HTŞ İdlib’de hareketlendi

TÜRKİYE ve Rusya arasında imzalanan Soçi Anlaşması’nın ardından görece sukûnet dönemi geçiren İdlib’de Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı Ulusal Kurtuluş Cephesi ile radikal Heyet Tahrir üş Şam (HTŞ) örgütü arasında yoğun çatışmalar yaşanıyor. Salı günü Halep vilayetinin batısında HTŞ ile Ulusal Kurtuluş Cephesi (UKC) arasında başlayan çatışmalar son iki günde İdlib’e sıçradı. Çatışmalar İdlib’in kuzeyi ve güneydoğusunda yoğunlaşıyor. Çatışmalar, HTŞ’nin Ulusal Kurtuluş Cephesi üyesi Nureddin el Zengi adlı muhalif örgütü, kendi militanlarını öldürmekle suçlamasının ardından başlamıştı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, son iki günde yaşanan çatışmalarda HTŞ’den 24, Ulusal Kurtuluş Cephesi’nden 19 kişinin hayatını kaybettiğini belirtirken, sivil ölümleriyle birlikte can kaybının 50’nin üzerine çıktığı aktarıldı.

TSK KONTROL NOKTALARI

Ulusal Kurtuluş Cephesi, Afrin operasyonu kapsamında terör örgütü YPG’nin elinden alınan Cindires’in hemen güneyindeki Salva kasabasının HTŞ ile çatışmaların ardından ele geçirildiğini duyurdu. Salva kasabası yakınlarındaki Daret Izze’deki çatışmaların ise hâlihazırda devam ettiği belirtiliyor. Şiddetli çatışmaların yaşandığı Daret İzze kasabasına yakın alanlarda TSK’ya ait dört ayrı gözlem noktasının bulunduğu biliniyor. Benzer şekilde çatışmaların devam ettiği Urum El Kubra bölgesinin Şam’a giden M5 otoyolunun yakınlarında olması ise Türkiye ve Rusya arasındaki Soçi Mutabakatı açısından özel bir öneme sahip. Soçi Mutabakatı’nın 8’inci maddesinde “M4 - M5 otoyolu güvenliği yılsonuna kadar sağlanacak ve trafiğe açılacak” ifadesi, söz konusu yolun HTŞ’nin eline geçmesi durumunda mutabakatın zarar görmesi ihtimali nedeniyle önemli.

‘POZİSYONLARINIZI KORUYUN’

UKC, Heyet Tahrir üş Şam ile devam eden çatışmalar esnasında Esad rejimine bağlı birliklerle sınır olan bütün militanlara ‘oldukça dikkatli bir şekilde’ pozisyonlarını koruma çağrısında bulundu. UKC’nin HTŞ’nin saldırıları sonrasında Esad rejiminin İdlib’e harekât başlatmasından endişe ettiği belirtiliyor. Öte yandan, HTŞ ile yoğun çatışmalar nedeniyle terör örgütü YPG’nin kontrolündeki bölgelerin sınırındaki muhaliflerin bir kısmının İdlib içinde çatışmaların gerçekleştirildiği bölgelere kaydırıldığı aktarıldı.

HTŞ’nin İdlib’in güneyindeki çatışmaların ardından Ourembe, Tarmalah, El Faki, Safahun kasabalarında kontrolü sağladığını açıklamasına rağmen, Ulusal Kurtuluş Cephesi’nin dün öğlen saatlerinde Sofuhan ve El Fatirah’da kontrolü geri aldığı belirtiliyor. İdlib’in güneyindeki söz konusu bölgeler Türkiye ve Rusya arasındaki Soçi Mutabakatı sonucunda ağır silahlardan arındırılması gereken alanda yer alıyor. Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yönelik olası harekâtı için HTŞ’nin bölgeden ÖSO kuvvetlerinden bazı kaydırmaları fırsat bildiği ve saldırıya geçtiği tahmin ediliyor. HTŞ’ye karşı çatışan Nureddin Zengi Hareketi mensuplarının “Biz burada dimdik duracağız, bir yere ayrılmaya niyetimiz yok, direneceğiz ve mücadelemizi sürdüreceğiz” sloganı attığı belirtiliyor.

‘ESAD BİR SÜRE DAHA ORADA’

İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, İngiliz Sky News kanalına “İngiltere’nin uzun süredir pozisyonu Suriye’de Esad’ın yönetimindeki rejim ile kalıcı bir barış oluşturulamayacağıydı, ancak maalesef Esad’ın bir süre daha görevde olacağını düşünüyoruz” ifadesini kullandı. Hunt, Esad’ın görevde kalmasının nedeninin Rusya’nın güçlü desteği olduğunu belirtti. Esad rejimi, son dönemde Sudan Devlet Başkanı Ömer el Beşir’i ‘2011’den sonra Suriye’yi ziyaret eden ilk Arap lider, sıfatıyla ağırlamış, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn’in Şam’daki büyükelçiliklerini yeniden açmaları sayesinde Körfez ülkeleriyle yakınlaşma içine girmişti. 2011’de başlayan içsavaşın ardından Arap Ligi’ndeki üyeliği askıya alınan Suriye’nin bu sene yeniden birliğe dahil edilmesi bekleniyor.