Güncelleme Tarihi:
20’nci yüzyılda ABD yanlısı uzun süreli cuntalarla hatırlanan Latin Amerika ülkelerinde son günlerde artan protestolar Batı basınının gündeminde. Amerikan Washington Post gazetesi, Güney Amerika’da yaşananları analiz etti. Bolivya, Şili, Ekvador ve Venezuela, kıtada protestoların en yoğun yaşandığı ülkeler olarak öne çıkıyor.
GEREKÇELER FARKLI
Bolivya’da genel seçimlerde usulsüzlük iddiaları üzerine başlayan protestolar sonucu ülkeyi 2006’dan beri yöneten solcu Devlet Başkanı Evo Morales, genelkurmay başkanının istifa etmesi yönündeki açıklamasının ardından görevi bırakıp, Meksika’ya iltica etmişti. Şili’de başkent Santiago’da merkez sağ Sebastian Pinera hükümetinin metro ücretlerine zam yapması nedeniyle başlayan gösteriler halen sürüyor. Ekvador ve Venezuela’da da sokaklar yeniden hareketleniyor.
‘LATİN BAHARI’ MI
Washington Post analizinde bazı çevrelerin, bu ülkelerde yaşananları ‘Latin Baharı’ olarak nitelediğine dikkat çekti. Bununla beraber gazete, yaklaşık 10 yıl önce diktatörlüklere karşı yoksulların ve baskı altındakilerin başlattığı Arap Baharı’ndan farklı olarak Latin Amerika’da ülkelere göre taleplerin değişik olduğunu belirtti. Ancak Washington Post’a göre Latin gösterilerinin ortak bir paydası da bulunuyor. Buna göre süreç, 2000’li yılların başında küresel ekonomik büyümedeki hızlanmaya bağlı olarak emtia fiyatlarının yükselmesiyle başlıyor. Petrol, maden ve tarım ürünlerinin fiyatlarının artması Latin Amerika’da milyonlarca kişinin yoksulluktan kurtulmasını sağladı. Son altı yılda ekonomik verilerin düşüşe geçmesiyle birlikte yeni orta sınıfı yoksullaşma kaygısı sardı.
‘AKTİVE OLDULAR’
Artan kemer sıkma politikaları da yoksul kesimler ve orta sınıflara darbe vurdu. Bu ülkelerdeki zayıf kurumlar, eşitsizlik, siyasi kutuplaşma ve hükümetlerin iktidarı bırakmadaki isteksizliği hoşnutsuzlukların artmasına zemin hazırladı. W.P.’a konuşan eski Dünya Bankası direktörlerinden Moisés Naím, “Son 20 yılda orta sınıfa katılan milyonlarca Latin Amerikalı kemer sıkma politikalarının yükünü taşıyor. Şimdi fark şu ki, bu geniş orta sınıf aktive oldu. Daha eğitimli, sosyal medyaya daha bağlı, daha fazla direnip protesto edebiliyor” dedi.
DÖRT ÜLKEDE SON DURUM
MORALES’İN ADAYLIĞINA RET
Bolivya’nın geçici Devlet Başkanı Jeanine Anez, ülkenin istifa etmek zorunda kalan eski Devlet Başkanı Evo Morales’in seçimlerde yeniden aday olmasını reddetti. Anez, Morales’in Bolivya’ya dönmesi halinde yargılanabileceğini de söyledi. Morales taraftarları ise, kendisini devlet başkanı ilan eden Anez’in istifasını istemek için sokaklara döküldü. Çatışmalarda 2 kişi öldü.
ŞİLİ’DE REFERANDUM KARARI
Şili’de yasama organı, 2020’de 1973’teki askeri darbeden 1990 yılına kadar iktidarda kalan sağcı Augusto Pinochet diktatörlüğü döneminden kalma anayasanın yerini alacak anayasa için referandum düzenleneceğini açıkladı. Referandum Nisan 2020 için planlanıyor. Anayasa değişikliği, protestocuların taleplerinden biri. Öte yandan geçen ay metro ücretlerine getirilen zamma karşı başlayan eylemler sürüyor. Toplamda 23 kişi hayatını kaybetti.
EKVADOR’DA ORDUDAN GÖZDAĞI
Ekvador Devlet Başkanı Lenin Moreno, geçen ekim ayında yaklaşık iki hafta süren protestoların ardından akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırma planından geri adım atacağını açıklamıştı. Bu kararın ardından çoğunluğu yerlilerden oluşan protestocular eylemleri sona erdirmişti. Ancak yeni gösterilerin üzerine Ekvador Genelkurmay Başkanı Luis Lara, olayların yeniden başlaması durumunda ordunun üzerine düşen görevi yapacağını söyledi.
VENEZUELA HAREKETLENİYOR
Venezuela’da kendini geçici devlet başkanı ilan eden muhalif Ulusal Meclis (AN) Başkanı Juan Guaido, taraftarlarına bugünden itibaren ülke genelinde yeniden büyük çaplı gösteriler düzenleme çağrısında bulundu. Geçen yıldan bu yana ağır ekonomik krizin yanı sıra siyasi çalkantılar yaşanan Venezuela’da muhalefetin kontrolündeki Ulusal Meclis’in Başkanı Guaido, 23 Ocak’ta kendisini ‘geçici devlet başkanı’ ilan etmiş, başta ABD olmak üzere birçok Latin Amerika ve Batı ülkesinin desteğini almıştı.