Güncelleme Tarihi:
Pentagon Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh, günlük basın toplantısında, ABD tarafından 13 Ekim'de gönderilen mektupta Gazze'ye daha fazla insani yardım ulaştırılması için İsrail'e 30 gün süre verilmesiyle ilgili uyarının işe yarayıp yaramadığının sorulması üzerine, "Baskılarımızın işe yaramadığını düşünmek haksızlık olur, işe yarıyor ama daha fazlası yapılabilir mi? Evet, kesinlikle." dedi.
Singh, "Gazze'deki insani durumun ne kadar vahim olduğunu biliyoruz ve bu nedenle sadece bu departmanda değil, kurumlar arası olarak da her gün İsrailli ortaklarımızla daha fazla yardım ulaştırmak için çalışmaya devam ediyoruz, çünkü yeterli yardımın ulaşmadığını biliyoruz." ifadesini kullandı.
Gazze ve Lübnan'daki sivil ölümleriyle ilgili soruya da "Kesinlikle sayı çok yüksek." yanıtını veren Singh, Joe Biden yönetiminin 70 günden az bir süresi kalmasına rağmen pes etmeden ateşkes için çalışmayı sürdürdüğünü öne sürdü.
Singh, "Ateşkes, Gazze'ye daha fazla insani yardımın girmesi ve sivillerin savaş alanından çıkarılmaları için İsrailli ortaklarımıza ısrar etmeye devam ediyoruz, çünkü bu ABD için ciddi bir endişe kaynağı." diye konuştu.
Ülkenin doğusunda yer alan Baalbek'teki Şaab Mahallesi'ne düzenlenen saldırıda 5'i kadın olmak 8 kişinin öldüğü ve 27 kişinin yaralandığı kaydedildi.
Lübnan resmi haber ajansı NNA'nın haberinde, bölge doktorunun aktardığına göre ülkenin güneyindeki Sur'da bir evin hedef alınması sonucu 5 kişinin hayatını kaybettiği, 7 kişinin yaralandığı belirtildi.
Ayrıca Sur'daki Kana bölgesine düzenlenen hava saldırısında 2 kişinin yaşamını yitirdiği kaydedildi.
NEBATİYE'DE, SAVAŞIN BAŞINDAN BU YANA EN ŞİDDETLİ SALDIRILAR
Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye'ye düzenlenen İsrail saldırısında 4 kişinin hayatını kaybettiği belirtilirken, savaşın başladığı günden bu yana Nebatiye'nin en şiddetli saldırılardan birine sahne olduğu ifade edildi.
İsrail saldırılarında Nebatiye'ye bağlı Hasbaya bölgesinde 1 çiftçinin öldüğü, Beyad bölgesinde hedef alınan bir evde ise 3'ü Suriyeli 4 kişinin hayatını kaybettiği aktarıldı.
İSRAİL, SUR'DA BİR CAMİYİ HAVAYA UÇURDU
Lübnan'ın doğusundaki Baalbek'in Bazaliye bölgesinde bir eve düzenlenen hava saldırısında 1 kişinin yaşamını yitirdiği, bölgede enkaz kaldırma ve arama kurtarma çalışmalarının devam ettiği bildirildi.
Ayrıca İsrail ordusunun, Baalbek'in Duris bölgesinde sivil savunma merkezi yakınını hedef aldığı kaydedildi.
Öte yandan, İsrail, Lübnan'ın güneyindeki Sur yakınlarında bulunan Nasır Selahaddin Camisini havaya uçurdu.
Hamas yetkilisi Naim, Katar'da Sky New televizyonundan Yalda Hakim'e verdiği röportajda, Gazze'de ateşkes görüşmelerinde gelinen son noktaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Naim, müzakereler kapsamında en son temmuzda ateşkese yaklaşıldığını ve bunun tüm detaylarıyla ele alındığını belirterek, "Sanırım ateşkese ulaşmaya, bu savaşı sona erdirecek, kalıcı ateşkes sağlayacak, tam çekilme ve esir değişimine gitmeye çok yakındık. Ne yazık ki (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu başka bir yol tercih etti." dedi.
Ateşkese yaklaşıldıktan sonra İsrail'in, Mevasi, Han Yunus ve Gazze kentinde 3 ayrı katliam gerçekleştirdiğini ve 31 Temmuz'da da Hamas'ın eski Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'ye suikast düzenlediğini anımsatan Naim, "Bundan sonra hiçbir ciddi teklif almadık." ifadesini kullandı.
Naim, herkesi bu saldırganlığı durdurmak için gerekli adımları atmaya çağırdıklarını dile getirerek, "Çocuklarımız için onurlu ve müreffeh bir geleceği güvence altına almak istiyoruz." dedi.
