Güncelleme Tarihi:
Eski dışişleri bakanı Çin'i "Amerika'da hareket etmeyen her şeyi hack etmeye çalışmakla" suçladı ve buna karşı uyanık olma çağrısında bulundu.
ABD'li yetkililer bu yılın başlarında ABD devlet kurumu kayıtlarının yönelik geniş kapsamlı hack etme girişiminde baş şüpheli olarak Çin'in adını vermişti.
Çin ise olayla herhangi bir ilgisi olduğunu yalanladı ve ABD'nin iddialarını "sorumsuzluk" olarak niteledi.
New Hampshire'da bir kampanya etkinliğinde konuşan Hillary Clinton Çin savunma sanayiinin sırları çalmakta olduğunu söyledi.
Clinton "büyük miktarlarda resmi bilgi çalan" Çin'in, ABD karşısında avantaj arayışında olduğunu ileri sürdü.
Çin'in yükselişinin barışçıl şekilde olduğunu görmek istediğini ekleyen Clinton ABD'nin "tamamen uyanık" olması gerektiğini kaydetti.
Çin casuslukla suçlanıyor
Bir ay kadar önce ABD'li yetkililer Çin'le bağlantılı olduklarından şüphelenilen bilgisayar korsanlarının istihbarat ve ordu personeliyle ilgili hassas bilgilere ulaştığını söyledi.
Bu saldırının Amerikan güvenlik personeli ya da ailelerini şantaja açık bir hale getirebileceği kaydediliyor.
Formlarda göz renginden, mali geçmişe, geçmişteki madde bağımlılıklarından akrabalar ve yakınların iletişim bilgilerine dek kişisel bilgiler yer alıyor.
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada da araştırmacıların kamu personelinin bilgilerine erişildiğine inandıkları belirtildi.
Saldırıdan 14 milyon kişinin etkilenmiş olabileceği vurgulandı.
İddialara göre Çin, ABD'ye ait diplomasi, ekonomi ve savunma programları hakkında istihbarat ele geçirmek için siber kapasitesini kullanıyor.
Saldırıların bazılarının doğrudan Çin hükümeti ve ordusuna dayandırılabileceği ifade edildi.
ABD'de görülen siber saldırı olaylarının neredeyse tümünde Çin'in ismi geçiyor.
Bazı tahminlere göre ülkede görülen siber casusluk vakalarının yüzde 90'ı Çin merkezli.