İnsanlık düşmanı! Cuma namazı sırasında iki camiyi bastı: 49 ölü

YENİ Zelanda’nın Christchurch kentinde Hagley Park bölgesinde birbirleriyle mesafesi 5 kilometre olan El Nur Camisi ile Linwood semtindeki cami, yerel saatle 13.40 ve 13.50 civarlarında terör saldırısının hedefi oldu.

SOSYAL MEDYADA CANLI YAYIN

Çeşitli mesajlar yazılı otomatik tüfekler taşıyan 28 yaşındaki Brenton Tarrant adlı terörist ibadet edenleri kurşun yağmuruna tuttu. Üzerindeki vücut kameralarıyla da katliamı videoya çekip sosyal medyada canlı yayın yaptı. Dehşet anlarının sosyal medyada paylaşılmaya başlaması sonrası YouTube gibi mecralar bu içerikleri yayından kaldırdı. El Nur Camisi’nde 41, Linwood Camisi’nde 8 kişi hayatını kaybetti.

HAREKET EDEN HER ŞEYİ VURDU

Katliamı canlı yayınlayan teröristin, camiye girerken ateş açmaya başladığı, hareket eden her şeyi hedef aldığı, silahlarını ve şarjörlerini de sıklıkla değiştirdiği görüldü. Katliam öncesindeki sosyal medya paylaşımlarında ırkçı müzikler dinlediği, Müslümanlık karşıtı ifadelerde bulunduğu dikkati çeken Tarrant’ın ayrıca, ‘göçmen ve Müslüman karşıtı’ onlarca sayfalık bir ‘manifesto’ yayınlandığı belirlendi.

‘EN KARANLIK GÜNÜMÜZ’

Baskın sırasında El Nur Camisi’nde en az 200 kişinin olduğu belirtildi. Adı açıklanmayan bir görgü tanığı, teröristin, bir kişiyi göğsünden vururken gördüğünü söyledi. Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern de saldırı sonrasında düzenlediği basın toplantısında, olayın ‘terör saldırısı’ olduğunu vurguladı. Ardern, “Bunun Yeni Zelanda’nın en karanlık günlerinden biri olduğu açık. Burada olanlar, olağanüstü ve benzeri görülmemiş bir şiddet eylemidir” dedi. Tarrant’ın ülkenin uzun süreli sakini olmadığını, değişen aralıklarla ülkede ikamet ettiğini söyleyen Ardern, teröristlerden hiçbirinin güvenlik birimlerinin takip listesinde yer almadığını da kaydetti Başbakan ayrıca saldırıların ardından ülkedeki silah yasasının değişeceğini de duyurdu.

1’İ KADIN 4 KİŞİ GÖZALTINDA

Katliamın ardından Tarrant’ın da içinde bulunduğu 1’i kadın 4 kişi polis tarafından gözaltına alındı. Yeni Zelanda polisi, saldırgana ait olduğu düşünülen bir araçta iki el yapımı patlayıcının da bulunduğunu belirterek patlayıcıların etkisiz hale getirildiğini açıkladı. Polis, saldırıların ardından ülkedeki tüm camilere ‘kapılarını kapatması’ uyarısında bulundu. Ayrıca polisin şehirde düzenlediği operasyonlarda arabaların altına yerleştirilmiş el yapımı bombaları imha ettiği iddia edildi. Saldırının ardından şehirde okullar tatil edildi, yollar kapatıldı, Yeni Zelanda Havayolları da Christchurch’e geliş ve gidiş seferlerini iptal etti. Hastanelerin sadece acil servislerinin hizmet verdiği kentte, güvenlik birimleri de alarma geçirildi.

DÜNYAYI DOLAŞMIŞ

Saldırı sonrasında profili mercek altına alınan Tarrant, kendisini ‘sıradan’, ‘beyaz’, düşük gelirli, İskoç, İrlandalı ve İngiliz kökenli bir aileye mensup olarak tanımlamış. Avrupa, doğu ve güneydoğu Asya’yı dolaştığı sanılan Tarrant’ın gittiği ülkeler arasında Kuzey Kore ve Pakistan da var. Tarrant’ı tanıyan bir kadın, onun çıktığı dünya turu sırasında radikalleşmiş olabileceğini söyledi.

