Güncelleme Tarihi:
BİNLERCE İsrailli geçen cumartesi akşamı, iki farklı yolsuzluk soruşturmasında adı geçen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu koruyacağını iddia ettikleri yasa tasarısını protesto etti. Kudüs’teki protestoları izlemeye gittiğimizde gündemlerinde yolsuzluk iddiaları vardı, ama Trump’ın Kudüs kararını sorduğumuzda konuştuğumuz birçok İsrail vatandaşı endişelerini ifade etti. Kudüs sakinlerinden İsrail vatandaşı Mira, İtalyan asıllı Yahudilerden. 40 yıldan uzun süredir Kudüs’te yaşadığını anlatıyor:
İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM
“Trump’ın açıklaması çok çok tehlikeli. Henüz cuma günü dört Filistinli hayatını kaybetti. Şimdiye kadar iki intifada gördüm, üçüncüyü istemiyorum. Ben kendimi intifadaya rağmen hayatta kalmış biri olarak tanımlıyorum. O yıllar boyunca Kudüs’te yaşadım. Bu bölgedeki bir kafede patlama atlattım. Otobüs saldırısını hatırlıyorum. Barış istiyorsak, iki devletli çözüm olmadan barış elde etmemiz mümkün değil. Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkent olması benim için sorun değil. Zaten şu anda iki Kudüs var, Doğu ve Batı.”
Sevil Erkuş yazdı...
‘SORUMSUZCA BİR ADIM’
Emillia Perroni de Trump’ın kararına karşı olduğunu vurguluyor ve “Çünkü diğer insanların burada var olma hakkını tamamen yok farz ediyor. Çok sorumsuzca bir adım attığını düşünüyorum” diyor. Eşi Arial ise başında kipasıyla protestolara katılmış. “Trump açıklamasıyla yeni bir intifadaya sebep olabilecek kadar tehlikeli bir adım attı. Onun retorik olarak yaptığı onaylama, bizim için yararlı olmaktan çok tehlikeli.”
‘FİLİSTİNLİLERİN DEVLETİ OLMALI’
Göstericilerden Sharon ise Trump’ın görüşlerini açıklarken akıllıca ifadeler kullanmadığını, İsrail’in başkentini Batı Kudüs olarak ifade etse, Arap dünyasının belki de daha az tepki göstereceğini söylüyor ve gelen tepkilere, barışçıl olduğu sürece hak verdiğini belirtiyor: “Trump’ın açıklaması İsrail devletine de, barış müzakerelerine de yardımcı olmuyor. Şu andaki hükümetimizin gerçekten barış istediğinden, çatışmaları sonlandırmak istediğinden emin değilim. Öncelikle sınırlarımızı belirlemeliyiz. Filistinlerin de bir devleti olması gerekiyordu. Onlar kendi devletini, biz de kendi devletimizi hak ediyoruz. Kudüs’ün de uluslararası bir idare altında olması gerektiğini düşünüyorum.”
İİT’DEN BM NEZDİNDE ‘KUDÜS’ GİRİŞİMİ
İSLAM İşbirliği Teşkilatı (İİT), geçen hafta İstanbul’daki zirvede aldığı Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak tanıma kararını yazılı metne döktükten sonra şimdi de BM nezdinde girişim yapmaya hazırlanıyor. ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti kabul ettiği kararı, BM’nin ilgili kararlarına aykırı olması sebebiyle geçersiz sayılmasını öngören tasarı, bugün Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) gündemine gelecek. Konsey’in geçici üyesi olması nedeniyle tasarıyı Mısır sunacak. Türkiye ve tüm İİT üyeleri de buna destek verecek. Ancak tasarının, BMGK daimi üyesi olan ABD tarafından veto edilmesi bekleniyor. (Uğur ERGAN/ ANKARA)