Güncelleme Tarihi:
İsrail - Hamas savaşında yaşanan son dakika gelişmeleri...
Mısırlı hukuk danışmanı Jasmine Moussa Uluslararası Adalet Divanı’nda yaptığı konuşmada, Filistin'in modern tarihin en uzun süreli işgaline maruz kaldığını belirterek, "Tarih bizi bugünkü tepkimize göre yargılayacak" dedi.
Mahkemeye, İsrail'in tazminat ödemesi, işgale ve yerleşimler de dahil olmak üzere hukuka aykırı uygulamalarına derhal son vermesi gerektiğine yönelik karar alması için çağrıda bulunan Moussa, "Adalet ve hukukun üstünlüğü olmadan Orta Doğu'da refah, güvenlik, istikrar ve barış sağlanamaz" dedi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), dün Cezayir tarafından sunulan ‘Gazze’de acil insani bir ateşkesin yanı sıra tüm rehinelerin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması’ kararını oylanmış ve 13 ülke karara destek verirken ABD, karşıt oy kullanarak kararı veto eden tek ülke olmuştu. Çin BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun, ABD’nin vetosuna tepki vererek şu açıklamayı yaptı;
“Bugünkü oylamanın sonucu açıkça göstermektedir ki Gazze'deki savaşı durduracak bir ateşkes konusunda Güvenlik Konseyi'nde ezici bir görüş birliği bulunmaması söz konusu değil, aksine ABD'nin vetosu Konsey'in görüş birliğini engellemektedir.ABD vetosu yanlış bir mesaj göndererek Gazze'deki durumu daha tehlikeli bir hale getiriyor.”
‘KATLİAMA YEŞİL IŞIK’
Daimi Temsilci Zhang Jun, veto sonrasında ‘duydukları güçlü hayal kırıklığını’ ifade ettiği BMGK’daki konuşmasında “Konsey'in ateşkes kararı veto edilirken, Gazze'deki masum siviller çatışmalarda ölüyor ve ölümün kıyısında mücadele ediyor. ABD, Konsey kararının devam eden diplomatik çabaları engelleyeceğini iddia etmiştir. Böyle bir iddia kesinlikle savunulamaz. Sahadaki durum göz önüne alındığında, acil bir ateşkesten pasif bir şekilde kaçınmaya devam etmek, katliamın devam etmesine yeşil ışık yakmaktan başka bir şey değildir” dedi.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları 138 gündür devam ederken, can kaybı giderek artıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail'in saldırıları sonucu son 24 saatte gerçekleştirilen 11 saldırıda 118 kişinin hayatını kaybettiği, 163 kişinin de yaralandığı bildirildi. İsrail'in saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 29 bin 313'e, yaralı sayısının ise 69 bin 333'e yükseldiği aktarıldı.
Fransa Savunma Bakanlığı, Fransız donanmasına ait savaş gemilerinin Aden Körfezi ve Kızıldeniz’in güneyinde çok sayıda Husi İHA’sı tespit ettiklerini, bu İHA’lardan ikisinin imha edildiğini duyurdu.
İsrail askerlerinin Han Yunus'ta Sınır Tanımayan Doktorlar personeli ile ailelerinin kaldığı sığınağı bombalaması sonucu 2 kişi hayatını kaybetti, 6 kişi de yaralandı. BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin işgal altındaki Filistin topraklarındaki kıdemli insani işler görevlisi Jonathan Whittall, İsrail askerlerinin kışlaya çevirdiği Nasser Hastanesi'nin "iyileşme yeri değil, ölüm yeri" haline geldiğini ifade etti.
Suriye medyası, İsrail'in başkent Şam'a hava saldırısı düzenlediği iddiasını aktarıyor. Devlet tarafından işletilen SANA haber ajansı, İsrail'in Kafar Sousah banliyösünü hedef aldığını iddia ediyor.