Hamas yetkilisi Naim, Gazze'de ateşkes anlaşması için hazır olduklarının altını çizdi.
BM Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu.
İşgal altındaki Batı Şeria'da 1 hafta içinde öldürülen 11 Filistinliden 3'ünün İsrail hava saldırıları sonucu hayatını kaybettiğini kaydeden Dujarric, aynı zamanda Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te yıkımın devam ettiğini, bunun yaşam koşulları ve kritik hizmetlere erişimi etkilediğini söyledi.
BM Sözcüsü, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te "ölümcül savaş taktikleri" kullanmaya devam ettiği konusunda uyarıda bulundu.
Dujarric, İsrail'in dün de yaklaşık 1000 kişiye hizmet sağlayan bir konutu yıktığını kaydett
Lübnan Sağlık Bakanlığından konuya ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, İsrail ordusunun Baalbek'in Şaab Mahallesi'ne düzenlediği saldırıda 3 kişinin hayatını kaybettiği, 12 kişinin yaralandığı kaydedildi.
Ordudan yapılan açıklamada, Lübnan'ın güneyindeki çatışmalarda bir teğmenin öldüğü belirtildi.
Aynı çatışmada rütbesi belirtilmeyen bir askerin de ağır yaralandığı ifade edildi.
Dün de 6 İsrail askerinin Lübnan'ın güneyindeki çatışmalarda öldüğü açıklanmıştı.
İsrail makamlarının Lübnan'daki çatışmalarda toplamda kaç askerin öldüğüne dair bir verisi bulunmuyor.
İsrail ordusu, 30 Eylül'de Lübnan'ın güneyinde Hizbullah'ın altyapısına yönelik sınırlı ve yoğun kara saldırılarına başladığını bildirmişti.
Filistin Kızılayından yapılan açıklamaya göre, İsrail ordusu Nablus'un doğusundaki Beyt Furik beldesine baskın düzenlendi.
İsrail askerleri baskın sırasında Filistinlilere karşı göz yaşartıcı gaz ve ses bombasının yanı sıra gerçek mermi de kullandı.
Bu sırada 15 yaşındaki Filistinli 2 çocuk İsrail askerlerinin kurşunlarıyla yaralandı.
Üst bacak bölgesinden yaralanan çocuklar, hastaneye kaldırıldı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten beri İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 167’si çocuk 783 Filistinli hayatını kaybetti.
Sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, İsrail savaş uçakları Meşru Beyt Lahiya bölgesinde bir evi vurdu.
Saldırıda ilk belirlemelere göre 2 kişi yaşamını yitirdi, 3 kişi yaralandı.
Görgü tanıkları, vurulan evin enkazında halen insanların olduğunu ancak İsrail saldırıları nedeniyle sivil savunma ekiplerinin bölgeye ulaşamadığını aktardı.
Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü, dün yaptığı açıklamada, İsrail'in devam eden saldırıları nedeniyle 22 gündür Gazze Şeridi'nin kuzeyinde hiçbir çalışma yürütemediğini duyurmuştu.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), bugün yayımladığı, "Umutsuz, Aç ve Kuşatma Altında: İsrail'in Gazze'deki Filistinlileri Zorla Yerinden Etmesi" başlıklı 154 sayfalık raporda, İsrail'in Gazze nüfusunun yüzde 90’ından fazlasını (1,9 milyon Filistinli) yerinden etmesi ve son 13 ayda Gazze’nin büyük bir bölümünü yaygın bir şekilde tahrip etmesini ele aldı.
Gazze'de yerinden edilmiş 39 Filistinliyle görüşen ve İsrail’in 184 zorunlu "tahliye emrini" ve yaygın yıkımı doğruladığı belirtilen uydu görüntülerini inceleyen HRW yetkilileri raporda, İsrail'in zorla yerinden etme uygulamasını analiz etti.
Raporda, İsrailli yetkililerin kararlarının 2023 yılının Ekim ayından bu yana Gazze'de Filistinli sivillerin kitlesel ve kasıtlı olarak zorla yerinden edilmesine neden olduğu belirtilirken, İsrail'in "Savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan sorumlu" olduğunun altı çizildi.
Gazze'de zorla yerinden etmenin yaygın bir uygulama olduğuna yer verilen raporda, "Kanıtların bunun sistematik ve bir devlet politikasının parçası olduğunu gösterdiği" vurgulandı.
