Hangisi daha iyi: Beethoven mi, The Beatles mı?

Ama şimdi duruldu satışlar.'' diyor. Konu The Beatles'ın ''Rock Band'' adlı müzik kutusu. İçinde ''Şahane Dörtlü''nün minyatür enstrümanları ve dijital donanımdan geçmiş 14 disk koleksiyonu. Ama fiyatı cüzdanı yakacak boyutta, 250 dolar. Satışların yavaşlaması ilgi azalmasından kaynaklanmıyor. Hayranlarının büyük kısmı 'Rock Band'de John, Paul, George ve Ringo'nun özel malzemelerini daha önceden tedarik etmişler. Tüm şarkılarını ise 60 dolara almak mümkün.

Plak dükkanı vitrininde The Beatles koleksiyonu ilanlarına bakarken belleğimdeki anılar kıpırdanmaya başlıyor. İngiltere'nin liman  kenti Liverpool'da mahalle ve okul arkadaşı dört gencin nereden nereye geldiklerini bir kez daha inanmazlık içinde düşünüyorum. Liverpool yoksul bir kent. Sanat etkinliklerine fazlaca aşina değil. Ama John,Paul, George ve Ringo bu kentte doğup büyümüşler, müzik eğitimi görmeden gitat, ağız mızıkası çalmayı öğrenmişler. Kentte ucuz bira satan barlarda bir somun ekmek parasına müziklerini sergilemişler.

Sene 1957. 17 yaşındaki John Lennon sınıf arkadaşlarıyla ''Quarry Men'' diye bir grup kuruyor. Quarry John'ın gittiği okulun adı. Paul McCartney ile tanışıyor, Paul gruba girerken arkadaşı George Harrison'ı da yanına alıyor. 2 yıl içinde grup dağılıyor, Moondogs adıyla ortaya çıkıyorlar. Grup Pete Best, Stu Sutcliff ile beş kişi. Kısa sürede The Beatles isminde karar kılıyorlar. John konserlerde en fazla ilgi gören yakışıklı davulcu Best'i kıskanarak işine son veriyor.Yerini Ringo Strarr alıyor. Stu resim tahsili için grubu terkediyor. 4 Beatles artık yeni bir formatta. Almanya'da bir gemici barında sahne alıyorlar.Başlangıçta yerkürede milyonlarca gencin kısa ömürlü müzik deneyimlerini andırıyor. Ama ünlü menacer Brian Epstein'in Beatles bir klüpte dinlemesiyle herşey değişiyor. 1962'de ilk plağı ''Love Me Do'' piyasaya çıkıp ilk 20 arasına giriyor. Arkadan bir album ''Please, Please Me'', 1964 'de Amerika turnesi ve en çok izlenen Ed Sullivan Şovu. Süpürge saçları altında  yakasız, gri takım elbise, yüksek topuklu çizme içinde ekranda   Beatles. Ünlü bir sanat yazarı ''İngiliz İstilası'' başlığıyla okurlarına tanıtıyor.O gün dünyada 'Beatlemania'' salgını başlıyor. Nisan'da Beatles'ın beş şarkısı 'Billboard' dergisinde en çok satanlar listesinin tepesine çıktı. Bu rekora hiçbir şarkıcı ve grup erişemedi.

Hard Days Night'' yarı belgeseli, yedi album, turneler, Kraliçe Elizabeth'den MBE nişanıyla geçen aylarda şöhretleri beş kıtaya yayıldı. Lennon bir gazeteciye '' Biz Hz. İsa'dan daha meşhuruz.'' deyince Vatikan'ın teşvikiyle Beatles plaklarını yaktılar. New York'ta   iki saat aralıksız hayranlarının aşırı tezahüratıyla geçen bir stad konserinden sonra Paul '' Bu gürültüde kimse ne müzik yaptığımız duymuyor.'' dedi. 1966'da konsere çıkmaktan vazgeçtiler.

John ile Paul'un beste ve güftesini yazdıkları şarkılar giderek değer kazanıyor. Eserlerini dev flarmoni orkestraları seslendiriyor.Saygın bir İngiliz müzik eleştirmeni '' John ve Paul Beethoven'den bu yana en büyük bestekarlar.''diyor.Amerika'lı Nobel edebiyat ödülü sahibi Toni Morrison gelmiş-geçmiş en iyi şairin  Beatles olduklarını söylüyor.

Bunca zengin müzik yaşamını 9 yıla sığdıran Beatles ile ilk röportajımızda beni altı okka yaptılar. O günü ne zaman hatırlasam gülmem geliyor.