İdlib’den Türkiye sınırına kaçıyorlar... 48 saatte 10 bin insan

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye’nin yeni göç dalgası tehlikesiyle karşı karşıya olduğu” uyarısına rağmen Rusya ve destek verdiği Esad güçleri İdlib’in güneyini dün de karadan ve havadan ağır şekilde bombaladı. Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Halep’i Lazkiye ve Şam’a bağlayan bölgedeki sivil yerleşim birimleri ve sivil hedeflerin vurulduğunu belirterek “Bunun amacı, İdlib’i güney ve batı hattından bölerek son darbeyi vurmak. İdlib ateşkes anlaşmasına rağmen. Bu bölgeden son 48 saat içinde sadece bizim sınırlarımıza 10 bin insan geldi” dedi.

ULUSLARARASI DESTEK CILIZ

Son bir aydır saldırılar nedeniyle 2 bin can kaybı olduğunu, yaklaşık 175 bin insanın yerlerinden edildiğini belirten Kınık, şöyle devam etti: “Bunlar büyük oranda Hatay sınırına yakın bölgedeki yerleşim yerlerine geldiler. Buralarda camilere, okullara, bizim çadırkentlerimize veya akrabalarının yanlarına geldiler. Bir kısmı zeytin ağaçları altında zor şartlarda yaşamaya gayret ediyor. Kuzey hattında yaklaşık 5 milyon insandan bahsediyoruz. Bu hatta insani yardımın uluslararası anlamda maalesef yapılmadığını ya da çok cılız yapıldığını görüyoruz. Hatta önümüzdeki günlerde BM Güvenlik Konseyi’nin bir toplantısı var ve bu toplantıda Suriye’ye Türkiye’den yapılan sınır ötesi yardımların devamı konusunda Güvenlik Konseyi üyesi Rusya’nın isteksiz olduğu ifade ediliyor. Cenevre’de geçen hafta yapılan uluslararası konferansımızda bu konuyu taraflarla görüşme fırsatımız oldu. Bunun büyük bir soruna yol açacağını ifade ettik.”

TÜRKİYE’NİN YÜKÜ AĞIR

Kızılay’ın bu bölgelerde 6 mülteci kampı, 15’e yakın yetimhane, 6 hastane, 39 tıp merkezi ve 2400 sağlık çalışanı olduğunu belirten Kızılay Genel Müdürü Kerem Kınık, “Yaklaşık 16 bin TIR’lık insani yardım malzemesi sevk ettik son iki yıl içinde. Bunun mali değeri yaklaşık 1 milyar lira. Bu anlamda uluslararası desteğe çok ihtiyacımız var. Hem dünyayı, hem vatandaşlarımızı burada yaşayan insanları, sivil masum insanları desteklemeye davet ediyoruz. Türkiye’nin yükü hem Türkiye içinde çok ağır, hem de kuzey bölgesinde” diye konuştu.

YOLU KESMEK İSTİYORLAR

Türk kaynaklar saldırıların yoğunlaştığını belirtirken bir başka hedefin de İdlib’in güneybatısında Cisr es Şuğur bölgesi olduğunu, rejimin Lazkiye ile İdlib yolunu tamamen kesmeyi hedeflediği değerlendirmesinde bulundu. Türkiye’nin tüm uyarılarına rağmen rejim ve Rusya’nın “terörist güçler” diye hedef aldıklarının sivil halk olduğu vurgulandı. Muhalif güçlerin ise Halep’in İdlib vilayet sınırları içinde kalan kırsal kesimde rejim güçlerine karşı koyduğu belirtildi.

Bilgi notu: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kuala Lumpur Zirvesi’nde önceki gün yaptığı açıklamada “İdlib’den yine 50 bin insan topraklarımıza doğru geliyor. Belki bu sayı daha da artacak” diyerek uluslararası kurumlarından yeterli destek alınamadığını söylemişti.

REJİMİN HEDEFİ İKİ BÜYÜK YERLEŞİM

Yerel muhalif kaynaklar, saldırıların İdlib merkezinin güneyindeki büyük yerleşim yeri olan Maarat El Numan ve Serakib ile buraların kırsal kesimlerinde yoğunlaştığı bilgisini verirken, güneyde Sırman köyünde Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) ait 8 numaralı gözlem noktası yakınlarının da rejim güçlerince bombaladığı iddia edildi. Türk gözlem kulesinde herhangi bir hasar meydana gelmediği belirtildi. Bu gözlem kulesine hafta başında mühimmat ve gıda takviyesi yapılmıştı. Yerel kaynakların bildirdiğine göre, İdlib’de muhaliflere yönelik saldırılara Suriye Ordusuna ait düzenli birliklerin yanı sıra operasyon kabiliyeti fazla olan “Cumhuriyet Muhafızları” da katılmaya başladı. Rus özel kuvvetlerin desteklediği “Kaplan Güçleri” adlı “5. Lejyon”un da saldırılara katıldığı ileri sürüldü. Muhaliflerin bulunduğu sivil yerleşim alanları ile muhalif güçlere ait mevzilerin vurulmasına Rusya’ya ait savaş uçakları ve helikopterlerin de destek verdiği bildirildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, çatışmalarda 80’den fazla kişinin öldüğünü bildirdi. Maarat El Numan’ın dün sabahın erken saatlerinden itibaren karadan havan ve top atışlarıyla vurulduğu, kara saldırısı başlamadan önce Rus savaş uçaklarının muhalif mevzilerini bomlayarak “yumuşatma” yaptığı ifade edildi. (Uğur ERGAN/ANKARA)