Güncelleme Tarihi:
AVRUPA Parlamentosu Liberal Demokratlar Grubu üyesi Charles Goerens, geçen hafta, İngiltere 28 üyeli AB’den çıktıktan sonra İngiliz vatandaşlarının Avrupa’da yaşayıp çalışabilmeleri için AB vatandaşlığı satın alabilmeleri önerisinde bulundu. Goerens’in ‘Ortaklık Vatandaşlığı’ adı altındaki önerisiyle, AB’den çıkacak İngiliz vatandaşlarına yıllık ödeyecekleri bir meblağ karşılığında AB vatandaşlığı sunulacak ve belirlenecek miktarı ödeyen İngiliz vatandaşları AB ülkelerinde serbestçe dolaşabilecek ve yaşayabilecek.
BU İSTEKLERİ GÖZARDI EDEMEYİZ
Goerens, önerisinin AB ile yakın ilişkileri korumak isteyen İngiliz vatandaşları için ‘tatmin edici bir çözüm olacağını’” savunarak, “Avrupa değerlerine bağlı, Avrupa projesinin parçası olmaya devam etmek isteyenlerin bu isteklerini gözardı edemeyiz. Bu görüşleri paylaşan çok fazla İngiliz vatandaşı var. Şimdiye kadar referandum sonrası endişelerini dile getiren İngilizlerden bin 200’den fazla e-posta aldım” dedi.
Goerens, önerdiği ‘ortaklık vatandaşlığıyla’ doğrudan AB bütçesine katkı sağlayacak yıllık bir üyelik bedeli alacaklarını kaydederek, önerisinin İngiltere ile AB arasındaki müzakere süreci başladığında İngiliz hükümetini serbest dolaşımın sağlanması, ortak pazar ve garantiler gibi konularda ikna etmeye yarayacağını da düşündüğü dile getirdi.
VERHOFSTADT’TAN DESTEK
Charles Goerens’in teklifine en büyük destek AP’de üyesi olduğu grubun başkanından geldi. Avrupa Parlamentosunda Brexit’le ilgili müzakereleri yürütmek için eylül ayında görevlendirilen Guy Verhofstadt, geçen hafta sonu İngiliz basınına yaptığı açıklamada, bu öneriyi prensipte kabul ettiğini ifade ederek, AB’de kalmak isteyen İngiliz vatandaşlarının yüzde 48’inin hakları için mücadele vereceğini kaydetti.
Eski Belçika Başbakanı Verhofstadt, “Birçok kişi, AB ile bağların kopartılmasını istemiyor. Prensipte ortaya konulan öneriyi beğendim” dedi.
Avrupa Parlamentosu üyelerinin bu yıl sonuna kadar konuyla ilgili öneriyi oylamaları bekleniyor. Önerinin Brexit sonrası bir anlaşmanın parçası olması için tüm AB ülkeleri tarafından kabul edilmesi gerekiyor. Ancak, AB’den çıkış sürecinde Birleşik Krallık’a hiçbir taviz verilmemesi gerektiğini düşünen ülkelerin öneriye karşı çıkmaları öngörülüyor.
SİYASETEN GERÇEKLİKTEN UZAK
Brexit yanlısı İngiliz milletvekilleri ise önerinin süreci olumsuz etkileyeceğini düşünüyor. İktidardaki Muhafazakar Parti milletvekili Andrew Bridgen, önerinin iki farklı İngiliz vatandaşı sınıfı yaratacağını ve referandum sonucuna saygısızlık anlamına geleceğini söyledi. Bridgen, “İşin gerçeği, Brüksel birlikten ayrılmamamız için tüm numaraları yapacaktır” dedi.
Ekonomi ve Dış Politika Araştırma Merkezi (EDAM) Başkanı Sinan Ülgen ise Goerens’in önerisinin ‘siyaseten gerçeklikten uzak olduğu’ değerlendirmesinde bulundu.
Ülgen, “Avrupa başkentlerinde şu anda tam aksi bir hava var. Avrupa’da, İngiltere’ye başka ülkelerin de AB’den çıkmalarını teşvik edecek nitelikte bir çıkış paketi sağlamamak yönünde bir irade var. Dolayısıyla İngiltere’nin çıkış şartlarını zorlaştırmak yönünde bir tutum var. O nedenle daha müzakerenin niteliği belli olmadan, İngilizlere adeta hoş bir hediye vermeyi siyaseten çok gerçekçi bulmuyorum” diye konuştu.
50. MADDENİN İŞLETİLMESİ
Avrupa Parlamentosunun İngiltere’nin gelecek yıl AB’den çıkış için Brüksel ile başlayacağı müzakere sürecinin sonunda varılacak anlaşmayla ilgili veto yetkisi bulunuyor. Müzakere sürecinin ise en az 2 yıl sürmesi öngörülüyor.
İngiltere Başbakanı ve Muhafazakar Parti Genel Başkanı Theresa May geçen ay yaptığı açıklamada, Brexit sürecini resmen başlatacak Lizbon Anlaşması’nın 50’nci maddesinin 2017’nin mart ayı sonuna kadar işletileceğini duyurmuştu. İngiltere’nin bu adımı atmasıyla AB’den ayrılış anlaşmasının şartlarının belirlenmesi için iki yıllık süreç de başlamış olacak. Avrupalı yetkililer, 50. maddenin bir an önce işleme konulması çağrılarında bulunuyor.
23 Haziran’da yapılan AB referandumunda İngiltere, İskoçya, Kuzey İrlanda ve Galler’den oluşan Birleşik Krallık halkının yüzde 51.9’u AB’den çıkışa destek vermişti.