BREİVİK’İ ÖRNEK ALMIŞ

TERÖRİST Brenton Tarrant, saldırıdan çok kısa süre önce Facebook hesabından 74 sayfalık bir manifesto yayınladı. ‘Büyük Yer Değişimi’ (The Great Replacement) başlıklı manifestoda saldırının ‘amacını’ açıklayan Tarrant’ın Türkiye ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a ilişkin düşmanca ifadeler kullandığı görüldü. İşte manifestodan bazı bölümler:

(Saldırıyı neden gerçekleştirdim bölümünde) Avrupalı NATO ülkeleri ve NATO üyesi yapılmış Türklerin arasında açmak amacıyla. Bu sayede NATO’yu bir kez daha birleşik bir Avrupa ordusu konumuna, Türkiye’yi ise gerçek konumu olan yabancı ve düşman güç pozisyonuna göndermek amacıyla.

Erdoğan halkımızın en eski düşmanlarından biri ve Avrupa içindeki en büyük İslami grubun lideri. Bu komutan, Avrupa’yı işgal eden etnik askerlerini ziyaret ederken son kanını dökmeli. Onun ölümü topraklarımızı işgal eden Türk işgalcilerle etnik Avrupalıların arasını açacak, aynı zamanda Türkiye’nin bölgedeki gücünü zayıflatacak, Rusya’nın önemli bir düşmanını ortadan kaldıracak ve NATO’nun istikrarsız olmasını ve bölünmesini sağlayacaktır.

‘AYASOFYA MİNARELERDEN KURTULACAK’

(Türklere) Topraklarınızda barış içinde yaşayabilirsiniz ve umarım size hiçbir zarar gelmez. Eğer Boğaz’ın batısında, Avrupa topraklarında yaşamaya çalışırsanız, sizi öldüreceğiz ve topraklarımızdan süreceğiz. Konstantinopolis (İstanbul) için geliyoruz ve bütün camileri ve minareleri yok edeceğiz. Ayasofya minarelerinden kurtulacak ve Konstantinopolis bir kez daha Hıristiyanların hâkimiyeti altında olacak.

Merkel, beyaz ve germen karşıtı her şeyin annesi, ölüm listesinin başında. Çok az kişi Avrupa’ya onun kadar zarar verdi ve Avrupa’yı kendi halkından temizledi.

Avrupa toprakları boyunca terör eylemlerinde öldürülen Avrupalı hayatların intikamını almak için...

İşgalcileri fiziksel olarak ortadan kaldırarak ve onlara gözdağı vererek Avrupa’ya yönelik göç oranlarını doğrudan düşürmek için...

Avrupa tarihi boyunca sonu gelmeyen savaşlarda kendi toprakları için ölen Avrupalı kadın ve erkeklerin intikamını almak için...
‘Başka saldırganlardan ilham aldın mı?’ bölümü:

Dylan Roof’un ve diğer birçok ismin yazılarını okudum ancak ben gerçek anlamda ilhamı şövalye Breivik’ten aldım.
(Anders Breivik 22 Temmuz 2011’de, Norveç’in başkenti Oslo ve Ütoya Adası’nda öğrenci kampına saldırmış ve 77 kişiyi katletmişti. Saldırıdan önce aşırı sağcı manifesto yayınlayan Breivik, saldırıyı Müslümanların Avrupa’yı ele geçirmesini önlemek için yaptığını söylemişti.)

KRİKET TAKIMI SON ANDA KURTULDU

BANGLADEŞ Kriket Milli Takımı’nın, Yeni Zelanda’da iki camiye yönelik terör saldırısından son anda kurtulduğu ortaya çıktı. Milli takımda forma giyen oyuncular ve yöneticilerin sosyal paylaşım sitesi Twitter hesaplarından yaptığı açıklamalara göre, terör saldırısının gerçekleştiği camide ibadet etmeyi planlayan Bangladeş Kriket Milli Takımı, saldırıdan kıl payı kurtuldu. Saldırı gerçekleştiği sırada caminin önüne vardıklarını kaydeden takımın teknik direktörü Khaled Mashud, “Camiye 3-4 dakika önce gelseydik saldırıya maruz kalacaktık. Çok şanslı olduğumuzu söyleyebilirim. Saldırıyı atlattığımız için mutluyum ama hemen önümüzde gerçekleşen olaylar korkunç bir film gibiydi” ifadelerini kullandı. Milli takımdan yapılan açıklamada ise takım kafilesinin güvenli bir şekilde otele geri döndüğü ve bugün Yeni Zelanda ile oynayacakları karşılaşmanın saldırı nedeniyle iptal edildiği belirtildi.

