İngiliz liderler 2'nci kez canlı yayına çıktı

İngiliz siyasi ve seçim tarihinde ilk kez yapılan ABD'dekine benzer seçim öncesi televizyondan canlı yayımlanan tartışma programları dizisinin ikincisi yapıldı. Sky kanalında bir buçuk saat süren programda, İşçi Partisi lideri Gordon Brown, Muhafazakar Parti lideri David Cameron ve Liberal Demokrat Parti lideri Nick Clegg, AB, Afganistan, savunma politikası, Papa'nın Eylül ayında yapacağı İngiltere ziyareti, ekonomi, sosyal hizmetler gibi konularda stüdyoda bulunan seçmenlerden gelen soruları yanıtladı.

"İNGİLTERE AB İÇİNDE OLMALI AMA..."

Liderlere yöneltilen ilk soru AB ile ilgili oldu. Ana muhalefetteki Muhafazakar Parti, bir diğer adıyla Torylerin lideri David Cameron, İngiltere'nin AB içinde yer alması gerektiğini, ancak birçok yetkinin İngiltere yerine Brüksel'in eline verilmemesi gerektiğini savundu.
"İngiltere AB'de olmalı ama AB tarafından yönetilmemeli" diyen Cameron, Brown'u AB'nin işleyişini düzenleyen Lizbon Anlaşmasını referanduma sunmamakla eleştirdi ve AB ile ilgili kararlarda ülkede referanduma gidilmesi gerektiğini vurguladı.

Geçen haftaki televizyon tartışma programının öne çıkan ismi Liberal Demokratların lideri Nick Clegg ise AB'nin mükemmel olmadığını, reformlara ihtiyacı olduğunu söyledi. Ancak iklim değişikliği gibi konularda AB ile birlikte hareket edilmesi gerektiğini kaydeden Clegg, İngiltere'nin AB içerisinde kalması gerektiğini ifade etti. Clegg, "AB ile birlikte daha güçlü ve güvenliyiz, ancak ayrı olursak daha zayıf oluruz" dedi.

Başbakan ve İşçi Partisi lideri Gordon Brown da İngiltere'nin AB'de olmamasının "büyük bir hata" olacağını ifade ederek, Cameron'ın AB ile ilgili politikalarının İngiltere'yi Avrupa'nın geri kalanıyla kavga ettiği zamanlara geri götürmesine izin verilmemesi gerektiğini kaydetti.

Brown Cameron'ı Avrupa Parlamentosundaki (AP) merkez sağ gruptan ayrılarak aşırı sağ ile ittifaka gitmesi konusunda eleştirdi. Brown ekonomik büyüme, ticaret gibi konularda AB içinde yer almaya ihtiyaç olduğunu vurguladı.

AFGANİSTAN'DAKİ İNGİLİZ BİRLİKLERİ VE EL KAİDE

Tartışma programında liderlere çok sayıda İngiliz askerinin bulunduğu Afganistan konusu da soruldu. Liderlere, İngiltere'nin gelecekte terörle mücadeleyle ilgili çok uluslu askeri operasyonlarda yer alma ihtimali konusunda bir soru yöneltildi. Liberal Demokrat Parti lideri Clegg, İşçi Partisi hükümetini Afganistan'daki İngiliz birliklerine yeterli teçhizatı sağlamamakla eleştirdi ve "İngiltere'ye karşı gelecekte tehditler oluşursa, yer alabilir. Ama bu sefer yeterli teçhizatla" yanıtını verdi.

Clegg, seçilmeleri durumunda ülkenin savunma bütçesini gözden geçireceklerini de ifade etti.

Gordon Brown ise Clegg'in İngiliz birliklerine yeterli teçhizat sağlanmadığı eleştirilerini reddetti ve "Sokaklarımızı güvenli tutmak için El Kaide'nin bulunduğu her yerde önlemlerimizi almalıyız, mücadele etmeliyiz" dedi.

Ana muhalefet lideri Cameron da ülke savunması konusunda geçmişte yapılan hatalardan ders çıkarılması ve Irak ile Afganistan'daki gibi benzer operasyonlara girilirse düzgün bir siyasi stratejinin oluşturulması gerektiğini ifade etti. Cameron, Afganistan'daki İngiliz birliklerinin yerel polis ve askerleri eğittikten ve siyasi istikrarı tamamen sağladıktan sonra ülkeye dönmesi gerektiğini de kaydetti.

Tartışmada ayrıca iklim değişikliği, Papa'nın Eylül ayında İngiltere'ye yapacağı ziyaret, sosyal hizmetler, ekonomi, göçmen politikası gibi konular gündeme geldi.

Ülkenin göçmen politikası konusunda Clegg sınır polisine ihtiyaç olduğunu ve göçmenlerin çalışma izni bulundukları bölgelerde yaşamaları gerektiğini ifade etti. Brown getirdikleri puan sistemini anlatırken, Cameron İşçi Partisini iktidarı döneminde göçmen sayısının çok yüksek olmasıyla eleştirdi.

Liderlere ayrıca, genel seçim sonucunda oluşabilecek olası bir koalisyon hükümeti konusu da soruldu. David Cameron, koalisyon hükümeti olursa ülke için çalışmaya devam edeceklerini, ancak uzun vadede koalisyon hükümetinin siyasi partiler arasındaki görüş ayrılıklarından dolayı ülke yararına olmayacağını söyledi. Brown ise koalisyon hükümeti durumunda ülkenin ekonomisinin büyümesi için birlikte çalışılması gerektiğini ifade etti.

Bu arada üç siyasi partinin lideri de Papa'nın Eylül ayında İngiltere'ye yapacağı ziyareti memnuniyetle karşıladıklarını ifade ettiler, ancak Katolik Kilisesinin bazı eşcinsel evlilikler, doğum kontrolü gibi konularda bazı görüşlerini paylaşmadıklarını söylediler.

TARTIŞMANIN GALİBİ KİM?

Tartışmanın hemen ardından YouGov adlı araştırma şirketinin "Sizce tartışmayı kim kazandı" sorusuna ankete katılanların yüzde 36'sı David Cameron, yüzde 32'si Nick Clegg, yüzde 29'u ise Gordon Brown yanıtını verdi.

Bir diğer araştırma şirketi Comres'in anket sonuçlarına göre ise tartışmanın galibi geçen haftaki gibi Liberal Demokrat Partinin lideri Nick Clegg oldu. Anketin sonuçları şöyle; Clegg yüzde 33, Cameron yüzde 30, Brown yüzde 30.

İngiltere'de 6 Mayıs Perşembe günü yapılacak genel seçimle ilgili ülkede yapılan son kamuoyu yoklamalarına göre, hiçbir siyasi parti tek başına iktidar olacak çoğunluğu elde edemiyor. Bu da partilerin koalisyona gideceği yorumlarına neden oluyor. İngiltere'deki üç büyük siyasi partinin liderleri gelecek hafta son olarak BBC'de ekonomiyi tartışacak.