Güncelleme Tarihi:
Kızılderililerin gerçekten Amerika'nın yerlisi olmadığı ve bu kıtaya başka bir yerden göç ettiği konusu özellikle Batı dünyasında ciddi ciddi tartışılıyor.
Ortaya atılan teoriler arasında en fazla bilineni ise Kızılderililerin bundan binlerce yıl önce deniz seviyesinin düşmesi sonucu Bering Boğazı'nda oluşan bir kara köprüsü sayesinde Amerika'ya geçtiği.
Bu noktada tartışmalar bir de "Türk" boyutu kazanıyor. Birçok araştırmacının öne sürdüğü iddialara göre, Kızılderililerin ataları, yani söz konusu boğazdan Amerika kıtasına geçenler Türk'tü.
Hatta, Kızılderililerin Cengiz Han’ın "gazabından" kaçmak için Bering Boğazı’nı geçip Amerika kıtasına geçen Uygur Türkleri olduğunu iddia edenler dahi var.
Ve hatta Türk doktor Levent Bozatlı’nın kendi DNA’sının örneklerini Oxford Üniversitesi Genetik Bilimleri Bölümü’ne gönderdiğini ve sonuçta Bozatlı'nın ABD'deki ünlü Kızılderili kabilelerinden "Onedialar" ile aynı soya mensup olduğunun ortaya çıktığını da hatırlıyoruz.
'YERLİ'SİNE SORDUK
İşte tüm bu konuları geçtiğimiz günlerde bir araya geldiğim Kızılderili asıllı yazar Debra Magpie Earling ile konuşma fırsatı buldum.
Roman yazarı Earling, aynı zamanda sıkı bir Kızılderili hakları savunucusu. Ulusal Amerikan Yerlileri ve Alaska Yerlileri Mirası etkinlikleri çerçevesinde, Türkiye Amerikan Etüdleri Derneği (ASAT) ve ABD Büyükelçiliği'nin daveti üzerine Türk üniversitelerinde konferans vermek için ülkemize geldi.
Montana eyaletindeki Salish kabilesine mensup olan Earling, Kuruçeşme Parkı'nda yaptığımız kısa sohbet sırasında, dürüst olarak, Kızılderililer ve Türklerle ilgili iddiaları ilk kez Türkiye'de duyduğunu söyledi.
Ancak Türkiye'de gittiği her yerde kendisine bu konunun sorulduğunu ifade eden ABD'li yazar, "Biliyorsunuz Avrasya'daki insanların Bering Boğazı'nı geçerek Amerika'ya göç ettikleri söyleniyor. Ama bu Kızılderililer için ihtilaflı bir konu. Çünkü Kızılderililerin birçok yaradılış hikayesi var. Ve bunlar bu görüşün aksini ortaya koyuyor" diye konuştu.
"BİZE ÇOK BENZİYORSUNUZ"
Earling, buna rağmen iki toplum arasında kültürel olarak çok fazla benzerlik olduğunu ve Türkiye'deki zengin kültürel mirasın kendi kabilesindekini çağrıştırdığını belirtti.
Earling, "İki yerde de aileye bağlılık dikkat çekiyor. Burada da insanların toprağa çok değer verdiğini gördüm. İnsanların kültürlerini ifade ediş biçimleri de benziyor" dedi.
ABD'li yazar, konuya ilişkin sözlerini, "Kızılderililerin Türk olduğu iddiası belki de doğrudur. Çünkü Türkiye'de çok fazla yeri ziyaret ettim. Ve gerçekten insanların bu iddiaları kalpten bir şekilde dile getirdiğini gördüm" diye bitirdi.
RASTLANTININ BÖYLESİ
Earling'in Türkiye ziyareti zamanlama olarak ilginç bir tesadüfe de sahne oldu. Zira Earling'in Türkiye'de olduğu günlerde 17 Kızılderili şefi de ülkemizdeydi.
On farklı eyaletten gelen 17 Kızılderili kabile lideri, Türkiye ile ABD arasındaki ticaretin artırılması için Türk Amerikan Koalisyonu tarafından organize edilen Yerli Amerikalılar Ticaret İşbirliği Gezisi kapsamında Türkiye'ye geldi.
Bu ilginç rastlantıyı değerlendiren Earling, kendi kabile liderinin de bu grupta olduğunu da ifade ederek, "Onu en son Washington D.C.'de görmüştüm. Sonra da Türkiye'de karşılaştık. Aynı anda buraya gelmemiz çok büyük bir tesadüf" diye konuştu.
KABİLE HAYATI
ABD'de federal hükümet tarafından tanınan toplam 564 kabile bulunuyor. Bu kabilelerin çoğu 1840'lı yıllardan sonra Kızılderililere ayrılan ve "reservation" olarak adlandırılan bölgelerde yaşıyor.
ABD'deki sayıları yaklaşık 3 milyonu bulan Kızılderililerin yüzde 85'e yakını ise ülke topraklarının yüzde 2.3'ünü oluşturan "reservation"ların dışında yaşıyor.
Avrupa kökenli Amerikalıların, ülkenin batı bölgelerine yerleşmek için Kızılderilileri anavatanlarından etmesi sonucu büyük bir kargaşa ve mücadelenin yaşandığını söyleyen Earling, buna bağlı olarak da yüzyıllar içinde çok fazla Kızılderili'nin öldüğünü hatırlattı.
Earling, o dönem kabileler içi savaşların da etkisiyle, sadece Washington D.C.'de sahil şeridindeki 20 farklı kabilenin, 20 farklı dilin yok olduğunu belirtti.
ABD'li yazar, kabile içindeki düzeni ise şöyle anlattı:
"Kendi hukuk ve yargı sistemimiz var. Kabile mahkemelerimiz, kendi savcılarımız, kendi güvenlik görevlilerimiz. Tam bir 'denge ve fren' mekanizması işliyor. Kabile ve eyalet yönetiminin ayrı ayrı yetki alanları var. Hepsinin üstünde ise federal hükümet."
"HALA IRKÇILIK VAR"
Earling, ABD'de hala daha Kızılderililere karşı ırkçılık olup olmadığını sorduğumda ise maalesef "evet" yanıtını verdi.
Earling, "Kızılderililerin inkarı söz konusu. Birçok ABD'li çok çok eskiden bir şekilde kendisinin de köklerinin Kızılderililere uzandığına inanıyor ve bu şekilde Kızılderililere karşı geçmişte yaptıkları kötü davranışlardan ötürü kendilerini bağışlıyorlar" diye konuştu.
ABD'li yazar, yine de bu zorlukların ve sorunların üstünden gelebilmek için çok çalışan liderleri olduğunu da sözlerine ekledi. Earling, "Kızılderili kökenli olsun olmasın, vizyon sahibi çok sayıda liderimiz var" ifadesini kullandı.