Güncelleme Tarihi:
Son günlerde İsrail’in Lübnan’a yönelik kapsamlı bir operasyon düzenleyebileceğine dair birçok haberin basına yansıdığı bir dönemde İsrail hükümeti, ülkenin kuzeyindeki Lübnan sınırındaki çatışmaları da “savaş hedefleri” arasına ekledi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamaya göre, İsrail güvenlik kabinesi önceki akşam yapılan toplantıda Hizbullah ile yaşanan çatışmalar nedeniyle “ülkenin kuzeyinden tahliye edilen İsraillilerin evlerine geri dönmesini” savaş hedeflerine ekledi. Netanyahu hükümeti, yaptığı bu açıklamayla ülkenin kuzey sınırlarına işaret ederken, Lübnan içindeyse tuhaf patlamalar yaşandı. Hizbullah mensuplarının haberleşme amacıyla kullandığı çağrı cihazlarının İsrail tarafından hack’lendikten sonra infilak ettiği iddia edildi.
NİYE ÇAĞRI CİHAZI KULLANIYORLAR
Lübnan’ın birçok bölgesinde patlatılan cihazlar nedeniyle yüzlerce Hizbullah mensubu yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Biri 10 yaşında kız çocuğu, 9 kişinin öldüğü açıklandı. 3000 kişinin yaralandığı bildirilirken en az 200’ünün sağlık durumunun kritik olduğu kaydedildi. AFP haber ajansı, olayda milletvekili Hasan Fadlallah’ın oğlunun öldüğünü de bildirdi. Lübnan’daki patlamaların koordineli gerçekleşen bir siber saldırı olduğu düşünülürken, kameralara yansıyan patlama anları sosyal medyada kısa sürede dolaşıma girdi. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, birkaç ay önce örgüt mensuplarına İsrail’in siber saldırılarından korunmak için akıllı telefonları bırakarak eski teknolojiyle donatılmış pager cihazlar kullanılması çağrısı yapmıştı. İsrail bir açıklama yapmasa da patlamaların İsrail’in Lübnan’a karşı bir operasyon planladığı yönünde sinyallerin arttığı bir dönemde gelmesi dikkat çekti. İran’ın Lübnan Büyükelçisi Mojtaba Amani’nin de yaralandığı bildirildi. ABD konuya ilişkin yaptığı açıklamada, bilgi ve ilgilerinin olmadığını bildirdi.
ASKERİ HAREKÂT DA MI BAŞLIYOR
İsrail ve Hizbullah arasında, Lübnan’ın güneyindeki sınır bölgesinde karşılıklı saldırılar dolayısıyla İsrail’in kuzeyindeki kasabalarda yaşayan 100 bin kişi tahliye edilmişti. Konu, Netanyahu hükümeti üzerinde bir baskı unsuruna dönüşürken, son dönemde İsrail’in sahadaki durumu değiştirmek için askeri bir adım atabileceğine dair sinyaller geliyordu. İsrail Başbakanlığı’nın açıklaması, Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın “İsrail’in kuzey toplumlarının geri dönüşünü sağlamak için geriye kalan tek yolun” “askeri eylem” olduğunu söylemesinden bir gün sonra geldi.
TAMPON BÖLGE İDDİASI
Hafta sonu da İsrail ordusu Kuzey Komutanlığı Komutanı Ori Gordin’in Lübnan’ın güneyinde, İsrail ordusunun kontrol edeceği bir tampon bölge oluşturulmasını önerdiği haberleri çıkmıştı. Hizbullah Başkan Yardımcısı Naim Kasım ise İsrail’e “savaş açma niyetinde olmadıklarını” ancak İsrail’in kendilerine saldırması durumunda “her iki tarafın da büyük kayıplar vereceğini” söylemişti. Hizbullah, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşta Filistin’e destek amacıyla İsrail’in kuzey bölgelerine saldırı düzenliyor.
