Güncelleme Tarihi:
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Gazze'de ateşkes anlaşmasının çok yakın olduğunu belirterek, "Şu anda top Hamas’ın sahasında. Eğer Hamas teklifi kabul ederse, anlaşma tamamlanıp uygulanmaya hazır olacak. Bu durumda (Gazze'de) ateşkese ulaşacağımıza inanıyorum." dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Atlantic Council'de yaptığı dış politika değerlendirme konuşmasında Gazze'deki son durumu ve ateşkes sürecini değerlendirdi.
Blinken, uzun süren çabalarının sonucunda ABD'nin dışında diğer arabulucu ülkeler Katar ve Mısır'ın da desteğiyle pazar günü Hamas'a en güncel anlaşma önerisinin sunulduğunu ve Hamas'ın nihai yanıtının beklendiğini söyledi.
Blinken, "Şu anda top Hamas’ın sahasında. Eğer Hamas teklifi kabul ederse, anlaşma tamamlanıp uygulanmaya hazır olacak. Bu durumda (Gazze'de) ateşkese ulaşacağımıza inanıyorum." dedi.
ABD'nin Gazze'de soykırım işleyen İsrail'e desteğini bir kez daha savunan Blinken, ABD Başkanı Joe Biden'ın "savaş zamanında" İsrail'e giden ilk ABD Başkanı olduğunu söyledi.
Blinken ayrıca, konuşması sırasında birkaç kez "soykırım bakanı" ve "ellerinizde Gazzeli bebeklerin kanı var" şeklinde protesto edildi.
Suriye Haber Ajansının (SANA) güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde, Genel Güvenlik İdaresinin, eski rejim unsurlarına yönelik operasyon başlattığı bildirdi.
Haberde, operasyonun bölgede sivillere ve askeri noktalara yönelik artan saldırılar sonucu başlatıldığı ifade edildi.
Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi lideri Ben-Gvir, X hesabından yaptığı paylaşımda, Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşmasını engellemek için Smotirch'ten destek istedi. Ben-Gvir, anlaşmanın imzalanması halinde hükümetten çekilme tehdidinde bulunurken Smotrich'i kendisiyle birlikte hareket etmeye çağırdı.
Anlaşmanın İsrailli esirlerin tamamının serbest bırakılmasını sağlamayacağını öne süren Ben-Gvir, "Geçtiğimiz yıl siyasi gücümüzü kullanarak defalarca bu anlaşmanın gerçekleşmesini engellemeyi başardık." itirafında bulundu.Ben-Gvir, kabineye anlaşmayı destekleyen yeni partiler eklendiğini ve bu sebeple İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun anlaşmadan kaçınması için güçlerini birleştirmeleri gerektiğini savundu.
"Başbakan'ı aklını başına toplamaya çağırıyorum." ifadesini kullanan Ben-Gvir, Netanyahu'yu 15 aydır İsrail saldırılarının sürdüğü Gazze'ye insani yardım ve akaryakıt transferini tamamen durdurmaya, elektrik ve suya erişimi de engellemeye çağırdı. Ben-Gvir, muhalefette olsalar bile Netanyahu'yu devirmek için hamle yapmayacaklarını, amaçlarının anlaşmayı durdurmak olduğunu belirtti.
Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığından yapılan yazılı açıklamada, Irak sınır bölgesindeki topraklarda, 17. Sınır Tugayı'na bağlı 2. Alay'ın kontrol ettiği bölgede bulunan PKK/YPG'li teröristlerin buradan uzaklaştırıldığı ifade edilerek, bu önlemin komutanlığın Irak-Suriye sınır şeridinde beton duvar yerleştirilmesi çalışmalarını tamamlama kapsamında alındığı belirtildi.Açıklamada, sınırda gerginlik yaşanmadığı ve sınır şeridindeki güvenliğin üst düzeyde sağlandığı da kaydedildi.
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail güçlerinin bölgede son 24 saatte düzenlediği 4 saldırıda 61 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 281 Filistinlinin ise yaralandığını açıkladı. İsrail’in 466 gündür devam eden saldırılarında ise toplam can kaybının 46 bin 645’e, yaralı sayısının da 110 bin 12’ye yükseldiği kaydedildi.