Netanyahu hükümetinin Ramazan ayı boyunca ibadet edenlerin Mescid-i Aksa'ya girişine kısıtlama getirme planına tepkiler devam ederken İsrail basınından da Netanyahu'ya sert bir eleştiri geldi. 'İsrail'in gelmiş geçmiş en kötü hükümeti ülkenin yanmasına izin vermek istiyor' manşetini atan Haaretz 'bu korkunç hükümetin, Gazze Şeridi saldırılarının başlangıcından bu yana aldığı en tehlikeli karar' değerlendirmesinde bulundu. Aynı yazıda 'İsrail'in uçuruma doğru gittiği' uyarısına bulunuldu.
Hamas siyasi büro üyesi Hussam Badran, Suudi Al Arabiya kanalına yaptığı açıklamada, liderliğin Sinwar ile tam koordinasyon içinde olduğunu söyledi. Badran 'Yurtdışındaki Hamas liderlerinin söylediği her şey Sinwar ile koordineli olarak yapılıyor' dedi.
Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inácio Lula da Silva, İsrail hükümetini Gazze’de soykırım yapmakla suçladı ve askeri eylemleri Holokost ile kıyaslamış ve 'Gazze Şeridi’nde olanlar bir savaş değil. Bu bir soykırım. Bu askerler ile askerler arasında bir savaş değil. Bu hayli yüksek eğitimli bir ordu ile kadınlar ve çocuklar arasında bir savaş' demişti.
İsrail'de 'istenmeyen kişi' ilan edilen Lula'ya Kolombiya ve Bolivya'daki mevkidaşlarından destek geldi. Kolombiya Cumhurbaşkanı 'Gazze'de soykırım var ve binlerce çocuk, kadın ve yaşlı sivil korkakça katlediliyor. Lula yalnızca doğruyu söyledi ve gerçek savunulmalı, yoksa barbarlık bizi yok edecek' dedi.
Bolivya Cumhurbaşkanı ise Lula ile dayanışma içinde olacağının altını çizdi ve 'Tarih bu barbarlığa kayıtsız kalanları affetmeyecektir' dedi.
Çin'in Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Zhang Jun yaptığı açıklamada, ABD'nin Gazze Şeridi'nde ateşkes çağrısı yapan bir karara karşı çıkmasının İsrail'e öldürme izni vermekle eşdeğer olduğunu söyledi.
Jun, 'ABD vetosu yanlış bir mesaj göndererek Gazze'deki durumu daha tehlikeli bir duruma sürüklemektedir' dedi ve Gazze'de ateşkese itirazın 'katliamların devamına yeşil ışık yakmaktan farklı bir şey olmadığını' belirtti.
ABD yönetimi, İsrail'in saldırılarının devam ettiği Gazze'de kalıcı ateşkesi konuşmak için henüz doğru zaman olmadığını savundu.
Davacıların avukatları, Londra Yüksek Mahkemesi'nin İngiltere'nin İsrail'e silah ihracatını askıya alması yönündeki dilekçeyi reddettiğini söyledi. Yasal savunuculuk gruplarından oluşan bir koalisyon, Ocak ayında Yüksek Mahkeme'den, Birleşik Krallık hükümetinin İsrail'e askeri parça ve silah satmaya devam etme kararının adli incelemesini hızlandırmasını istemişti.
The Wall Street Journal'ın haberine göre IDF, Hamas'a karşı savaşın sonunda Filistin bölgesi üzerindeki güvenlik kontrolünü sürdürme planının bir parçası olarak Gazze'nin merkezinde yeni bir yol inşa ediyor.
Üst düzey bir ABD'li yetkili The Times of Israel'e, İsrail'in Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde planladığı büyük askeri operasyonunu Ramazan'dan önce başlatmasının pek olası olmadığını söyledi.
Katar ve Fransa, geçen ay İsrail ve Hamas'la, terör örgütünün Gazze'de tuttuğu rehinelere acil ilaç teslimatı konusunda bir anlaşmaya varmıştı. Katar dışişleri bakanlığı sözcüsü yaptığı açıklamada, Hamas'ın, Katar'ın aracılık ettiği bir anlaşma kapsamında ilaç sevkiyatını aldığını doğruladığını ve malzemeleri Gazze'de tutulan rehinelere teslim etmeye başladığını söyledi.