Güncelleme Tarihi:
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği bildirildi. ABD Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Austin'in görüşmede “İsrail güçlerinin Lübnan'daki BM barış gücü mevzilerine ateş açması ve iki Lübnan askerinin ölümüne dair haberlerden duyduğu derin endişeyi dile getirdiği” kaydedildi. Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü (UNIFIL) ve Lübnan Silahlı Kuvvetleri’nin güvenliğinin sağlanmasının önemini vurgulayan Austin'in, “En kısa sürede Lübnan'daki askeri operasyonlardan diplomatik bir yola dönüş ihtiyacını yinelediği” aktarıldı. “Bakan Austin ayrıca Gazze'deki vahim insani durumu da gündeme getirdi ve bu durumun düzeltilmesi için adımlar atılması gerektiğini vurguladı” denilen açıklamada, “Bakan Austin, ABD’nin İsrail'in güvenliğine olan kalıcı ve sarsılmaz bağlılığını bir kez daha teyit etti” ifadeleri kullanıldı. Austin'in ayrıca tüm rehinelerin mümkün olan en kısa sürede evlerine dönmesi gerektiğini belirttiği kaydedildi.
İsrail Ordu Radyosu X hesabı üzerinden yapılan açıklamada, "ABD, İran tehditlerine karşı hazırlık olarak THAAD hava savunma sistemini İsrail'e konuşlandırdı." ifadeleri kullanıldı.
ABD daha önce Mart 2019'da İsrail'de ortak savunma tatbikatlarının bir parçası olarak THAAD sistemini geçici olarak konuşlandırmıştı.
Yeni konuşlandırmanın kalıcı olup olmadığı ve sistemin İsrail'in savunma ağına entegre edilip edilmeyeceği konusu henüz bilinmiyor.
Şu anki konuşlandırma, İsrail’in İran’a karşı "büyük saldırı" hazırlıklarının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
İran, 1 Ekim'de İsrail'e füze saldırısında bulunmuştu. Tel Aviv yönetimi, İran'ın bu saldırısına karşılık verileceğini bildirmişti.
İsrail’in halihazırda uzun menzilli Arrow, orta menzilli "Davud’un Sapanı" ve kısa menzilli "Demir Kubbe" olmak üzere 3 hava savunma sistemi bulunuyor ancak bu sistemler, İran’ın son misilleme saldırısında birçok füzeyi durdurmada yetersiz kalmıştı.
Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail ordusunun, ülkenin batısındaki Cebel-i Lübnan vilayetine bağlı Barca beldesine düzenlediği saldırıda 4 kişinin hayatını kaybettiği, 14 kişinin de yaralandığı belirtildi.
Açıklamada, İsrail'in aynı ilin Kisirvan ilçesine bağlı Muaysira beldesinde bir eve düzenlediği saldırıda da 9 kişinin öldüğü, 15 kişinin yaralandığı aktarıldı.
Bakanlıktan daha önce yapılan açıklamada, Muaysira beldesinde bir eve düzenlediği saldırıda ilk belirlemelere göre 5 kişinin öldüğü, 14 kişinin yaralandığı bildirilmişti.
Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Ekim 2023'ten bu yana İsrail saldırılarında 104'ü çocuk ve 194'ü kadın olmak üzere toplam 2 bin 229 kişi öldü, 10 bin 380 kişi yaralandı.
Lübnan Ulusal Haber Ajansı, İsrail savaş uçaklarının yaklaşık 1 saat önce Lübnan’ın güneyindeki Nebatiye kentinde bulunan çarşıya saldırı düzenlediğini aktardı. Saldırının ardından alevler yükselirken, Lübnan askerlerinin bölgeye sevk edildiği öğrenildi. Saldırının ardından ölen veya yaralanan olup olmadığına ilişkin bir açıklama yapılmadı.
Gazze'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesi Başhekimi Hüsam Ebu Safiye, kuzeydeki üç ana hastaneye giren sınırlı yakıt miktarının sadece birkaç gün yeteceğini belirterek, "Kuzeydeki üç ana hastane, cumartesi günü sınırlı miktarda yakıt girmesine rağmen saat başı gelen yaralılar ve şehitler nedeniyle büyük bir baskı altında." dedi.
Ebu Safiye, Gazze'nin kuzeyindeki yakıt krizinin sağlık sektörüne etkilerine dair açıklama yaptı.
