Güncelleme Tarihi:
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları ve uluslararası kamuoyunun tepkilerine rağmen silah programına yeniden hız kazandıran Kuzey Kore'den son silah denemelerine dair açıklama geldi.
Devlet kontrolündeki Kore Merkezi Haber Ajansı (KCNA), ABD ve Güney Kore'nin bölgedeki tatbikatları ve çatışmacı tutumu karşısında Kore İşçi Partisi Merkezi Askeri Komisyonunun (WPK) meşru müdafaa odaklı nükleer savaş caydırıcılığını güçlendirme çalışmalarını sürdüğünü duyurdu.
Bu çerçevede 2 silah teknolojisinin test edildiği, 21-23 Mart arasında düzenlenen tatbikatta yeni "insansız su altı nükleer saldırı aracının" denenmesinin ülke lideri Kim Jong-un'un rehberliğinde gerçekleştirildiği belirtildi.
"Görevi operasyonel sulara gizlice sızmak ve su altı patlaması yoluyla büyük ölçekli bir radyoaktif tsunamiyi tetikleyerek düşmanın donanmasını ve ana limanlarını yok etmek" olan stratejik su altı silah sisteminin herhangi bir kıyı, liman veya gemide konuşlandırılabildiği ifade edildi.
Son tatbikatta Güney Hamgyong eyaletinin Riwon bölgesi kıyılarından havalanan aracın, su altında patlayan test amaçlı savaş başlığını temsili düşman limanı olarak belirlenen Hongwon Körfezi açıklarındaki sulara başarıyla ulaştırdığı aktarıldı.
Ayrıca 22 Mart'ta ordunun, taktik nükleer saldırı yeteneklerini test etmek üzere 2 "Hwasal-1" ve 2 "Hwasal-2" tipi stratejik seyir füzesi fırlattığı vurgulandı. Doğu Denizi'nde bulunan bin 500 ve bin 800 kilometre uzaklıktaki hedeflerin başarıyla vurulduğu kaydedildi.
Kim Jong-un, tatbikatların sonuçlarından memnuniyet duyduğunu belirtti. Kim, ülkenin savaş caydırıcılığını sergilemenin ABD ve Güney Güney Kore'yi seçimleri konusunda düşünmeye sevk etme ve kazandıklarından daha fazlasını kaybetmeye mahkum olduklarını kendi kendilerine anlamalarını sağlama açısından önemli olduğunu vurguladı.
Kim, düşmanın Kuzey Kore'yi işgal etmeye yönelik her girişimini etkisiz hale getirme ve ABD ile Güney Kore'nin pervasız askeri provokasyonlarına daha ezici ve saldırgan bir şekilde karşı koymaya kararlı olduklarını da yineledi.