Kültürümüzden koparamazsınız
Güncelleme Tarihi:
Yaklaşık bir yıl önceydi. 19 Aralık 2016 tarihi akşamı Federal Hükümetin Göç, Sığınmacılar ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Aydan Özoğuz, Almanya’da göçmenlerin ve göçmen kökenlilerin uyumuna dönük fahri çalışmalar yapanları ödüllendirmek için bir etkinlik düzenlemişti.
Aralarında Türk kökenlilerin de bulunduğu ‘uyum elçileri’ne madalyaları ve sertifikaları verilmeden önce Başbakan Merkel bir konuşma yaptı.
Merkel, “Bizim ortak yaşamımız çeşitlilikten oluşuyor. Bu çeşitlilik de bizi fakirleştirmez aksine zenginleştirir” dedi.
Her alanda uyumun gerçekleşmesi için hükümet olarak her türlü desteği sonuna kadar vereceklerinin de altını çizdi.
Ödül töreni biter bitmez danışmanlarından biri Başbakan Merkel’in yanına gitti ve kulağına bir şeyler fısıldadı.
Merkel etkinliğin eğlence bölümüne kalmadan apar topar oradan ayrıldı.
Ben de kısa bir süre sonra başka bir etkinliğe daha katılmak için Başbakanlık’tan ayrıldım.
Otomobile binip yola koyulduğumda, radyoyu açar açmaz kara haberi duydum.
***
Başkent Berlin’in ünlü Ku’Damm caddesi üzerindeki Yıkık Kilise olarak bilinen Kaiser-Wilhelim Gadaechtniskirche’nin etrafındaki alana kurulan Noel Bazarı’na girişilen bir kamyonlu saldırıda çok sayıda kişinin öldüğü ve yaralandığı haberi.
Belli ki, danışmanı Merkel’e bu kara haberi vermişti.
Doğru oraya yönlendirdim otomobili.
Ambülanslar, itfaiye araçları, polisler.
Birbirine sarılmış gözyaşı döken insanlar.
Sonradan, çaldığı bir TIR kamyonunu suçsuz günahsız üzerine sürüp 11 kişinin ölümüne 55 kişinin de yaralanmasına yol açan sapığın radikal İslamcı Anis Amri isimli Tunus kökenli biri olduğu ortaya çıktı.
Bu kirli saldırı sağduyulu herkes tarafından kınandı.
Berlin’de ve Almanya’nın başka kentlerinde yaşayan Müslümanlar tarafından da.
Daha sonraki günlerde binlerce kişi olay yerini ziyaret etti.
Kurbanlar anısına güller bırakıldı, mumlar yakıldı.
TIR’ın Polonyalı şoförünü de öldürüp yaya olarak kaçan Anis Amri, kayıplara karıştı.
Ancak 4 gün sonra İtalya’nın Sesto San Giovanni kentinde trafik kontrolü sırasında kaçmak isterken polis tarafından vurularak öldürüldü.
İşte yaklaşık bir yıl sonra, önceki gün Yıkık Kilise’nin etrafındaki alana yine aynı yere kurulan Noel Bazarı’nın açılışı yapıldı.
Stantlar dopdoluydu.
Berlinliler de, kentte yaşayan göçmen kökenliler de, turistler de oradaydı.
Yine kurbanlar anısına gül bırakanlar vardı.
Mum yakanlar da.
Ama dikkat çeken başka bir şey vardı.
***
Yine benzer saldırılar yaşanmasını engellemek için alana girişlere betondan bariyerler konulmuştu.
Yol kenarlarına da.
Hiç şüphesiz oradan geçenlerin kafasından hala “Böyle bir terör saldırısı yine mümkün mü?” diye geçiyordur.
Bundan daha doğal bir şey de olamaz zaten.
Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, insanların olası terör tedirginliğini anlamanın hiç de zor olmadığını söylüyor.
“Dikkatli olalım ama korkmayalım” diyor.
“Noel Bazarları bizim yaşamımıza ve bizim kültürümüze aittir” diyor Bakan de Maiziere.
Noel Bazarı’nı gezenler de öyle düşünüyor.
Onlar da teröristlere “Bizi bu kültürümüzden koparamazsınız!” diyor.