Güncelleme Tarihi:
Tabii Avrupa politikası da.
Ancak aşırı sağcı ve sağ popülist küçük partiler gibi köklü partiler de sığınmacı ve göç politikası ile oy avcılığı yapıyorlar.
Başbakan Christian Kern’in genel başkanlığını yaptığı SPÖ de, koltuğunu altından çekmeyi hedefleyen Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz liderliğindeki ÖVP de, zaten baştan beri yabancı düşmanı bir tutum sergileyen FPÖ de, “Avusturya’nın kapılarını sığınmacılara kapatacağız” diyor.
Özellikle ÖVP ve FPÖ adeta ağızbirliği etmişçesine, “Daha az göçmen”, “Sınırlarda daha sıkı kontrol” diyor.
Türkiye konusunda da öyle.
***
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üyeliğinin engellenmesi konusunda hepsi hemfikir.
Başbakan Christian Kern de, ÖVP’li Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz da, FPÖ lideri Heinz-Christian Strache de “Türkiye’nin AB’de yeri yok” diyor.
“Türkiye ile müzakereler derhal sonlandırılmalı” diyorlar.
Başka bir deyişle; Avusturya’daki köklü partiler, Türkiye düşmanlığı sergileyerek oy avcılığı yapıyorlar.
Hem de böyle bir politikanın Almanya’da 24 Eylül’de yapılan genel seçimlerde Hıristiyan Demokrat/Hıristiyan Sosyal Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) gibi köklü partilere yarar değil, zarar getirdiğini gördükleri halde.
Avusturya’nın en genç başbakanı olarak tarihe geçmeyi uman 31 yaşındaki ÖVP Genel Başkanı ve Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz, Türkiye’de Anayasa değişikliği için yapılan referanduma destek veren kendi ülkesindeki Türk vatandaşlarına ve Türk kökenli Avusturya vatandaşlarına kapıyı gösteriyor.
Çağdaş ve özgürlükçü geçinen Sebastian Kurz, Avusturya’da 1 Ekim’den beri geçerli olan Burka Yasağı’nın da mimarlarından.
Hem de Avusturya’da burka veya peçe giyenlerin sayısının birkaç yüzü bulmadığını bildiği halde.
Sebastian Kurz, Facebook sayfasında “Viyana’da birçok insanla konuştum. Çoğu, kendilerini yıllardır yaşadıkları kendi semtlerinde yabancı hissettmelerinden dolayı başka yerlere taşınmayı düşündüklerini söyledi” diyerek, apaçık yabancı düşmanlığı yapıyor.
Buna en iyi ve en doğru yanıt da SPÖ’lü Viyana Belediye Başkanı Micael Haeupl’dan geliyor.
Haeupl, “Bu kadar budalaca bir şeyi hayatımda duymadım. Viyana cazip bir kenttir ve bu cazibesi de her geçen gün artmaktadır” diyor.
***
Evet, başbakanlık koltuğuna oturabilmek için Sebastian Kurz, bile bile sağ popülist bir tutum sergiliyor.
Son kamuoyu yoklamaları, ÖVP’nin pazar günkü seçimlerden en güçlü parti olarak çıkacağını gösteriyor.
Aşırı sağcı FPÖ’nün de ikinci güçlü parti olması bekleniyor.
Tabii böyle bir durumda da, Sebastian Kurz’un aşırı sağcı FPÖ ile bir araya gelip siyah-mavi koalisyon kurarak, başbakanlık koltuğuna oturmaya da “Hayır” demeyeceği de...