Güncelleme Tarihi:
IPI, raporunda, 7 Haziran seçimleri öncesinde Türkiye’de basın özgürlüğünün durumuna dair endişelerini ifade etti. Rapordan bazı ifadeler şöyle:
“Türk otoritelerinin bilgi edinme ve yayma hakkını korumadaki başarısızlığı, hatta bazı durumlarda bu hakkın baltalanması yönünde aktif adımlar atmaları, ülkenin demokrasisinde ciddi eksikliklerin ortaya çıkmasına ve (demokrasinin) geleceğinin ciddi biçimde tehlikeye atılmasına neden oldu. Türkiye, otoriterleşmeye doğru gidişin bir parçası olarak son yıllarda medya üzerinde artan bir baskıya şahit oluyor, bu da her yere nüfuz eden bir otosansür ikliminin ve Avrupa’daki en sıkıntılı basın özgürlüğü tablolarından birinin oluşmasına neden oldu. Türkiye, hazirandaki parlamento seçimlerine, ifade ve basın özgürlüğü de dahil olmak üzere insan hakları alanında toptan erozyonun yaşandığı bir dönemde yaklaşıyor. Türkiye’yi hapisteki gazeteciler anlamında dünyada birinci yapan sınırlayıcı basın yasası hâlâ yürürlükte ve resmi organların medyayı taciz etmek için kullanıldığına dair suçlamalar artıyor. (Gazetecilerin üzerindeki) Baskı, aynı zamanda devlet yetkililerine ‘hakarete’ karşı özel koruma sağlayan ve hapis cezası ya da hükümete yönelik yolsuzluk iddialarını açık bir şekilde yayınlayan herkese karşı cezaların yükseltilmesini öngören kanunların kullanımıyla da ortaya çıkıyor.”
IPI’ın Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ile birlikte son dört yılda Türkiye’ye yaptığı ziyaretlerin ve aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da bulunduğu liderlerle yaptığı görüşmelerin ardından hazırlanan rapor, bugün Myanmar’da düzenlenen IPI 2015 Genel Kurulu’nda açıklanıyor.