Güncelleme Tarihi:
İsrail - Hamas savaşında yaşanan son dakika gelişmeleri...
İsrail ve Filistin arasındaki çatışmalarda insani ara devam ederken, Hamas Siyasi Büro üyesi Usame Hamdan Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta çatışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Hamdan, ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarını sona erdirmesine yönelik baskı yapmasını beklediğini aktararak, "Başkan Biden, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısına son verme olanağına sahip. Bunu yapabilecek güce sahip ve ateşkesin uzatılmasından bahsetmek çözüm değil. Çözüm, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısına son vermek ve İsrail'i Filistin halkıyla ilgili uluslararası kararları uygulamaya zorlamak" dedi.
ABD Başkanı Joe Biden, İsrail ve Filistin arasında iki devletli çözüm vurgusu yaptı.
Biden sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “İki devletli çözüm, hem İsrail hem de Filistin halkının uzun vadeli güvenliğini garanti etmenin tek yoludur. İsraillilerin ve Filistinlilerin eşit ölçüde özgürlük ve onur içinde yaşayabilmelerini sağlamak için bu hedef doğrultusunda çalışmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
İsrail ve Filistin arasında 24 Kasım’da varılan esir takası anlaşması kapsamında dün serbest bırakılan İsrail hapishanelerindeki en yaşlı kadın mahkum Maysoon Al-Jabali ile çocuk mahkum İbrahim Taamra, hapishanede yaşadıklarını anlattı. Al-Jabali yaptığı açıklamada, 29 Haziran 2015’te tutuklandığını ifade ederek, esir takası anlaşması ile serbest bırakıldığını belirtti. Kadın mahkumların 7 Ekim’den önce durumlarının bir nebze de olsa iyi olduğunu ancak bunun 7 Ekim’den sonra daha da kötüye gittiğini ifade eden Al-Jabali, kadın mahkumların mahremiyetlerinin hiçe sayıldığını ifade ederek, gardiyanların kadınların tuvaletleri sadece belirli saatlerde kullanmasına izin verdiğini belirtti.
“ÇATIŞMALAR İLE İLGİLİ GELİŞMELERİ YENİ MAHKUMLARDAN ÖĞRENİYORDUK”
Gardiyanların kadın mahkumların üzerine gaz sıktığını ve taciz ettiğini aktaran Al-Jabali, koğuşların aşırı soğuk olduğunu aktararak, mahkumların su bile almasının engellediğini açıkladı. Hastalanan mahkumların doktora götürülmediğini ifade eden Al-Jabali, hayatını kaybeden Filistinlilerin içeride büyük üzüntüye neden olduğunu belirterek, çatışmalar ile ilgili gelişmeleri yeni mahkumlardan öğrendiklerini aktardı.
“BİRBİRİMİZİN AZMİNİ ARTIRMAK VE ACILARIMIZI HAFİFLETMEK İÇİN BİRBİRİMİZİ TESELLİ ETMEYE ÇALIŞTIK”
Filistin halkının topraklarını özgürleştirmek istediğini vurgulayan Al-Jabali, özgürlüğün bedelinin çok yüksek olduğunu belirterek, İsrail işgaline karşı direnişin devam etmesi gerektiğini aktardı. Al-Jabali, Gazze Şeridi’nde İsrailli esirler olduğunu öğrendiklerinde özgürlüğe dair bir umutlarının yeşerdiğini belirterek, “Birbirimizin azmini artırmak ve acılarımızı hafifletmek için birbirimizi teselli etmeye çalıştık” dedi.
“GAZZE, FİLİSTİN'İN KURTULUŞU İÇİN BÜYÜK BİR FATURA ÖDEDİ”
Hiçbir tutsağın anlaşmaların dışında bırakılmayacağına inandıklarını aktaran Al-Jabali, Hamas’ın tüm kadın tutsakları serbest bırakılmasını sağlayacağına güvendiğini açıkladı. Gazze halkının büyük acılar çektiğini ifade eden Al-Jabali, Gazze'nin Filistin'in kurtuluşu için büyük bir fatura ödediğini, Batı Şeria'nın da işgalden ve yerleşimcilerden acı çektiğini, herkesin direnmeye devam etmesi gerektiğini ve kurtuluşun yakın olduğunu aktardı.
“GAZZE HALKIYLA GURUR DUYUYORUZ”
İşgal altında kaldıkları sürece direnmeye devam edeceklerini vurgulayan Al-Jabali, “Gazze halkıyla gurur duyuyoruz ve kadın tutsakların özgürlüğü için sevinen kurbanların ailelerini gördüğümüzde moralimiz daha da yükseliyor. Biz tek bir halkız. İsrail işgali sona erecek, Mescid-i Aksa'da namaz kılacağız ve Filistin'e döneceğiz” dedi.
