Güncelleme Tarihi:
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) 18 Nisan'da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle 30 Mart'ta ara verilen, Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulmayı amaçlayan müzakerelere bugün yeniden başlandı.
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, müzakereler kapsamında ilk görüşme için Lefkoşa ara bölgede, BM'nin müzakereler için tahsis ettiği binada bir araya geldi.
Liderlerin yaklaşık 2 saat süren görüşmesinin ardından BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer, Ban adına bir bildiri okudu.
Okunan bildiride Ban, "Uluslararası toplum, Kıbrıslılar öncülüğünde yürütülen bu sürece desteğini sürdürmeye devam edeceğini taahhüt etmektedir. Önümüzdeki aylarda bir anlaşmaya varacağınıza gerçekten inanıyorum" ifadesi kullandı.
Ban ayrıca, "Barış süreci önemli bir noktada. Çözüm avucunuzun içinde ve zaman aleyhinize işlerken bu fırsat yakalanmalı" dedi.
EROĞLU: TARAFLAR İYİ NİYETLERİNİ ORTAYA KOYDU
Eroğlu, tarafların iyi niyetlerini masaya koyduğunu belirterek, “Temennim, iyi niyetle başlayan bu müzakerelerin iyi niyetle devam ettirilmesi ve yıl sonuna kadar da bütün başlıkların açılarak, her iki halkın kabul edebileceği bir anlaşmaya varabilmek” dedi.
Eroğlu, Hristofyas'la ilk görüşmesinin ardından, Cumhurbaşkanlığına dönüşünde yaptığı açıklamada, mülkiyet konusuna değindiklerini ifade ederek, zor başlıklardan birinin mülkiyet olduğunu, bu konuya konsantre olarak, mülkiyet başlığını tamamlamaları gerektiğini belirtti.
Yıl sonuna kadar iki halkın kabul edebileceği bir anlaşmaya varmayı temenni ettiğini belirten Eroğlu, şöyle konuştu:
“Temennim, iyi niyetle başlayan bu müzakerelerin iyi niyetle devam ettirilmesi ve yıl sonuna kadar da bütün başlıkların açılarak, her iki halkın kabul edebileceği bir anlaşmaya varabilmek. Genel Sekreter'in de tavrı, yıl sonuna kadar bir anlaşma bekleyişi içerisinde olduğunu ortaya koyuyor. Biz de bunu peşinen zaten söylemiştik. Tabii ki müzakere masasında yıl sonuna kadar bu işi bitirmeye çalışırken, bitip bitmeyeceğini de müzakere masasında görüp anlayacağız.”
BİR SONRAKİ GÖRÜŞME HAFTAYA
Müzakerelerin yoğunlaştırılmış şekilde devam etmesi yönünde bir karar alınmadığına işaret eden Eroğlu, gelecek hafta perşembe günü bir araya geleceklerini, öncesinde pazartesi günü temsilcileri Kudret Özersay ile Yorgos Yakovu’nun görüşerek, perşembenin hazırlığını yapacağını ifade etti.
Eroğlu, bir soru üzerine, selefi Mehmet Ali Talat dönemindeki müzakerelerde, sözlü olarak masaya getirilen görüşlerin o günkü konuşanları bağladığını, tarafları bağlayacak olanın masaya konan kağıtlar olduğunu belirterek, mülkiyet konusunda masaya bir kağıt konduğunu, görüşmeleri bu zemin üzerinden sürdüreceklerini söyledi.
Talat ile Hristofyas arasında 11 Eylül 2008'de başlayan 30 Mart 2010'a kadar devam eden 71 görüşmede, Mülkiyet başlığına ilişkin 18 görüşme yapılmıştı.
Taraflar, bu başlık üzerinde anlaşmaya varamadı. Mülkiyet konusunda kriterlerin belirlenmesi konusunda yapılan çalışmalarda ilerleme sağlandı. Ancak taraflar, mülkiyet sorununun çözümüne ilişkin tutumlarını korudu. Rum tarafı bu konuda, "taşınmaz mal konusunda ilk söz hakkının 'yasal' sahibe ait olması" ilkesini savunuyor. Kıbrıs Türk tarafı, mülkiyet sorununun çözümü için, belli kriterlere uygun olarak takas, tazminat ve iade öngörüyor.
BAŞ BAŞA GÖRÜŞME YOK
Baş başa görüşme olmadığını, seçim kampanyası sırasında tutanaksız baş başa görüşmelere karşı olduğunu söylediğini anımsatan Eroğlu, tüm görüşmelerin tutanağının tutulması gerektiğini, bugün baş başa görüşme ihtiyacı olmadığını, Kıbrıs konusu görüşülecekse mutlaka tutanak tutulması gerektiğini vurguladı.
