Güncelleme Tarihi:
KKTC Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda Kıbrıs sorunu konusunda genel görüşme yapılıyor.
Başbakan Eroğlu, meclis genel görüşmesinde yaptığı konuşmada, Orams davasında verilen kararın istinafının dahi engellendiğini, evin ve havuzun yıkılması kararı verildiğini, dava masraflarının da ülkeye, hükümete kaldığını, 1.5 milyon sterlin masraf ödeneceğini belirterek, avukatların bu masrafları düşürmek için müzakere başlatacağını, çünkü bu rakamın bütçeye göre çok büyük olduğunu söyledi.
Eroğlu, “Binanın yıkılması için İçişleri Bakanlığına ve Lapta Belediye Başkanına başvurması gerekir. Biz verdiğimiz tapuların arkasındayız, iznimiz olmadığına göre bu binayı yıktırmayacağız. Mahkeme masraflarını asgariye indirmek için gerekli çalışmalar devam ediyor. Neticede maddi bir bedel ödenecektir” diye konuştu.
“Dome Otel'de kalan 50 yabancıya da dava açılacağı bilgisi aldıklarını” kaydeden Eroğlu, siyasetin hukukun önüne geçmesinin kabul edilmemesi gerektiğini, bu konunun da siyasi bir konu olduğunu söyledi.
Başbakan Eroğlu, Rumların mülkiyet konusunu mahkemede halletmeye çalışmasının iyi niyet yoksunluğunu gösterdiğini, artık gerçek suçluyu dünyaya ilan etmek gerektiğini kaydetti.
Verdikleri tapuların arkasında olduklarını vurgulayan Eroğlu, Orams davasının iyi savunulamadığını, davaya bakan Yunanlı başyargıcın da Makarios nişanı aldığı için tarafsız olmadığını belirtti.
“RUM UZLAŞMAZLIĞI ARTIK KABUL EDİLSİN”
KKTC'deki tüm siyasi partilerin Rum tarafının uzlaşmazlığını artık kabul etmesi gerektiğini ifade eden Eroğlu, Rumların uzlaşmazlığını görmeyenlerin yıllardır kendisini ve partisini suçladığını söyledi.
“Anlaşma için iki tarafa ve ikisinin de istekli olmasına ihtiyaç vardır” diyen Eroğlu, müzakere tutanaklarını okuyan herkesin Rumların masada iyi niyetle oturmadığını ve uzlaşma niyeti olmadığını gördüğünü kaydetti.
Eroğlu, tutanakları okuyan tüm parti başkanlarının görüşmelerde neler olduğunu bildiğini, Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın da kendilerini bilgilendirdiğini söyledi.
Gelişmeleri kendisinin de tutanaklardan okuduğunu, “sadece son önerileri sunulmadan önce gördüklerini, ancak bilgileri dışında bu önerilerin Ankara'ya götürüldüğünü” ifade eden Eroğlu, “Dolayısıyla sizden fazla bilgimiz yok” dedi.
Eroğlu, “müzakerelerin hatalı başladığını, var olan gerçekler gözardı edilerek başlatıldığını, iki ayrı devlet yerine tek egemenlik ve tek kimliğin kabul edildiğini” belirtti.
Rum tarafı AB üyesi olduğu için garantilere gerek görmediğini, ancak kendileri için garantilerin kırmızı çizgilerden biri olduğunu ifade eden Eroğlu, bir başbakan olarak kendi topraklarını peşkeş çekmesinin beklenemeyeceğini, müzakerelerde AB konusunda bile bir anlaşma sağlanmadığına göre daha kat edilecek çok yol bulunduğunu söyledi.
Halka yarın anlaşma olacakmış gibi umut pompalamanın doğru olmadığını, gerçekleri söylemek gerektiğini, bugün müzakere masasında yargı dışında uzlaşılmış bir konu bulunmadığını ifade eden Başbakan Eroğlu, Orams davası kararının sıkıntı yaratacağını, bu sıkıntıların aşılması için kendi aralarında çalışmalar yaptıklarını anlattı.
“KKTC İLAN EDİLDİĞİ GÜN MUTLU OLAN BİR İNSANIM”
“KKTC ilan edildiği gün mutlu olan bir insanım ve bugün de yetkili bir makamdayım. Elbette bu ülkenin gerçeklerine göre konuşmak zorundayım” diyen Eroğlu, 1974 sonrası Türkiye'den gelen nüfusun durumunu da düşünmek zorunda olduklarını ifade etti.
Başbakan Eroğlu, tüm bunları müzakere masasında tartışmak gerektiğini, “sadece Yönetim ve Güç Paylaşımı konusunu görüşerek bir yere varılamayacağını” kaydetti.
KKTC'nin tanınmasını engelleyen BM Güvenlik Konseyi kararları durdukça Rumların müzakere masasında uzlaşmaya yanaşmayacağını belirten Eroğlu, “Kıbrıs sorununu parça parça ele alacak salam politikasıyla bir yere varılamayacağını, Rum tarafının da iyi niyet sergilemesi gerektiğini” ifade etti.
“MÜZAKERELER SÜRECEK”
Cumhurbaşkanı kim olursa olsun müzakerelerin süreceğini, ancak karşıda anlaşma ve paylaşma düşüncesi taşımayan bir taraf olduğunun bilinmesi gerektiğini kaydeden Başbakan Eroğlu, sınır kapılarının açılmasının iki halkın yan yana barış içinde yaşayabileceğini gösterdiğini söyledi.
Rumların niyetinin, “egemen Kıbrıs Cumhuriyetini devam ettirmek” olduğunu belirten Eroğlu, müzakerelerin her zaman olumlu sonuçlanmadığını, ama “Kıbrıs cumhuriyeti” içinde otonomi verilmesini de kabul etmediklerini kaydetti.
Derviş Eroğlu, “Birbirimizi suçlayarak Kıbrıs konusunu çözemeyiz, almamız gereken sonucu alamayız. Bana göre artık bütün siyasi partiler, görüşü ne olursa olsun Rumun uzlaşmazlığını kabul etmesi gerekir. Bu devlete sahip çıkalım ve Rumun uzlaşmazlığını dünyaya söyleyelim. Bu gerçeklerden hareketle müzakere masasında daha güçlü oturabiliriz” diye konuştu.
Kıbrıs sorununun çözümü için yıllarca süren ancak sonuçsuz kalan görüşmelerden ve belgelerden örnekler veren Başbakan Eroğlu, devlete sahip çıkılmasını istedi.