Al-Jabali, Batı Şeria'daki Beytüllahim yakınlarında İsrail kontrol noktasına düzenlenen bıçaklı saldırı nedeniyle tutuklanmış ve 15 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
“İSRAİLLİ GARDİYANLARIN SÜREKLİ SALDIRILARINA MARUZ KALIYORDUK”
Serbest bırakılan Filistinli çocuk İbrahim Taamra ise, İsrail hapishanelerindeki çocuk mahkumların koşullarının çok zor olduğunu ve İsrailli gardiyanların sürekli saldırılarına maruz kaldıklarını söyledi. İsrail askerlerine taş atmaktan 3 yıl hapis cezasına çarptırıldığını ifade eden Taamra, mahkumların serbest bırakılması için gösterdiği çabalardan dolayı Hamas’a teşekkür etti.
İsrail askerleri, rehine takası sırasında Ofer hapishanesinin bulunduğu bölgede basın mensuplarına yaptığı gazlı müdahalede bir gazeteci yaralandı.
CNN TÜRK Muhabiri Serdar Er, saldırı anında yaşadıklarını anlattı.
Er yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: Her şey o vakte kadar normaldi. Hiçbir müdahale söz konusu değildi. Saldırıda önce gaz fişekleri kullanıldı ondan sonra plastik mermiler kullanıldı. Bir Filistinli yaralandı. Biz ilk etapta basın mensubu zannetmiştik. Basın mensuplarına da aynı saldırı yapıldı. Plastik merminin camı kırdığını gözlemledik. O bölgeden uzaklaşmaya çalıştık. Havadan dronelar ile görüntü alıyordu İsrail güvenlik güçleri. Bizlerin bulunduğu alana hiçbir sivil yokken bir silahlı müdahale gerçekleşti. Kendi aracımızın ne durumda olduğunu bilmiyoruz. Arada kaldı aracımız. Bizim aracımız hala yok. Kendi aracımız İsrail güçlerinin saldırdığı noktada kaldı. Bir kargaşa vardı. Şu an yoldayız. Sağlık durumumuz iyi.
Hamas’ın İsrail ile varılan anlaşmada insani aranın 3’üncü gününde serbest bıraktığı 17 esirin arasında ilk kez ABD’li bir esir yer aldı. ABD Başkanı Joe Biden yaptığı açıklamada, serbest bırakılan esirin ABD-İsrail vatandaşı 4 yaşındaki Abigail Edan adlı kız çocuğu olduğunu aktardı. Biden, yönetiminin amacının Gazze Şeridi’nde çatışmalara verilen arayı esirlerin güvenli bir şekilde serbest bırakılması ve bölgedeki sivillere kritik yardımların ulaştırılması için uzatmak olduğunu belirtti. İnsani aranın tam olarak uygulanması için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile temas halinde olmaya devam edeceklerini aktaran Biden, “Haftalardır çatışmalara ara verilmesini iki amaç için savunuyorum. Gazze'deki sivillere ulaşan yardımı arttırmak ve rehinelerin serbest bırakılmasını kolaylaştırmak” ifadelerini kullandı. Biden, daha çok ABD’li rehinenin serbest bırakılmasını beklediğini açıkladı.
İsrail ve Filistin arasında varılan 4 günlük insani aranın uzatılmasını sağlamak üzere çalıştıklarını aktaran Biden, "Amacımız bu arayı yarından sonra da devam ettirmek" dedi.
İsrail ile Hamas arasında 24 Kasım günü saat 07.00’de başlayan insani arada şu ana kadar Hamas tarafından 40 İsrailli ile 18 yabancı uyruklu ve çifte vatandaş esir, İsrail tarafından ise 78 Filistinli tutuklu serbest bırakıldı.
Gazze Şeridi’nde verilen 4 günlük insani aranın 3’ncü gününde İsrail ve Filistin arasındaki 3’üncü esir takası tamamlandı. İsrail, Hamas’ın 14 İsrailli ve 3 yabancı uyruklu esiri bırakmasının ardından 39 Filistinli mahkumu serbest bıraktı. Hamas, insani ara kapsamında 13 İsrailli, 3 Taylandlı ve 1 Rus esirin serbest bırakılarak Kızılhaç’a teslim edildiğini aktarmıştı. Rus esirin Rusya-İsrail vatandaşı olduğu ifade edilmişti. İsrail ile Hamas arasında 24 Kasım günü saat 07.00’de başlayan insani arada şu ana kadar Hamas tarafından 40 İsrailli ile 18 yabancı uyruklu ve çifte vatandaş, İsrail tarafından ise 117 Filistinli tutuklu serbest bırakıldı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki İsrail birliklerini ziyaret etti. Kask ve çelik yelek giyen Netanyahu ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, "Rehinelerimizi geri getirmek için her türlü çabayı gösteriyoruz ve sonunda hepsini geri getireceğiz" dedi.