Devrik Baas rejimi güçlerinin kimyasal silah mağdurları, Şam’daki Emevi Meydanı’nda toplandı.
Kimyasal silah kullananlardan hesap sorulmasını isteyen göstericiler ellerinde, "Kimyasal katliam yapanlarla, toplu mezarlardan sorumlu katiller aynı", "Hesap sorulmadan toplumsal barış olmaz", "Doğu Guta’daki, Han Şeyhun’daki ve Han Hasal’daki katil aynı" ve "Suriyelilere karşı kimyasal silah kullananlardan hesap soracak yerel mahkemelerin kurulmasını istiyoruz" yazılı dövizler taşıdı.
Gösteriye katılan aktivistlerden Muhammed Selim Avvada, devrik rejim güçlerinin işlediği kimyasal silah saldırılarına dikkati çekmek için toplandıklarını söyledi.
Avvada, genel af ve toplumsal barışın katliamları unutturmak anlamına gelmediğini belirterek "Kimyasal silah saldırıları insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur, affı mümkün değildir." dedi.
Gösteriye katılanların adalet beklediğini aktaran Avvada, "Buraya katılanların çoğu yakınlarını veya evlatlarını kaybedenlerden. Dolayısıyla suçluların yargılanmasını ve adaletin sağlanmasını talep etmeleri onların hakkıdır." diye konuştu.
Baas rejiminin yıkılmasının ardından Hollanda’dan Suriye’ye gelen Vesim Arslan da kimyasal silah saldırısı mağdurlarına destek için Emevi Meydanı’nda bulunduğunu söyledi.
Yeni dönemde Suriye’nin uluslararası toplumun bir parçası olması gerektiğine işaret eden Arslan, "Suçlular yargılanmalı. Hak, sahiplerine ulaşmalı." ifadelerini kullandı.
İngiliz Telegraph gazetesinde yer alan habere göre, çok sayıda İsrail askeri, Netanyahu hükümetine ateşkes sağlamadığı takdirde Gazze'de Hamas'a karşı savaşmayı bırakma tehdidinde bulundu. Bazı askerlerin çoktan silah bıraktığı iddia edilirken, 200 kadar asker, 15 aydır süren çatışmanın etik sınırları aştığını iddia eden ve ateşkes imzalanmadığı sürece savaşmayı reddedeceklerini belirten bir mektup imzaladı.
İngiliz Telegraph gazetesinde yer alan habere göre, çok sayıda İsrail askeri, Netanyahu hükümetine ateşkes sağlamadığı takdirde Gazze'de Hamas'a karşı savaşmayı bırakma tehdidinde bulundu. Bazı askerlerin çoktan silah bıraktığı iddia edilirken, 200 kadar asker, 15 aydır süren çatışmanın etik sınırları aştığını iddia eden ve ateşkes imzalanmadığı sürece savaşmayı reddedeceklerini belirten bir mektup imzaladı.
Hamas da Doha müzakerelerinde Gazze'de ateşkes ve esir değişimi konusunda beklenen anlaşmanın son aşamasına ulaşıldığını açıkladı.
ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın, ülkenin Orta Doğu Özel Temsilcisi olarak atayacağını duyurduğu Steve Witkoff'un İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesinde, esir takası anlaşmasının sağlanması için baskı yaptığı öne sürüldü.
Konuyla ilgili bilgi sahibi 2 yetkili, The Times of Israel'e yaptığı açıklamada, Witkoff'un, Netanyahu ile 11 Ocak'taki görüşmesinin "gergin" geçtiğini belirtti.Yetkililer, görüşmede Witkoff'un, 20 Ocak'taki başkanlık yemin törenine kadar bir esir takası anlaşmasının sağlanması için gerekli tavizleri kabul etmesi konusunda Netanyahu'ya "baskı" yaptığını aktardı.
