A.A.
Oluşturulma Tarihi: Haziran 19, 2006 17:59
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, İslam Konferansı Örgütü'nün (İKÖ), İslam dünyasının karşı karşıya olduğu “İslamofobi” ve benzeri sorunlar nedeniyle detaylı reform çabalarına ihtiyaç duyduğunu belirterek, ”İçinde bulunulan çağın gereği reformun artık bir tercih değil, bir gereklilik olduğunu hepimiz kabul ediyoruz. Reformlar konusunda daha ileriye gidebilmek için gerçek adımlar atılmasının zamanıdır” dedi.
Gül, Bakü'de yapılan 33. İKÖ Dışişleri Bakanları toplantısının açılış oturumunda yaptığı konuşmada, “gerçekte köklerinin İslam dünyasında da bulunduğu evrensel değerleri kucaklamaya doğru yürürken azimli ve kararlı olmak gerektiğini” vurgulayarak, Ortadoğu'nun uzun süreli bölgesel çekişmeler, siyasi sorunlar ve aşırı din kökenli şiddetten acı çektiğini, bunun köklerinin de derinde olduğunu kaydetti.
“Bu nedenle barış ve güvenliğin tekrar sağlanması için ortak çalışmamız büyük önem taşımaktadır. Türkiye, gerginlik ve kitle imha silahlarının olmadığı, güvenli, istikrarlı ve demokratik bir Ortadoğu'yu güçlü bir şekilde desteklemektedir” diyen Gül, mevcut durumun hiç kimsenin çıkarına olmadığını, Türkiye'nin şu andaki gerginliğin bölgesel ve küresel bir gerginliğe dönüşmemesi için elinden gelen tüm çabayı harcadığını belirtti. Gül, “Bu sorunun diplomatik yolla çözümünden yanayız” dedi.
IRAK VE FİLİSTİN
Bir başka güç sorunun Irak'ta olduğunu belirten Gül, şunları söyledi: “Ağırlıklı hedefimiz Iraklıların refah, her alanda birlik içinde ve güvenli şekilde yaşabilme çabalarına destek vermek ve bunların sağlanması için karşılaşılan sorunlara yanıt bulmak olmalıdır. Yeni hükümet, anayasanın kabulü gibi ciddi konular hakkında çaba harcamalı. Yarım kalan sorunların ancak Iraklı politikacıların etnik ve dini gündemleri terk etmeleri halinde çözülebileceğine inanıyoruz.”
Gül, Türkiye'nin Irak ile yakın işbirliğine hazır olduğunu da kaydetti.
Filistin ve Ortadoğu barış süreciyle ilgili gelişmelere değinen Gül, öncelikle Filistinlilerin birlik ve beraberliğinin giderek çok daha önemli hale geldiğini, ikinci olarak İslam dünyasının bu birliğin sağlanması için gerekli yolu bulması gerektiğini ifade ederek, son olarak da iki devletin (Filistin ve İsrail) yan yana yaşamasını öngören bir çözüm dışında yol bulunmadığını söyledi. Gül, Filistinlilerin ekonomik ve sosyal sorunlarının çözümünün de halen öncelikli olduğunu kaydetti.
YUKARI KARABAĞ
Güney Kafkasya'da “dondurulmuş, çözümü ertelenmiş” sorunların bölgenin istikrar ve demokratik özelliği için baltalayıcı etkisi olduğunu söyleyen Gül, “10 yıldan sonra bile hala Ermenistan'ın işgal ettiği toprakları boşaltmasını bekliyoruz” dedi.
Ermeni işgalinden sonra yaklaşık 1 milyon Azerbaycanlının topraklarını terk ederek, güç koşullar altında yaşamaya başladığına işaret eden Gül, “Başka uluslar arası kuruluşlar bu kötü durumu görmeyebilir, ancak bizim organizasyonumuz (İKÖ) bir 10 yıl sonra ne olacağını görebilmeli. Bunu ihmal edemeyiz” diye konuştu.
Ermenistan'ın komşularıyla ileriye yönelik ve yapıcı politikalar kurması, uluslararası hukuk kurallarına uyması gerektiğini vurgulayan Gül, Türkiye'nin bu açıdan üzerine düşeni yerine getirmeyi sürdüreceğini kaydetti.
KKTC
Türkiye ve KKTC'nin “Kıbrıs sorunu”nun çözümü için BM Genel Sekreteri'nin Güvenlik Misyonu ve bu çerçevede hazırlanan “Annan planı” ile ilgili olarak başarılı bir çalışma yaptığını anımsatan Gül, ancak Rum kesiminin planı sadece reddetmekle kalmayıp, BM'nin bu konudaki parametrelerini aşındırmak için her türlü çabayı gösterdiğini belirtti.
Sonuçta Kıbrıs Müslüman Türklerinin, hayatlarının her alanını sınırlayan izolasyonun hedefi olarak kaldığını söyleyen Gül, ”herkesin küreselleşmeden söz ettiği bir dönemde toplantı katılımcılarının Kuzey Kıbrıs'taki din kardeşlerinin ambargo altında kalmaya devam ettiğini kaydetti.
Türkiye'nin yapıcı girişimlerine yine de devam ettiğini ifade eden Gül, ocak ayında yapılan öneriler paketini anımsatarak, bu girişimin aralarında İKÖ üyelerinin de bulunduğu uluslararası toplum tarafından olumlu tepki aldığını söyleyerek, tüm İKÖ üyelerinden bu planı desteklemesini beklediklerini belirtti.
Konuşmasında, Jammu-Keşmir ve Afganistan konularıyla ilgili olarak bilgi vererek, Türkiye'nin yaklaşımını anlatan Dışişleri Bakanı Gül, ayrıca İKÖ'nün 10 yıllık planı, üye ülkeler arasında “indirimli tarife protokolü” (PRETAS) konularına değindi.