Kimin kuryesi
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 24, 2007 00:00
Arjantin’in seçilen ilk kadın Devlet Başkanı Cristina Fernandez’in seçim kampanyası için bavullarla gönderilen 800 bin doları ülkeye sokmaya çalışırken yakalanan ABD pasaportlu Venezüellalı işadamı Antonini Wilson üzerindeki esrar perdesi aralanmadı. ABD’ye göre zengin kuryeyi Venezüella Devlet Başkanı Chavez gönderdi. Para dolu bavula yaklaşan kimsenin temiz kalmadığı skandalda, şimdi de kuryenin aslında ABD ajanı olduğu iddia ediliyor.
ARJANTİN devletine ait bir petrol şirketinin kiraladığı özel uçak, 4 Ağustos gününün ilk saatlerinde başkent Buenos Aires’e indi. Venezüella’dan kalkan uçak, iki gün sonra enerji anlaşmaları imzalamak üzere ülkeye gelmesi planlanan Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez’in ziyareti öncesinde ön hazırlık yapmak isteyen Venezüella Enerji Bakanlığı yetkililerini getirmişti. Ancak skandalı onlar değil, aynı uçakla Arjantin’e gelen ve havalanındaki gümrük kontrolünde bavulundan 800 bin dolar çıkan bir işadamı yarattı.
46 yaşındaki Guido Alejandro Antonini Wilson, Venezüella ve Arjantin pasaportları taşıyordu. Bu kadar büyük miktarda bir parayı gümrükte bildirmeksizin gizlice ülkeye sokmaya çalışması dedikodulara neden oldu. Antonini Wilson serbest bırakıldı, ancak paraya el konuldu. Arjantinli yetkililerden açıklama gelmezken, Chavez’den hiç hoşlanmayan Washington hemen bir açıklama yaparak, paranın o günkü "first lady" olan ve Arjantin’in ilk kadın devlet başkanı olacağı tahmin edilen Cristina Fernández de Kirchner’in seçim kampanyası için yollandığını iddia etti.
AJANLAR SORGULANIYOR
Kurye olduğu iddia edilen işadamının Arjantin’de geçirdiği üç gün içinde Devlet Başkanlığı Sarayı’nda da görülmesi, iddiaları güçlendiriyordu. Üstelik ABD, Venezüella ajanı olduğu belirtilen ve Miami’de yakalanan 4 kişinin, sorgularında, Chavez’in yasadışı seçim yardımını kanıtlayan bilgiler verdiklerini açıkladı. Florida’da süren davada Amerikalı savcılar Antonini Wilson’a sus payı olarak 2 milyon önerildiğini de kanıtlayacaklarını iddia ediyorlar.
Venezüella hükümeti iddiaları "yapay skandal üretme çabası" olarak nitelerken, asıl tepki Arjantin’den geldi. Cristina Fernandez’in 28 Ekim’de devlet başkanı seçilmesinin ardından kurye vakası bir kez daha tartışılmaya başladı. 1970’lerde Latin Amerika’daki askeri cuntalara destek veren ABD Yönetimi’nin kıtanın içişlerine karışmasından en çok rahatsız olan ülkelerden sayılan Arjantin’de yetkililer, bu olayı da Amerikan müdahaleciliğine bağladı. Arjantin Kongresi’nde geçen hafta onaylanan bir karar tasarısında, "doğrudan devlet başkanını karalama amacındaki bu menfur istihbarat operasyonunu teşvik eden" ABD kınandı.
FLORİDA’DA LÜKÜS HAYAT
Arjantinli yetkililer, ABD’nin iddiasının asılsız olduğunu, istese Chavez’in böyle bir kurye kullanmak yerine, iki gün sonra bizzat yapacağı ziyaret esnasında diplomatik dokunulmazlığı sayesinde Arjantin’e kolayca milyonlarca dolar sokabileceğine dikkat çektiler. Arjantinli bazı siyasetçiler ise, Antonini Wilson’un aslında ABD ajanı olduğuna dair duyumları dile getirerek, Beyaz Saray’ın iddialarını kanıtlayamaması durumunda bölgede iyice prestij kaybedeceğini savunmaya başladı. Arjantin basını da, ABD’in Florida eyaletindeki Key Biscayne şehrinde yaşayan Antonini Wilson’un, burada lüks bir rezidans ve kırmızı bir Ferrari’ye sahip olduğunu fotoğraflarla kanıtladı.