Müzakereleri, her şeyi tutanağa alarak sürdürme kararlılığında olduklarını dile getiren Eroğlu, bir soru üzerine, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) KKTC Taşınmaz Mal Komisyonu'nu iç hukuk yolu gören kararının görüşmede gündeme gelmediğini, Rum tarafının “komisyona başvurmayın” çağrısına rağmen Rumların komisyona başvurularında artış olduğunu söyledi.
Eroğlu, bir soru üzerine, gündemlerinde henüz bir Ankara ziyaretinin olmadığını da belirtti.
HRİSTOFYAS: GENEL OLARAK İYİ
Hristofyas ise Eroğlu ile yaptığı ilk görüşmeyi “genel olarak iyi” şeklinde nitelendirdi.
Rum radyosunun haberine göre Hristofyas, Eroğlu ile görüşmesinden sonra makamına dönüşünde yaptığı açıklamada, mülkiyet konusunda “daha önce varılan görüş birliklerinin yeniden teyit edildiğini” söyledi.
Görüşmeyi “genel olarak iyi” diye niteleyen Rum lider, “Biz görüş birliğine vardığımız meselelerin, yani mülklerin kime ait olduğu ve kategori noktalarının yeniden teyit edilmesini istedik. Mülkiyet üzerinde ciddi bir müzakere yapılacak. Daha önce varılan görüş birlikleri yeniden teyit edildi” dedi.
Eroğlu'nun, Talat ile vardıkları anlaşmaları kabul edip etmediği sorusuna Hristofyas, “Sayın Downer'ın açıklamasını dinleyiniz. Daha önce var olan görüş birliklerini yeniden teyit ettiğimizi söyledi” karşılığını verdi.
KISACA NE OLMUŞTU
Lefkoşa ara bölgede 3 Eylül 2008'de müzakerelerin prosedürünü belirleyen ve 11 Eylül 2008'de de kapsamlı görüşmelere başlayan Talat ve Hristofyas, 30 Mart 2010'a kadar 71 görüşme yaptı.
Müzakerelerde sırasıyla Yönetim ve Güç Paylaşımı, Mülkiyet, AB, Ekonomik Konular, Toprak ile Güvenlik ve Garantiler ana başlıkları ele alındı. Taraflar ayrıca, Yönetim ve Güç Paylaşımı başlığı altında "Vatandaşlık, Yabancılar, Göç ve İltica" konusunu da görüştü. Bu konu altında Rumlar, Türkiye kökenli KKTC vatandaşlarının durumunu gündeme getirdi.
Taraflar, müzakerelerde üzerinde uzlaşılan ve uzlaşılamayan konuların tespit edildiği 30 ortak metin hazırladı.
Talat ve Hristofyas, Ocak 2010'da yoğunlaştırılmış görüşmelere geçti.
Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Talat ve Hristofyas'ın, Kıbrıs sorununa çözüm bulmak yönünde ortaya koydukları çabalara “kişisel desteğini” belirtmek amacıyla 31 Ocak - 1 Şubat 2010 tarihlerinde Kıbrıs'ı ziyaret etti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 5 Mart 2010'da KKTC'deki Taşınmaz Mal Komisyonu'nu etkin iç hukuk yolu olarak kabul etti. Bu karar KKTC'de memnuniyetle karşılandı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Güney Kıbrıs arasındaki 7. kara geçiş noktası olarak açılması karara bağlanan Yeşilırmak Kapısı'nın altyapı çalışmaları, Talat ve Hristofyas'ın da katıldığı törenle 29 Mart 2010'da başlatıldı, ancak Türk tarafındaki istimlak sorunları nedeniyle 5.7 kilometre uzunluğundaki yol çalışması fiilen başlamadı.
Talat ve Hristofyas, KKTC seçimleri öncesi 30 Martta yapılan son görüşmede, müzakerelerdeki yakınlaşma ve farklılıkları kendi toplumlarına açıklama kararı aldı. Talat, 1 Nisanda bu konuda açıklama yaparken, Rum tarafı herhangi bir açıklama yapmadı.
KKTC'de 18 Nisan 2010'da yapılan ve altısı bağımsız 7 adayın katıldığı cumhurbaşkanlığı seçimimi Başbakan ve Ulusal Birlik Partis (UBP) adayı Derviş Eroğlu ilk turda kazandı .
Eroğlu, cumhurbaşkanlığı görevini Talat'tan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun da katıldığı bir törenle 23 Nisan'da devraldı. Eroğlu, aynı gün BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a bir mektup göndererek, Kıbrıs sorununa çözüm bulma amacıyla başlatılan müzakere sürecine kaldığı yerden devam etmeye hazır olduğunu bildirdi.
Derviş Eroğlu, müzakereler ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 14 Mayıstaki Atina ziyareti öncesinde, 11 Mayıs'da Ankara'ya giderek Başbakan Erdoğan'la görüştü.