SİLAHIN ŞİFRELERİ

AŞIRI sağcı terörist Brenton Tarrant’ın saldırıyı gerçekleştirdiği tüfeğin üzerine yazdığı birçok ifade, ‘saldırıdaki İslamofobik, Türk düşmanı ve aşırı sağcı motivasyonu’ ortaya koyuyor. Teröristin saldırıdan hemen önce Facebook hesabından paylaştığı fotoğrafta silahının üstüne büyük harflerle ‘Turkofagos’ yani ‘Türk Yiyici’ yazdığı görülüyor. İşte silahtaki bazı ifadeler:

Tours 732: (Puvatya Savaşı) Endülüs Emevi Devleti’nin 732 yılında yenilgiye uğradığı ve Batı Avrupa’da İslamiyet’in yayılmasını durduran savaşın yapıldığı yer.

Miloş Obiliç: Kosova Savaşı’ndan sonra Sultan 1’inci Murat’ı şehit eden Sırp asker.

Anton: İsveç’te göçmen iki çocuğu öldüren Anton Lundin Petterson’u simgeliyor.

Ernst Rüdiger von Starhemberg: 1683’te Kahlenberg Muharebesi’nde Osmanlı’yı yenmiş generallerden birisi. Bu savaşın sonucunda 2’nci Viyana Kuşatması sona ermiş ve Osmanlının Avrupa’dan geri çekilmesi başlamıştı.

Alexandre Bissonnette: 2017’de Kanada’da bir camiye saldırarak 6 kişiyi öldüren aşırı sağcı.

Janos Hunyadi: 2’nci Murat ve oğlu Fatih Sultan Mehmed’e karşı iki defa Belgrad şehrinin Türkler tarafından alınmasını engelleyen Sırp Komutan.
Cehenneme hoş geldiniz: Göçmen karşıtlığını ifade ediyor.

TERÖRİST TÜRKİYE’DE DE SALDIRI PLANLAMIŞ

YENİ Zelanda’da iki camiye düzenlediği terörist saldırıda onlarca insanı katleden Brenton Tarrant’ın Türkiye’den de yolunun geçtiği öğrenildi.

KİMLERLE GÖRÜŞTÜ?

Yapılan incelemede saldırganın 2016’da farklı tarihlerde 2 kez Türkiye’ye geldiği belirlendi. İstihbarat çalışmalarında saldırganın, 17-20 Mart ve 13 Eylül-25 Ekim 2016 tarihlerinde Türkiye’ye gelerek kaldığı tespit edildi. Saldırganın Türkiye’ye ne amaçla geldiği, kimlerle görüştüğü ve nasıl bir bağlantısı olduğu araştırılıyor.

Saldırganın Türkiye’de cami veya ibadethanelere saldırı planladığı ve buna yönelik çalışma yaptığı yönünde kuvvetli şüphe oluştuğu, bu yönde de inceleme yapıldığı öğrenildi. Türkiye’nin Interpol üzerinden Yeni Zelanda ile bağlantıya geçerek bilgi alışverişi yaptığı, bu yönde hem Türkiye’de elde edilen bilgiler hem de şu ana kadar Yeni Zelanda’da elde edilen bilgilerin karşılaştırıldığı ve bağlantıların ortaya çıkartılmaya çalışıldığı kaydedildi. Saldırganın kimlerle görüşüp görüşmediği yönünde yapılacak çalışmanın ardından, bağlantı tespit edilirse gözaltıların olabileceği değerlendiriliyor. Hem Emniyet İstihbarat hem de MİT’in bu konuda çalışma yürüttüğü kaydedildi.
Fevzi KIZILKOYUN/ANKARA

SİLAH ATEŞLENDİĞİNDE ABDEST ALIYORDUM

PAKİSTAN asıllı Muti Bari, Hürriyet’e yaptığı açıklamada, saldırıya eylemin ikinci adresi olan Linswood mescidinde yakalandığını söyledi. Saldırganın silahı ateşlediği anlarda abdest aldığını söyleyen Bari, eylem boyunca tuvalette saklandığını ve polis tarafından kurtarıldığını anlattı. Tuvalette büyük bir panik halinde bekledikten sonra yalın ayak olay yerinden uzaklaştığını söyleyen Bari, tanıdığı Pakistanlı bir aileden 5 kişinin ölü ya da yaralı olduğunu söyledi. Bari, Linswood ve El Nur camilerine Arap, Pakistanlı ve Bangladeşli göçmen kökenli Müslüman nüfusun gittiğini söyledi. Kentte Müslüman nüfusa mensup insanların zaman zaman ırkçılıkla karşılaştığını ancak bu boyutta bir saldırıyı asla hayal edemediğini anlattı.