İsrail'in Gazze nüfusunun neredeyse tamamını, çoğu zaman birden çok kez kitlesel olarak yerinden etmesini haklı çıkaracak makul bir zorunlu askeri neden olmadığının altı çizilen raporda, “Sivillerin güvenliğini sağlamak yerine, askeri tahliye emirlerinin ciddi zararlara yol açtığı” belirtildi.
İsrail güçlerinin, Filistinlilerin evlerini ve sivil altyapıyı "kasıtlı ve kontrollü bir şekilde yıktığı" belirtilen raporda, “İsrail yetkililerinin iddialarının aksine, söz konusu eylemler savaş hukukuna uymuyor.” ifadelerine yer verildi.
Raporda görüşlerine yer verilen HRW mülteci ve göçmen hakları araştırmacısı Nadia Hardman, "İsrail hükümeti, Filistinlileri çıkış yollarında öldürürken, sözde güvenli bölgeleri bombalarken ve yiyecek, su ve sağlık altyapısını yok ederken onları güvende tuttuğunu iddia edemez." dedi.
HRW, tüm ülkeleri İsrail’e karşı hedef odaklı yaptırımlar uygulamaya ve İsrail’e silah satışını durdurmaya çağırırken, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin İsrail’in Gazze’de sivilleri zorla yerinden etmesinin ve evlerine geri dönüş hakkını engellemesini “insanlığa karşı suç” bağlamında soruşturması gerektiğini belirtti.
Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, İsrail, başkent Şam'ın Mezze ve Gadsaya mahallelerinde sivil yerleşim yerlerine hava saldırısı düzenledi. Hava saldırılarında iki bina hedef alındı.
Suriye haber ajansı SANA'daki haberde, "İsrail iki binaya hava saldırıları gerçekleştirdi, ilk belirlemelere göre birkaç sivil öldü ve yaralandı." ifadesi kullanıldı.
İsrail ordusu yaptığı yazılı açıklamayla saldırının sorumluluğunu üstlendi.
Saldırıda, İslami Cihad Hareketi'nin Şam'daki "komuta merkezi ve bazı altyapı tesislerinin" hedef alındığı iddia edildi.
Humus'un güneyindeki Şinşar köyüne de 11 Kasım'da hava saldırısı düzenleyen İsrail, iç savaşın başladığı 2011'den bu yana Suriye'de zaman zaman İran destekli gruplara ve Suriye ordusuna ait askeri noktalara saldırılar düzenliyor.
Haaretz'in haberinde, İsrail'in Batı Şeria'da Filistinlilerin haklarını savunan uluslararası aktivistleri gözaltına alma, pasaportlarına el koyma ve sınır dışı etme dahil baskılarını artırdığına işaret edildi.
Uluslararası aktivistler için avukatlık yapan Michael Pomerantz, Batı Şeria'da 2023 yılının ekim ayından bu yana en az 16 aktivistin çeşitli iddialarla gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edildiğini aktardı.
Pomerantz, uluslararası aktivistlerin bölgeyi terk etmesi için "asılsız iddialarla gözaltına alınma sayılarının arttığını" ifade ederek, "Mevcut durum göz önüne alındığında, bu beklenen artış endişe verici." dedi.
İsrail'in uluslararası aktivistleri gözaltına alması ve sınır dışı etmesindeki artışın "tesadüfi olmadığını" vurgulayan Pomerantz, "Bu, Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in ordu ve polisin yanı sıra nüfus ve göç idaresiyle yakın işbirliğinin uygulanmasıdır." ifadelerini kullandı.
Ben-Gvir'in liderliğini yaptığı Yahudi Gücü Partisinden Zvi Sukkot'un uluslararası aktivistler konusunda meclis komisyon toplantılarına başkanlık ettiği kaydedildi.
Toplantılar sırasında, ordu yetkilileri askerlere uluslararası aktivistlerin fotoğraflarını çekmeleri yönünde emir verdiklerini ve bilgilerin polisle paylaşıldığını doğruladı.
İsrail ordusundan General Avi Belot'un sol organizasyonlara yönelik yazdığı mektupta da "ordunun sürtüşmenin önlenmesi için hasat bölgelerine yabancı unsurların girişini engelleyeceğini ve caydıracağını" yazdığı aktarıldı.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen birçok uluslararası aktivist, zeytin hasadı döneminde Batı Şeria'ya gelerek Filistinli çiftçilere destek veriyor.
İsrail askerleri, 6 Eylül'de işgal altındaki Batı Şeria'da barışçıl gösteri sırasında katılımcıların üzerine ateş açmış, Filistinlilere destek amacıyla gösteriye katılan ve ABD vatandaşlığı da bulunan Ayşenur Ezgi Eygi, başından vurularak ağır yaralanmıştı. Filistinlilere ait bir hastaneye kaldırılan Eygi, hayatını kaybetmişti. Eygi'nin cenazesi, 14 Eylül'de Aydın'ın Didim ilçesinde toprağa verilmişti.
Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere destek veren Uluslararası Dayanışma Hareketi gönüllüsü bir insan hakları aktivistiydi.
2003'te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie de aynı harekete mensuptu.
İsrail devlet televizyonu KAN'da yer alan haberde, "Filistin bayrağını yasaklayan yasanın, üniversiteler de dahil olmak üzere devlet bütçesi tarafından finanse edilen kurumları kapsayacağı" belirtildi.
İsrail hükümetinin üniversitelerde ve devlet destekli kurumlarda Filistin bayrağının çekilmesini yasaklayan bir yasa teklifini geçirmeye hazırlandığı belirtilen haberde, yasaya uymayanların yaklaşık 10 bin şekel (2700 dolar) para cezasına ve bir yıla kadar hapis cezasına çarptırılacağı kaydedildi.
Yasa teklifinin, İsrail Parlamentosundaki Mevzuat İşleri Bakanlar Komitesi'nin gelecek pazar günü yapılacak bir sonraki oturumunda tartışılacağı aktarıldı.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberinde "Önerilen yasa, Filistin bayrağı da dahil olmak üzere düşman bir ülkenin bayraklarının resmi bütçeye dahil olan veya devlet tarafından desteklenen kurumlarda asılmasının yasaklanmasını öngörüyor." ifadelerine yer verildi.
Yasa teklifini Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki aşırı sağcı Likud Partisi'nden İsrail Meclisine giren Nissim Vaturi'nin sunduğu belirtildi.
İsrail vatandaşlarının yüzde 20'den fazlasının Arap asıllı olması sebebiyle yasa teklifi ülkede tartışmalara yol açtı.
Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, İsrail, başkent Şam'ın Mezze ve Gadsaya mahallelerinde sivil yerleşim yerlerine hava saldırısı düzenledi. Hava saldırılarında iki bina hedef alındı.
Suriye haber ajansı SANA'daki haberde, "İsrail iki binaya hava saldırıları gerçekleştirdi, ilk belirlemelere göre birkaç sivil öldü ve yaralandı." ifadesi kullanıldı.
İsrail tarafından saldırıya ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı.
Humus'un güneyindeki Şinşar köyüne de 11 Kasım'da hava saldırısı düzenleyen İsrail, iç savaşın başladığı 2011'den bu yana Suriye'de zaman zaman İran destekli gruplara ve Suriye ordusuna ait askeri noktalara saldırılar düzenliyor.
Yediot Ahronot gazetesinin haberine göre Ynet'e konuşan İsrailli aşırı sağcı Ulusal Misyonlar Bakanı Orit Strock, İsrail ordusunun Gazze’deki işgali ve işgal altındaki Batı Şeria’nın "olası ilhakına" ilişkin açıklamalarda bulundu.
Strock, işgal altındaki Batı Şeria'nın "ilhak edilmesine" ilişkin başında bulunduğu Ulusal Misyonlar Bakanlığının hazırlıklar için tüm hızıyla çalıştığını söyledi.
İşgal altındaki Batı Şeria’da yaşayan Filistinlilerin topraklarında kalabileceklerini söyleyen Strock, bölge sakinlerinin seçme ve seçilme hakkından yoksun bırakılmaları gerektiğini savundu.
ABD’nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump'ın yeni dönemde beraber çalışacağını açıkladığı isimlerden cesaret aldığını vurgulayan Strock, söz konusu ABD'li isimlerin olası ilhaka destek verdiğini iddia etti.
Struck, "Dışişleri Bakanı (Marco Rubio), ABD'nin İsrail Büyükelçisi (Mike Huckabee) ve Savunma Bakanı (Pete Hegseth) gibi kişiler zaten seçildi." dedi.
İsrail'in Gazze’de sivil ayrımı yapmaksızın düzenlediği saldırılara dair ise Bakan Strock, "Gazze Şeridi'nden bir çıkış stratejisi olması gerektiğini düşünmüyorum." diye konuştu.
Strock, Gazze'de belirledikleri hedefleri yerine getirmek için "Orada çok uzun süre kalmamız gerekiyor." ifadesini kullandı.
Ayrıca Strock, yaklaşık 2 milyon Filistinli sivilin açlık çektiği Gazze Şeridi’nde ateşkese ve esir takası anlaşmasına karşı olduğunu vurguladı.
Hamas'tan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun 41 gündür Gazze Şeridi'nin kuzey bölgesi olan Cibaliya, Beyt Hanun ve Beyt Lahiya'ya sürdürdüğü kuşatmasına ilişkin bilgi verildi.
