbanı Lübnan." ifadelerini kullandı.
Macron, "Lübnan'da İsrail'in saldırılarında hayatını kaybedenlerin sayısı son derece sarsıcı." diyerek, Fransa'nın bugüne kadar Hizbullah'ın attığı adımları kınadığını kaydetti.
"Fransa, Lübnan'ın yeni bir Gazze olmasına karşı çıkıyor." değerlendirmesini paylaşan Macron, İsrail'in saldırılarını durdurması ve Hizbullah'ın "misilleme mantığından" vazgeçmesi gerektiğini söyledi.
Macron, Lübnan ile İsrail arasındaki sorunun siyasi bir yolla çözülebileceğini belirtti.
İsrail'in saldırılarını yoğunlaştırdığı Lübnan'da 8 Ekim 2023'ten bu yana hayatını kaybedenlerin sayısı bin 540'a yükseldi.
Lübnan hükümetine bağlı Afet Risk Yönetimi Biriminden yapılan açıklamada, İsrail'in dün Lübnan genelinde gerçekleştirdiği saldırılarda 60 kişinin hayatını kaybettiği, 81 kişinin de yaralandığı bildirildi. İsrail'in saldırılarını arttırdığı 23 Eylül Pazartesi gününden bu yana ülkede hayatını kaybedenlerin sayısı 700'ü geçti.
Japonya Hükümeti sözcüsü Yoşimasa Hayaşi, Japonya vatandaşlarını uçuşlar devam ederken Lübnan'ı terk etmeye çağırdı.
Tahliye için askeri uçakların Lübnan'a gönderilmesinin planlandığını bildiren Hayaşi, “Şu anda Lübnan'da yaşayan Japon vatandaşlarının güvenliğini kontrol ediyoruz ve uçak seferleri devam ederken ülkeyi terk etmeleri çağrısında bulunuyoruz” dedi.
İsrail'in kuzeyindeki Tiberya kentinde, roket alarmı sirenleri çaldı.
Sirenlerin çalmasının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Lübnan'dan fırlatılan bir füzenin Celile Denizi'ne düştüğünü açıkladı.
One rocket was launched from Lebanon at the northern city of Tiberias an hour ago, the military says.
— Emanuel (Mannie) Fabian (@manniefabian) September 27, 2024
The rocket landed in the Sea of Galilee, causing no damage or injuries. pic.twitter.com/KBm9zt3xhH
Hizbullah, İsrail'in Hayfa kenti sınırındaki Kiryat Ata'ya, saldırı düzenlediğini açıkladı. Hizbullah, saldırıyı Fadi-1 füzeleri ile gerçekleştirdiğini açıklarken İsrail ordusu Hayfa körfezi üzerinde yaklaşık 10 füzenin fırlatıldığını belirtti.
Fransız haber ajansı AFP muhabiri, İsrail'in kuzeyinden Hayfa kentinde yaşayanların sirenlerin çalmasıyla birlikte sığınaklara koştuğunu bildirdi.
İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyinde yer alan Şebaa Çiftliklilerine yönelik saldırılar düzenledi. Saldırı sonucu bölgeden dumanlar yükseldiği kaydedildi. Saldırıda 9 kişi hayatını kaybederken, bazı ev ve arabaların kullanılamaz hale geldiği görüntülendi.
Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü’nden yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in Cibaliya bölgesinde el-Batş ailesinin evine düzenlediği saldırıda 4 Filistinlinin yaşamını yitirdiği belirtildi.
Açıklamada, söz konusu saldırıda yaşamını yitirenlerin aynı aileden anne, baba ve engelli iki çocukları olduğu vurgulandı.
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, hava saldırısında hedef alınan ev yıkıldı, çevredeki birçok evde büyük hasar meydana gelirken, çok sayıda kişi de yaralandı.
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun yarın BM'de yapacağı konuşmasını Filistin destekçileri ve savaş karşıtları New York'ta protesto etti. Göstericiler ve kolluk kuvvetleri arasında çıkan arbedeler çok sayıda tutuklamaya yol açtı.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, BM Genel Kurulu çerçevesinde Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ile yaptığı görüşmede, Biden yönetiminin İsrail'in Hizbullah'a karşı tırmanışa geçmesinin, tahliye edilen İsraillilerin kuzey sınırındaki evlerine dönme hedefini daha da zorlaştıracağı inancını yineledi.