Görüşmede konu hakkındaki "önemli açıkların" kapatıldığını dile getiren yetkililer, Netanyahu'nun, İsrail'in Mayıs 2024'te sunduğu üç aşamalı önerinin sadece ilk aşamasıyla ilgili geçici ateşkes için bastırdığını, ancak nihai hale getirilen anlaşmanın, ilk aşamayı diğer iki aşamaya bağladığını söyledi.Yetkililer, bu kapsamda ilk aşama yürürlüğe girdiğinde İsrail'in Gazze'ye saldırılarına devam etmesini zorlaştıran maddelerin yer aldığı orijinal teklife giderek daha yakın olduğunu kaydetti.
Ulusal basının Paris Savcılığına dayandırdığı haberlere göre, bir polis 2023'te bir kavgaya karıştığı gerekçesiyle gözaltına aldığı Filistinli adamın ölümüne neden olmakla suçlandı.Adli kontrol şartı getirilen polis memuru, yargılanma süreci tamamlanana kadar görevinden de uzaklaştırıldı.Bazı basın kaynakları, Filistinli adamın ölümüne yol açmakla suçlanan polis memurunun İsrail doğumlu olduğunu bildirdi.
Olay, 17 Ağustos 2023'te Paris'teki Doğu Garı'nda yaşandı. Bir kavgaya karıştığı için gözaltına alınan Filistinli adam kelepçelenerek polis aracına bindirildi. Arabada adama eşlik eden polis memuru, diğer memurlar olay yerinde olduğu sırada şüpheliyi darbetti. Kafasına ve yüzüne aldığı darbeler sonucu bilincini kaybeden Filistinli, polis karakoluna getirildi.
Karakola getirildiği sırada yaşadığı bilinç kaybı nedeniyle sorgulanması mümkün olmayan Filistinli, hastaneye kaldırıldı ancak yapılan müdahaleye karşın 24 Ağustos'ta hayatını kaybetti. Yapılan otopsi sonucunda Filistinli zanlının "kafasına ve boynuna aldığı şiddetli darbeye bağlı travmadan" öldüğü tespit edildi.Paris Savcılığı 31 Ağustos'ta polis memuru hakkında "taksirle öldürme" suçundan adli soruşturma açtı. Olayla ilgili herhangi bir güvenlik kamerası kaydı bulunmazken Filistinli adamın ölümüne yol açan anların nasıl yaşandığının aydınlatılmasında ise polis memurlarının ifadeleri esas alındı.Şüpheliyi darbeden polis, elleri kelepçeli Filistinliye karşı kendini korumak için hamlede bulunduğunu savundu.Ailesine veya bir yakınına ulaşılamayan Filistinli adamın ölümüne yol açan olaya ilişkin soruşturma aylarca sürdü.
Suriye'deki yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, 15 Ocak'ta Türkiye'ye ilk resmi ziyaretini yapacağını açıkladı.Şeybani, ziyaretini sosyal medya platformu X'ten duyurdu.Paylaşımında Şeybani, "Yeni Suriye’yi temsil etmek üzere, 14 yıldır Suriye halkını hiç bırakmayan Türkiye Cumhuriyeti’ne ilk resmi ziyaretimizi yarın gerçekleştireceğiz." ifadesini kullandı.
ABD'de başkanlık koltuğuna oturmasına 6 gün kalan Donald Trump, Newsmax kanalına röportaj verdi. Trump, İsrail ile Hamas arasında Katar'ın arabuluculuğunda dolaylı olarak yürütülen ateşkes görüşmelerine ilişkin, "Bunu başarmaya çok yakınız. Bunu başarmaları gerekiyor. Bunu yapmazlarsa orada çok fazla sorun olacak, daha önce hiç görmedikleri kadar çok sorun. Bunu başaracaklar. Bir el sıkışma olduğunu ve bunu bitireceklerini, belki de haftanın sonuna kadar bitireceklerini anlıyorum, bunun gerçekleşmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
İsrail acil yardım servisi Magen David Adom'dan (Kızıl Davud Yıldızı) yapılan açıklamada, sığınaklara ulaşmaya çalıştıkları esnada 11 İsraillinin yaralandığı, 4 panik atak vakası yaşandığı belirtildi.Yemen'deki Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri, İsrail Savunma Bakanlığını "Filistin 2" adını verdikleri süpersonik füzeyle hedef aldıklarını duyurmuştu.