İsrail'in 41 gündür kuşatma uygulayıp kara ve hava saldırıları düzenlediği Gazze'nin kuzeyinde, 2 bin Filistinlinin yaşamını yitirdiği, 6 bin kişinin yaralandığı ve yüzlerce kişinin enkaz altında kaldığı bildirildi.
Gazze'nin kuzeyinde yaşayan 80 bin Filistinlinin kuşatma altında mahsur kaldığına dikkat çekilen açıklamada, İsrail'in bölgede soykırım ve etnik temizlik gerçekleştirdiği kaydedildi.
Açıklamada, "İsrail ordusu tüm barınma merkezlerini ve hastaneleri hedef aldı, sağlık personelini alıkoydu, ambulansları imha etti, tıbbi ve insani yardımların girişini engelledi." ifadesi kullanıldı.
Gazze Şeridi'nin kuzey bölgesi olarak bilinen Beyt Lahiya, Beyt Hanun ve Cibaliya'nın nüfusu 200 bin olarak tahmin edilirken, bunların yarısından fazlasının Gazze kentine göçe zorlandığı biliniyor.
İSRAİL'İN GAZZE'NİN KUZEYİNDEKİ FİLİSTİNLİLERİ GÖÇE ZORLAMA PLANI
Cibaliya Mülteci Kampı başta olmak üzere Gazze'nin kuzeyine 5 Ekim'de yoğun hava saldırıları düzenleyen İsrail ordusu, 6 Ekim'de söz konusu bölgelere kara saldırısı başlattı.
Bu adımın, daha önce İsrail basınına yansıyan ve "Generaller Planı" olarak bilinen, İsrailliler için yerleşim yeri hazırlığı yapmak amacıyla Filistinlilerin Gazze'nin kuzeyinden tahliye edilmesi adına atıldığı düşünülüyor.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, 7 Ekim'de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun, Cibaliya ve Beyt Lahiya'daki Filistinlilere uyarıda bulunarak boşaltılması istenilen bölgelerin haritasını paylaşmıştı.
Filistinlilere Gazze'nin güneyindeki Mevasi bölgesine gitme çağrısı yapan Adraee'nin paylaştığı haritanın, İsrail ordusunda eski Operasyonlar Bölümü Başkanı General Giora Eiland'ın girişimiyle hazırlanıp hükümete sunulan Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine ilişkin plana benzerliği dikkati çekmişti.
"Generaller Planı" adını taşıyan bu plan, Filistinlileri, Gazze Şeridi'nin kuzeyinden tehcir etmeyi, ardından bölgenin kuşatılarak gıda, yakıt ve temiz su girişine izin verilmemesini öngörüyor.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 210'u çocuk, 11 bin 742’si kadın olmak üzere 43 bin 736 Filistinli öldü, 103 bin 370 kişi yaralandı.
Enkaz altında hala binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
BM'nin İsrail’in faaliyetlerini araştıran özel komitesi yeni bir rapor yayınladı. Ekim 2023-Temmuz 2024 arasındaki dönemi kapsayan raporun işgal altındaki Filistin topraklarında ve Gazze'deki savaşın Filistinlilerin hakları üzerindeki yıkıcı etkisine odaklandığı belirtildi. Raporda, “İsrail'in Gazze'deki savaşı, kitlesel sivil kayıplar ve yaşamı tehdit eden koşullar nedeniyle soykırım özellikleri taşıyor” ifadeleri kullanıldı.
Lübnan resmi ajansı NNA'nın haberinde, İsrail savaş uçaklarının Hizbullah'ın kalesi olarak bilinen Dahiye'ye 3 hava saldırısı düzenlediği belirtildi.İsrail ordusunun Dahiye'deki Gubeyri'de bir noktaya iki, Şuveyfat'a da bir hava saldırısı gerçekleştirdiği aktarıldı.İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, saldırılar düzenlenmeden kısa süre önce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Şuveyfat ve Gubeyri için tahliye uyarısında bulundu.Adraee, paylaştığı haritada işaretli 2 binanın saldırı öncesinde boşaltılmasını istemişti. Sosyal medyaya düşen görüntülerde havalimanı yakınındaki patlama anları dikkat çekti.
