Güncelleme Tarihi:
AFGANİSTAN’da Taliban’ın hızlı ilerleyişi sahada dengeleri altüst ederken, ağustos sonunda muharip birliklerini tamamen çekip geride başkent Kabil’deki Amerikan diplomatik personelinin güvenliği için sadece 650 asker bırakmayı amaçlayan Washington yönetiminin planları da bozuldu. Joe Biden yönetimi şimdi, Afganistan’daki Amerikan diplomatik personeli ve yerel müttefikleri başkent Kabil’den tahliye etmek için 3 bin Amerikan askerini geri göndermeye hazırlanıyor.
KABİL’DEN KAÇIŞ HAZIRLIĞI
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kirby, dün düzenlediği basın toplantısında Kabil Büyükelçiliğindeki personelin tahliyesi için 3 taburun yola çıktığını, hafta sonu bölgede olacağını ve operasyonun başladığını açıkladı. Tahliye için gönderilen birliklerin her türlü saldırıya karşılık vereceklerini söyleyen Kirby, operasyon dahilinde günde binlerce kişiyi tahliye edebilecek kapasiteye sahip olduklarını belirtti. Taliban’ın hızla ilerlemesinden ötürü endişeli olduklarını söyleyen Kirby, Kabil’in ise yakın zamanda bir saldırı altında olmayacağını düşündüklerini ifade etti.
ABD yönetiminin Kabil’in düşmesine hazırlık yaptığı iddia edilirken, ABD’li siyasi çevreler, 1975 yılında Vietnam Savaşı’nda güneyin başkenti Saygon’un düşüşü sırasında yaşanan acılı süreci anımsatarak, Biden yönetimini eleştiri yağmuruna tuttu. Başkan Joe Biden ise daha önce bu benzetmeyi kesin bir dille reddetmiş, çekilme planının devam edeceğini vurgulamıştı.
NYT’DEN PAZARLIK İDDİASI
Bu arada Amerikan New York Times (NYT) gazetesi, ABD’li müzakerecilerin, Taliban’dan Kabil’i ele geçirmeleri durumunda ABD Büyükelçiliği’ne saldırmayacağına dair garanti almaya çalıştığını yazdı. NYT’ye açıklama yapan 5 eski ve mevcut diplomatik kaynak Kabil’deki Amerikan elçiliğindeki ruh halini giderek artan ölçüde gergin ve kaygılı olarak tasvir etti. Bu elçilik binası Aralık 2001’de Amerikan deniz piyadeleri tarafından Taliban’ın elinden alınmıştı.
LONDRA’DAN 600 ASKER
İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace, vatandaşlarının tahliyesi için Afganistan’a 600 asker gönderileceğini duyurdu. Wallace ayrıca Taliban’ın terör örgütü El Kaide ile işbirliği yapması halinde Afganistan’a geri dönebilecekleri uyarısında da bulundu. Alman Dışişleri Bakanlığı, Afganistan dışına tahliye uçuşları yapmayı planladıklarını ve Kabil’deki büyükelçilik personelini asgari sayıya indireceklerini duyurdu.
18 MERKEZ ELLERİNDE
Cephede ise hızlı gelişmeler yaşanıyor. Afgan hükümet güçlerinin, son 8 günde Taliban’a karşı kontrolü kaybettiği vilayet merkezi sayısı, güneydeki Leşkergâh, Uruzgan ve Zabul, batıdaki Kale-i Nev ve Firuz Koh ile 18’e yükseldi. Ayrıca dün başkent Kabil’e 50 km mesafedeki Logar vilayetinin merkezi Pul-i Alem kenti de Taliban’ın eline geçti. 34 vilayet merkezi bulunan Afganistan’ın ikinci büyük kenti olan Kandahar vilayetinin merkezi de önceki gün Taliban’ın eline geçmişti.
TALİBAN’ın hızla toprak kazanması üzerine ‘Afganistan’ı kim yönetiyor’ sorusu gündeme geldi. Afganistan’ın başında Cumhurbaşkanı Eşref Gani ve yetkiyi paylaştığı Afganistan İcra Kurulu Başkanlığı’na getirilen Abdullah Abdullah bulunuyor.
EŞREF GANİ KİMDİR
Gani’nin sıradışı bir geçmişi var. Batı üniversitelerinde antropolog olarak eğitim gören Gani, küresel anlamda önde gelen bir düşünce kuruluşu olan Devlet Etkinliği Enstitüsü’nün kurucusu.
2002’de ülkesine dönene kadar Johns Hopkins, Berkeley ve Columbia üniversitelerinde ders verdi. Dünya Bankası’nda çalıştı. 2014’ten beri iktidarda olan Gani için entelektüel ama halktan kopuk bir lider portresi çiziliyor.