ABD’nin açıklamasına göre, Blinken ve Dermer, ABD ve Fransa’nın öncülüğünde bir düzineden fazla ülke tarafından desteklenen 21 günlük ateşkes teklifinin önemini ele aldı.
Blinken, Dermer’e “Diplomatik bir çözüm, sınırın her iki tarafındaki sivillerin evlerine dönmelerini sağlayacaktır. Çatışmanın daha da tırmanması bu hedefi daha da zorlaştıracaktır” dedi.
Dışişleri Bakanlığı, Blinken’ın İsrail’in Gazze’ye insani yardım ulaştırılmasını iyileştirmek için atması gereken adımları da ele aldığını, ayrıca ABD'nin İsrail'in güvenliğine olan bağlılığını yinelediğini duyurdu.
Başbakan Benjamin Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada, İsrail’in ABD öncülüğündeki Lübnan’daki ateşkes girişiminin amaçlarını desteklediği belirtildi.
Açıklamaya göre, İsrailli ve Amerikalı ekipler, bu girişimi görüşmek üzere bir araya geldi ve “insanların güvenli bir şekilde evlerine dönmeleri yönündeki ortak hedefimizi nasıl ilerletebiliriz?” sorusunu ele aldı. Görüşmelere önümüzdeki günlerde devam edileceği ifade edildi.
Netanyahu’nun baş danışmanlarından Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer, ABD’nin özel temsilcisi Amos Hochstein ve ABD Ulusal Güvenlik Konseyi’nin Ortadoğu danışmanı Brett McGurk ile bir araya geldi. Başbakanlık Ofisi, ABD ve Fransa'nın, İsrail’in 21 günlük ateşkes önerisini destekleyeceğine dair açıklamalarının ardından yeni bir “açıklama” yayınladı.
Açıklamada, “ABD öncülüğündeki ateşkes girişimiyle ilgili birçok yanlış haber nedeniyle, birkaç noktayı açıklığa kavuşturmak önemlidir” denildi. Ayrıca, “Bu haftanın başlarında ABD, diğer uluslararası ve bölgesel ortaklarla birlikte Lübnan’da bir ateşkes önerisi sunma niyetini İsrail ile paylaştı” ifadeleri kullanıldı.
Başbakanlık, “İsrail, kuzey sınırımızdaki insanların güvenli ve emniyetli bir şekilde evlerine dönmelerini sağlamaya yönelik ABD öncülüğündeki girişimin amaçlarını desteklemektedir” diyerek, ABD’nin çabalarını takdirle karşıladıklarını vurguladı.
Beyaz Saray, İsrail ile Hizbullah arasında önerilen 21 günlük ateşkes girişimini duyurduğunda Başbakan Benjamin Netanyahu ile önceden koordine edildiğini vurguladı.
Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, gazetecilere yaptığı brifingde, “Açıklamanın hazırlanması ve sunulması sırasında İsraillilerin tam olarak bilgilendirildiğine ve içindeki her kelimeden tamamen haberdar olduğuna inanmak için her türlü nedenimiz vardı. Ciddiyetle karşılanacağına inanmasaydık bunu yapmazdık,” dedi.
Kirby, “Başbakan Netanyahu'nun yorumlarını gördük. Biz, hala topyekûn bir savaşın insanların evlerine geri dönmesinin en iyi yolu olmadığına inanıyoruz. Başbakan Netanyahu adına konuşamam. Söylediklerinin nedenini veya düşüncelerinin siyasi mi, operasyonel mi yoksa başka bir şey mi olduğunu yanıtlayamam. Bunlar kendisine sorulması gereken sorular” ifadelerini kullandı.
Netanyahu, New York'a indiğinde gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail'in Hizbullah'ı “tam güçle” vurmaya devam edeceğini ve hedeflerine ulaşana kadar durmayacağını ifade ederek ateşkes fikrini reddetmişti.