Güncelleme Tarihi:
Dünya AIDS günü için Tahran’da bir konuşma yapan Bakan Haşemi, İran’da AIDS’le ilgili tabular nedeniyle HIV virüsü taşıyan birçok kişinin tedavi olmayı reddettiğini ve HIV hastalarının yüzde 70’inin virüsü taşıdığından bile haberdar olmadığını söyledi.
Haşemi geçmişte İran’da AIDS’in genelde şırıngalarını paylaşan uyuşturucu bağımlıları arasında yayıldığını ancak günümüzde cinsel ilişki sonucu bulaşmanın da oldukça yaygın olduğunu söyledi.
Sağlık Bakanı'nın verdiği bilgiye göre bugün ülkede HIV virüsü taşıdığı bilinen 27 bin kişi bulunuyor ancak gerçekte bu sayının 100 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Haşemi ayrıca ülkede bilinen HIV hastalarının yüzde 5’ini de çocuk işçilerin oluşturduğuna dikkat çekti.
BM: İRAN AIDS KONUSUNDA DOĞRU YOLDA
Sağlık Bakanı’nın uyarılarına rağmen, Birleşmiş Milletler İran Ofisi direktörü Gary Lewis, “İran Ortadoğu’da AIDS’le savaşta en büyük başarı gösteren ülkelerden bir tanesi. 2008 ile 2012 yılları arasında ülkede antiviral ilaçlar temin eden kliniklerin sayısı 86’dan 290’a çıktı. Bugün İran’da HIV virüsü taşıyan 3 bin 500 kişi ihtiyaç duyduğu ilaçları alabiliyor” dedi.
Ancak Lewis, ülkede HIV virüsünün uyuşturucu kullanımı kadar korunmadan yaşanan cinsel ilişki yoluyla da yayıldığını ve devletin en kısa zamanda bu konuda da önlem ve bilinçlendirme çalışmalarına başlaması gerektiğini söyledi.
2008 yılında İran yönetimi öğrencilere güvenli seks konusunda kitapçıklar dağıtan ve ABD’de AIDS konferanslarına katılan dünyaca ünlü AIDS uzmanları Arash ve Kamiar Alaei kardeşleri tutuklamıştı. Doktorlar hapiste 3 yıl geçirdikten sonra serbest bırakıldı.
AIDS'LE MÜCADELEDE SÜNNET UYGULAMASI
Birleşmiş Milletler AIDS'le Mücadele Ajansı'nın (UNAIDS) dün yayımladığı rakamlara göre, Afrika'nın doğusunda ve güneyinde hastalığın yayılmasını önlemek için erkeklerin sünnet olması uygulaması gittikçe yaygınlaşıyor. Rapora göre araştırmaların sünnet olmanın AIDS riskini yüzde 60 azalttığıyla ilgili bilginin kamuoyunda yayılmaya başladığı 2007 yılından bu yana 3,2 milyon Afrikalı erkek kendi isteğiyle sünnet oldu. BM'nin hedefi bu sayının 2015'e kadar 20 milyona ulaşması.
Bu konuda yapılan birçok çalışmada da kadınların sünnetli erkekleri daha "temiz" veya daha "güvenilir" buldukları belirtiliyor. Sağlık otoriteleri de bu yönde kampayalar düzenliyor. Örneğin Uganda'da bir afişte, son derece alımlı bir kadın, karşısındaki erkeğe "Nasıl yani, sen sünnet olmadın mı" diye sorarken görülüyor.
ANESTEZİSİZ, KANSIZ SÜNNET
BM'nin raporunda yer alan tüm bu sünnet operasyonları, serrahi müdahale şeklinde yapılıyor. Ancak Ruanda geçtiğimiz hafta bir açıklama yaparak, kansız ve anesteziye gerek kalmayan, elastik bir bantın kullanıldığı yeni bir yöntemle 700 bin kişinin sünnet edileceğini duyurmuştu.