Fransız baba oğlunu El Nusra’dan böyle kurtardı

Nasıl katılıyorlar: Tunuslu bir baba, Fransız bir annenin en küçük çocuğu olan Alexandre’nin cihatçılara katılma kararı, geçen yıl Suriye Devlet Başkanı Esad rejiminin kimyasal silah kullandığı iddiası üzerine Batı’nın müdahale kararı tartıştığı döneme denk geliyor. Alexandre, ağabeyi Jordan’la birlikte ‘Esad rejimi altında ezilen zavallı Suriyelileri kurtarmak için’ cihat saflarına katılmaya karar veriyor.

Sınırı nasıl geçiyorlar: İstanbul havaalanını biliyorum. Çok güvenli bir havaalanı. Nasıl oldu derseniz, sadece kimlik kartını gösterip geçmiş. Kasım 2013’te Hatay’da daha önceden internet üzerinden tanıştığı kişilerle görüşerek sınırı geçmişler. Sosyal medyada, bu tür insanlarla rahatlıkla temas kuruyorsunuz.

Aile nasıl buluyor: Aile aylar sonra oğullarını Facebook’tan buluyor. Zaman zaman ailesini bilgilendirip fotoğraf gönderen Alexandre’yi sonunda aile ikna ediyor. Alexandre, Hatay sınırını Suriye’den koşarak geçebiliyor ve babasıyla bir otelde buluştuktan sonra ülkeye dönmeye karar veriyor. Babasının “Sen çok küçüksün, önünde uzun bir ömür var. Din adına yapılan bu vahşetle İslam’ın bir alakası yok” sözleriyle ikna olan Alexandre, kaldığı süre boyunca silah eğitimi aldığını ama sıcak çatışmalara gönderilmediğini söylüyor. Haziran’da İstanbul’a, oradan Nice’e uçuyorlar. Fransa’ya geldiğinde kötü bir sürprizle karşılaşıyorlar. Alexandre ‘cinayetten’ tutuklanıyor. Maalesef ‘tutuklanırız’ diye gelmeyi reddeden ağabeyi haklı çıkıyor.

Neden suçlanıyor:

Fransa’ya dönünce polis tarafından yakalanan 23 yaşındaki bir cihatçı Hatay’daki bir eylemde Alexandre’ın da olduğunu, cinayet işlediklerini söylüyor. O kişinin ifadesi şöyle: “Hatay Türk ordusunun elinden düştü, cihatçıların eline geçti. Gerçekleştirdiğimiz bir saldırıda insanlar öldü. Alexandre da vardı.” Bu iddia asılsız.

Alexandre bu iddiaya ne diyor? “Ben Suriye’ye ne öldürmek ne de ölmek için gittim. Esad’a karşı sivil halka yardımcı olmak için gittim.” Alexandre’nin kafasında cihat ideolojisi yok. Hatay’da kendini El Nusra ve IŞİD’e bağlı kişilerin elinde buluyor. Abisi El Nusra’ya gidiyor. O daha 16 yaşında. Salıverilmesini istedik. Serbest yargılanmasını sağlayamazsak, sadece soruşturma aşaması 2-3 yıl sürer.”