Gazze’nin kuzeyine bugün yaklaşık 20 bin litre yakıtın girdiğini belirten Ebu Safiye, bu yakıtın 10 bin litresinin Kemal Advan Hastanesi'ne, kalan miktarının ise El Avde ve Endonezya Hastanelerine eşit şekilde dağıtıldığını ifade etti.
Ebu Safiye, mevcut miktarın Kemal Advan Hastanesi’ne yaklaşık 10 gün yetebileceğini, diğer hastaneler içinse 5 gün dayanmayacağını belirterek, bu miktarın, her gün sayıları artan yaralı ve ölülerin getirildiği hastanelerin ihtiyaçlarını birkaç günden fazla karşılamayacağını vurguladı.
Ebu Safiye, "Kuzeydeki üç ana hastane, cumartesi günü sınırlı miktarda yakıt girmesine rağmen saat başı gelen yaralılar ve şehitler nedeniyle büyük bir baskı altında." ifadelerini kullandı.
Ebu Safiye, uluslararası kuruluşlardan "İsrail'e, yeterli miktarda yakıt, tıbbi malzeme ve ilaçların bölgeye girmesine izin vermesi için baskı yapmasını ayrıca üç hastanede çalışan sağlık ekiplerine yönelik gıda yardımı yapılmasını" talep etti.
İsmini açıklamayan güvenlik kaynağından alınan bilgiye göre, İsrail ordusu, Cibaliya Mülteci Kampı'ndaki kara saldırılarında daha fazla can ve mal kaybına yol açmak için patlayıcı yüklü robotları kullandı.
Cibaliya Mülteci Kampı'nın batısındaki El-Faluca Mahallesi'nde 2 gün önce bu robotların kullanılması sonucu birkaç evden oluşan bir yerleşim alanı tamamen yıkıldı.
Söz konusu kaynak, bomba yüklü robotların, evlerin arasında hareket ettiğini ve İsrail ordusu tarafından uzaktan kumanda edildiğini, patlamanın ise yine uzaktan kumanda yöntemiyle ya da Filistinli direniş gruplarının hedef alması sonucu gerçekleştiğini kaydetti.
Robotların, bir yerleşim bölgesini yıkabilecek patlayıcı güce sahip olduğunu kaydeden kaynak, bu silahın ilk defa mayıs ayında Cibaliya Mülteci Kampı'nın karadan işgal sürecinde kullanıldığını, Filistinli direnişçilerin, içinde askerlerin olduğunu düşündükleri bir personel aracını hedef alması sonucu bölgede büyük bir patlama meydana geldiğini ve daha sonra bunun aslında bomba yüklü bir robot olduğunun anlaşıldığını dile getirdi.
Katar merkezli Al Jazeera Televizyonu 22 Mayıs'ta Cibaliya'daki kara saldırılarında kullanılan bomba yüklü robotların videosunu yayınlamıştı.
İsrail ordusu, mayıs ayında 20 gün boyunca Cibaliya Mülteci Kampı'na karadan saldırmış ve geride büyük bir yıkım bırakarak bölgeyi terk etmişti.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı ile Beyt Lahiya ve Beyt Hanun bölgelerine yönelik sıkı kuşatması ve kara saldırıları 7. gününde sürüyor.
İsrail ile Lübnan’daki Hizbullah arasındaki çatışmalar sürüyor. İsrail’in Lübnan’da düzenlediği saldırılara Hizbullah da karşılık veriyor. İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada, Hizbullah’ın bugün kutlanan Yahudilerin en kutsal günü Yom Kippur’da (Kefaret Günü) İsrail’e yönelik saldırı düzenlediği bildirildi. Açıklamada, “Yom Kippur’un kutlandığı hafta sonu boyunca Hizbullah tarafından atılan yaklaşık 320 mermi Lübnan'dan İsrail'e geçti” ifadeleri kullanıldı.
İsrail, Lübnan’daki yoğun bombardımanına devam ediyor. Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail güçlerinin başkent Beyrut’un güneyinde ve kuzeyinde saldırılar düzenlediğini bildirdi. Yapılan açıklamada, Beyrut’un kuzeyinde Hristiyanların çoğunlukta olduğu dağlık bölgede yer alan ve Şiilerin çoğunlukta olduğu Maaysrah köyüne düzenlenen saldırıda 5 kişinin hayatını kaybettiği, 14 kişinin ise yaralandığı aktarıldı. Başkentin güneyindeki Chouf bölgesinde yer alan Barja köyünde düzenlenen saldırıda ise 4 kişinin yaşamını yitirdiği, 14 kişinin de yaralandığı kaydedildi.
