Karanlık imamlara aydınlardan tepki
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 04, 2008 00:00
Suudi Arabistan’da "Müslüman olmayanların kafir olarak görülmemesi gerektiğini" yazan iki Arap gazeteci için geçen ay yayınlanan ölüm fetvası, ülkedeki 100 aydın tarafından kınandı.
YUSUF Ebu El Hayl ve Abdullah bin Becat adlı Suudi köşe yazarları, geçen ay El Riyad Gazetesi’nde yayımlanan makalelerinde, Hıristiyanları ve Yahudileri "kafir" olarak gören İslami yorumu sorgulamışlardı.
Vehhabi akımından bağımsız en önde gelen otorite kabul edilen Şeyh Abdülrahman el Barak, geçen ay bir fetva yayınlayarak, dinden çıktığını öne sürdüğü yazarların idamlarını istemişti. "Bu görüşü kim öne sürüyorsa İslam’dan çıkmıştır ve tövbe edene dek yargılanması gerekir. Etmiyorlarsa, öldürülmeleri gerekir" diyen El Barak’a, "kirlenmiş itikatlarla" mücadele ettiğini iddia eden diğer din adamları da destek vermişti.
ENTELEKTÜEL TERÖRİZM
Fetvaya, Suudi Arabistan’daki insan hakları savunucuları ve aydınlardan tepki geldi. 100’ü aşkın sivil toplum örgütü ve akademisyen, Reuters’in ele geçirdiği ortak bildiride, söz konusu fetvanın "entelektüel terörizm" anlamına geldiğini savundu. Kınama bildirisinde, "Karanlıklar ulemasının Allah adına konuşma cüreti göstermesi" eleştirildi. Mısırlı yazar Faruk Fuda, radikal İslamcı imamların benzer bir fetvasının ardından 1992’de öldürülmüş, Nobel ödüllü Necib Mahfuz’a da 1994 yılında Kahire’de suikast düzenlenmişti.
İPLER GERİLİYOR
Katı Vehhabi inancının dayatıldığı Suudi Arabistan’daki din tartışması giderek daha hararetli bir hale geliyor. Ülkedeki din işleri konseyi Şura, geçen ay, diğer dinlere ve dini simgelere yönelik saygıyı artırmayı amaçlayan bir yasa çıkarılmasını önermişti. İslam’ın doğduğu ülkede kilise inşasının da mümkün kılınmasından endişe eden muhafazakarlar, buna karşı çıkıyor.
Kral Abdullah, Papa 16. Benedikt ile görüştükten sonra dinler arası diyaloğa sıcak baktığını ilk kez açıklasa da, önceki gün bir numaralı Suudi din otoritesi olan Başmüftü Şeyh Abdülaziz bin Abdullah el Şeyh, bu amaçla yapılacak konferansa Yahudi hahamların davet edildiğini yalanladı.
Vehhabi akımından bağımsız en önde gelen otorite kabul edilen Şeyh Abdülrahman el Barak, geçen ay bir fetva yayınlayarak, dinden çıktığını öne sürdüğü yazarların idamlarını istemişti. "Bu görüşü kim öne sürüyorsa İslam’dan çıkmıştır ve tövbe edene dek yargılanması gerekir. Etmiyorlarsa, öldürülmeleri gerekir" diyen El Barak’a, "kirlenmiş itikatlarla" mücadele ettiğini iddia eden diğer din adamları da destek vermişti.
ENTELEKTÜEL TERÖRİZM
Fetvaya, Suudi Arabistan’daki insan hakları savunucuları ve aydınlardan tepki geldi. 100’ü aşkın sivil toplum örgütü ve akademisyen, Reuters’in ele geçirdiği ortak bildiride, söz konusu fetvanın "entelektüel terörizm" anlamına geldiğini savundu. Kınama bildirisinde, "Karanlıklar ulemasının Allah adına konuşma cüreti göstermesi" eleştirildi. Mısırlı yazar Faruk Fuda, radikal İslamcı imamların benzer bir fetvasının ardından 1992’de öldürülmüş, Nobel ödüllü Necib Mahfuz’a da 1994 yılında Kahire’de suikast düzenlenmişti.
İPLER GERİLİYOR
Katı Vehhabi inancının dayatıldığı Suudi Arabistan’daki din tartışması giderek daha hararetli bir hale geliyor. Ülkedeki din işleri konseyi Şura, geçen ay, diğer dinlere ve dini simgelere yönelik saygıyı artırmayı amaçlayan bir yasa çıkarılmasını önermişti. İslam’ın doğduğu ülkede kilise inşasının da mümkün kılınmasından endişe eden muhafazakarlar, buna karşı çıkıyor.
Kral Abdullah, Papa 16. Benedikt ile görüştükten sonra dinler arası diyaloğa sıcak baktığını ilk kez açıklasa da, önceki gün bir numaralı Suudi din otoritesi olan Başmüftü Şeyh Abdülaziz bin Abdullah el Şeyh, bu amaçla yapılacak konferansa Yahudi hahamların davet edildiğini yalanladı.