KARISI DANIŞMANI
Uluslararası konferanslara katılsa ya da açılışlara gitse de Gani’nin ülkesi üzerindeki kontrolü tartışmalı. Yakın çevresine göre o, sarayında giderek daha yalnız bir insan haline geldi. Gani için “Karısı dahil sadece üç ya da dört kişiyi dinlediği ve herkese şüpheyle yaklaştığı” yorumları yapılıyor. Gani’nin Lübnan asıllı Hıristiyan bir aileden gelen, ancak adını ‘Bibi Gül’ olarak değiştiren ve Müslüman olduğunu söyleyen Rula Gani’nin eşi üzerindeki nüfuzu da eleştiri konusu oluyor.
FIRST LADY ELEŞTİRİLİYOR
Kadın hakları savunucusu olan Rula Gani, Afgan siyasetine aktif katılımıyla önceki First Lady’lerden ayrışıyor. Bu durum muhaliflerinin Eşref Gani’ye “İpler Rula’nın elinde” eleştirisini yöneltmesine neden oluyor.
KİMSEYE GÜVENMİYOR
Yakın çevresinin anlattığına göre, Eşref Gani, TV haberlerini dinleme konusunda bile isteksiz bir avuç danışmanına bağımlı durumda. ABD de Talibanla mücadelesinde sık sık 71 yaşındaki lider yerine etrafındakilerle iş tutunca nüfuzunu iyice kaybetmiş görünüyor.
Şu an Kabil’in iki numaralı adamı olarak Abdullah Abdullah öne çıkıyor. 2019 seçimlerinde Eşref Gani’ye karşı rakip olan Abdullah Abdullah, aslında bir göz cerrahı. Sonradan siyasete atılan Abdullah Abdullah, Gani’nin kılpayı seçimleri kazanması üzerine sandıkta hile olduğunu söyledi. Bir yanda seçime katılımın yüzde 18.7 gibi düşük bir katılımla gerçekleşmiş olması tartışma yaratırken, öte yandan Abdullah Abdullah’ın yenilgiyi kabul etmemesi Kabil’de güç paylaşımını gündeme getirdi. 2020 yılında ABD’nin arabuluculğunda Abdullah, Afganistan İcra Kurulu Başkanı oldu ve Taliban ile müzakereleri yürütme yetkisi verildi.
KELİME Arapça’da ‘talebeler’ anlamına geliyor. Bağımsızlık isteyen Peştu milliyetçilere karşı Pakistan tarafından İslami bir hareket olarak teşvik edilen yapılanmaya ABD de Sovyetlere karşı koymak adına destek verdi. 1996-2001 döneminde Afganistan’ı yöneten Taliban, 11 Eylül 2001 saldırıları sonrası ABD’nin müdahalesiyle geri çekilmek zorunda kaldı. O tarihten beridir de batı destekli Kabil hükümetine karşı savaşıyor. Örgüt, yönetimde kaldığı süre boyunca dayattığı sert dini kurallar ve özellikle kadınlara karşı tutumu nedeniyle Batılı ülkelerin tepkisini çekiyordu. Taliban’ın dini ideolojisi, ülkedeki farklı etnik grupları bir araya getiren ortak bir paydaya dönüşüyor. Taliban’ın hedefi yeniden Afganistan İslam Emirliği ilan etmek.
Heybetullah Akhundzade: 2011’de ölen Molla Muhammed Ömer tarafından kurulan örgüte şimdi Heybetulllah Akhundzade liderlik ediyor. ‘Müminlerin Lideri’ diye anılıyor. Siyasi, dini ve askeri konularda son söz onda. 60 yaşında olduğu sanılan Akhundzade’nin yeri bilinmiyor.
Molla Muhammed Yakup: Taliban’ın kurucusu Molla Ömer’in oğlu. Askeri operasyonları koordine eden Yakup’un Afganistan’da olduğu sanılıyor. 30’lu yaşlarında.
Sirajuddin Hakkani: Hakkaniler mücahit grubunun komutanı Celalettin Hakkani’nin oğlu. Örgütün kasası, mali ve askeri varlıkları yönetiyor.
Şer Muhammed Abbas Stanikzai: Taliban hükümeti sırasında bakan yardımcısıydı. Yaklaşık 10 yıldır Doha’da yaşıyor. Afgan hükümetiyle devam eden müzakere heyetinin üyesi.
Abdul Hakim Hakkani: Taliban’ın müzakere heyetinin başındaki isim. Güçlü ulema konseyine liderlik eden Hakkani, Akhundzade’nin en güvendiği isimlerden biri.