İSRAİL’DEN LÜBNAN’IN GÜNEYİNE TAHLİYE EMRİ
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından yapılan açıklamada, Lübnan’ın güneyindeki 23 köyün sakinlerine Awali Nehri'nin kuzeyindeki bölgelere tahliye emri verildiği bildirildi. Açıklamada, bölge sakinlerinin güvenliği için tahliyelerin gerekli olduğu belirtilirken, Hizbullah’ın silahları gizlemek ve İsrail'e saldırılar düzenlemek için bu bölgeleri kullandığı iddia edildi.
Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, İsrail'in bölgeyi topyekûn bir savaşa sürüklemesini önlemek için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından durdurulması gerektiğini söyledi.
Safadi, BM Güvenlik Konseyi'nin barışa yönelik tehditlere karşı yaptırımlar uygulamasına ve hatta aşırı durumlarda askeri güç kullanmasına izin veren BM Şartı'nın VII. bölümüne atıfta bulundu.
Safadi, İsrail'i Gazze, işgal altındaki Batı Şeria ve Lübnan'da “uluslararası hukuka uymaya ve tüm yasadışı savaşlarını derhal sona erdirmeye zorlamak” için BM Şartı'nın VII. bölümüne başvurulması gerektiğini ifade etti.
Sosyal medya platformu X'te yaptığı paylaşımda Safadi, İsrail'in cezasızlığına son vermek için Netanyahu ve aşırı sağcı bakanlarının sorumlu tutulması gerektiğini belirtti.
İsrail'e silah sevkıyatının durdurulması için uluslararası çağrı yapan Safadi, "Orta Doğu'daki sivillere, BM barış güçlerine, gazetecilere ve sağlık görevlilerine karşı kullanılan silahları göndermeyi durdurun" dedi.
Safadi, “Aksi takdirde, İsrail hükümeti uluslararası hukuk ve kurumların güvenilirliğini daha da zayıflatacak ve bölgeyi, sonuçları bölge sınırlarının çok ötesinde yankılanacak topyekûn bir bölgesel savaşın uçurumuna sürükleyecektir” uyarısında bulundu.
Lübnan Bakanlar Kurulu Başkanlığı, İsrail saldırılarının yol açtığı zararlar ve insan hareketliliği gibi ülkedeki son durumu yansıtan verilerin yer aldığı bir rapor yayımladı.
İsrail'in 8 Ekim 2023'ten bu yana Lübnan'a düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının 2 bin 229'a, yaralananların sayısının ise 10 bin 380'e yükseldiği kaydedilen raporda, bugüne kadar ülke içinde yerinden edilen kişiler için 1032 merkez açıldığı ve bunların 837'sinde yer kalmadığı, 187 bin kişinin (39 bin 300 ailenin) Lübnan İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmeliklerle listelenen merkezlere kaydedildiği aktarıldı.
Raporda, 23 Eylül-11 Ekim tarihleri arasında 317 bin 457'si Suriye, 115 bin 44'ü Lübnan vatandaşı olmak üzere toplam 430 binden fazla kişinin ülke topraklarından Suriye'ye geçtiği bildirildi.
Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Radine, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine üst üste yedi gündür düzenlediği ağır saldırılara ilişkin, ABD yönetimine "Tel Aviv'i saldırganlığını durdurmaya zorlaması ve onu desteklemeyi bırakması" talebinde bulundu.
Filistin resmi haber ajansı WAFA'nın haberine göre, Ebu Radine, "ABD yönetiminin yapması gereken, stratejik müttefiki işgalci İsrail'i Gazze Şeridi ve Batı Şeria'ya yönelik saldırılarını durdurmaya, uluslararası meşruiyete uygun kararlara ve uluslararası mahkemelerin kararlarına uymaya zorlamak." dedi.
Gazze kentindeki El-Ehli Baptist Hastanesi'nden bir sağlık yetkilisi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in kentin doğusundaki Tuffah Mahallesi'ne düzenlediği hava saldırısında 3 Filistinlinin öldürüldüğünü belirtti.
Görgü tanıkları da İsrail'e ait bir insansız hava aracının (İHA) Gazze şehrinin güneydoğusundaki Zeytun Mahallesi'nin doğusundaki Es-Sikke Caddesi'nde bir grup Filistinliye ateş açtığını ve 3 kişinin yaralandığını bildirdi.
