Göçmenlerin kimliği değil sağlığı önemli

DÜNYA Tabipleri Birliği (WMA), Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve İstanbul Tabip Odası’nın (İTO) İstanbul’da düzenlediği ‘Savaş, Göç ve Sağlık: Hekimler Ne Yapmalı?’ sempozyumunda konuşan Dünya Tabirleri Birliği Başkanı Sir Michael Marmot, göç etmek zorunda kalanların itibarları ve onurlarının da gözetilmesi gerektiğini vurguladı. 

DOKTOR ETİK OLMALI

Ülkelerindeki koşullardan kaçarak göçmenlerin akınına uğrayan Avrupa’da hekimlerin de sorumlulukları bulunduğunu hatırlatan Sir Marmot, “Öncelikle yapılması gereken göçmenin kim olduğuna bakılmaksızın sağlığına kavuşturulması. İlk sorulması gereken bu kişilerin kim olduğu değil, sağlıklı olup olmadığı olmalı. Doktorlar etik ve ahlaki sorumlulukları doğrultusunda herkese aynı saygıdeğer yaklaşımı göstermeli” diye konuştu.

KAYIP NESİL UYARISI

Göçmenlere sığındıkları ülkelerde sosyal eşitlik sağlanmasının önemli olduğunu vurgulayan Sir Marmot, “Biliyoruz ki yaşamları üzerindeki kontrolü kaybedenler çok büyük mağduriyet yaşıyor. Kendi ülkelerinden ayrılmak zorunda kalıyorlar. Ev sahibi ülkeler bunları psiko-sosyal olarak güçlendirmeli, yaşamlarını sürdürebilmeleri için uygun koşulları sağlamalı” dedi. Çocuklara iyi bir başlangıç sunulmasının ayrıca önemli bir konu olduğunu belirten Sir Marmot şunları söyledi: “Diğer çocuklarla aynı muameleyi görmeyen göçmen çocukları kayıp bir jenerasyon olacaklar. Erken çocukluk döneminde eşitsizliklerle karşılayan çocukların ilk yaşlarında daha yavaş büyüme gösterdiklerini biliyoruz. Zorunlu göçe tabi tutulan çocuklar etkilenecektir. Aynı zamanda Türkiye’de de yaşayan göçmen ve ev sahipleri çocukları da etkilenecektir. Çocuklarda fiziksel gelişmenin sağlıklı olmasının yanında, duygusal ve davranışsal gelişimlerinin de sağlıklı olması önemli. Biliyoruz ki daha yoksul koşullarda yaşayan çocukların sosyal, psikolojik ve bilişsel gelişimleri de daha yavaş oluyor.” Sir Marmot, “İşsizlik, sosyal memnuniyetsizliği artırıyor. Yapacak işleri olmayanlar terörizm için de hazır güç, potansiyel oluşturuyor” uyarısında da bulundu.

‘2.6 MİLYON SURİYELİYE KUCAK AÇTIK’

 AFAD Bilgi Sistemleri ve Haberleşme Dairesi Başkanı İrfan Keskin Türkiye’nin 5 yıldır Suriyelilere kapısını, sofrasını ve yüreğini açtığını belirterek şunları söyledi: “2.6 milyondan fazla Suriyeli’ye kucak açtık. Barınma merkezleri sadece barınma değil, fiziksel, sosyal, psikolojik ihtiyaçlarına yönelik dinamik merkezler olarak tasarlandı. AFAD ayrıca sağlık, eğitim, psiko-sosyal destek sağladı. 10 ildeki 26 geçici barınma merkezinde 285 bin kişiye barınma hizmeti veriliyor. 20 çadırkent ve 6 konteyner kentte uluslararası standartların çok üzerinde hizmet veriliyor. Geçici  barınma merkezlerindeki misafirlere 11 milyonun üzerinde poliklinik hizmeti verildi. 750 bin çocuktan 350 bini okula gidiyor. Hedefimiz yıl sonuna kadar bu rakamın 460 bine ulaşması. Yapılan tüm bu hizmetlerin BM standartlarındaki maliyeti yaklaşık 9 milyar dolar üzerinde.”