İsrail askerleri tarafından ortaya çıkarılan Hamas tünellerinden birini gezen Netanyahu’ya çok sayıda üst düzey askeri ve siyasi yetkili eşlik etti.
İsrail ile anlaşma kapsamında verilen 4 günlük insani aranın 3’ncü gününde Hamas, Gazze Şeridi’nde üçüncü esir grubunu serbest bıraktı. Hamas tarafından yapılan açıklamada, insani ara kapsamında 13 İsrailli, 3 Taylandlı ve 1 Rus esirin serbest bırakılarak Kızılhaç’a teslim edildiği aktarıldı.
Esirlerin serbest bırakıldığı İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından da doğrulanarak, "Kızılhaç'tan alınan bilgiye göre 14 İsrailli ve 3 yabancı uyruklu esirin Kızılhaç'a nakledildiği belirtildi" ifadeleri kullanıldı. Serbest bırakılan Rus'un Rusya-İsrail çifte vatandaşı olduğu belirtildi.
İlerleyen saatlerde İsrail’in 39 Filistinli mahkumu serbest bırakması bekleniyor. İsrail ile Hamas arasında 24 Kasım günü saat 07.00’de başlayan insani arada şu ana kadar Hamas tarafından 40 İsrailli ile 18 yabancı uyruklu ve çifte vatandaş, İsrail tarafından ise 78 Filistinli tutuklu serbest bırakıldı.
Katar, bugün İsrail hapishanelerinden 39 Filistinlinin serbest bırakılacağını duyurdu.
İsrail, rehine takası sırasında Ofer hapishanesinin bulunduğu bölgede basın mensuplarına yaptığı gazlı müdahalede bir gazeteci yaralandı.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından yapılan açıklamada, Hamas tarafından serbest bırakılan 14 İsrailli ve 3 yabancı uyruklu esirin Kızılhaç tarafından teslim alındığı bildirildi.
BM kuruluşu OCHA, savaştan önce Gazze'nin kuzeyinde faaliyet gösteren 24 hastaneden yalnızca dördünün hala faaliyette olduğunu ve yeni hastaları kabul ettiğini açıkladı. Güneydeki 11 tıbbi tesisten ise sekizinin şu anda çalışır durumda olduğu belirtildi.
Mısır, Pazar günü serbest bırakılması planlanan 13 İsrailli ve 39 Filistinlinin listesinin kendisine ulaştığını açıkladı. Mısır Devlet Bilgi Servisi (SIS) başkanı Diaa Rashwan yaptığı açıklamada, bunun dört günlük ateşkes anlaşmasının üçüncü partisi olacağını söyledi.
Üst düzey Hamas yetkilisi Mahmud Mardawi Katar'daki bir haber kanalına yaptığı açıklamada 'İsrail, Filistinli tutukluların serbest bırakılmasında kıdem ilkesine uymadığı takdirde daha fazla İsrailli rehineyi serbest bırakmayacağız' dedi. İsrail merkezli Jerusalem Post gazetesi bu gelişmeyi 'Hamas, Filistinli tutuklular nedeniyle daha fazla rehinenin serbest bırakılmasını durdurma tehdidinde bulundu' başlığı ile okurlarına duyurdu. Bir Kızılhaç yetkilisi İngiliz Sky televizyonuna geçtiğimiz saatlerde yaptığı açıklamada rehine takasının gerçekleşeceğinin garanti olmadığını belirtmişti. Kurum ilerleyen saatlerde bu açıklamayı geri çekmiş ve hazırlıkların devam ettiğini duyurmuştu
Filistin Kızılayı, Gazze'nin merkezindeki Maghazi mülteci kampında İsrail güçleri tarafından hedef alınan Filistinli bir çiftçinin öldüğünü ve bir başkasının da yaralandığını duyurdu.
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları, kuzey Gazze'den sorumlu kıdemli komutan Ahmed el Gandur'un savaşta hayatını kaybettiğini açıkladı.
İsrail askerleri, 4 günlük insani ara kapsamında gece saatlerinde serbest bıraktığı Filistinli mahkum Israa Al-Jaabis’in Kudüs'teki evine baskın düzenledi. Geniş bir ekiple eve baskın düzenleyen İsrail güçleri, o sırada evin dışında bekleyen gazetecilere ve Jaabis’in yakınlarına saldırarak evden uzaklaştırmaya çalıştı.