Bavullara yaklaşan herkesin isminin kötüye çıktığı skandalda son söz, "kurye işadamının" Florida’da Venezüellalı bazı şahıslarla yaptığı iddia edilen esrarengiz buluşmaların da incelendiği Miami’deki davada söylenecek.
46 yaşındaki Guido Alejandro Antonini Wilson, Venezüella ve Arjantin pasaportları taşıyordu. Bu kadar büyük miktarda bir parayı gümrükte bildirmeksizin gizlice ülkeye sokmaya çalışması dedikodulara neden oldu. Antonini Wilson serbest bırakıldı, ancak paraya el konuldu. Arjantinli yetkililerden açıklama gelmezken, Chavez’den hiç hoşlanmayan Washington hemen bir açıklama yaparak, paranın o günkü "first lady" olan ve Arjantin’in ilk kadın devlet başkanı olacağı tahmin edilen Cristina Fernández de Kirchner’in seçim kampanyası için yollandığını iddia etti.
AJANLAR SORGULANIYOR
Kurye olduğu iddia edilen işadamının Arjantin’de geçirdiği üç gün içinde Devlet Başkanlığı Sarayı’nda da görülmesi, iddiaları güçlendiriyordu. Üstelik ABD, Venezüella ajanı olduğu belirtilen ve Miami’de yakalanan 4 kişinin, sorgularında, Chavez’in yasadışı seçim yardımını kanıtlayan bilgiler verdiklerini açıkladı. Florida’da süren davada Amerikalı savcılar Antonini Wilson’a sus payı olarak 2 milyon önerildiğini de kanıtlayacaklarını iddia ediyorlar.
Venezüella hükümeti iddiaları "yapay skandal üretme çabası" olarak nitelerken, asıl tepki Arjantin’den geldi. Cristina Fernandez’in 28 Ekim’de devlet başkanı seçilmesinin ardından kurye vakası bir kez daha tartışılmaya başladı. 1970’lerde Latin Amerika’daki askeri cuntalara destek veren ABD Yönetimi’nin kıtanın içişlerine karışmasından en çok rahatsız olan ülkelerden sayılan Arjantin’de yetkililer, bu olayı da Amerikan müdahaleciliğine bağladı. Arjantin Kongresi’nde geçen hafta onaylanan bir karar tasarısında, "doğrudan devlet başkanını karalama amacındaki bu menfur istihbarat operasyonunu teşvik eden" ABD kınandı.
FLORİDA’DA LÜKÜS HAYAT
Arjantinli yetkililer, ABD’nin iddiasının asılsız olduğunu, istese Chavez’in böyle bir kurye kullanmak yerine, iki gün sonra bizzat yapacağı ziyaret esnasında diplomatik dokunulmazlığı sayesinde Arjantin’e kolayca milyonlarca dolar sokabileceğine dikkat çektiler. Arjantinli bazı siyasetçiler ise, Antonini Wilson’un aslında ABD ajanı olduğuna dair duyumları dile getirerek, Beyaz Saray’ın iddialarını kanıtlayamaması durumunda bölgede iyice prestij kaybedeceğini savunmaya başladı. Arjantin basını da, ABD’in Florida eyaletindeki Key Biscayne şehrinde yaşayan Antonini Wilson’un, burada lüks bir rezidans ve kırmızı bir Ferrari’ye sahip olduğunu fotoğraflarla kanıtladı.
Bavullara yaklaşan herkesin isminin kötüye çıktığı skandalda son söz, "kurye işadamının" Florida’da Venezüellalı bazı şahıslarla yaptığı iddia edilen esrarengiz buluşmaların da incelendiği Miami’deki davada söylenecek.