Güncelleme Tarihi:
Dev yüzölçümüyle Dünya yüzeyinin yüzde 7'sini kaplayan Kanada, yılın 130 gününü karlar altında geçiriyor. Özellikle kış aylarında yoğun kar yağışı ve soğuk hava, yaşam koşullarını zorlaştırıyor.
Kanada'nın Temagami Gölü'ndeki 203 no’lu adada yaşayan Dominique Nobes için ise durum bundan biraz daha ileride. 15 kişilik adada doğayla iç içe yaşayan Dominique ve Rielly Nobes çifti, market alışverişi için bile 8 saat süren bir yolculuğa katlanmak zorunda kalıyor.
32 yaşındaki Dominique adadaki hayatını kayıt altına alan TikTok paylaşımlarıyla sosyal medyada hızla popülerleşti. Genç kadın, paylaşımlarında özellikle fırtınalı havalarda günlerce eve kapandıklarını ama buna rağmen ada hayatının oldukça keyifli olduğunu anlatıyor.
Dilerseniz zor şartlara ve tekdüzeliğe rağmen oldukça eğlenceli günler geçiren Nobes’un ilginç dünyasına bir göz atalım…
Dominique ve Rielly Nobes çiftinin yaşadığı ada kışın 15, yazın ise 60 kişiye ev sahipliği yapıyor.
MARKET ALIŞVERİŞİNE KIZAKLARLA GİDİYORLAR
Öncesinde, Ontario'daki küçük bir kasaba olan Manitouwadge'de yaşayan ve 4 Nisan 2018'de adaya taşınmaya karar veren çift, çetin ada hayatını yansıtan TikTok gönderileri sayesinde 100 bin takipçiye ulaştı.
Insider’a konuşan Dominique, izole bir hayatı tercih ettiklerini ve pek çok kişinin adım atmaya dahi cesaret edemeyeceği adada kendilerine ait küçük bir işletme kurduklarını söyledi.
Özellikle market alışverişinin zorluklarından dert yanan Dominique, 99 kilometre uzaklıktaki markete gidiş-geliş için 8 saat harcadığını, alışveriş torbalarını köpeklerin çektiği kızak sayesinde ince buz tabakasının üzerinden eve taşıyabildiğini anlattı.
'İLK ŞOKUN ARDINDAN NASIL HAZIRLANMAMIZ GEREKTİĞİNİ ÖĞRENDİK'
Zorlu kışın ardından hava bir miktar ısınsa da eriyen buz tabakalarının da ciddi sorun oluşturduğunu belirten Dominique, "Buzların incelmesi sonrasında ana kara ile karayolu bağlantıları ortadan kalkıyor. O durumda en yakın yerleşim bölgesine teknemizle gidebiliyoruz" diye konuştu.
Anlattığına göre, kent hayatının rutinine alışkın olan Dominique ve kocası için ilk zamanlarda gıdaya erişim en büyük sorundu.
Kışın başlamasıyla alışık olmadıkları koşulların içinde kalan Nobes çifti, iki hafta evden çıkamadan çetin hava koşullarının son bulmasını bekledi.
Bölgede kış mevsimlerinde yaşanan don ve tipi nedeniyle evlerde tutsak kaldıklarını söyleyen Dominique, adaya taşındıktan bir ay sonra böylesi bir manzarayla karşı karşıya kaldıklarını ekledi ve devam etti:
“O günlerde yaşadığımız şokun ardından böylesi dönemlere nasıl hazırlanmamız gerektiğini çok iyi öğrendik. Artık çok fazla gıda maddesini stoklayarak aşırı hava olaylarına karşı hazırlık yapıyoruz. İki yıllık süreçte ne gibi hazırlıklar yapmamız gerektiğini öğrendik.”
'MARKET PLANI YAPARKEN ÜRÜNLERİN YERLERİNE ÖNCEDEN BAKIYORUZ'
Temagami Gölü'nde yaşamanın ciddi zorlukları beraberinde getirdiğini söyleyen Dominique, konserve gıdaların oldukça hayati olduğunu da sözlerine ekledi. Özellikle uzun süre dayanan konserve gıda tüketiminin adada yaygın olduğunu belirten genç kadın, “O zamandan beri fark ettik ki, her zaman 2 haftalık izolasyona hazır olmak zorundayız" ifadesini kullandı.