SURİYE’DE DE EŞ ZAMANLI PATLAMALAR
Reuters’a konuşan üç güvenlik kaynağı, patlayan çağrı cihazlarının Hizbullah’ın son aylarda getirdiği son model cihazlar olduğunu belirtirken, saldırının, Suriye’de de benzer cihazların patlamasına neden olduğu ve Şam’da da can kayıplarının yaşandığı öne sürüldü.
‘SORUMLU İSRAİL’
Hizbullah Hareketinden yapılan açıklamada, eş zamanlı saldırıların İsrail tarafından gerçekleştirildiği belirtildi. Yapılan açıklamada, “Sivilleri de etkileyen, çok sayıda şehit ve yaralanmaya yol açan bu suç niteliğindeki saldırıdan tamamen İsrail’i sorumlu tutuyoruz” ifadeleri kullanıldı. Lübnan Enformasyon Bakanı Ziad Makari de saldırıdan dolayı İsrail’i kınadıklarını, Birleşmiş Milletler (BM) ile temasa geçtiğini söyledi. Bir Hizbullah yetkilisi, çağrı cihazlarının patlatılmasının İsrail ile yaklaşık bir yıldır süren savaşta örgütün maruz kaldığı “en büyük güvenlik ihlali” olduğunu söyledi. Bölge sakinleri patlamaların 30 dakikadan fazla sürdüğünü söyledi.
UZMANLAR NE DİYOR
SİM KARTI OLAN HER CİHAZ PATLATILABİLİR
Siber güvenlik uzmanlarının Hürriyet’e verdiği bilgiye göre çağrı cihazı ya da cep telefonu gibi herkesin elinde olan teknoloji aletleri siber güvenlik açısından risk oluşturur nitelikte. Bu cihazlar nasıl uzaktan patlatılıyor sorusunun yanıtını ise iki şekilde veriyorlar: “Uzaktan cihaz ısıtılarak içindeki kimyasallar harekete geçiriliyor. Pilini bu şekilde patlatmak mümkün. Ancak bu piller küçük oldukları için ölümcül bir zarar vermeleri de mümkün görülmüyor.
Uzmanlar, avuç içerisine sığacak büyüklükteki bir çağrı cihazının ölümcül zarar verebilmesi için tedarik zincirine girilip, önceden cihazların içine 15-20 gramlık patlayıcılar yerleştirilmesi gerektiğini belirtiyor. Bu da büyük bir organize işi işaret ediyor. Aksi takdirde bir çağrı cihazının bataryasının ısıtılarak patlatıldığında ölümcül etki ortaya çıkarmayacağı ifade ediliyor. İsrail istihbaratının geçmişinde benzer bir saldırı örneği de yer alıyor. 1996 yılında cep telefonuna daha önceden yerleştirilmiş olan 50 gr’lık bombanın çağrı ile aktive edilerek patlatılması sonucu Hamas’ın mühendis lakaplı patlayıcı uzmanı Yahya Ayyaş’ın öldürülmesi, bu tarz saldırıların ilk örneklerinden sayılıyor.
TÜRKİYE BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ: ‘NASIL OLDU SORGULANIYOR’
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Lübnan Başbakanı Necip Mikati ile telefonda görüşerek Lübnan’da gerçekleştirilen saldırıya ilişkin başsağlığı diledi. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de, İsrail’in çağrı cihazlarıyla Lübnan’a düzenlediği belirtilen saldırıya ilişkin şunları söyledi: “İsrail savaşın Lübnan’dan İran’a kadar geniş bir alana yayılmasını istiyor. Çağrı cihazları herhangi bir şekilde hacklenerek nasıl böyle bir patlayıcıya dönüşmüş şimdiden sorgulanıyor. Ellerimizdeki telefonlar bu açıdan ne kadar güvenlidir? Bunlar genişlemesine tartışılacaktır. İsrail savaşın Lübnan’dan İran’a kadar geniş bir alana yayılmasını istiyor. Burada da bunun herhangi bir şekilde İsrail’in savunulmasıyla vesairesiyle ilgisi yok. Tamamen Netanyahu katliam şebekesinin siyasi hesaplarıyla ilgisi var.”