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, askerlere gönderdiği bir mektupta, Gazze Şeridi'nde ateşkes sona erdiğinde ordunun Hamas'la mücadeleye “kararlılıkla” döneceğini söyledi. Çatışmadaki bu duraklama sırasında ilk rehine grubunun serbest bırakılması için gerekli koşulları oluşturduklarını yazan Halevi mektubunda şu ifadelere yer verdi;
'Çerçeve tamamlandığında rehinelerin serbest bırakılması ve Hamas'ın tamamen dağıtılması için kararlılıkla operasyonlarımıza geri döneceğiz. Bana şunu söylediğinizi duydum: 'Rehineleri geri verene kadar savaşmak istiyoruz.' Biz de tam olarak bunu yapıyoruz.'
Halevi'nin bu sözleri İsrail kamuoyunda 'Gazze emri' olarak nitelendirildi ve IDF'nin geçici ateşkesten sonra savaşa devam edeceği vurgulandı.
İsrail Başbakanı Netanyahu, Mossad'a Hamas liderlerini her yerde öldürme talimatı verdiğini açıklamıştı. Ancak Fransız Le Figaro gazetesinde yer alan haber Netanyahu'nun bu sözlerinin tam anlamıyla gerçeği yansıtmadığını ortaya çıkardı. Haberde 'Netanyahu İsrail'in Katar'da yaşayan Hamas liderlerine karşı hareket etmeyeceği konusunda Katar'a söz verdi' denildi. Haber İsrail gündemine birinci sıradan giriş yaptı. İsrail merkezli Jerusalem Post gazetesi bu gelişmeyi 'Netanyahu'dan Katar'a: İsrail, ülkedeki Hamas liderlerine suikast düzenlemeyecek' başlığı ile okurlarına sundu.
Bazı eski Fransız büyükelçileri Gazze'deki savaşa siyasi çözüm çağrısında bulundu ve İsrail'in Hamas'ı ortadan kaldırma hedefini 'yanıltıcı' olarak nitelendirdi.
Le Monde'da yayınlanan bir köşe yazısında 18 eski büyükelçi, İsrail'in Gazze'de 'nafile olduğu kadar acımasız ve giderek daha tartışmalı' bir topyekûn savaş stratejisine giriştiğini söyledi.
Yazıda 'Hamas'ın ortadan kaldırılması' gerçekçi bir hedeften ziyade bir slogandır' denildi.
Geçici ateşkes devam ederken İsrail merkezli Jerusalem Post gazetesinden çok konuşulacak bir iddia geldi. Gazete 'Kuzey Kore'nin kanlı parmak izleri 7 Ekim'in üzerinde' başlıklı bir analiz yayınladı.
Michael Freund imzalı yazıda 'Kuzey Kore, İsrail'in düşmanı olmaktan başka bir şey olmadığını gösterdi. İran ve Suriye ile yakın bağları var ve Hamas ile Hizbullah'ı destekliyor' denildi.
Freund, Kuzey Kore yapımı silahların Hamas tarafından kullanıldığını savundu. Yazının devamında şu ifadelere yer verildi;
'Kim Jong Un tombul ve çocuksu olabilir ama aynı zamanda tehlikelidir. Bu nedenle İsrail'in Kuzey Kore'ye karşı daha güçlü bir duruş sergilemesi ve Pyongyang'ın Orta Doğu'daki haylazlığını kontrol altına almada önemli bir ortak olarak hizmet edebilecek Güney Kore ile ilişkilerini güçlendirmeye devam etmesi çok önemli. Basitçe söylemek gerekirse, Kuzey Kore'nin ellerinde Yahudi kanı var. Bu cezasız kalmamalı'
Makaleyi kaleme alan Freund Netanyahu'nun ilk görev döneminde iletişim direktör yardımcısı olarak görev yapmıştı.
Hamas, Pazar günü Filistinli mahkumların karşılığında üçüncü bir İsrailli esir grubunu serbest bırakacak. Cumartesi günü 13 İsrailli ve 4 Taylandlı esir serbest bırakıldı. İsrail ise 39 Filistinli mahkumu serbest bıraktı.
İsrailliler, Başbakan Netanyahu'nun Batı Kudüs'teki ikametgahı önünde pankartlar taşıyarak ve ona karşı sloganlar atarak bir gösteri düzenledi. Göstericiler Netanyahu'nun istifasını istedi.
İsrail ile Hamas arasındaki anlaşma kapsamında 2’nci esir takası yapıldı. Hamas 13 İsrailli ve 4 Taylandlı rehineyi, İsrail ise 39 Filistinli mahkumu serbest bıraktı. Hamas o anlara ait görüntüler yayınladı.
Hamas, "Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çabalarına yanıt olarak Gazze'deki Taylandlı esirler serbest bırakıldı" açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın MiT’e talimatı sonrası yapılan görüşmelerin ardından Taylandlı esirler serbest bırakıldı.