🚨 Alert: Beirut, Lebanon 🚨
— J.S Alerts (@Jinan_Syria) November 14, 2024
⚠️ Alarming footage captures the shocking moment a powerful airstrike occurs dangerously close to a civilian passenger plane preparing for takeoff from Beirut International Airport!#Lebanon #Israel pic.twitter.com/Qh0a8FBgQo
Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail güçlerinin son 24 saatte düzenlediği 3 saldırıda 24 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 112 Filistinlinin ise yaralandığı belirtildi. Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023 tarihinde başlayan saldırılarda toplam can kaybının 43 bin 736’ya, yaralı sayısının ise 103 bin 370’e yükseldiği bildirildi.
İsrail ordusuna bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktivitelerini Koordinasyon Birimi (COGAT), Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından gönderilen 15 kamyon insani yardımın Erez Batı Geçidi ve Kerem Şalom Sınır Kapılarından Gazze Şeridi’ne giriş yaptığını belirtti.
Amerika-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), ABD'nin Gazze'ye insani yardım girişine izin verme talebine uymamasına rağmen İsrail'e silah sağlamaya devam etme kararı nedeniyle Başkan Joe Biden'ın "savaş suçlusu" olduğunu ileri sürdü.
CAIR'den yapılan yazılı açıklamada, Biden'ın eylemlerinin savaş suçlarına ortak olmakla eş değer olduğu vurgulanarak "ABD kanunları ve uluslararası hukuku ihlal ederek savaş suçlarını bilerek finanse etmek sizi savaş suçlusu yapar." denildi.Açıklamada, "Başkan Biden'ın, (İsrail Başbakan) Binyamin Netanyahu yönetimin, İsrail'in Gazze'yi açlığa mahkum etmeyi durdurması için belirlediği 30 günlük süreyi ihlal etmesinden sonra bile İsrail hükümetine yasa dışı yollardan ölümcül silahlar sağlamaya devam etme kararını şiddetle kınıyoruz." ifadesi kullanıldı.
ABD'de senatör Bernie Sanders, İsrail'e milyarlarca dolar değerinde silah satışının engellenmesine yönelik karar tasarısının gelecek hafta oylanacağını ifade etti.Sanders, X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada "Gelecek hafta, Senato'ya İsrail'e belirli saldırı silahlarının satışını engellemek için bir dizi Ortak Onaylamama Kararlarını (JRD) sunacağım." ifadesini kullandı.
Sanders, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetinin, Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına karşı "barbarca bir savaş" yürüttüğünü ve ABD hukuku ile uluslararası hukuku "açıkça ihlal ettiğinde" hiçbir şüphe olmadığını savundu.Karar tasarısının gelecek hafta oylanacağını kaydeden Sanders, "Gazze'deki savaş, neredeyse tamamen Amerikan silahlarıyla ve ABD vergi mükelleflerinin 18 milyar dolarıyla yürütüldü." ifadesini kullandı.
ABD'nin Netanyahu hükümetine daha fazla askeri yardım ve silah sağlayarak bu savaşa "ortak" olmaya devam edemeyeceğini belirten Sanders, "Kongre'nin bu silah satışlarını engellemek için harekete geçmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
İsrail, Lübnan’da yoğun saldırılarına devam ediyor. İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada, geçtiğimiz haftadan bu yana düzenlenen hava saldırılarında Hizbullah’a ait 140’tan fazla roketatar rampasının imha edildiği belirtildi. Açıklamada ayrıca, Hizbullah’ın Rıdvan Birimi’nde tanksavar birliklerinden ve kıyı bölgesindeki operasyonlardan sorumlu 2 üst düzey komutanın da öldürüldüğü aktarıldı. Hizbullah ise, komutanlara ilişkin henüz bir açıklama yapmadı.
Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da geçtiğimiz hafta İsrailli taraftarlar ve Filistin destekçileri arasında yaşanan olayların ardından gösteriler devam ediyor. Dün akşam saatlerinde protesto yasağına rağmen Filistin bayraklarıyla Dam Meydanı'nda yeniden toplanan protestocular, "Amsterdam soykırıma hayır diyor" ve "Özgür Filistin'" sloganları attı. Hollanda polisi, yasağa karşı çıkarak gösteri yapan protestoculara müdahale etti. Polis tarafından yapılan açıklamada, uyarılara rağmen eylemlerine devam eden 281 göstericinin gözaltına alındığı ve otobüslere bindirilerek bölgeden uzaklaştırıldığı belirtildi.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, önümüzdeki pazartesi günü yapılacak toplantı öncesinde AB ülkelerinin dışişleri bakanlarına birer mektup gönderdi. Habere göre Borrell mektupta, Gazze'de uluslararası insancıl hukukun ihlal edildiğine yönelik ciddi endişeler olduğunu belirterek, “Şimdiye kadar bu endişeler İsrail tarafından yeterince ele alınmadı” ifadelerini kullandı. Borrell, "Bu değerlendirmeler ışığında AB'nin İsrail ile siyasi diyaloğu askıya almak için insan hakları maddesini devreye sokması yönünde bir teklif sunacağım” ifadelerine yer verdi.