Görgü tanıkları ayrıca İsrail'e ait bir İHA'nın Gazze şehrinin doğusundaki Eş-Şucaiyye Mahallesi'ni bombalaması sonucu çok sayıda kişinin yaraladığını ifade etti.
İran resmi haber ajansı IRNA'ya göre, Sivil Havacılık Kurumu Sözcüsü Cafer Yazerlu, uçuş emniyetini sağlamak için cep telefonu dışında çağrı cihazı, telsiz gibi elektronik iletişim cihazlarının uçağa alınmasının yasaklandığını duyurdu.
Yazerlu, söz konusu yasak kararının yolcu kabini ve kargo bölümünü de kapsadığını ve yolculardan cep telefonu dışındaki elektronik haberleşme cihazlarını uçağa taşımaktan kaçınmaları gerektiğini söyledi.
İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nde insani kriz sürüyor. BM bünyesindeki Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından yapılan açıklamada, Gazze'de yaşanan gıda krizine dikkat çekildi Açıklamada, "Gazze'nin kuzeyinde artan şiddet, gıda güvenliği üzerinde yıkıcı etkilere sahip. 1 Ekim'den bu yana Gazze'nin kuzeyine gıda yardımı ulaşmadı. WFP'nin kuzeyde barınaklara ve sağlık tesislerine dağıttığı mevcut gıdanın ne kadar süre yeteceği belirsiz" ifadeleri kullanıldı.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichai Adraee, X sosyal medya platformu üzerinden yaptığı açıklamada, Hizbullah'ın silahlı kişileri ve silahları taşımak için ambulans kullandığını iddia etti.
Sağlık ekiplerine Hizbullah üyeleriyle işbirliği yapmamaları çağrısında bulunan Adraee, İsrail ordusunun, silahlı kişileri taşıyan her türlü araca karşı gerekli tedbirleri alacağı tehdidinde bulundu.
كشف جيش الدفاع مؤخرًا أن عناصر من #حزب_الله يستخدمون سيارات الإسعاف لنقل مخربين وأسلحة، لذا نحذر من استمرار هذه الظاهرة، وندعو الفرق الطبية إلى تجنب التعامل مع عناصر حزب الله وعدم التعاون معهم.
— افيخاي ادرعي (@AvichayAdraee) October 12, 2024
جيش الدفاع يؤكد أنه سيتم اتخاذ الإجراءات اللازمة ضد أي مركبة تنقل مسلحين، بغض النظر… pic.twitter.com/79VVt1z82K
Hizbullah, Lübnan'a durmaksızın bombalar yağdıran ve kara harekâtını sürdüren İsrail güçlerine yönelik saldırılarını arttırdı.
Hizbullah, İsrail-Lübnan sınıır boyunca Ayta el şaab kasabının yakınlarındaki bir bölgede İsrail ordusunun sızmaya çalıştığını ve İsrail tanklarına ve askerlerine yol açmaya çalışan buldozerin güdümle füze ile etkisiz hale getirildiğini açıkladı.
Hizbullah, İsrail'in Hayfa kentinin güneyinde bulunan patlayıcı madde üreten bir fabrikaya füzeli saldırı düzenlediklerini bildirdi.
İsrail ordusu, hava savunma sistemlerinin Lübnan'dan ülkeye giren yaklaşık 32 roketi düşürdüğünü açıkladı.
Hamas, İsrail ordusunu Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde “katliam” yapmakla suçladı ve saldırıların “Amerikan koruması altındaki silahsız sivillere karşı misilleme” olarak gerçekleştirildiğini iddia etti.
Hamas tarafından yapılan açıklamada, Cibaliye'de bir yerleşim bölgesini hedef alan ve en az 22 kişinin ölümüne ve 90'dan fazla kişinin yaralanmasına neden olan İsrail saldısını “Nazi işgalinin katliamları” olarak nitelendirerek kınadı.
“Bu katliamlar, Amerikan desteğiyle korunan halkımıza karşı devam eden suçlu soykırımın bir devamıdır” denilen açıklamada, sivillere yönelik bu artan saldırıların "halkı dirençleri ve yerinden edilmeyi reddetmeleri nedeniyle cezalandırma" girişimi olduğu ifade edildi.