İsrail hava savunma sistemlerinin başarısız kaldığını ve süpersonik füzenin hedefe başarıyla ulaştığını iddia eden Seri, bunun son 12 saatte İsrail'e yönelik gerçekleştirdikleri üçüncü saldırı olduğunu belirtmişti.İsrail ordusunun X hesabından yapılan açıklamada ise Yemen'den atılan balistik füze nedeniyle ülkenin birçok bölgesinde sirenlerin çaldığı, füzenin hava savunma sistemlerince imha edildiği ve herhangi bir can kaybının olmadığı kaydedilmişti.
İsrail medyasında yer alan haberlerde füze parçalarının evlerin üzerine düştüğü belirtildi.
Lübnan Sivil Savunma Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Lübnan'ın güneyinde İsrail askerlerinin çekildiği köylerde yıkılan evlerin enkazında 11 kişinin cansız bedenine ulaşıldığı belirtildi. Açıklamada, "Tayr Harfa köyünde 10, güneybatıdaki Chamaa köyünde 1 kişinin cesedi bulundu. Cenazeler, kimliklerini belirlemek için DNA testleri de dahil olmak üzere gerekli laboratuvar testlerini yapmak üzere Jabal Amel Hastanesi'ne nakledildi" ifadeleri kullanıldı.
Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail Savunma Bakanlığını "Filistin 2" adını verdikleri süpersonik füzeyle hedef vurduklarını öne sürdü.İsrail hava savunma sistemlerinin başarısız kaldığı ve süpersonik füzenin hedefe başarıyla ulaştığını iddia eden Seri, bunun son 12 saatte İsrail'e yönelik gerçekleştirdikleri üçüncü saldırı olduğunu belirtti.
Öte yandan İsrail ordusunun X hesabından yapılan paylaşımda, Yemen'den atılan balistik füze nedeniyle ülkenin birçok bölgesinde siren seslerinin çaldığı bildirildi.Yemen'den fırlatılan füzenin hava savunma sistemlerince imha edildiğine dikkati çekilen paylaşımda, herhangi bir can kaybının olmadığı kaydedildi.
İsrail resmi devlet televiyonu KAN'ın haberinde, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in anlaşmaya karşı çıkması nedeniyle hükümetin düşmeyeceğinden emin olmak istediği belirtildi.KAN'a konuşan İsrailli yetkililer, "Eğer işler hızlı ilerlerse bugün öğleden sonra kabinenin toplanması ve ardından hükümet toplantısının yapılması ve anlaşmanın onaylanması muhtemel." dedi.
İsrailli Kanal 12 televizyonunun İsrailli kaynaklara dayandırdığı haberinde ise esirlerin serbest bırakılmasına ilişkin anlaşmanın ayrıntıları üzerinde uzlaşıya varıldığı ve Hamas'ın nihai cevabının beklendiği bildirildi.Haberde ayrıca çoğu hükümet üyesinin anlaşmayı desteklediği öne sürüldü.
Haberde, Netanyahu liderliğindeki Likud partisinden 18, Ultra Ortodoks Yahudi Şas Partisinden 6, Moshe Gafni liderliğindeki Birleşik Tevrat Yahudiliği'den 2 ve Ulusal Sağ partisinden 2 bakanın da anlaşmayı desteklediği kaydedildi.
Öte yandan aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in başında olduğu Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) partisinden 3 bakan ile ve aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in liderliğini yaptığı Dini Siyonizm partisinden 3 bakanın da anlaşmaya karşı çıktığı belirtildi.
