Körfez'de tansiyon yükseliyor! İran medyası: İsrail'in algı oyunları...
Güncelleme Tarihi:
Nasrallah'ın şehadetiyle ilgili olarak, İran'ın onu “sattığı” iddialarının manipülasyon amaçlı olduğunu vurgulayan gazete, Tuğgeneral Kaani'nin durumu hakkında yayılan spekülasyonların da benzer bir propaganda kampanyasının parçası olduğunu ifade etti. Gazete, Siyonist rejim ve Batı medyasının birlikte çalışarak İran'a karşı olumsuz bir algı yaratma çabasında bulunduklarını savundu.
İran'da ingilizce yayın yapan Tahran Times gazetesi, Lübnanlı din adamı Muhammed Ali El-Hüseyin'in "Vasiyetini yaz Nasrallah! Öldürüleceksin! İran seni sattı" açıklamasının ve Tuğgeneral İsmail Kaani'nin İsrail saldırılarının ardından ortadan kaybolduğu haberlerinin algı oyunundan ibaret olduğunu söyledi.
Tahran Times, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın öldürülmesinin İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki soykırımından daha fazla İsrail propagandası tarafından kullanıldığını ifade etti.
Tahran Times'da yer alan haberde, İsrail propaganda makinesinin, Direniş Ekseni'ne darbe vurmak ve saflarına nifak tohumları ekmek için Nasrallah'ın öldürülmesini istismar etmeye çalıştığı ve eşi benzeri görülmemiş manipülasyon saldırılarına yol açtığı belirtildi.
Habere göre, Nasrallah'ın şehadetinin ardından İsrail, ilk olarak eski bir Hizbullah üyesi olan din adamı Muhammed Ali El-Hüseyin'i kullanarak İran'ın Nasrallah'ı “sattığını” iddia etmek için harekete geçti.
Suudi Arabistan Haber kanalı Al-Arabiya'ya verdiği röporajda El-Hüseyin, "Vasiyetini yaz Nasrallah, İran sana ve grubuna ihanet etti. Eğer İran'ın senin kellen karşılığında nasıl bir anlaşma yaptığını bilseydin, her şey altüst olurdu. Sana Kudüs'ü gösterenler seni sattı. Umarım çok geç olmadan her şeyin farkına varırsın” dedi.
Nasrallah'ın öldürülmesinin ardından diğer Suudi medya kuruluşları da gençlik yıllarında kısa bir süre Hizbullah'ta görev yapan ve gruptan ayrıldıktan birkaç yıl sonra Lübnanlı yetkililer tarafından Siyonist rejim adına casusluk yaptığı gerekçesiyle tutuklanan ve 2021 yılında da Suudi Arabistan vatandaşlığı verilen Lübnanlı din adamı El Hüseyin'i parlatmak için El Arabiya'nın yaptığını yaptı.
Batılı medya kuruluşları, İran tarafından terk edilmiş, parçalanmış bir Direniş yanılsaması yaratmaya daha da yardımcı olmak için, İslam Devrimi Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamaney'in Nasrallah ile aynı olası kaderden kaçınmak için “güvenli bir yere” taşındığını bildirdi.
İran'ın 1 Ekim'de İsrail'e yaklaşık 200 roket fırlatarak düzenlediği saldırı, İsrail'in sürdürmeye çalıştığı manipülasyon dalgasını çökertti. Bir kaç gün sonra Hamaney, Cuma namazını kıldırmak üzere on binlerce İran vatandaşının karşısına çıktı.
SİYONİST REJİM, BATI MEDYASI VE BAZI ARAP YAYIN ORGANLARI İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE
Tahran Times'ın haberinde ayrıca, İran Devrim Muhafızları Kudüs komutanı Tuğgeneral İsmail Kaani'niye gözlerini dikmiş durumda olduğu vurgulandı.
Kaani'nin nerede olduğu ve sağlığı konusunda şüphe uyandırılmaya çalışıldığını belirten Tahran Times, "Bugünlerde Siyonist rejim, Batı medyası ve bazı Arap yayın organlarıyla işbirliği yaparak propaganda kampanyasında vites değiştirdi" dedi.
Tahran Times, "Başlangıçta Tuğgeneral İsmail Kaani'nin Beyrut'taki bir saldırıda öldüğü ya da yaralandığı iddia edilmişti. Bu yalan kısa sürede inandırıcılığını yitirdi ve yerini daha da gülünç uydurmalara bıraktı. kantısız bir biçimde bazı Batı ve Arap medyası Kaani'nin ev hapsinde olduğunu, bazıları da İran istihbarat güçleri tarafından sorgulanırken kalp krizi geçirdiğini iddia etti" ifadelerinde bulundu.