Güncelleme Tarihi:
Cep telefonları artık hepimizin hayatının vazgeçilmez bir parçası. Hatta telefonlarımıza o kadar bağlandık ki 'kişilerin cep telefonu aracılığı ile kurdukları iletişimden kopma korkusu' olarak tanımlanan (Nomofobi) yeni bir fobimiz bile oldu.
EKRAN BAŞINDA GEÇEN SÜRE ARTIYOR
Akıllı telefonlar dijital dünyanın doğal bir parçası haline gelirken insanların ekran başında geçirdikleri süre de her geçen gün artıyor.
İletişimin yanı sıra kitap, gazete ve dergi okuma, sosyal medyayı takip etme, çeşitli oyunlar ve fatura ödeme gibi işlemler akıllı telefon ve tabletler üzerinden yapılabiliyor. Bunun sonucunda günümüzün büyük bir bölümünde bu teknolojik cihazlar elimizde oluyor.
Bilim insanları şimdiye kadar yaptıkları uyarılar ile 'telefon bağımlılığının' duruş bozukluğu, karpal tünel sendromu, baş ağrıları hatta anksiyete ve depresyona neden olabileceğini defalarca kez belirtti. Ancak ABD'li araştırmacıların yaptığı son çalışma çok daha korkutucu bir tabloyu gözler önüne serdi.
ÇOK FAZLA EKRAN BAŞINDA KALMAK ÖMRÜNÜZÜ KISALTABİLİR
Sirkadiyen ritim bedenin uyku-uyanıklık döngüsünü kontrol eden biyolojik bir mekanizmadır. Hormonların ne zaman, hangi amaçlarla salgılanacağını, kasların ne zamanlarda dinlenmeye ihtiyacı olduğunu, bağışıklık sisteminin iyileşme aralığını belirler.
ABD’deki Buck Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırma çok fazla ekran başında kalmanın yalnızca gözlerinize değil, vücudunuzun geri kalanının işleyişine de zarar verebileceğini ve hatta ömrünüzü kısaltabileceğini öne sürüyor.
Yaşlanma ve yaşa bağlı hastalıklarla ilgili konuları araştıran enstitü gözlerin çok fazla ışığa maruz kalmasının vücudun sirkadiyen ritmini bozabileceğini ve sonuç olarak kronik hastalığa neden olabileceğini keşfetti.
Gözler vücuttaki diğer organların aksine sürekli dış dünyaya maruz kaldığı için bağışıklık savunmaları daha aktiftir. Aşırı aktif savunmalar, iç vücut süreçlerini bozabilir ve sonuç olarak diğer organlara zarar verebilir.
İLTİHAPLANMA VE SONRASINDA KRONİK RAHATSIZLIKLAR
Buck Enstitüsü'nden bir başka araştırmacı Dr Brian Hodge da vücuttaki her hücrenin sirkadiyen bir saatte göre çalıştığını belirtiyor ve sirkadiyen ritmin bozulmasının vücut fonksiyonlarını kötü yönde etkileyeceğine vurgu yapıyor:
"Günümüzdeki yaşam koşulları, stres, insanların daha az uyuması, yoğun cihaz kullanımı ve özellikle ışık döngüleri insanların sirkadiyen ritmini bozuyor. Gözler çok fazla ışığa maruz kaldığında iltihaplanmalar oluyor. Ve bu iltihaplanmalar uzun süre devam ederse kronik hastalıklara neden oluyor"
Araştırmanın sonuçları özellikle koronavirüs pandemisi ile insanların ekran başındaki sürelerini iki katına çıkardığı bir süreçte endişelere neden oldu.
Araştırmaya katılan Doktor Kapahi ve Hodge, meyve sinekleri üzerinde yapılan bir deneyde ekran ışığına daha az maruz kalan sineklerin daha uzun yaşadığını gözlemledi.
Karanlıkta tutulan sineklerin daha uzun yaşaması sirkadiyen döngünün bir canlının ömrü üzerinde nasıl etkileri olabileceğini gün yüzüne çıkardı.
UYKU DÜZENİNİ DE BOZUYOR
Akıllı telefon ve tabletler beyin ve uyku arasındaki dengeyi bozabiliyor. Elimizden düşmeyen bu teknolojik cihazlar internete bağlı olmasa bile birtakım radyoaktif dalgaları dışarıya yayar bunlar da melatonin hormonunun azalmasına neden olur.
Ayrıca telefon ve tabletlerden yayılan 'Mavi Işık' beyine "uyan" hissi verdiği için göz ve beyin algıladığı her mavi ışık uyarısında uyku zamanını erteler.
Bu nedenle telefon ve tabletleri uyku öncesinde bırakmak sağlıklı bir uyku ve yaşam kalitesi için önemli bir kural.