Londra Metropolitan Polisi, Filistin destekçilerinin başkentteki BBC binası önünde toplanmasını yasaklayan karar sonrası, organizatörlerin yürüyüş rotasını değiştirdiği duyurusuna ilişkin açıklama yaptı.Açıklamada, gösterinin ana organizatörlerinden Filistin Dayanışma Kampanyasının (PSC), yürüyüş güzergahını değiştirerek, göstericilerin Başbakanlık Ofisi'nin de bulunduğu Whitehall Caddesi'nde toplandıktan sonra BBC'ye doğru yürüyüş rotası belirlediği anımsatıldı.
Yürüyüşün yapılacağı hafta sonu başkentteki polis operasyonunu yönetecek Polis Amiri Adam Slonecki'nin değerlendirmelerine yer verilen açıklamada, şunlar kaydedildi:"Bu koşullar altında elimizdeki yetkileri kullanmaktan başka seçeneğimiz yok. PSC ile temaslarımızı sürdüreceğiz ve önümüzdeki günlerde yeniden düşünüp alternatif öneri sunacaklarını umuyoruz."
Bölgedeki AA muhabirinin sağlık kaynaklarından edindiği bilgiye göre, İsrail ordusu gün boyunca Gazze Şeridi'nin birçok bölgesine yönelik hava saldırılarını artırdı.Kuzeydeki Gazze kentinde yerinden edilmiş sivillerin sığındığı bir okulun yanı sıra birçok noktada toplanan vatandaşları hedef alan saldırılar oldu.İsrail'in savaş uçakları ve insansız hava araçlarıyla (İHA) gerçekleştirdiği saldırılarda yaşamını yitiren 53 Filistinlinin cesedi hastanelere ulaştırıldı.İsrail'in yoğun saldırılarında yaralanan çok sayıdaki yaralının kaldırıldığı kuzeyindeki Ehli Baptist Hastanesinde yer kalmadığı için yaralılara hastane bahçesinde müdahale edilmeye çalışıldı.
Katar'ın başkenti Doha'da İsrail ile Hamas arasında yürütülen müzakere sürecinin hassasiyeti nedeniyle ismini vermek istemeyen Filistinli kaynaklar, gelişmelere ilişkin bilgi verdi.Filistinli kaynaklar, ateşkes ve esir takası anlaşmasının neredeyse hazır olduğunu ifade etti.Ayrıca, sürecin şu andaki gibi devam etmesi halinde büyük ihtimalle 17 Ocak Cuma günü ya da daha önce anlaşmanın imzalanabileceği kaydedildi.Anlaşmanın 3 aşamada uygulanacağı ve ilk aşamanın 40 ila 42 gün süreceği belirtildi.Kaynaklar, "Bu aşamada İsrail, Netzarim ve Philadelphi koridorlarında kalmaya devam edecek. Bir hafta sonra Hamas'tan İsrailli esirlerin listeleri teslim alınacak, ardından İsrail, Gazze’nin kuzeyine geri dönüşlere izin verecek." bilgisini verdi.
İsrail'in, dönüş düzenlemeleriyle ilgili Gazze'nin kuzeyine geçişlere izin vermek için Netzarim Koridoru'nun bir kısmından çekileceği de belirtildi.Kaynaklar ayrıca, yaya olarak dönenlerin aranmayacağını ancak araçlarla dönenlerin silah kaçakçılığı veya kuzeye silahlı kişilerin geçişinin engellenmesi amacıyla uluslararası bir kuruluş tarafından getirilen cihazlarla aranacağını belirtti.Tampon bölgenin genişliğiyle ilgili bir anlaşmazlık olduğunu aktaran kaynaklar, İsrail’in bölgenin 1500 metre olmasını istediğini ancak 1000 metre olarak anlaşmaya varıldığını açıkladı.Kaynaklara göre, birinci aşamanın ardından İsrail'in Netzarim Koridoru'ndan tamamen çekilerek tampon bölgenin sınırlarına kadar gerilemesini sağlamak sağlamak amacıyla ikinci ve üçüncü aşama üzerinde müzakereler yapılacak, İsrail, Philadelphi bölgesinde kalmaya devam edecek.
