Güncelleme Tarihi:
İRAN Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ABD ile yaşanan krizin siyasi ve ekonomik etkilerini İran halkına anlattı. Başkent Tahran’da siyasi aktivistlerin etkinliğine katılan Ruhani, 1980-88 yılları arasında İran-Irak savaşını hatırlatarak “O zaman ithalat, ihracat, petrol satışı ve bankacılık konularında sorunumuz yoktu. Yaptırımlar sadece silah alımıyla ilgiliydi” derken, İran’ın yakın gelecekteki sorunlarının savaş döneminden daha beter olabileceğini söyledi.
ABD’nin İran’a yönelik uyguladığı kapsamlı yaptırımların ‘eşi görülmemiş bir savaş’ olduğunu söyleyen Ruhani, “Düşmanın bankacılık alanında getirdiği kısıtlamalar petrol, petrokimya, çelik ve tarım ürünlerinin satışı üzerinde de etkili oluyor” değerlendirmesinde bulundu. Ruhani, halkın ekonomik sorunları olduğunu ancak problemin sadece ekonomik olmadığını ve meselenin tüm yönleriyle ele alınması gerektiğini vurgulayarak, ülkedeki sorunların aşılması için toplantıya katılan siyasi aktivistlerden destek istedi.
“BAŞLARINA İNERİZ”
İran’dan bölgeye askeri yığınağını artıran ABD’ye tehditler de gelmeye devam etti. ABD’nin bölgeye USS Abraham Lincoln uçak gemisiyle bombardıman uçakları göndermesiyle ilgili konuşan İran Devrim Muhafızları Hava Kuvvetleri Komutanı Emir Ali Hacızade, Basra Körfezi’ndeki ABD güçlerini vurmakla tehdit etti. Hacızade, “40-50 civarında savaş uçağı ile 6 bin personeli olan savaş gemisi önceleri bizim için bir tehditti, bugün ise hedef durumunda” dedi. ABD uçak gemisinin Basra Körfezi’ndeki konumunun İran unsurlarına yakınlığına işaret eden Hacızade, “Amerikalıların durumu dişlerimiz arasındaki et gibi. Eğer hareket ederlerse başlarına ineriz. Daha önce bunlar bizim için tehditti şimdi ise bir fırsat” ifadelerini kullandı.
‘PSİKOLOJİK SAVAŞ’
İran Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami ise ABD’nin İran’a saldırmaya cesaret edemeyeceğini öne sürerek, bölgeye savaş gemisi gönderilmesini ‘psikolojik savaş’ şeklinde değerlendirdi. ABD’nin bu yolla halka ve bazı komutanlara “savaş çıkacak korkusu” vermeyi amaçladığını dile getiren Hüseyin Selami, “ABD’nin İran’a saldırması mümkün değil. ABD’nin İran’a yönelik bir savaş başlatmaya gücü yok ve buna cesaret edemez çünkü bir taraftan İran savunma güçlerinden ve diğer taraftan uçak gemilerinin zarar görmesinden çekiniyor. ABD, böyle bir riski almıyor” ifadelerini kullandı.
‘İRAN, İSRAİL’İ VURABİLİR’
İsrail Enerji Bakanı Yuval Steinitz, ABD ile yükselen tansiyon nedeniyle İran’ın İsrail’e doğrudan ya da kendisine yakın örgütler üzerinden dolaylı olarak saldırabileceğini iddia etti. Steinitz, “Ortam iyice ısınmaya başlıyor. Hiçbir ihtimali dışlamıyorum. İran, İsrail’e füze atabilir. ABD’nin yaptırımları İran’ın belini büküyor ve daha güçlüleri yolda” ifadesini kullandı. Steinitz, İran’ın Lübnan’dan Hizbullah, Gazze’den ise İslami Cihat yoluyla İsrail’e saldırı başlatmasının mümkün olduğunu da öne sürdü.
TAHRAN TRUMP’I ARAMAYACAK
ABD Başkanı Donald Trump’ın ‘İranlı yetkililer beni arasın’ diyerek İsviçreli yetkililere bir telefon numarası vermesine İran’dan yanıt geldi. İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Haşmetullah Felahetpişe, İran’dan hiç kimsenin Trump’ı aramayacağını söyledi. Bölgedeki mevcut gelişmelerin savaşla sonuçlanmayacağını ve Amerikalıların da bunu bildiğini belirten Felahetpişe, “İran’dan hiçbir zaman hiç kimse Sayın Trump’ı aramayacak. Gelecekte Amerikalılar İran ile müzakere konusunu daha ciddi bir şekilde ele almaya mecbur kalacak” ifadelerini kullandı. Trump’ın beklenmedik girişiminin ardından konuşan bir diplomatik kaynak, İranlılar özel olarak talep etmediği müddetçe İsviçre’nin numarayı İran’a iletmeyebileceğini söylemişti.
TANSİYON NASIL YÜKSELDİ
İran ile nükleer gerilim, Trump yönetiminin geçen yıl, 2015 tarihli nükleer anlaşmadan yetersiz olduğu gerekçesiyle çekilmesi ve sonrasında yaptırım getirmesiyle yükselmeye başlamıştı.
ABD, geçen hafta İran’dan kaynaklanan güvenlik tehditleri nedeniyle bölgeye USS Abraham Lincoln uçak gemisini ve bombardıman görev gücünü göndereceğini açıklamıştı.
İran ve ABD arasındaki söylem giderek sertleşirken İran Cumhurbaşkanı Ruhani çarşamba günü nükleer anlaşmanın Avrupalı taraflarına petrol ve bankacılıkla
ilgili yükümlülüklerini yerine getirmeleri için 60 gün süre tanımıştı.
Ruhani, aksi halde uranyum zenginleştirme seviyesini artırmak dahil yasaklı nükleer faaliyetlere döneceklerini açıklamıştı.