Açıklamada, “Şu anda ikinci yılına giren Nazi terör suçları, bu haydut ve faşist varlığın kana susamış olduğunu ve Gazze'deki halkımıza ve Lübnan nüfusuna karşı daha fazla soykırım yoluyla intikam peşinde olduğunu dünyaya göstermektedir” ifadeleri yer aldı.
Lübnan medyasında, ABD’nin İsrail Başbakanı Netanyahu aracılığıyla Orta Doğu haritasını yeniden çizmeye çalıştığını ifade eden bir analiz yayınlandı.
Al Mayadeen gazetesinin “İsrail-Amerikan projesi: Lübnan denklemini içeride ve bölgesel olarak değiştirmek” başlığıyla yayınladığı analizde, Hizbullah’a yönelik Lübnan’daki kara harekatının Orta Doğu haritasının ABD sponsorluğunda yeniden çizilmesi için başlatıldığı değerlendirmesi yer aldı.
Netanyahu’nun ateşkesi yenilgi olarak gördüğü belirtilen analizde, İsrail’in Lübnan’daki ve Gazze’deki saldırılarını durdurmaya istekli bakmadığı ve bu sebeple de ABD’nin projesinin netlik kazandığı yorumu yer aldı.
Analizde, ABD’nin İsrail’in aracılığıyla yeni bir gerçeklik yaratılmak istediği belirtilirken Biden yönetiminin ateşkes teklifinden geri adım attığı ifade edildi. ABD’nin, Hizbullah’ı denklemden çıkararak Suudi Arabistan ile uyumlu ABD kontrolündeki yeni bir başbakanı Lübnan yönetiminin başına getirmenin peşinde olduğu vurgulandı.
Analizde, “ABD’nin İngiltere, Fransa ve Suudi Arabistan ortaklığında İsrail’i korumak için tasarladığı projenin amacının BMGK 1701 sayılı kararı değil 1559 sayılı kararı uygulamaya çalışıyor” denildi.
“Hizbullah'a düşman Arap ülkeleri ABD'nin yaratmayı hedeflediği yeni gerçeklik düşüncesini paylaşıyor” sözlerinin yer aldığı analizde, 1919 yılında Paris Barış Konferansı'nda İsrail’in kurucu başbakanı David Ben-Gurion ve İsrail ilk cumhurbaşkanı Haim Weizmann tarafından öne sürülen İsrail haritasının yaratılmaya çalışıldığı iddia edildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan istifa eden Hala Rharrit, ülkesinin İsrail'e verdiği desteği "nesiller boyunca bir leke" olarak tanımladı.
Rharrit, Gazze'deki sivil kayıpların göz ardı edildiğini ve bunun yalnızca Hamas'a karşı bir savaş olarak gösterildiğini ifade etti.
"ABD silahları olmasaydı İsrail bu soykırımı gerçekleştiremezdi" diyen Rharrit, silah endüstrisi ve lobi gruplarının etkisine dikkat çekti.
Rharrit ayrıca, ABD yönetiminin, uluslararası hukukun ihlalleri konusunda bilgilendirildiğini ancak bunu görmezden geldiğini belirtti.
İsrail ordusu, Gazze'nin kuzeyinde yaşayanların bölgeyi tahliye ederek güneye gitmelerini istedi.
Al Jazeera'da yer alan habere göre, İsrail ordusu, tahliye uyarılarını dikkate alarak Gazze'nin kuzeyindeki Saftavi bölgesinden kaçmaya çalışan Filistinlilere ayrım gözetmeksizin ateş açtı.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından yaptığı paylaşımda, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde D5 adı verilen bir bölgenin işaretlendiği harita kullanmıştı.
Adraee, belirlenen bölge ahalisine önemli mesaj olarak belirttiği talimatta, söz konusu bölgenin tehlikeli savaş bölgesi olduğunu ve oradaki insanların derhal bulundukları yerleri tahliye etmeleri gerektiğini duyurmuştu.
Söz konusu bölgeden Filistinlilerin ayrılarak sözde "insani bölge" diye tanımladığı bir başka bölgeye gitmelerini isteyen Adraee, daha önce yüzlerce suikast ve hava saldırılarının gerçekleştiği Salahaddin Caddesi güzergahında ilerlemeleri gerektiğini kaydetmişti.
Lübnan haber ajansı NNA'ya göre, ülkenin doğusunda yer alan Baalbek bölgesine bağlı Sarain el-Tahta beldesinde bir yumurta deposuna İsrail hava saldırısı gerçekleşti.
