Güncelleme Tarihi:
Bugün Güney Afrika Cumhuriyeti üst düzey yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’nde sürdürdüğü eylemler nedeniyle Uluslararası Adalet Divanı’na (UAD) başvurulduğu ve İsrail’e karşı dava açıldığı duyuruldu.
UAD’ye yapılan başvuruda, “İsrail’in söz konusu eylemleri Filistinli ulusal, ırksal ve etnik grubun önemli bir bölümünün yok edilmesini amaçladığı için soykırım niteliğindedir. Eylemlerin arasında Gazze Şeridi’ndeki Filistinlileri öldürmek, onlara ciddi zarar vermek ve fiziksel yıkımlarına yol açacak şekilde hesaplanmış yaşam şartlarına maruz bırakmak yer almaktadır” ifadeleri kullanıldı.
Yapılan eylemlerin Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiği belirtilen başvuruda, duruşmanın hızlandırılması çağrısı yapılırken, mahkemenin öncelikle “İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Filistinlileri öldürmeye, onlara ciddi zihinsel ve fiziksel zarar vermeye son vermesini emretmesi” gerektiği kaydedildi.
Güney Afrika ve İsrail’in bağlı olduğu ülkeler arasındaki anlaşmazlıkları karara bağlayan Uluslararası Adalet Divanı (UAD), BM sivil mahkemesidir. Güney Afrika ve İsrail UAD’ye bağlı ülkeler arasında yer alıyor.
Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in son 24 saatte gerçekleştirdiği saldırılarda 187 kişinin hayatını kaybettiği, 312 kişinin yaralandığı belirtildi. Saldırıların başladığı 7 Ekim'den bu yana hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının 21 bin 807’ye, yaralı sayısının ise 55 bin 915’e yükseldiği kaydedildi.
Fransız Le Figaro gazetesi Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırı öncesi yaptığı hazırlıkları okucuları ile paylaştı.Gazetenin ulaştığı kaynaklara göre Hamas operasyon hazırlıklarını büyük bir gizlilik içinde yürüttü. Hizbullah lideri Hasan Nasrullah'a bile saldırıdan sadece bir kaç dakika önce haber verildi.
Hamas'ın 7 Ekim planını bir avuç üst düzey isim dışında kimsenin bilmediğini belirten Le Figaro, Hamas lideri Sinwar'ın kartlarını göğsüne çok yakın tuttuğunu, planlarını Hamas'ın ağır isimlerinden bile sakladığını yazdı. Örneğin Hamas'ın Lübnan'daki temsilcisi Usame Hamdan saldırıyı medyadan öğrendi.
Gazetenin haberinde ayrıca İsrail'e benzer bir saldırı planlayan Hizbullah'ın bu durumdan memnun olmadığı öne sürüldü ve Hamas'ın Hizbullah'tan daha güçlü bir destek beklediği ancak bunu bulamadığı iddia edildi.
Üyelerine aylar boyunca gizli eğitim veren Hamas'ın İsrail’i yanıltmak için üst düzey komutanların değiştirdiğini duyurduğunu ancak bu komutanların görevlerine devam ettiğini yazan Le Figoro'ya konuşan Ürdünlü bir kaynak Kassam Tugayları'nın başında olduğu bilinen Muhammed Deif'in de artık aktif görevde olmadığını silahlı kanadının gerçek liderinin aslında Yahya Sinwar'ın küçük kardeşi Muhammed Sinwar olduğunu öne sürdü.
Gazze metrosunun mimarı olarak bilinen 'misafir' kod adlı Muhammed Deif İsrail'in en az yedi suikast girişimine maruz kaldı.İngiliz Telegraph gazetesine konuşan bir kaynak da Deif'in bir gözünü ve muhtemelen bazı uzuvlarını kaybettiğini öne sürerek, "Deif ölmedi, bastonla yürüyor ama kafası hala çalışıyor. Hala saygı duyulan bir isim, askeri kanattaki problemleri çözüyor ama askeri kanadın başındaki asıl isim Yahya Sinwar'ın kardeşi Muhammed'dir."demişti.
Times of Israel gazetesi de Muhammed Sinwar'ın Gazze'nin en çok aranan isimlerinden biri olduğunu, İsrail'in onun için Deif'in başına koyduğu ödülün üç katını sunduğunu yazdı.
İsrail güçleri Mescid-i Aksa'daki 12. Cuma'da yine gaz fişekleri ile müdahalede bulundu. Bölgeden yayın yapan CNN Türk muhabiri Çağdaş Evren Şenlik, İsrail polislerinin yaklaşık 100 kişilik Filistinli bir gruba müdahale bulunduğunu ve biber gazlarının peş peşe ateşlendiğini anlattı.
Filistinli yerel kaynaklara göre İsrail ordusu Gazze'nin merkezindeki Nuseyrat Mülteci Kampı ile Maghazi Mülteci Kampı’na saldırı gerçekleştirdi. Saldırılarda 35 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.
Pakistan Başbakanı Anwaarul Hak Kakar televizyonda yaptığı konuşmada, 7 Ekim'den bu yana İsrail'in ağır bombardımanına maruz kalan Filistinlilerle dayanışma göstergesi olarak tüm yılbaşı kutlamalarının yasaklanması yönünde karar alındığını açıkladı.