İki haftalık market alışverişlerinin şehirde yaşayanlara nazaran daha uzun sürdüğünü belirten Dominique, 8 saatlik market yolculuğu için günler öncesinden planlama yaptıklarını söyledi. Kısa zamanda tüm ihtiyaçları almak için zamanla yarıştıklarını da ifade eden Dominique alışverişe gitmeden önce marketin yerleşimine bakarak listelerinde bulunan ürünün hangi rafta olduğunu daha gitmeden belirlediklerini anlattı.
'BURADA YAŞAMAK KESİNLİKLE KORKUTUCU'
Issız bir doğanın ortasında olmanın ürkütücü bir gerçekliğinin olduğunu belirten Dominique, bazı durumlarda “doğa ananın” merhametine sığındıklarını söyledi. Issız bir yerde, felaket gibi hava şartlarında evin dışına çıkmak zorunda kaldıkları durumlarda oldukça ürperdiğini itiraf eden genç kadın şunları ekledi:
“Burada yaşamak kesinlikle korkutucu olabiliyor. Bazen donmuş bir su birikintisi görürsünüz ve 'Bu bir su birikintisi mi, yoksa buzda bir delik mi?' diye düşünürsünüz…”
“Soğuk hava yoktur ince giyinen insan vardır” sözüne atıfla, soğuktan korunmak için kat kat giyindiklerini de sözlerine ekleyen Dominique, giyinme işlemi için yaklaşık 6 dakika harcadıklarını belirtti.
Öncelikle yün çorap, ardından uzun bir içlik giydiğini söyleyen genç kadın, kalın kazakları üstüne geçirdikten sonra ısı yalıtımlı özel montlarını giydiklerini ifade etti.
'GELİNLİĞİM BİLE KARGODA KAYBOLDU'
Böylesi bir coğrafyada kargo almanın da oldukça güç olduğunu söyleyen Dominique, sokak adına veya kapı numarasına sahip olmadıkları için farklı yer bildirimleri yapmak durumunda kaldıklarını belirtti.
İnternet alışverişlerinde açık adres olarak Temagami Gölü’nü gösterdiğini ifade eden Dominique, “Çoğu şirket benimle iletişime geçerek, ‘Bize gerçek adresinizi vermelisiniz’ diyor. Ben de gerçekten gölün ortasında oturduğumu yazıyorum” dedi. Dominique, zaman içinde gelen kargoların kaybolmasına alıştığını da ifade etti.
Bu kaybolanlar arasında adada evlenen Nobes çiftinin Macaristan’dan sipariş ettiği gelinlik bile var. O günleri gülerek hatırlayan genç kadın haftalarca gelinliğin peşinden koşturduğunu söyledi.
'HERKESİN BİRBİRİNE YARDIM ETMESİ MUAZZAM BİR ŞEY'
Temagami Gölü’ndeki tüm olumsuz şartlara ayak uyduran ve 15 ada sakiniyle bir aile olan Nobes çifti, kasabada güçlü bir bağ olduğunu ifade etti. “Böyle bir yerde yaşadığınızda, herkesin yanınızda olduğunu biliyorsunuz” diyen Dominique, bacağını kırdığında tüm komşularının kendisiyle yakından ilgilendiğini belirtti.
“Herkesin karşılıksız birbirine yardım etmesi muazzam bir şey. Bu dayanışma ruhu bugün bile aklımı başımdan almaya yetiyor” diyen Dominique, 203 no’lu adada yaşamanın huzurlu ve özel hissettirdiğini söyledi. Yaşanan zorlukların üstesinden gelmek için mücadele verdiklerini söyleyen Dominique, bu süreçte doğayı tanımaya başladıklarını ve uyum içinde yaşamanın muazzam bir deneyim olduğunu belirtti
Bu deneyimde, sincaplar, güvercinler ve boz ayılar da çifte eşlik ediyor…