Ülkenin güneyindeki Sayda kentine bağlı Kevseriyye es-Siyad beldesinde 3 katlı bir bina İsrail hava saldırısı sonucu yerle oldu.
Beldeye yoğun saldırıların ardından Kevseriyye es-Siyad ile el-Gassaniyye beldeleri arasındaki yol trafiğe kapandı.
Yine Lübnan'ın güneyindeki Sur ilçesine bağlı el-Huş bölgesi çevresi, Nebatiye kentinin güneyindeki Zifta ve Zahrani beldeleri İsrail savaş uçaklarının hedefi oldu.
Saldırılarda, can kaybı, yaralanma ya da maddi hasara dair bilgi verilmedi.
Nobel Barış Ödülü'nün verildiği Japon nükleer silahlarla mücadele kuruluşu Nihon Hidankyo'nun eş başkanı Hiroşima’dan kurtulan Toshiyiku Mimaki, ödülün verilmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Ödülü Gazze’de çalışan insanlar almalıydı. Gazze'de kanlar içindeki çocuklar ebeveynleri tarafından taşınıyor. Tıpkı 80 yıl önce Japonya'da olduğu gibi” dedi.
İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Galibaf, Lübnanlı mevkidaşı Nebih Berri ile görüşmek üzere başkent Beyrut'a geldi.
Beyrut'a vardıktan sonra İran devlet televizyonuna konuşan Galibaf, “Her zaman olduğu gibi Lübnan halkı, hükümeti ve direnişinin yanında olduğumuzu ve zor koşullarda da yanlarında yer alacağımızı söylemek buradayım” dedi.
İsrail'in Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ı öldüren saldırında hayatını kaybedenler arasındaki İran Devrim Muhafızları Komutan yardımcısı Tuğgeneral Abbas Nilfuruşan'ın cesedi bulundu.
İran tarafından yapılan açıklamada, Nilfuruşan'ın cesedinin öldürülmesinden 14 gün sonra Nasrallah suikastının gerçekleştiği yerde bulunduğunu belirtildi.
Açıklamada, cenazenin İran'a nakledilmesine ilişkin prosedürlerin takip edildiğini ve cenaze tarihinin belirleneceğini duyurdu.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından yaptığı paylaşımda, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde D5 adı verilen bir bölgenin işaretlendiği harita kullandı.
Adraee, belirlenen bölge ahalisine önemli mesaj olarak belirttiği talimatta, söz konusu bölgenin tehlikeli savaş bölgesi olduğunu ve oradaki insanların derhal bulundukları yerleri tahliye etmeleri gerektiğini duyurdu.
Söz konusu bölgeden Filistinlilerin ayrılarak sözde "insani bölge" diye tanımladığı bir başka bölgeye gitmelerini isteyen Adraee, daha önce yüzlerce suikast ve hava saldırılarının gerçekleştiği Salahaddin Caddesi güzergahında ilerlemeleri gerektiğini kaydetti.
İsrail'in Celile bölgesindeki Eylabun, Massad, Tefahot kasabalarında roket saldırısı sirenleri çaldı.
🚨 Rocket Alert [10:06:00] - 3 Alerts:
— ILRedAlert (@ILRedAlert) October 12, 2024
• Center Galilee — Eilabun, Massad, Tefahot
Population: 34,000 pic.twitter.com/5enRKJcOtM
ABD'nin İsrail ve Hizbullah arasındaki çatışmaları durdurmakşa görevlendirdiği Lübnan Özel Temsilcisi Amos Hochstein, Washington'dan Lübnan'da yayın yapan televizyon kanalı LBC'ye açıklamalarda bulundu.
ABD'nin Lübnan'daki çatışmaların durması ve ateşkes sağlanması için "durmaksızın" çalıştığını söyleyen Hochstein, “Tüm çatışmanın sona ermesini istiyoruz” dedi.
Hochstein, İsrail'in Beyrut'un merkezine düzenlediği ve 22 kişinin ölümüne neden olan saldırıların “tamamen kabul edilemez” olduğunu söyledi.
“Beyrut'ta devam eden bir İsrail bombardımanı var ve bunun durdurulması gerekiyor” ifadesinde bulunan Hochstein, “Bu bombardımanı sona erdirmeye çalışıyoruz. Yoğun nüfuslu Beyrut'ta bu bombalama eylemlerinin yapılmasından hoşlanmıyoruz” sözlerini ifadesine ekledi.
İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırıları sürerken, Lübnan Sağlık Bakanlığı’ndan yaşanan son can kayıplarına ilişkin açıklama yapıldı.
Lübnan’ın güneyindeki Sayda kenti yakınlarında bulunan Bişerri kasabasına yönelik hava saldırısında en az 3 kişinin öldüğü, 6 kişinin yaralandığı belirtildi.
Sayda kentinin güneyindeki Ensariyeh kasabasına yönelik ayrı bir saldırıda da 3 kişinin hayatını kaybettiği, 5 kişinin yaralandığı açıklandı. Yine Sayda'nın güneyinde yer alan Ghaziyeh kasabasında ise 1 kişinin yaşamını yitirdiği belirtildi.
İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırıları sürerken, Hizbullah’tan İsrailli sivillere uyarı geldi.
Hizbullah’tan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun ülkenin kuzeyindeki yerleşimcilerin evlerini askeri amaçlarla kullandığı belirtilerek, İsrail ordusunun Hayfa, Tiberya, Akka gibi işgal altındaki büyük şehirlerdeki mahallelerde askeri üslerinin bulunduğu kaydedildi.
Askeri birliklerin yakınında bulunmanın siviller için risk oluşturduğu ifade edilen açıklamada, “İsraillileri hayatlarını korumak için bu askeri birliklerin yakınında bulunmamaları konusunda uyarıyoruz” denildi.
İsrail’in Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan etmesine BM üyesi devletlerden tepki geldi.
Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 104 BM üyesi ülke ve Afrika Birliği Guterres’e destek mektubu yayınladı.
İsrail'e tepki gösterilen mektupta, “İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz’ın BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’i istenmeyen kişi ilan eden son açıklamasından duyduğumuz derin endişeyi ifade ediyor ve bu açıklamayı kınıyoruz” denildi.
Bu tür eylemlerin BM’nin çatışmalarda arabuluculuk yapma ve insani destek sağlamayı da içeren görevlerini yerine getirme kabiliyetini zayıflattığı vurgulanan mektupta, “Orta Doğu'daki durum, tüm düşmanlıkların sona erdirilmesi ve ilgili BM kararlarına uygun şekilde Filistin ve İsrail devletlerinin barış ve güvenlik içinde yan yana yaşayacağı iki devletli çözüme doğru inandırıcı bir yol oluşturulmasını daha da geciktirebilir” uyarısında bulunuldu.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcılığı, İsrail'in yargı yetkisine itiraz eden başvurusuna Başsavcı Kerim Han'ın verdiği yanıtı erişime açtı.
Başsavcı Han'ın yanıtında, İsrail'in itirazının erken yapıldığı, mahkemenin soruşturma yetkisini ortadan kaldırmadığı ve itirazın ivedilikle reddedilmesi gerektiği vurgulandı.
Yanıtta, İsrail'in itirazının Roma Statüsü'nün 19(2) maddesi kapsamında erken yapıldığı belirtildi.
Han'ın yanıtında, itirazda bulunma hakkının ancak mahkemenin, Roma Statüsü'nün 58. maddesi uyarınca bir karar vermesinden sonra itiraz hakkının doğacağı ifade edildi.
İsrail'in mahkemeye yargı yetkisini vermemiş olmasının, UCM'nin soruşturma yetkisini ortadan kaldırmayacağı kaydedilen yanıtta, mahkemenin Filistin topraklarında işlenen suçlar bakımından yargı yetkisi kullanabilmesi için Filistin'in, UCM'yi yetkilendirmiş olmasının yeterli olduğu ifade edildi.
Savcılığın yanıtında, yetki itirazını ele alan Daire'den talebi ivedilikle karara bağlamasını ve itirazın reddine karar vermesi istendi.
Han'ın yanıtında ayrıca, mahkemenin bu tür itiraz ve cevapları gizli tutmaması, kamuya açması gerektiği vurgulandı.
ABD'li yetkililer, İsrail'in bu ayın başında İran'ın füze saldırısına vereceği yanıta ilişkin "İsrail'in İran'a olası tepkisi sırasında hedeflerini" belirlediğini açıkladı.
Al Arabiya'nın NBC'den aktardığı habere göre yetkililer, İsrail'in askeri ve enerji tesislerini hedef alacağına inandıklarını söyledi.
Yetkililer, İsrail'in İran'ın nükleer tesislerini hedef aldığına veya suikast operasyonları gerçekleştirme niyetinde olduğuna dair herhangi bir belirti bulunmadığını belirtti.