Bir diplomat, Borrell'in önerisinin İsrail'in savaştaki eylemlerine ilişkin güçlü bir endişe mesajı vermeyi amaçladığını belirtti.AB'nin İsrail ile ilişkileri askıya alabilmesi için 27 üye ülkenin tamamının onayı gerekiyor.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırıları hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bakan Katz, İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) Kuzey Komutanlığını ziyaret etti. Ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, “Ayağımızı gazdan çekmeyeceğiz ve savaş hedeflerine ulaşılana kadar Beyrut'ta ve Lübnan'ın geri kalanında Hizbullah'ı vurmaya devam edeceğiz. Biz buradayken, Beyrut'ta terörist altyapısı çöküyor. Devam edeceğiz ve Hizbullah'ı her yerde vuracağız” dedi.
Filistin resmi ajansı WAFA'ya göre İsrail ordusu, askeri buldozerler eşliğinde Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı Yatma beldesine baskın düzenledi.Yatma Köy Meclisi Başkanı Ahmed Snober, İsrail askerlerinin Filistinli Bera Ahmed Nasır'ın evini boşaltmaya zorladığını daha sonra Nasır'ın 2 katlı evini yıktığını söyledi.Snober, İsrail askerlerinin daha önce Nasır'ın Yatma ve Kabalan köyleri arasındaki bölgede kalan evini de yıktığını kaydetti.
ABD'li Washington Post gazetesinde yer alan bilgilere göre, İsrail başbakanı Netanyahu'nun yakın bir yardımcısı bu hafta Donald Trump ve Jared Kushner'e İsrail'in Lübnan'da bir ateşkes anlaşmasını ilerletmek için acele ettiğini ve yeni başkana' erken bir dış politika zaferi' sunmayı amaçladığını söyledi.
Netanyahu'nun stratejik işler bakanı Ron Dermer'in ABD temasları kapsamında Beyaz Saray'dan önce Trump'ı ziyaret etmesi Amerika'nın siyasi ağırlık merkezinin ne kadar hızlı değiştiğinin bir işareti. Dermer'ın toplantıları hakkında bilgi sahibi bir kaynak Washington Post gazetesinde yaptığı açıklamada "İsrail'in Trump'a bir şeyler hediye edeceğine dair bir anlayış var. Ocak ayında Lübnan konusunda bir gelişme olacak” dedi.
Washington Post, Donald Trump'ın seçim kampanyasında 'savaşları sona erdirme' sözü verdiğini hatırlatırken, ismi açıklanmayan kaynak ise Netanyahu'nun Biden'a sadakati olmadığını ve gözünü tamamen Trump'a diktiğini iddia etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Riyad ve Bakü'deki programlarından sonra uçakta gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. İsrail zulmüne karşı tek somut adım atan ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çeken Erdoğan açıklamasında, "İsrail mezalimine dünyada en güçlü tepkiyi veren, bu konuda ticaretin durdurulması dahil en somut adımı atan ülke hiç tartışmasız Türkiye’dir. Biz şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümeti olarak İsrail ile ilişkileri kesmiş durumdayız. Bizim şu anda İsrail’le bu noktada herhangi bir ilişkimiz yok. Bundan sonraki süreçte de bu ilişkileri geliştirmek için attığımız adım da yok." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları bugün dünya basınının öne çıkan başlıkları arasında yer aldı. NewsWeek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerine yer verdiği haberinde İsrail ile ilişkilerin kesilmesinin, Türkiye'nin Filistin davasına verdiği uzun vadeli desteğin bir parçası olduğunu belirtti ve "Türkiye, Filistinlilere ve komşu ülkelerdeki mültecilere yardım sağlamaya yönelik bölgesel çabalarda hem lojistik destek hem de siyasi savunuculuk sunarak kendisini kilit bir oyuncu olarak konumlandırdı" ifadelerini kullandı.
Middle East Eye, Türkiye'nin İsrail ile tüm ilişkilerini kestiğini belirttiği haberinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uçaktaki açıklamalarına yer verdi. MEE haberinde Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanı'ndaki (UAD) İsrail'e karşı soykırım davasına müdahil olduğunu ve Tel Aviv'e karşı bir silah ambargosu için savunuculuk yaptığını hatırlattı.
