Güncelleme Tarihi:
Hamas’ın geçen cumartesi İsrail’e düzenlediği kapsamlı saldırının ardından başlayan çatışmalar ABD’yi harekete geçirdi. Sürecin başından bu yana son derece aktif bir rol üstlenen ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlığı, çatışmayı “üçüncü ülkelerin dahli olmadan kontrol altına alma” amacında gibi görünüyor. ABD’li üst düzey diplomatlar bir yandan yoğun bir telefon diplomasisi yürütürken, diğer yandan ise uçakgemisi filosunu bölgeye göndererek ve mühimmat sağlayarak İsrail’e doğrudan destek veriyor.
MÜHİMMAT GÖNDERİYOR
ABD yönetimi, sürecin başında Başkan Joe Biden’ın “her türlü” yardıma hazır olduklarını söylediği İsrail’e açıktan destek veriyor. Ölen siviller arasında 11 ABD vatandaşının da bulunduğunu açıklayan Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile şu ana kadar iki kere telefonla görüşürken, önceki gün ABD’nin USS Gerald R. Ford uçakgemisi taarruz grubu, “İsrail’e yardıma hazır olması” ve “caydırıcı bir unsur” teşkil etmesi amacıyla Doğu Akdeniz’e gönderildi. Uçakgemisi ve filosu son olarak İtalyan donanması ile birlikte İyon Denizi’nde tatbikat gerçekleştirmişti. ABD Savunma Bakanlığı ayrıca İsrail’e mühimmat dahil olmak üzere ek ekipman ve kaynak sağlamaya devam edeceğini duyurdu. İsrail’in, ABD’den Demir Kubbe hava savunma sistemi için hassas güdümlü bombalar ve ilave önleyici füzeler talep ettiğine yönelik haberler çıkmıştı.
ÜÇÜNCÜ TARAF KORKUSU
Washington aynı zamanda üçüncü tarafların çatışmalara dahil olmasını engellemeye çalışıyor. Uçak gemisini bölgeye göndererek olası müdahalelere karşı “buradayız” mesajı veren ABD, diplomatik girişimleri de sürdürüyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve üst düzey diplomatlar yeni aktörlerin devreye girmemesi için yoğun bir telefon diplomasisi yürütüyor. ABD yönetimi, Lübnan Hizbullahı ya da İran gibi aktörlerin savaşa dahil olması halinde çatışmanın boyutunun büyümesi ve şiddetin artmasından endişeli. ABD’nin bu noktada önüne geçmek istediği ilk olasılık Lübnan Hizbullah’ının kuzeyde yeni bir cephe açması. Ancak Lübnan Dışişleri Bakanlığı, Hizbullah’ın İsrail tarafından bir provokasyon olmadıkça çatışmalara katılmayacağını belirtiyor.
RUSYA’DAN BENZER YAKLAŞIM
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, “Bu çatışmaya üçüncü tarafların dahil olması riski yüksek” derken, bölgedeki çatışma ortamının bir an önce yatıştırılması gerektiğini söyledi. “Bu şiddet döngüsünün devam etmesi, çatışmanın daha da tırmanma ve yayılması ihtimalini taşıyor” diyen Peskov, “Bu bölge için büyük bir tehlike, dolayısıyla çok endişeliyiz” diye konuştu.
DÜNYADAN TEPKİLER
* BMGK’DAN KARAR ÇIKMADI: Önceki gün Hamas’ın İsrail’e saldırısını görüşmek üzere acil toplanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde tartışmalar yaşandı, kınama kararı çıkmadı. ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood, Hamas’ın saldırılarının birçok üye tarafından kınandığını ancak tüm Konsey üyelerinin bu kınamaya destek vermediğini kaydetti.
* ÇİN’DEN DİPLOMATİK ÇÖZÜM ÇAĞRISI: Çin hükümeti, İsrail ve Filistin topraklarında sivillere yönelik şiddete “karşı çıktığını ve kınadığını” belirtti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, “Çözümün, iki devletli yapının uygulanmasından geçtiğini belirtiyoruz” dedi.
* BAE: DEHŞETE DÜŞTÜK: İsrail ile normalleşen ilk ülkelerden Birleşik Arap Emirlikleri, Hamas’ın saldırılarından “dehşete düştüğünü” açıkladı. BAE Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “İsrailli sivillerin evlerinden rehin olarak kaçırıldığına dair haberler karşısında dehşete düşüldüğü” belirtildi.