ŞANS ESERİ KURTULDU

Saldırıdan önce El Nur Camisi’ne gitmek istediğini ancak park yeri olmadığını öğrendikten sonra vakit kaybetmemek için üniversitedeki mescide gittiğini söyleyen Pakistan asıllı Asad Anwar ise cuma namazını kıldıktan hemen sonra saldırıdan haberdar olduğunu söyledi. Anwar, karar değişikliği nedeniyle son anda atlattığı saldırıda tanıdığı birçok kişiden haber alamadığını belirtti. Anwar, Nur Camisi’ni Pakistan, Hindistan, Bangladeş’ten ve Mısır, Ürdün gibi Arap ülkelerinden gelen çok milletli bir cemaatin ziyaret ettiğini aktardı.

KİBAR VE ANLAYIŞLIYDILAR

Saldırıda ölenler arasında Suriye’den Yeni Zelanda’ya gelen birkaç mültecinin de olduğu belirtiliyor. Facebook hesabından açıklama yapan Ahmer Sarwar isimli bir kişi ise yıllardır ziyaret ettiği camide böylesi bir saldırının gerçekleştiğini gördüğü için yıkıldığını söyledi. Her hafta gittiği Nur Camisi’ne şehir dışında olduğu için bu cuma gitmediğini söyleyen Sarwar, “Çok sevdiğim Yeni Zelanda’nın da şimdi terör eylemlerinin olduğu listeye girmesine inanamıyorum. Bu ülke Müslümanlara çok kibar ve anlayışlıydı” ifadesini kullandı. İlker SEZER

HER YERİN BOMBA OLSA NE YAZAR

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yeni Zelanda’daki cami saldırısını düzenleyen saldırgana, “Bu alçak, bu katil bildiri yayınlamış. Neymiş Boğaz’ın batısına geçmeyecekmişiz. Yoksa İstanbul’a gelip hepimizi öldürüp, bizleri topraklarımızdan sürermiş. Senin her yerin bomba olsa ne yazar. Terbiyesiz, ahlaksız, adi, alçak, sen kolayı seçtin” sözleriyle sert tepki gösterdi. Erdoğan, Gaziantep mitinginde şunları söyledi:

BUNLAR VATAN HAİNİ

“(Kadınlar Günü eylemi) Elinde düdükle ezan okunurken düdük öttürmeye mecbur musunuz? Dünya Kadınlar Günü için oraya gelmişler. Bu ülke yol geçen hanı mı ya, bu ülke eski Türkiye mi zannediyorsun. Ne Türk’ü ya bunlar ahlaksız, bunlar vatan haini. Dikkat edin Gezi’de Taksim Meydanı’nda CHP’nin bayrağıyla onların paçavraları yan yana. Bundan Bay Kemal hiç rahatsız oldu mu, olmadı, öyle bir derdi yok ki Bay Kemal’in.

Kendi başına atıp tuttuğu kürsülerde değilse bile sorulara muhatap olduğu televizyon programlarında asıl niyetini ifşa ediyor. Mesela çıkıp diyor ki ‘YPG, Türkiye’ye saldırmaz.’ Madem öyle biz tepelerine binene kadar Afrin’den Gaziantep’e Hatay’a düşen bombalar, roketler, sıkılan kurşunlar kimden geliyordu, bunları YPG atmıyor muydu? Hâlâ Tel Rıfat’tan Münbiç’ten Fırat’ın doğusundaki yerlerde fırsat buldukça ülkemize kurşun sıkan YPG değil mi? YPG ile PKK’nın farkı var mı?

Şu anda Ankara’da büyükşehir belediye başkan adayı düşünün ya 600 bin dolar bir müvekkilini güya dolandırıyor ve adam dava açıyor. Sahte senet düzenlenmiş, yargıda kazanıyor. Bunu Ankara’daki adayları inkâr ediyor. Şu anda bütün belgeler ortaya döküldü, artık gizleyecek hiçbir yerleri kalmadı. CHP demek yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar demektir. Bunları ayaklarımızın altına almak için 31 Mart bizim için en büyük fırsattır.

