Güncelleme Tarihi:
YANGINDA DİRİ DİRİ YANDILAR...
Türk kızlarının ifadesine göre siyah saçlı bir kişi, içeri zorla girip, elindeki yanıcı maddeyi ateşe verip içeri attı ve kaçtı. Ludwigshafen polisi görgü tanıklarının kundaklama iddialarını araştırmaya başladığını açıkladı. Alman haber kanalarından 'N24' de haber bültenlerinde kundaklama olabileceği iddialarını gündeme getirdi. Almanya'nın önemli siyasi dergilerinden Spiegel Online de haberinde Alman polisinin kundaklama iddialarını araştırmaya başladığını yazdı.
Türkleri kaldığı binada 9 kişinin hayatını kaybettiği facia, bundan 15 yıl önce Solingen kentinde Neo-Nazilerin gerçekleştirdiği ve 5 Türk'ün hayatını kaybettiği kundaklama eylemini hatırlattı. Yangında Medine (48), Hülya (31), Karanfil (4), Dilara (11), Döne (21), Kamil (3) ve Kenan Kaplan (2), Belma Özkaplı (22) ve İlyas Çağlar can verdi. Görgü tanığı Türk kızları, yabancı birininn zorla binaya girip, elindeki yanıcı maddelerle binayı ateşe verdiğini söyledi.
"YAKTI İÇERİ ATTI"
Yangının aniden başlayıp kısa sürede üst katlara sıçraması da kundaklama ihtimalini ortaya çıkarmıştı. Olaya şahit olan iki Türk kızının ifadeleri de kundaklama iddialarını güçlendirdi. Bedriye adlı kız, Alman görünümlü bir kişinin yangını başlattığını öne sürdü. Bedriye, "Ben evdeydim. Annem, anneannemlere gitmemi söyledi. Ben de anneannemlere gittim. Adam vardı. Adam içeri bakıyordu. İçeri girdi. Ben kapıyı kapatıyordum. Ben kapıyı kapatırken adam ayağını içeri soktu. Ben de kapıyı itiyordum. Adam ayağı sokmaya devam etti. Ben de yukarı kaçtım. Adamın elinde çakmak vardı. Değnek vardı; kağıt vardı. Kağıt ile değneği yaktı. Sonra içeri attı" dedi. Korkuyla yukarı çıktığını belirten Bedriye, "Birden bire ev yandı. Hepimiz ağladık. Sonra bazıları öldü. Benim teyzem balkondan aşağı düştü öldü. Benim de elim yandı. Kardeşimin saçları yandı" şeklinde konuştu. Yangını başlatanın Alman olduğunu belirten Bedriye, "Yabancı bir kişiydi. Alman adamdı. Saçları siyahtı. Kaç yaşında olduğunu bilmiyorum. Ama genç biriydi ve beyazdı" dedi.
"BİNA YANMAYA BAŞLADI HEMEN YUKARI KAÇTIM"
Bedriye ile birlikte olaya şahit olan Aylin de benzer ifadeler kullandı. Aylin, "Dışarıda bir adam gördüm. Genç gibiydi. Saçı siyahtı. Değnek, kağıt ve çakmak vardı. Kuzenim kapıyı kapamaya çalışıyordu. Adam ayağını soktu. Kağıdı yakıp bebek arabasının yanına attı. Biz de korktuk yukarı gittik. Bedriye dedesine 'aşağı yanıyor' dedi. Dedesi yangını söndürmeye çalıştı başaramadı. Sonra itfaiyeciler geldi. Yardım ettiler" dedi.
POLİS KUNDAKLAMA İDDİALARINI ARAŞTIRIYOR
Alman polis de, kundaklama iddialarını araştırmaya başladı. Aylin ve Bedriye adlı iki kız kardeşin, bina içinde tahta merdivenlerin yanında bir Almanı yangın çıkartmaya çalışırken gördüklerini söylemeleri üzerine Ludwigshafen polisi, yangına neden olabilecek tüm olasılıklar üzerinde durulduğunu açıkladı.
Polis sözcüsü Michael Lindner, çökme tehlikesi nedeniyle henüz binaya giremediklerini, şimdilik incelemelerini bir vinç sayesinde binanın çatısından yaptıklarını belirterek, “Şu ana kadar başka ceset bulunmadı” dedi.
Lindner, bundan sonra başka bir ceset bulunacağını da tahmin etmediklerini, çünkü kayıp olarak aranan olmadığını kaydetti.
BÜYÜKELÇİ OLAY YERİNDE
Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Mehmet Ali İrtemçelik de, Ludwigshafen kentindeki yangında yakınlarını kaybeden Türk ailelerle bir araya gelerek baş sağlığı diledi.
Büyükelçi İrtemçelik, yakınlarını kaybedenlerden birine ait bir kahvehanedeki buluşmada, “Çok büyük bir faciayla karşı karşıyayız. Tüm Türkiye sizlerle. Acınız hepimizin acısıdır. Gereken her şey yapılacaktır” dedi.
İrtemçelik, Başbakan Erdoğan'ın ve yurt dışında yaşayan Türklerden sorumlu Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu'nun da Ludwigshafen kentine geleceklerini söyledi.
Büyükelçi İrtemçelik, daha sonra Mevlana Camisine geçerek, Berlin Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri ve Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başkanı Sadi Arslan ile görüştü.