Kaynaklar, İsrail'in Hamas'a teslim ettiği 34 kişilik listede 8 askerin yer aldığını ve basında Hamas'ın bunu kabul ettiği yönünde iddialar yer aldığını ifade etti.İsrail'in, Hamas'ın bu listeyi reddedeceğini tahmin ettiğini ancak Hamas'ın listeyi kabul ettiğini dile getiren kaynaklar, bu askerler için farklı bir karşılık belirleneceğini aktardı.Kaynaklar, 7 Ekim'den sonra alıkonulan tüm sivil esirlerin serbest bırakılması karşılığında bu 8 askerin serbest bırakılması önerisi bulunduğunu ve bunun kabul edilme olasılığının yüksek olduğunu kaydetti.
Katar, Mısır ve ABD'nin arabuluculuğunda Hamas ve İsrail arasında yürütülen dolaylı müzakereler, esir takası ve saldırıların durdurulmasıyla ilgili nihai bir anlaşmanın şekillendirilmesi için yoğun şekilde devam ediyor.İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, üst düzey İsrail müzakere heyetini Gazze'de ateşkes ve esir takası görüşmelerinin yürütüldüğü Katar'a gönderme kararı almış, aralarında İsrail Dış İstihbarat Teşkilatı Mossad Direktörü David Barnea ve İsrail İç İstihbarat Servisi Şin-Bet (Şabak) Direktörü Ronen Bar'ın da bulunduğu heyet Doha'ya gitmişti.İsrail basınında yer alan haberlerde, İsrail ile Hamas arasındaki esir takası anlaşmasının ayrıntılarının yüzde 90'ı üzerinde anlaşmaya varıldığı öne sürmüştü.
İsrail basını, ülkenin Hamas’ın elindeki rehinelerin bir kısmının serbest kalmasını sağlayacak ve savaşı sonlandıracak bir ateşkes anlaşması konusunda müzakerelerin “ileri aşamalarında" olduğunu duyurdu. İsrail hükümeti kaynaklarına dayandırılan haberlere göre, arabulucu ülkeler Katar ve Mısır ile ABD tarafından koordine edilen Doha'daki görüşmelerde ilerleme kaydedildiği ancak "anlaşmanın kesinleşmediği" aktarıldı. Suriye'de Esad rejiminin sona ermesi ve Lübnan’da yapılan ateşkesin Hamas üzerinde daha fazla baskıya yol açtığını belirten yetkililer, göreve başlamaya hazırlanan ABD Başkanı Donald Trump’ın baskı ve tehditlerinin de Hamas'ı masaya oturtmaya yardımcı olduğunu kaydetti.
ABD Başkanı Joe Biden, geçen yaz kendisinin kamuoyuna duyurduğu ateşkes önerisiyle ilgili aylar süren çalışmaların ardından artık sonuca çok yaklaştıklarını kaydederek, "İsrail ile Hamas arasındaki savaş hakkında şunu söyleyeyim; aylar önce ortaya konulan ateşkes önerisinin nihayet gerçekleşmesine çok yakınız." dedi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al-Sani ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Es-Sisi ile dünden bu yana önemli görüşmeler yaptığını hatırlatan Biden, "Bu anlaşmayı tamamlamak için yoğun çaba gösteriyorum." diye konuştu.Biden, söz konusu ateşkes anlaşmasının gerçeklemesi halinde esirlerin serbest bırakılacağını, çatışmaların duracağını ve Gazze'ye insani yardımların ulaştırılacağını ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Savaşın başladığı günden beri korkunç acılar çeken Filistinlilere insani yardımın önemli ölçüde artması mümkün olacak. Filistinliler cehennemi yaşadılar. Çok fazla masum insan öldürüldü. Filistin halkı barışı ve kendi geleceklerini belirleme hakkını hak ediyor. İsrail de barışı ve gerçek güvenliği hak ediyor."
Biden, kendinden sonraki Donald Trump yönetimine de bu konuda aynı hassasiyeti göstermesi çağrısında bulundu.İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile dün gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde Gazze'de ateşkes konusundaki son durumu değerlendiren ABD Başkanı Biden, ateşkes anlaşmasına bir an önce varılması gerektiğini belirtmişti.