ÜÇ TÜRK YARALI

Bugün (dün) maalesef Yeni Zelanda’da yaşanan hadiseyi izlediniz mi televizyonlarda? İslam düşmanı katiller ellerine silahlarını alıp cuma namazı için toplanan Müslüman kardeşlerimize saldırıyorlar. Burada bu saldırının görüntüleri canlı olarak yayınlandı, 49 kardeşimiz orada şehit oldu. Bunların dışında 3 tane de Türk var, onlar da yaralı, ben bir tanesine ulaştım, kendisiyle görüştüm, Cumhurbaşkanı ile de görüştüm. Bir de bu alçak, bu katil bildiri yayınlamış. Bu bildiride tüm Müslümanlarla birlikte ülkemizi, milletimizi ve şahsımı da hedef alıyor. Neymiş boğazın batısına geçmeyecekmişiz yani Avrupa yakasına. Yoksa ne olurmuş, İstanbul’a gelip hepimizi öldürüp, bizleri topraklarımızdan sürer, Ayasofya’yı minarelerden kurtarırlarmış.

Be ey gafil önce şunu bil, ben niye girdim içeri biliyorsunuz değil mi? Sen hangi milletle konuşuyorsun, neyi konuşuyorsun? Senin her yerin bomba olsa ne yazar. Sen orada ibadette olan o masum Müslümanları buldun elinde silahlarla gittin, onları taradın. Terbiyesiz, ahlaksız, adi, alçak sen kolayı seçtin.

MÜSAADE ETMEYİZ

İstanbul’a diyor ki ‘Konstantinapol’, Ayasofya’yı yeniden çevireceklermiş. Bu millet var ya bu can bu tende oldukça böyle bir şeye asla müsaade etmez, etmeyeceğiz. Çıkmış İsrail’in başında bir tane soyguncu var ya yargılanan onun oğlu da tweet atıyor. Ne diyor? ‘İstanbul, Bizans’ın başkenti bir Hıristiyan şehridir, Türk işgaliyle karşı karşıyadır.’ Be ahlaksız siz Filistin’in tamamını işgal ettiniz, siz 1938’de 48’de neredeydiniz, şimdi ise neredesiniz. Netanyahu zalimdir.

Bunları söylüyoruz diye rahatsız olanlar varsa kusura bakmasınlar onlar varsın rahatsız olsunlar. Biz gerçekleri söyleyeceğiz. İnanıyoruz ve üstünüz. Müslümanlar olarak asla baş eğmeyeceğiz ama asla bu alçakların seviyesine de düşmeyeceğiz. Kökeni, inancı, meşrebi ne olursa olsun günahsız her masum insanın ölümüne karşı aynı ilkeli duruşu sergileyeceğiz.�Erdinç ÇELİKKAN/GAZİANTEP

OKTAY VE ÇAVUŞOĞLU YENİ  ZELANDA’YA GİDECEK

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Yeni Zelanda’ya ziyaret gerçekleştirecek. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay ile Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu, Yeni Zelanda’da iki camiye yönelik terörist saldırılarıyla ilgili Cumhurbaşkanımızın taziyelerini iletmek, İslamofobi ve yabancı düşmanlığına karşı ortak kararlılığımızı vurgulamak ve bu menfur terör saldırıları karşısında Yeni Zelanda ile dayanışma sergilemek amacıyla Cumhurbaşkanımızın talimatları uyarınca Yeni Zelanda’ya ziyaret gerçekleştireceklerdir.”

TBMM’DEN ORTAK BİLDİRİ: SALDIRIYI ŞİDDETLE KINIYORUZ

TBMM’deki siyasi partiler, yayımladıkları ortak bildiriyle terör saldırısını kınadı. TBMM Başkanı Mustafa Şentop ile AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP Grup başkanvekillerinin imzasının bulunduğu bildiride, “Bizler, TBMM Başkanı’nın çağrısıyla bir araya gelen AK Parti, CHP, HDP, MHP ve İYİ Parti temsilcileri olarak Yeni Zelanda’nın Christchurch şehrinde cuma namazı sırasında ibadet etmekte olan cemaate yönelik, en az 49 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan silahlı terör saldırısını şiddetle kınıyoruz” denildi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: “Bu hain saldırıda sadece faillerin değil Batı’da çığ gibi büyüyen İslam karşıtlığını ve nefreti körükleyen siyasilerin ve medyanın da aynı derecede sorumluluğu vardır. 3 vatandaşımızın yaralandığını üzüntüyle öğrendik. Mustafa Boztaş ve Zekeriya Tuya isimli vatandaşlarımızdan bir tanesi ameliyattan çıktı, diğeri de hastanede. Hayati tehlikeleri yok. Diğer vatandaşımız için de arkadaşlarımız çalışıyor.”