Yetkililer, İsrail'in, İran'a vereceği yanıt konusunda Biden yönetimine bilgi verdiklerini ancak paylaşılan bilginin bir kısmını gizlediğini ifade etti.
Gazze Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail ordusunun Cibaliya el-Beled bölgesinde 4 ailenin evine düzenlediği hava saldırılarında aralarında kadın ve çocukların bulunduğu en az 12 Filistinlinin hayatını kaybettiğini belirtti.
Saldırılarda 30'dan fazla kişinin yaralandığı bilgisini veren Basal, 14 kişinin ise enkaz altında kaldığını aktardı.
İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyine yönelik sıkı kuşatması ve yoğun saldırıları 6. gününde de sürüyor.
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'ndaki Filistinliler, günlerdir İsrail ordusunun "soykırım ve etnik temizliğine" maruz kalıyor.
Filistinliler, karadan abluka, evlerinin yıkılması, gıda ve ilaç yokluğuyla bölgedeki hastanelerin zorla tahliye tehditlerine rağmen göçe zorlanmaya direniyor.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bini çocuk, 11 bin 378’i kadın olmak üzere 42 bin 126 Filistinli öldü, 98 bin 117 kişi yaralandı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) "E10" olarak bilinen seçilmiş üyeleri, BM Lübnan Geçici Barış Gücü'nün (UNIFIL) İsrail ordusu tarafından hedef alınmasından derin endişe duyduğunu bildirdi.
Tüm taraflara uluslararası insancıl hukuk ve UNIFIL personeli ile tesislerinin güvenliğini sağlama çağrısı yapılan açıklamada, barış güçlerinin kasıtlı olarak hedef alınmasının uluslararası insancıl hukuk ve BMGK'nin 1701 sayılı kararının ihlali olduğu belirtildi.
"UNIFIL, BÖLGE İSTİKRARINA KATKI SAĞLIYOR"
Açıklamada, UNIFIL'e destek verilirken, barış gücünün bölge istikrarına katkı sağladığının altı çizildi.
İsrail'in 10 ve 11 Ekim'de UNIFIL tesislerine saldırılarından derin endişe duyulduğu aktarılan açıklamada, saldırı sonucu bazı personelin yaralandığı anımsatıldı.
Açıklamada, Lübnan'da artan sivil ölüm, yıkım, sivil altyapıların hedef alınması ve yerinden edilen kişi sayısının artışından da derin endişe duyulduğu vurgulandı.
Acilen ateşkes çağrısı yapılan açıklamada, uluslararası insancıl hukuk ile BMGK'nin 1701 sayılı kararına saygı duyulması çağrısına yer verildi.
İrlanda Genelkurmay Başkanı Sean Clancy, İsrail'in UNIFIL pozisyonlarına yönelik saldırısı ve UNIFIL'de görev yapan İrlandalı askerlerin durumlarına ilişkin İrlanda kamu yayıncısı RTE'ye konuştu.
İsrail'in Hizbullah hedeflerine yönelik atışları sırasında kasıtsız olarak UNIFIL pozisyonlarını vurduğu iddiaları sorulan Clancy, "Bu şartlar altında buna inanmıyorum." dedi.
Tank atışının isabet ettiği UNIFIL gözlem kulesinin küçük bir hedef olduğunu belirten Clancy, "Küçük bir hedef olan gözetleme kulesini tankla vurmak için kasten hedef almak, doğrudan atış yapmak gerekir. Askeri bir bakış açısıyla bu, kazayla yaşanan bir eylem değil doğrudan bir eylemdir." değerlendirmesini yaptı.
Clancy, İsrail'in UNIFIL pozisyonlarına saldırmasının altında yatan stratejik hedefin ise belli olmadığını dile getirerek, "Bu çok açık ve felaket bir ihlal. Eylemleri pervasızca ve bu yaşananlardan dolayı hesap sorulması gerekiyor. Ne şartta olursa olsun BM Barış Gücüne saldırmak hoş görülemez." ifadelerini kullandı.
UNIFIL ve İrlandalı askerlerin Lübnan'da bulunmasının yaşananları kayıt altına almak ve sorumlulara hesap sormak açısından önemli olduğuna da işaret eden Clancy, Gazze'de bunun eksik olduğuna dikkati çekti.
Clancy, UNIFIL kapsamında Lübnan'da bulunan İrlandalı askerlerin durumlarının iyi olduğunu da bildirdi.