Güncelleme Tarihi:
Human Rights Watch (İnsan Hakları İzleme Örgütü) Türkiye’de polis şiddetinin arttığını belirten bir rapor yayımladı.
New York merkezli İnsan Hakları İzleme örgütünün (HRW) hazırladığı son rapora göre Türkiye’de hem polis şiddeti artıyor, hem de suçlular gereğince cezalandırılmıyor. 80 sayfalık “Adalete Karşı Safları Sıklaştırmak - Polis Şiddetiyle Mücadele Önündeki Engeller” başlıklı raporda, Türkiye’de polisin uyguladığı şiddetin artmasıyla, hükümetin kuralları ihlal edenlerden hesap sormaması arasında bağlantı olduğunu belirtiliyor.
BBC tarafından da yayımlanan raporda, polisin kötü muamelede bulunmasıyla ilgili olarak 2007 yılı başından bugüne dek yaşanan 28 ayrı vaka belgeleniyor ve bu ihlallerin soruşturulma süreci aktarılıyor.
Türk polisinin -bazıları ölümle sonuçlanan- ateşli silah kullanması, göstericilere kötü muamele ve aşırı güç kullanarak müdahalesi, ve kimlik kontrolleri sırasında ve sonrasında yaşanan kötü muamele vakaları raporda yer alıyor.
ŞİKAYETÇİ OLAN KENDİNİ SUÇLU BULUYOR
İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göre, polis hakkında suç duyurusunda bulunanların kendilerini, polise “görevi yaptırmamak için direnme” suçuyla yargılanırken bulmaları oldukça sık karşılaşılan bir durum.
Örgüt Başkanı Kenneth Roth, “Türkiye, polisin her an silahını çekebileceği ve şiddet kullanabileceği düşüncesiyle mücadele etmelidir” diyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün dikkat çektiği bir nokta, Türkiye’de polis şiddetinin 2007 yılı Haziran ayında Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu’nda yapılan değişiklik sonucu artmış olduğu görüşü.
Bu durumu eleştiren çevreler yasadaki değişiklikle polise, ölümcül güç kullanma konusunda geniş takdir yetkisi verildiğini, ayrıca keyfi durdurma ve arama uygulamasının da teşvik edildiğini söylüyor.
BAĞIMSIZ BİR POLİS ŞİKAYET BİRİMİ KURULABİLİR
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün raporunda, Türkiye hükümetine yönelik detaylı tavsiyeler yer alıyor. Bu tavsiyelerden biri, polisin görevini kötüye kullanması halinde, suçluları yargıya sevkedebilecek yetkinlikte soruşturma yetkisine sahip etkin bir bağımsız polis şikayet biriminin kurulmasını içeriyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü ayrıca, ölümcül güç kullanımının, son çare olarak ve yalnızca gerektiğinde hayat kurtarmak için kullanılabileceğinin yasalarda net olarak ifade edilmesi talebinde bulunuyor.
YABANCI BASIN: “TÜRKİYE’DE POLİS ŞİDDETİ ALARM VERİCİ”
Türkiye’de polis şiddetinin arttığı yolundaki iddialar ve buna ilişkin İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün raporunu yansıtan The Guardian gazetesi, “Türkiye, polis şiddetinde alarm verici bir artışa tanık oldu” derken BBC, “Türkiye, polis suiistimali nedeniyle sanık sandalyesinde” ifadesini kullandı.
Türkiye’de polis şiddetinin arttığı yolundaki iddialar ve buna ilişkin İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün raporu, yurt dışında da yankı bulunuyor. The Guardian gazetesi, “Türkiye, polis şiddetinde alarm verici bir artışa tanık oldu” derken BBC, “Türkiye, polis suiistimali nedeniyle sanık sandalyesinde” ifadesini kullandı.
İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden The Guardian, İstanbul muhabiri Robert Tait imzasını taşıyan haberinde insan hakları savuncularına dayanarak “Türkiye, ‘cezasızlık kültürü’nün teşvik ettiği polis şiddetinde alarm verici bir artışa tanık oldu” değerlendirmesini yaptı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü İcra Müdürü Kenneth Roth’un İstanbul’daki açıklamalarına geniş yer verildiği haberde “polis şiddeti oylarındaki artışı”ndan kısmen polis yetkililerini genişleten yasal düzenlemelerden sorumlu tutuldu.
BBC ise, “Türkiye’de polis şiddeti nedeniyle sanık sandalyesinde” başlığını kullandığı, Türkiye muhabirini Sarah Rainsford imzalı geniş haberinde özellikle Engin Çeber olayı üzerinde duruldu. Çeber’in gözaltındaki ölümünün, tüm dikkatleri yeniden Türk polisi ve cezaevi gardiyanlarının davranışlarına çevirdiğini kaydeden BBC, Türkiye için “şiddet kültürü” ifadesine de yer verdi.
Statistiklerin, 2003 yılından beri işkence ve kötü muamele iddialarında büyük bir düşüş göstermesine karşın Başbakanlığa bağlı İnsan Hakları Başkanlığına işkence veya kötü muameleye ilişkin başvuruların bu yılın ilk yarısında 2006 ve 2007’de yıllık başvuruları aştığına dikkat çekti.
ÇİÇEK’E TEPKİ
Öte yandan, yabancı basın, Kenneth Roth’un, İstanbul’daki açıklamaları sırasında Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’e yönelttiği ağır eleştirileri de yansıttı.
Bu çerçevede, The Guardian ve BBC, Roth’un, görüştüğü İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın, değerlendirmeleri ve önerilerine açık bir tutum sergilerken Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in ‘küçümseyici’ bir tavır takındığı”nı, şiddet savlarını kabul etmediğini anlattığını yazdı. (ANKA)