Güncelleme Tarihi:
Clinton'ın görevde olduğu süre boyunca resmi yazışmalarında özel e-posta adresini kullandığının ortaya çıkması ile başlayan tartışma neticesinde Washington’daki federal yargıç; ABD Dışişleri Bakanlığı’nın, 55 bin sayfalık e-posta yazışmalarını 30 Haziran'dan başlayarak gruplar halinde her 30 günde bir kamuoyuna açıklaması gerektiğine hükmetmişti.
ABD’de önümüzdeki sene yapılacak başkanlık seçimleri öncesi Demokrat Parti’nin en güçlü adayı Clinton'ın, 2012’de ABD Büyükelçisi’nin de öldürüldüğü Bingazi Olayı’yla ilgili o dönem kullandığı kişisel e-posta adresindeki resmi yazışmalar mahkeme kararıyla Mayıs ayında kamuoyuna açıklanmıştı.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, daha çok yabancı liderle telefon görüşmeleri de dahil bakanlığın günlük rutin aktivilerine dair yazışmaları yer aldığı e-postalarda bazı ilginç ayrıntılar dikkati çekiyor.
Bu noktada, o dönem ABD Başkanı Barack Obama'nın özel kalem müdürlüğünü yapan Rahm Emanuel ile yine o dönemki kıdemli danışmanı David Axelrod dahil bazı Beyaz Saray yetkililerinin Clinton'ın iş için kişisel e-posta adresini kullandığından bilgisinin olduğu görüldü.
"SAKIN GÜLME"
E-postalarda bazı ilginç ayrıntılar da var. 20 Eylül 2009 tarihinde Clinton'ın, yardımcısına e-posta atarak, "Lütfen Sarah'ı ara ve bana buzlu çay getirip getiremeyeceğini sor?" yazdığı dikkati çekti. Başka bir seferde de Clinton, yardımcısına "Sakın gülme!!" diye başlık attığı e-postada Çin'de beğendiği halılarla ilgili fotoğraflar istedi.
Türkiye ile Ermenistan arasında normalleşme süreciyle ilgili Ekim 2009'da imzalanan protokoller öncesinde Clinton ve ekibinin bazı yazışmaları da yayınlanan e-postalar arasında yer aldı.
Dönemin Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Philip Gordon'ın gönderdiği bir e-postada, dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, Ermenistan tarafının mutabık kalması halinde açıklamayı "yarın yapmaya hazır olduğu" ifadesi de kullanıldı. Bu noktada Clinton'ın taraflarla telefon görüşmesi yapması noktasında birçok yazışmalarının olduğu da görüldü.
Bazı yazışmalarda Davutoğlu'nun ismi kısaltılarak "Davu" şeklinde kullanıldı.