İran’dan Suriye çıkışı: Kimse askeri çözüm dayatamaz
Güncelleme Tarihi:
Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu’nda (AFET) konuşan İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, Suriye’deki krize siyasi çözüm bulunamaması halinde kazananın IŞİD, El Nusra ve El Kaide olacağını belirterek, herkesin bombardımanları durdurmasını istedi. Zarif, kimsenin askeri çözüm dayatamayacağını söyledi.
Suriye’de Birleşmiş Milletler tarafından tanınan meşru bir hükümet olduğunu belirten Zarif, “Suriye’de, egemen hükümetin yetkisi olmaksızın faaliyette bulunanlar uluslararası hukuku ihlal ediyorlar. Suriye’ye kimse askeri çözüm dayatamaz. Çıkış yolu siyasi çözüm. Siyasi çözüm olmazsa kazanan IŞİD, El Nusra ve El Kaide olacak” dedi.
Suriye’deki soruna din ya da mezhep odaklı yaklaşmanın en tehlikeli ve en yanlış yaklaşım olacağını söyleyen Zarif, yaşananın bölgesel denge sorunu olduğunu belirtti.
Sorunun bir demokrasi sorunu da olmadığını ifade eden Zarif, “Esad’ı eleştiren Körfez ülkeleri daha mı demokratik” diye sordu. Kararı Suriyelilerin vermesi ve görüşmelerin nasıl sonuçlanması gerektiğinin dışarıdan dikte edilmemesinin gerekli olduğunu belirten Zarif, “Müzakerelerin sonucunun ne olacağı müzakere odasındaki Suriyeliler tarafından belirlenmeli bölgedeki başkentlerde, özellikle de Riyad’da değil” diye konuştu.
Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu Başkanı Elmar Brok ve Cevad Zarif
“KARA BİRLİKLERİ GÖNDERİLMESİN”
Suriye’ye kara birlikleri gönderilmemesi, bombalamaların ve hava operasyonlarının durması gerektiğini belirten Zarif, “derhal ateşkes, insani destek, ulusal birlik hükümeti kurulması ve Suriye içi görüşmelere başlanması’ ayakları üzerine oturan bir planın devreye sokulmasını savunduklarını vurguladı.
Zarif, önceki gece AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile görüşmesi öncesinde de bazı ülkelerin askeri çözüm olduğuna inanmaya devam ettiğini belirterek, “Ateşkesin sağlanabilmesi için bu yanılsamayı terk etmeleri gerekiyor. Münih’te anlaştığımız şey ateşkesti, belirli bölgesel aktörlerin yeniden bir araya gelmesine izin verecek bir mola değil” demişti.