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar: “Bu katliam İslamofobik, faşist terörü bir kez daha tüm dünyanın gözleri önüne serdi. Bu olay, dünyada İslam karşıtlığı ve Müslüman düşmanlığının geldiği kaygı verici noktayı açıkça göstermektedir. Bu ırkçı terörü şahsım, MSB mensupları, TSK adına en şiddetli şekilde kınıyorum, lanetliyorum.”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: “Tablo korkunçtur ve tablo insanlık vicdanını harap etmiş, hüsrana sürüklemiştir. Yeni Zelanda hükümeti bu kapsamda birinci derecede sorumludur. Irkçılığın geldiği aşama korkunç seviyelerdedir. Türk ve İslam değerlerini hedef alan teröristlerin karanlık emelleri alarm verici düzeydedir.”

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu: “Terör saldırısını şiddetle kınıyor, saldırıda şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.” ANKARA

LİDERLER SALDIRIYI LANETLEDİ

ABD Başkanı Donald Trump: Cami saldırılarından sonra Yeni Zelanda halkına taziyelerimi ve iyi dileklerimi gönderiyorum. 49 kişi anlamsız bir şekilde öldürüldü, çok daha fazlası yaralandı. ABD yapabileceği her konuda Yeni Zelanda halkının yanındadır. Tanrı herkesi korusun.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini: Yeni Zelanda’daki terör saldırılarında hayatını kaybedenlere başsağlığı diliyoruz. İbadethanelere yapılan saldırılar hepimize yapılmış sayılır.

Almanya Başbakanı Angela Merkel: Yeni Zelanda’da huzur içinde ibadet edilen camide ırkçı nefret nedeniyle öldürülenler için yas tutuyorum. Bu tür teröre karşı, yan yana duruyoruz.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron: Fransa, her türlü aşırılığa karşı duruyor ve dünyada terörizme karşı ortaklarıyla hareket ediyor.

Katoliklerin ruhani lideri Papa Françesko: Saldırıyı kınıyorum. Yaralıları ve yakınlarını kaybedenler için dua ediyorum. Christchurch’teki iki camide yaşanan anlamsız şiddet eylemlerinin yol açtığı can kaybı ve yaralanma olaylarını öğrenmekten derin üzüntü duydum.

İngiltere Başbakanı Theresa May: İngiltere adına, Christchurch’teki terör saldırısının ardından Yeni Zelanda halkına en derinden başsağlığı diliyorum. Düşüncelerim, bu tiksindirici şiddet eyleminden etkilenenlerle.

Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras: Hoşgörü ve dini özgürlüğün yanında durmak ve aşırı sağa ve ırkçı nefrete karşı sesimizi yükseltmek görevimizdir.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin: Dua için toplanan sivillere yapılan saldırı, iğrençlik ve acımasızlıkla şok yaratıyor. Bu suça karışan herkesin hak ettiği cezayı almasını umuyorum.   

Norveç Başbakanı Erna Solberg: Bu her ne kadar aşırı sağcı fanatiklerin, göçmenlere ve sığınmacılara karşı saldırısı gibi görünse de bu dünya çapında yaşanıyor. Bu bizler için tansiyonu düşürmek, aşırıcılığa karşı birlikte çalışmak ve birbirimizle böyle bir hadise olduğunda dayanışma içinde olmamız gerekliliğine ilişkin güçlü bir ikaz.

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif: Batılı ‘demokrasilerde’ bağnazlığın teşvikinin cezasız bırakılması, İsrailli haydutların Filistin’de Müslümanlara hakaret etmek için camiye girmesine ve Yeni Zelanda’daki teröristlerin 49 Müslüman’ı canlı yayında öldürmesine yol açıyor. Müslümanların şeytanlaştırılmasını ‘ifade özgürlüğü’ kisvesi altında savunan Batı’nın ikiyüzlülüğü sona ermelidir.