Başbakan Kakar, savaşın felakete yol açtığını belirterek, "Tüm Pakistan halkı ve Müslüman dünyası, Gazze ve Batı Şeria'da silahsız Filistinlilere yönelik soykırımdan, özellikle de çocukların katledilmesinden derin üzüntü duyuyor. Filistin'deki son derece endişe verici durum göz önüne alındığında ve Filistinli kardeşlerimizle dayanışmayı ifade etmek amacıyla yeni yıl kutlamalarıyla ilgili her türlü etkinliğin yasaklanmasına karar verildi. Tüm Pakistanlılara sesleniyorum, ezilen Filistinlilerle dayanışma gösterin" ifadelerini kullandı.
İsrail’in havadan, karadan ve denizden abluka alarak Gazze Şeridi’ne gerçekleştirdiği saldırılara dünya kamuoyunun tepkisi sürüyor.
ABD’nin New York kentinde yüzlerce kişi, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik devam eden ağır bombardımanına tepki göstermek için sokaklara döküldü.
Manhattan bölgesindeki Bryant Parkı'nda toplanan göstericiler, ellerinde İsrail’in saldırılarında ölen Gazzeli çocukları temsil eden kefene sarılı maketlerle ünlü Times Meydanı'na doğru yürüdü.
Gazze’de derhal ateşkes ilan edilmesi çağrısında bulunan göstericiler, kefene sarılı 500 bebek maketini caddeye bıraktı.
Bir Hamas yetkilisi, Hamas heyetinin bugün Mısır'ın Gazze'deki savaşı sona erdirecek ateşkes planını incelemek üzere Kahire'ye geleceğini duyurdu.
Hamas'a yakın kaynaklar, Kahire'nin üç aşamalı planının yenilenebilir ateşkes, İsrail'deki Filistinli mahkumlar karşılığında Hamas tarafından tutulan rehinelerin kademeli olarak serbest bırakılmasını öngördüğünü söylüyor.
İsrail dün akşam Refah kentinde bir binayı vurdu ve ilk belirlemelere göre 20 kişi hayatını kaybetti. Binada, İsrail saldırılarından kaçan yerinden edilmiş Filistinlilerin yaşadığı aktarıldı. Bu sabah olay yerinden gelen görüntülerde kurtarma ekiplerinin çıplak ellerle enkazı kazdığı bölgede büyük hasar oluştuğu görüldü.
Gazze Sağlık Bakanlığı, 20 ağır hasta hastanın tedavi için Mısır'a gitmesine izin verildiğini açıkladı. Duyuruda, hastaların bu sabah Refah Kapısı'ndan geçeceği belirtildi. Açıklanan listede kafa travması geçiren bir aylık bir kız çocuğu da var.
İsmi açıklanmayan bir askeri yetkili, İsrail'in kamu yayıncısı Kan News'e 24 Aralık'ta Mahgazi mülteci kampına düzenlenen saldırılarda yanlış cephanenin kullanılmasının "yoğun sivil kaybına yol açtığını" itiraf etti. Pazar günü gerçekleştirilen saldırıda en az 86 kişi hayatını kaybetmiş BM can kaybının artabileceğini belirtmişti.
İsrailli askeri yetkili büyük hasar ve yüksek sivil kaybının sorumlusunun 'yanlış silah seçimi' olduğunu söyledi ve kullanılan mühimmat türünün saldırının niteliğine uymadığını sözlerine ekledi. İsrail Ordusu ise sivillerin kaybından üzüntü duyulduğunu ve olaydan ders çıkartıldığını açıkladı:
"Ön soruşturma, saldırılar sırasında hedeflerin yakınında bulunan ek binaların da vurulduğunu ortaya çıkardı; bu da muhtemelen olaya karışmayan sivillere kasıtsız zarara yol açtı"
ABD'li NewYorkTimes gazetesi İsrail'in savaşın başlamasından bu yana ilk kez böyle bir itirafta bulunduğuna dikkat çekti ve İsrail güçlerinin ABD tarafından gönderilen ve uzmanların sivil yoğunluklu bölgeler için uygun olmadığını söylediği yaklaşık 1000 kiloluk bombalar kullandığını hatırlattı.
Birlemiş Milletler, İsrail ordusunun güneye doğru ilerleyişi nedeniyle 150 bin Filistinlinin daha Gazze Şeridi’nin ortasındaki yerleşimlerden kaçmak zorunda bırakıldığını açıkladı.
Görgün tanıkları ve Hamas'ın silahlı kanadı, İsrail tanklarının Bureij kampının doğusuna ulaştığını bildiriyor.
İsrail, kara saldırısını Bureij ile yakındaki Nuseyrat ve Maghazi kamplarını hedef alacak şekilde genişletti ve burada yaşayanlara bölgeyi terk etme uyarısı yaptı.
Boşaltılması uyarısı yapılan bölgede savaş öncesi yaşayan 90 bin kişiye ek olarak, 60 bin kişi de kuzeydeki saldırılardan kaçarak sonradan yerleşmişti.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından İsrail askerleri tarafından 15 Aralık’ta Gazze Şeridi’nde öldürülen İsrailli esirler Yotam Haim, Samer Talalka ve Alon Lulu Shamriz hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Yayınlanan raporda, ordunun bölgede esirler olabileceğine dair istihbarata sahip olmasına rağmen sahadaki güçlerin, Hamas'ın elindeki esirlerle karşılaşma ihtimali konusunda "yeterli farkındalığa" sahip olmadığı belirtildi.
İsrail Genelkurmay Başkanı Korgeneral Herzi Halevi yaptığı açıklamada, “IDF bu olayda esirleri kurtarma görevinde başarısız olmuştur. Tüm komuta zinciri bu zor olaydan kendini sorumlu hissetmekte, bu sonuçtan üzüntü duymakta ve üç esirin ailelerinin acısını paylaşmaktadır" dedi.