Times of India, 'Erdoğan'dan Netanyahu'ya şok' başlıklı haberinde Türkiye'nin İsrail ile olan ilişkilerini tamamen kestiğini vurguladı. i24news ise Erdoğan'ın "Biz Filistin’in sonuna kadar haklı davasında yanındayız. Biz Netanyahu denilen zalimden de onun çetesinden de bu yaptıklarının hesabını hukuk önünde soracağız." sözlerini ön plana çıkardı.
İspanya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in, 2025 yılının işgal altındaki "Batı Şeria'nın ilhak yılı" olacağı yönündeki açıklamalarının net bir şekilde kabul edilmediği belirtildi.
"Uluslararası Adalet Divanı'nın, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgalinin yasa dışı olduğu ve mümkün olan en kısa sürede sona ermesi gerektiği yönündeki kararı"na atıfta bulunulan açıklamada, söz konusu yerleşimlerin "uluslararası hukuka tamamen aykırı, iki devletli çözümü zorlaştıran ve barışa engel teşkil eden" nitelikte olduğu vurgulandı.
İspanya hükümeti, İsrailli Bakan Smotrich'in açıklamalarını "kışkırtıcı ve bölgesel gerilimin gerekli şekilde azaltılmasına engel olduğunu" belirtti.
İsrail ordusu, savaş uçaklarının dün, Suriye-Lübnan sınırında Esed rejiminden Hizbullah’a silah ve mühimmat taşımakta kullanıldığını iddia ettiği güzergahlara saldırı düzenlediğini bildirdi.Ordunun X platformundaki hesabından yapılan açıklamada, savaş uçaklarının Suriye-Lübnan sınırında rejime ait silah ve mühimmat taşıma güzergahlarını bombaladığı ifade edildi.
Açıklamada, İsrail ordusunun son aylarda İran’dan Suriye üzerinden Hizbullah’a yapılan silah transferini engellemek amacıyla birçok saldırı gerçekleştirdiği belirtildi.İsrail ordusu, bu güzergahların bombalanmasının, İran’dan Suriye üzerinden Lübnan'daki Hizbullah'a savaş malzemeleri taşımaktan sorumlu "4400. Birim"e bir darbe daha olduğunu belirtti.
Suriye'nin orta kesimindeki Humus iline bağlı Kusayr ilçesinde birden fazla noktaya, kimliği belirsiz savaş uçakları tarafından dün hava saldırısı düzenlenmiş, saldırılarda, Şinşar yolunda mühimmat taşıyan bir araç, Kusayr'ın batı kırsalını Lübnan'a bağlayan Def Köprüsü ile Daba yol kontrol noktası hedef alınmıştı.Asi Nehri üzerinde bulunan Def Köprüsü'nün, Hizbullah tarafından Kusayr ile Lübnan'ın kuzeyi arasında askeri ve lojistik sevkiyat amacıyla kullanıldığı ifade ediliyor.
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), 9 ve 10 Kasım’da Yemen'deki İran destekli Husilere yönelik hava saldırılarından görüntü yayınladı.CENTCOM’un X hesabından yapılan paylaşımda, Husilere ait tesis ve silah sistemlerine hava saldırısı düzenlendiği belirtildi.Paylaşımda, ABD’nin Husilere ait olduğu anlaşılan mobil füze rampa aracının hava saldırısı sonucu imha edilmesiyle ilgili bir görüntü verildi.
U.S. Central Command Strikes Houthi Facilities and Weapons Systems
— U.S. Central Command (@CENTCOM) November 13, 2024
U.S. Central Command (CENTCOM) forces executed a series of precise airstrikes on multiple Houthi weapons storage facilities situated within Houthi-controlled territories in Yemen, Nov. 9-10. These facilities… pic.twitter.com/nMkWTvegIr
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, "Arap ve Müslüman alemindeki halklar ile dünyadaki özgür insanları gelecek (15 Kasım) cuma, cumartesi ve pazar günleri İsrail'in ve onu destekleyen ülkelerin büyükelçiliklerinin çevresinde tüm kentlerde ve başkentlerde her türlü kitlesel gösteri ve yürüyüşü tırmandırmaya çağırıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Bu protestoların, İsrail'in Gazze Şeridi'nde devam eden saldırılarını, bölgenin kuzeyinde uyguladığı ablukayı, Filistin halkı aleyhinde devam eden soykırım ve aç bırakma eylemlerini kınama, kabul etmeme, ABD, İngiltere ve Almanya'nın Tel Aviv'e verdiği desteğe tepki gösterme kapsamında gerçekleştirileceği kaydedildi.
Hamas, "Eylemlere, aktif şekilde katılım gösterilmesi; İsrail saldırıları son bulana, soykırım sona erene kadar her türlü baskının yapılması" çağrısında bulundu.